r———A TETTUERETEKR ŞT T G x Voşilay Cemiyeti İkinci Reisi İbrahim Zati Beget anlatıyor: — Evvelâ, kısaca işin biyolojik izahını yapalım: Umumiyetle al- kollü meşrubat elde etmek için Mutlaka üzümün ve tatlı meyva- tahammura terkedilmesi i- €ap eder, Yani tatlı meyvalar, gü- Beşin tahtı tesirinde tahammura Birakıldığı zaman içindeki gll - koz — şeker tahallül eder. — Bir taraftan asidkarbonik hasıl olur, havaya uçar, diğer taraftan alkol hasıl olarak o mahlülün içinde ka- hr. Ve o zaman artık üzüm suyu Şarap haline gelmiştir. Husule ge- len şarabın içinde yüzde 10 al - kol vardır. Bu nisbet artmaz, çün- kü husule gelen alkolün taham- Mür mikropalrını telef eder. Bi- Daenalyeh şarabın içinde İspirto Miktarı azami yüzde 15-16 dır. Halbuki biradaki alkolün miktarı Yüzde dörttür. Bunlar imbikten Beçmemiştir. Eğer imbikten geçi- Tilirse, © zaman alkol miktarı bir- den fırlar, Rakı başta olmak üzere konyak , viski ve vermut, apsent vesalrenin içindeki alkol miktarı Yüzde 45 ten tutunuz, yüzde sek- sene kadar çıkar. Vücude getirilen alkol herhangi Hekilde olursa olsun vücude gir- diği zaman, başta mide ve barsak, Sonra bilhassa karaciğer, kalp, da- Marlar ve nihayet cümlelasabiye, beyin ve sinirlerimiz içinde tama- men ispirto halinde dolaşır — ve Beklini tahavvül ettirerek aldaite Munkalip olur. Artık orada İs - Pirto halinde bulunmaz. Bundan başka müzmin alkolik- lerde yavaş yavaş dimağ hücey - Tatının bozulmasile faaliyeti di - Magiye durur, zekâ işlemez, hafı- Za kaybolur. Ve insan, gitgide ap- fal ve menfi bir mahlük haline h'_ır. Nihayet alkol elhazı tena- Süliyeyi de dolaştığı için hüvey- Rali meneviyenin evsafını bozar, Ve bundan dolayı nesilde dögöne- Töscence faciaları baş gösterir. Alkoliklerden gelen nesillerin 'zuk olması bundan ileri gelir. şomxıu sinirli, abdal, sar'alı o- Sarlar. Alkolik bir insanın bozabi- "Ceği neslin adedi dörttür. Yani İf alkolik babanın çocuğu kendi- n gelecek dört nesli de buza- Bilir, '.szııuı. alkolün itidal ile kul- Mülmak şartile zararsız olduğunu No 72 iölitan cariye yere düşüp bayıla- eç $ Odadan kulağına gelen ses- s. İhanılmıyacak derecede ga - _'W-r. ollar... — Sevdadan ve ”giden bahseden kısık ve kesik -» Heyecanlı nefes almalar.. Nüziye, kulağına inanamıyordu. Hı..'h"“ anahtar deliğine gö - a Ü Uydurdu ve içeriyi seyret - v:l' başladı. Gördüğü şey hakiki iği HRt bir tablo hem de Nurldan, "_g_mc Bes çıkarmadı. Dişlerini sık- kopardı. Saçlarını| | iZORBALAR SALTANATIİ İşte; tam bi sırada ne olduğunu| 1 | İçtimai Dertlerimiz içki ibtilâsı, Sebebleri, Zararları Sert Ve Hafif içkiler Dr. İbrahim Zati Bu Hususda Ne diyor ? RECAİ SANAY | Yazan: azetelerde okudum: «Devlet ziraat işletmeleri kurumu, biradan alınmakta olan inhisar resminin indirilmesini Gümrük ve İnhi- sarlar Vekâletinden istemiştir. Vekâlet kurumun dileğini tetkik etmektedir. Sert içkilerle mücadele, Dr. Refik Saydam hükümetinin Programında yeralmış maddelerden biridir.» Bu havadis ve sayın Başvekilimizin içki mücadelesine el koymuş bulunması, bana, anketimin esaslı ve üzerinde durulmağa değer - bir Mevzu olduğunu öğretti ve cesaret verdi. Dr. Ibrahim Zati Öget söylüyorlar ve biz Yeşilaycıları €n ziyade müteessir eden cihet bunların içinde bazı belli başlı doktorların da bulunmasıdır. Mü- nevver tabaka: <Az içmek şartile içki zararsızdır!» derse, hatta bu- na: «Vücudün alkole de ihtiyacı vardırı». cümlesini İlâve ederse, halk bundan aldığı eesareti nasıl sulistimal etmesin?.. Bizi sinirlen- diren daha ziyade münevver ta- — Faki şarkı, gazel ve şiirlerin içki iptilâsna tesiri var madır?.. — İçki iptilâsında âmil ve mü- | Sine sebep nişanlısıdır. Hakikaten,| essir olan sebeblerin ihsasını gö- renekler teşkil eder. — Babadan, muhitten görmek ve ana özenmek.-| şarkı ve gazel meselesine gelince: Bir zamanları, güfteleri o kadar müstehcen, ahlâka mugayir, şe - hevi hisleri tahrik eden şarkılar çıkmıştı. Bizim kötülediğimiz ha- kikaten kötü güftelerle yapılmış © şarkılardı. Ve bugün artık o şe- kilde şarkılar çalınmıyor. Şimdi Tadyomuzun yaptığı alaturka mu- siki neşriyatını hepimiz zevkle dinliyoruz. — Yeni nesille eski nesil ara - sında içki bakımından bir fark görüyor musunuz? — Yeni nesil bu cihetten çok temizdir. Gençler kendini çok iyi idare ediyorlar. İçmiyorlar. İçen- ler varsa da pek azdır. Biz gençle- rimizden çok memnunuz. Şimdi anlar için her türlü eğlence va - sıtaları mevcuttur. Eski devirde, akşam oldu mu, her - tarafa bir süküt çeker, ve biraz peş'elenmek istiyenler bir köşede bir eçilingir sofrast» kurup tek neş'eyi evinde Yazan: M. Sami KARAYEL çekti. Nihayet, acılarını içine dö- kerek kapının önünden yaşıyan bir ölü gibi hayal halinde ayrılıp çekildi. Kalfanın odasına gelerek ka- napenin Üzerine yığıldı. Bütün mevcudiyeti ve — benliği bir an içinde yok olmuştu. Bu ne reza- let idi. Bu ne kepazelik ve vic - dansızlıktı. Demek bunca senedir içten gelen bir aşkla sevdiği Ni - had, koynuna Nurdanı almış yatı- yordu. Onun bir gecelik gaybu - beti demek ona, kendini unuttu - rabilyordu. İstanbul Derdleri | ali Lütfi Kırdar İstanbulun W bütün eksikliklerini bir ra- por halinde tesbit etti. Bu- günlerde Ankaraya giderek İs- tanbulun ana derdlerini hükü - meto arzedecek. Bütün hastalıkların devaları da Lâtfi Kırdar tarafından bulun - muştur. Hükümet muvafık görürse, İs- tanbulun bu hastalıkları, yakın bir zamanda tedavi edilmeğe baş- lanacak. En samimi temennimiz şudur: İstanbul yakın zamanlarda güzel, mamur ve temiz bir şehir haline Hükümet, Lütfi Kırdar bu gaye için büyük bir hüsnüniyetle çalı- şıyorlar. Bize, bu şehirde yaşıyan hemşehrilere düşen vazifeler de var. Elbirliğile çalışırsak, — İstanbul meselesinin halledilmemesi — için başka hiçbir sebeb yoktur. BÜRHAN CEVAD Miey Ballin ve Tino Ressi Niçin Şehrimize Gelmediler ? Meşhur sinema yıldızlarından Tino Rossi ile Mireile Ballin'in Mısır seyahatinden dönüşte İs - tanbula geleceklerini ve Ankara- da Kızılay menfaatine iki kon - ser vereceğini yazmıştık. Sevimli sanatkârın, Pazar sa - bahı Romanya vapurile gelmesi mukarrerdi. Hattâ Park otelinde bususi bir daire hazırlanmıştı. Fakat, Atinadan gelen bir tel- grafta Tinonun, İstanbula gelmek-| ten sarfınazar ettiği ve — doğru Marsilyaya gittiği bildirilmiştir. Pazar günü, yolcü salonuna gi- | den takdirkârları, sevimli sanat- kârın gelmediğini görünce derin bir yeise düşmüşlerdir. Tinonun , kararını değiştirme- Mirelle Ballin'in Goldvin Mayer kumpanyasile bir mukavelesi var-| dır. Bu mukavele mucibince Şu- batın — ilk baftasında Holivutta bulunmak mecburiyetindedir. İşte Ankaralılar ve İstanbullu- 'ten mahrum bırakan budur. Konsarmtarr Bu Cumartesi İinci Konaarini Yerecak 19 Şubat Cumartesi günü sazt ikinci konser yapılacaktır. Muallim İskender Ordanın ya- pacağı kanser programında Bee- Chopen Hübermanu Wals, Bar- asaus Dause No, 1 vardır, Konservatuvarın konserleri muvaffak olmaktadır. de daha makule doğru gilmekte- dirler. Cariyenin bu babdaki düşünce- leri büsbütün başka idi. Her hal- de kalfanın hastalığından ve ken- disinin de gelmiyeceğine hükme- den Nihad, evvelce her — nasılsa | gizlice aralarında cereyan eden sevgiden cür'et alarak birbirlerini fırsattan istifade bulmuşlardı. Her halde bu İşte ne hanımefendinin we ne de kalfanın haberi yoktu. Hemen kalfayı kaldırıp küçük beyin koşnuna giren Nuridamı yakalatmak lâzımdı. Uykusunu alan kalfa uyanmış- tı. Karşısındaki kanepede cari - yeyi oturur görünce hemen kar - nın! tutarak yalancık — sancısına başladı. bağırır gibi: — Kılfam, rezaleti — görmel, Nuridan kız, senin hastalığından bizim misafirliğe gidişimizden is- tifade ederek küçük beyin koy > | İarı Tinonun güzel sesini işitmek- 17,5 da Fransız tiyatrosunda Kon- servatuvar konserleri meyanında thoven Sonate, Pagauiui Konseri,| — bulurlardı. Gençlerimiz her şey- Cariye; olduğu yerden atıldı. Ve Arttırm Garaj, Santral Muht ehrimize yeni varidat men-| baları temin için tetkikler- | de bulunan Belediye Reis- liği; Avrupa ve Balkan belediye- lerinin bütçelerini ve varidat men-, balarını da esaslı surette gözden geçirmektedir. Bu meyanda büyük Avrupa şe-| hirleri belediyeleri tarafından iş- | letilen ve mühim varidat getiren umümi hizmet müesseseleri ile | teşkküller ve bunların faaliyetle- ri de tetkik olunmaktadır. Bu tetkikler sırasında bazı mü-. kim Avrupa şehirlerinde bulunan ve belediyeler tarafından tesis ve idare olunan garaj santrallardan birinin İstanbulda da tesis ve in- şa olunması faydalı görülmekte- dir, Memleketimizde şehiririn ha - yatında yepyeni bir mücssese teş- kil edecek olan garaj santral İs- tanbulun en merkezi ve münasip bir yerinde kurulacaktır. 150 - 200 bin Hica sarfile yapı- dacak ve & - 5 kattan ibaret bulu-| yacak olan bu garajın ilk katına otobüs ve kamyonlar, diğer kat- larına da taksi otomobilleri alına- caktır. Şehirde bulunan bütün otomo- biller, kamyonlar, otobüslür - bu | müessese içinde toplınacak ve S0| - 60 bin metremurabbalık bir sa- hayı kaplıyacak olan bu müesse- Yerli Malı Meselesi Bazı Tacirler Yine İşi Hileye Döktüler Son zamanlarda piyasada bazı tüccar ve dükkâncıların haric pi- yasalardan gelen çürük — malları yerli malı diye halka ve tüccarlara vermeğe kalkıştıkları ve bir kı - sım satıcıların da bunun - aksine olarak yerli mallarını ecnebi malı diye tanıttıkları anlaşılmıştır. Her iki şekilde de halkımız al- datılmış ve birincisinde müşte - rilerin milli hislerile hamiyetin - den istifadeye ve ikinci şekilde de yerli mamulâtımıza karşı bir sui- kasda kalkılmış olduğundan bu kabil tüccar ve satıcılar hakkında ehemmiyetle tahkikata başlanıl - mıştır. Bu iddialâr tahakkuk ettiği tak- dirde mütecasirleri şiddetle tec - ziye olunacaklardır. Dedi. Kalfa bu söz üzerine elle- rini karnından çekti havaya kal- dırarak şaşkın şaşkın: — Ne diyorsun kız?., Hiç öyle gey olur mu? — Vallahi kalfa... — Zannetmem, nereden gör - dün? — Siz derin uykuya dalmıştı « müz, canim sıkıldı. Bir arahk yu- karı çıkıp küçük beyi göreyim dedim. Yatak odasının kapısının önüne gelince içeride bir takım sesler işittim. Nihayet, anahtar deliğinden içeri baktım. Her iki - sini de çırılçıplak soyunmuş ya - takta gördüm. — Yanlış olmasın... — Değil. istersen kalk beraber gidelim ve sana göstereyim. Kurnaz kalfa, hiç kalkar yu- karı çıkar mıydı? Cariyenin bu Tedkikler Hizmet Müesseseleri Kurulması İmar İşleri Ve Beledixel Belediye Gelirlerini ak İçin Gibi Umuüml emel senin bütün ihtiyaçlara cevap ve- ren köşeleri bulunacaktır. Ezcümle her türlü motörlü va- sıtalar dalma burada yıkanacak, yağlanacak ve icabında en itina- h bir şekilde tamir olunacaktır. Ayrıca tekmil motörlü vasıta- ler bu müessese içinde benzin, ma- zot ve saire gibi ihtiyaçlarını da temin edebileceklerdir. Garaj santralın güzel bir lo - kantası, gazinosu ve hatta kü - çük bir oteli de bulunacağından o- tomobil sahip ve şoförleri burada! yatabilecekler, bu surtle sabah ve akşam hemen arabalarını kolay- lıkla alabilcceklerdir. Belediye bu müessseye kabul o- lunacak otomobil ve diğer motör-) kü vasıtalardan diğer garajlardan çok daha ucuz bir kira ücreti a- lacağından ve tamirleri daha ucu- za yapıp diğer bazı otomobil mal- zemelerinde de nâzım rolü oynu- yacağından tekmil şoförlerin bu- rasını tercih edecekleri kuvvetle tahmin olunmaktadır. Birinci garaj santraldan sonra ihtiyaca ve vaziyete göre diğer merkezi semtlerden — bazılarında da yenileri yapılabilecektir. Halen bu hususta tetkikler ya- pilmaktadır. Esasen Hazirandan sonra belediye şehirde otobüs im-| tiyazını kendi - kullanacağı — için höyle modern bir müesseseye kat'i lüzum görülmektedir. Egede Pamuk İşleri Randmanın Artırılması Kararlaştırıldı | Ziraat Vekâleti pamukçuluk Şubesi Müdürü Necali Turgay dün şehrimize gelmiştir. Mumaileyh İstanbula gelmeden evvei Egede ve ezcümle Nazillide bazı tetkiklerde bulunmuş ve Na- zilli pamuk istasyonunun randı- manını arttıracak yeni bazı ted- birler alınmasına lüzum görmüş- tür. Mumaileyhin verdiği izahata gö- re memleketimizde pamuk istih- sali daima artmaktadır. Ve daha da arttırılacaktır. Fabrikalarımız; pamuk istihlâkini, bir misline çı karmışlardır. Diğer taraftan pamuk ihracatımız da süratle artmakta ve her zaman! yeni yeni yrlerden talepler yapıl- maktadır.» HBem nefis ve hem bol pamuk el- de etmek için de; yeni tedbirler &-| acaktır. muştu. Hem de akşamkinden da- ha ziyade sızlarır bir hale gel - mişti. Havaya kalkan — elleri derhal karnına gitti. Yüzü buruştu. Ve sızlanarak bağırmağa ve inlemeğe başladı. Zavallı cariyenin sözleri kesilip kaldı. Çünkü kalfa pansöman is- tiyordu. Fakat; cariye olduğu yerde du- ramıyor, gözlerinden yaş gelmiş bir halde sızlanıyordu. Kalfa dövünüp uğundukça, ca- riye de olduğu yerde ezilip bü - zülüyordu. Nihayet; kurnaz kalfa beş on dakika kıvrandı kıvranmadı, ka- fasında plânımı hazırladı ve şu ka-| rarı verdi: — İşi kesip atmak lâzım... Ayakta ezilip büzülen cariyeye kaşlarını çatarak ciddi bir tavırla: — Bu hasta halimde bunlarla HL ilramesben l lleberi, Açılarak Moydana Çıkarılarak İkrami yesi Tarihf Eserler Har Tarafı Tamamile Yenicamiden sonra diğer büyük; camilerin etrafının da açılmasının| kararlaştırıldığını yazmıştık. Bu hussuta esaslı faaliyete ge - çilmiştir: Evkat ve belediye mühendisle- Tinden mürekkep bir heyet Sul - tanahmet , Beyazıt, Beşiktaş ve Süleymaniye ile Nuruosmaniye Camileri civarında tetkiklere baş- lamıştır. Öğrendiğimize göre evvelâ Be- şiktaş ve Süleymaniye, Beyazıt gamilerinin etrafı açılacaktır. Şimdi; bunun için istimlâk e- lanarak yıkılması icap eden dük- kün veya evlerin miktarlarile her camiin etrafının açılması için ne kadar tahsisata ihtiyaç bulundu- Bu tesbit olunmaktadır. Bu işin Beşiktaştaki Sinan Pa- ga camii civarına ait olan kısım bi- Sinan Paşa camii etrafınm açıl- ması ile hem bu güzel eser ve hem de Barbarosun türbesi denizden ba kılınca görülebilecektir. Yeni istimlâk kanununun bir an evvel çıkarılması ile evvelâ bu- rada faaliyete başlanılacaktır. Kumbara Berber Tahir Hüsnü 'Türkiye İş Bankasının küçük ta- sarruf hesabı sahiplerine muhtelif tarihlerde keşide ettiği kuralarla senede 32,000 llar tevzi ettiği ma- Tümdur. Bankanın son Şubat keşidesinde 1.000 liralık ikramiyeyi Üsküdar- | da Dutlu kahve semtinde küçük fakat temiz bir berber dükkâmı - nin hem sahibi hem kalfası olan Tahir Hüsnü kazanmıştır. Bay Tahir beş senedenberi İş Bankasında açtığı küçük hesapta azat azar biriktirdiği paralarla şimdiye Yadar 400 liradan fazla parası birikmiştir. Kazandığı bu biri lraya da dokunmak fikrinde değildir. Esasen büyümekte olan yavrusunun tahsil masrafına kar- gilik hazırlamaktan başka bir ga- yesi olmadığını söylemektedir. sa görsünler... Esir onların, mal mülk onların bize — düşen seyre bakmaktır. Farzet ki gördüm ve sahibtir ne yapabilirim?.. Niha - yet sen de ben de burada esir de-| Bil miyiz? — Öyle amma; ayıb değil mi? — Eht.. Ayıb da olsa onlara ald dedim ya... Bizler kuluz, esiriz kı-, zım- bizlere lâf düşmez... Cariye kalfanın bu sözleri üze- A;ıyın evfik Fikret'in Rumlihisz sırtlarındaki «âşiyan» y Belediyece istimlâkine ka- rar verilmiş. Aşiyamın, Fikrat'in eşyasmı, - eserlerini, hatıraların yaşatacak bir müze haline getiril mesi düşünülüyor. Fakat, biliyor musunuz ki, Fik- ret, yeni nesil için hiç de fazla ha- tırlanan, sevilen bir insan değildi Hattâ, Fikret'in kim olduğunu bil miyen gençlere tesadül Mekteb kitablarına bakınız: Her yeni basılan kitab, Fikret'den iki manzumeyi bırakark elimize geliyor. Bunun sebebi basittir: Fikreti Tisanı bugün için eskidir. Hattâ, Fikret'in lisanı, kendisinden ç daha evvel yaşamış birçok sam « atkârlardan daha eskidir. Çocuklar, Fikreti anlayamıyor- lar. Anlaşılmıyan bir parçayı mekteb kitabına koymak bilte yersiz görülüyor. © balde ne olacak?. Bir kaç sonrakiler için, Fikreti melin Ü- zerinde tanımak, sevmek b tün imkânsız hale gelecek?. (O zaman Fikretin eserlerini B de bir hareket olacaktır. Fakat, bir nokda var: Fi tanımamak, okuyamamak gelecek Türk nesilleri için acaba bir san değil midir?, L REŞAD FEY T Yeni Usul z Çöp Arabaları Belediyenin kendi atölyesinde yaptırdığı çöp toplamağa n küçük el arabaları bir müddetten- beri Beyoğlu cihetinde kullanıl - makta idi. Bu arabalardan iyi ne- tice alınmış olduğundan asfalt ve parke yollarında kı zalmak üzere çoğaltılacaktır. — sokaklarda işe yaramamakta. cak asialt ve parke olan caddeler- de kullanılabilmektedir. miyetinin Eminönü — Halkevinde yıllık heyeti umumiye kongresi yaptığını yazmıştık. ——— İçtimada patron vaziyetindeki kasapların âza aidatına bir İira Zam yapılması, heyeti umumiyeyi teklif edilmiş ve bu teklif mem nuniyetle karşılanmıştır. Bundan sonra, cemiyet ni: namesinin 9 uncu maddesine g yeni beceti idarenin seçilmesin başlann.ış ve intihap neticesinde, yeni idare heyeli şu zevattan ter | şekkül eimiştir: Reis: Kemal Güçbel, Azli : lar: Rıdvan Solak, Kemal cahamam, Faik Tophane, Ganim Fatih, Rıfat Gedikpaşa. Yedek zalar: Cevdet, Ethem, İhsan, Ze ki, Ali, Sabri. Birimizin Derdi Vepimizin Derdi Mektep Kit: