SN ÜNİVERSİTEDEKİ ÇAY ZİYAFETLERİ ayın Üniversite Rektörü şu) günlerde, her fakülte tale- besine bir çay ziyafeti ve - riyor. Bu toplantılarda Rektör ta- lebe ile tanışıyor, onların dilekle- Tini dinliyor. Bir zamanlar, bir — gazetecilik. enstitüsü açılması mevzau bahis- ti. Bizim için de bir çatı kursalar da, biz de bu çaylardan - istifade | etsek.. Bizim mekteb açılmadık- ça, biz birçok şeyler kaybede « ceğiz. BÜT . SİZ KESTİRİN Kimse duymasın amma, biz ga- zeteciler de çok tuhaf insanlarız. Bize biç bir şey beğendirilmez. Şu son günlerde bütün gazete - lerde şu nakarat var: — Efendim, mekteb talebesinin kulüblere gir- Mesi yasak edildi. Kulübler bo- şaldı. Sporumuz mahvoluyor. Evvelce de, ayni arkadaşlar şöy- le derlerdi: — Bütün mekteb talebeleri spor kulüblerinde vakit geçiriyor. Bir meşin top peşinde tahsil, istikbali yarım kalıyor. Talebeyi spor ku- lüblerine gitmekten menetimeli. Gelin de, hangisini yapacağınızı siz kestirin.. İSTANBUL GAZETELERİNİN HAVADİSLERİ Dün yine gazeteleri — okurken, kendi kendime güldüm. Şu İstan- İKÜÇÜK HABERLER v Hayfada silâh taşıyan üç A- rab idam edilmiştir. * Fransız Hariciye Nazırının istifası beklenmektedir. Çünkü Başvekille arasında harici siyaseti noktasından ihtilâf çıkmıştır. * Hamamlara 9 50 tenzilâtla su verilmesi karurlaştırılmıştır. * Azapkapı meydanının açılma-, sına aid proje tamamlanmıştır. Yakında istimlâk işine başları caktır, *& Bursada canlı hayvan fiatları yükseldiği cihetle et fiatlarının da biz-miktar. yükseltilmesi beklen- | mektedir. * Loadra sefirliğine tayin e - dilen eski Hariciye Vekili Tevfik İşdü Arasın teyinine aid karar- | yüksek tasdikden çıkmıştır. ** Yeni Pransız sefiri Massigli itimadnamesini dün Cumhurrei- size vermiştir. ww Fransa meelisinde cihan si- yazeti hakkında münakaşa olmuş. Bir meb'us Almanyaya karşı müt-! tehid bir cephe alınmasını tavsiye etmiştir. * Icak Hariciye Nazırı Arab iştirak etmek için l“- Londraya hareket et-! * lqıdıl Celâl Bayar dün öğleden sonra Ankarada Sümer Bank umum müdürlük binasını germiş ve banka işleri hakkında malümat almıştır. HÂDİSELER KARŞISINDA Son. Telgraf OTOBÜSTE DOĞURAN — OÖ0—Z—DD KADININ ÇOCUĞU bul gazetelerinin yazdıkları ha - vadisler, meseleler ne kadar klâ- siktir. Meselâ on sene evvelki İs- tanbul — gazetelerini karıştırınız. Ayni havatlisleri, ayni mesele - leri, ayni derdlerin şikâyetirl 0- kursunuz.. Yeni bir havadis yaz- mak kabil değil mi acab?, İşte dünkü gazetelerden aldı - ğim bir kaç havadisin serlevhası: «Ekmek meselesi — halledilecek», «temiz süt bulmük mümkün de - Bit mis, <et fiatları pahalı», eşeh- rin su ihtiyacı nasıl halledilebi - lir?», «şehrin yolları çamurdan kurtulmuyor.. Size şuracıkta sıraladığım ha- vadis serlevhalarını on senc, yir- mi sene evvelki gazete kolleksi - yonlarında da aynen bulabilir - sinir. Şu İstanbul gazetecileri ne tuhaf mahlüklardır. Vapurda doğuran kadınları du- yar, işitiriz. Hatta böyle doğan ço- cuklara Bahri ismini — verirler. Çocuk kızsa, Bahriye ismini alır. Fakat, baksanıza, Bursa civarında bir kadın yolda giderken otobüs içinde doğuruvermiş. —Şimdi bu çocuğun ismi acaba ne kanacak, diye düşünüyorum.. Bana sorar - sanız, «İstanbul» derim. Çünkü, otobüs diyince, biz zamanlar he- pimizi aylarca eğlendiren İstan- bulun meşhur otobüs dedikodusu hatıra gelmiyor mu?, AHMET RAUF * Aksarayda Müustafa Musalla medtesesi arkasında bir ilk mek- teb yapılacaktır. *& Balkan antantı merkez ban- | kaları umum — müdürleri ayın 18 inde Belgradda toplanacak - lardır. & Mallepeden deniz altından kablo döşenerek Adalara su veril- mesi keyfiyeti letkik edilmek - tedir. * Yüksek — iktısad ve ticaret mektebi talebelerinden 35 kişilik bir kafile dün akşam Avrupa se- yahatine çıkmışlardır. *& İstanbul defterdarı Şevket Maliye Vekâleti muhasebat umum) müdürlüğüne tayin edilmiştir, 4 Ziraat Vekâleti müsteşarlı- ğana istatistik umum müdürü Ce- Tâl Aybar tayin edilmişti Çifte Tedrisat Kalkıyor Çifte tedrisat usulünün mek - teblerimizden kaldırılması işi ile Vali ve Belediye reisi Lütfi Kır- dar da ehemmiyetle meşgul ol- mağa başlışnıştır. İlk olarak Hasekide mimar Si- nanın eserlerinden bir bina bu - Tunmuştur. Burada yeni bir mekteb yapıla- caktır. Bunlardan — başka yeni mektebler de açılacaktır. GÖKYÜZÜNDE AŞK YARIŞLARI Yazan: İskender F. SERTELLİ No BB — Reşad evlenmeğe - taraftar mı? — Şüphesiz. O da kendine bir yuva kurmak, bilhassa genç yaşta çocuk babası olmak emelindedir. — A, doğrusu ben hiç bir zaman evlenir evlenmez çocuk doğür - mak niyetinde değilim. —— —Şimdiki gençler hep sinin gibi düşünüyorlar. Fakat ağabeyim İs- viçrede tahsil ettiği için, aile mef- humlarına çok bağlıdır. — Hakkı var. İsviçredeki genç- ler Üniversite tahsilini bitirir bi- tirmez - yirmi, yirmi bir yaşında - hemet evlenirlermiş- — Bunu ağabeyin mi söyledi sana? — Evet. Ondan duydum. Maa- mafih kollejde bir hocam da an - latmıştı bize sınıfta İsviçrelilerin alle hayatını. Ben de ağabeyim gibi düşü- büyorum. İnsan evlenir evlenmez çocuk yaparsa, genç yaşında ço - | cuk anası olur.. Çocuk sevgisi onu aileye daha sıkı bir şekilde bağ - lar, İsviçrelilerin bu adetini çok beyeniyorum doğrusu. — Ben bu fikirde değilim. Genç yaşında anne olmak kadar feci bir işkence yoktur. Hayır.. Hayır.. Sen de fikrini değiştir, Nesrin! Bu bir divaneliktir.. Bir nevi intihar- - Ağaç Sergisi İçin Yeni ve Mühim Tedbirler Alınıyor Ağaçların korunması ve memle- kette ağaç sevgisini yaymak için yeni verenkli levhalar hazırlan - maktadır. Bunlar muhtelif köy ve) kasabalarla şehirlere tevzi oluna- rak umumi yerlere yapıştırılacak- tır. Ayrıca mekteblerden başlıya - rak muallimler; talebelere ağaç sevgisi hakkında telkinler yapa - caklardır. Bütün şehir ve kasa » lerde de muayyen zamarlarda sağaç bayramıs ya - pılacaktır. Bu hususta zengin bir program hazırlanacaktır. Diğer taraftan ağaçları lüzum - suz yere kesenlerin takibine bü- yük bir ehemmiyet verilmesi be- lediye memurlarına da bildiril - miştir. ĞĞT AA Pazar memuru Lütfi şöyle ifa- | rdüğünü ve raylar üzerine bı-| Ğ."îîu;"îîîı'dîîfiâîî.î'î.î' ŞD | raktıktan sönra kaçtığını söyle - Hebdtrü bükleş HERES ödke l e— YEN b İzzet ötedenberi| / mişlerdi. Bombacılığı ile nam kazanmış dir . — Gerek bu — hâdise ve gerek bu lerden para cezası alınmakla be- raber — kendileri de mahkemeye verilerek bapisle tecziye oluna - caklardır. — Ş Sporcuların Derdi Ve Dilekleri Vuli dün İstanbul spor kulüb - leri reislerini toplıyarak sporcu- ların derd ve dilekleri hakkında kendilerile uzun uzadıya görüş - müşlür. Bu arada spor sahalamı meselesi ehemmiyetle — mevzuu bahsolmuş, herkes dileğini an - latmış, neticede sporcularla yapı- lan bu toplantıların her ay tek - rarlanması katarlaştırılmıştır. Kit lai Şair Mehmet Âkifin | | Kabri | Büyük Şair Mehmed Akifin | gençlik tarafından yaptırılmakta olan kabri için Edremitliler ara- larında topladıkları parayı bu işle | meşgül tertib heyetine gönder - mişlerdir. Edremitlilerin göster- dikleri bu alâka cidden takdire lâyıktır. Otomobile Asılan Çocuk Mercandan geçmekte olan 748 numaralı otomobilin arkasına a- | sılmak isteyen 5 yaşlarında Ra - mazan isminde bir çocuk düşe - | rek başından yaralanmıştır. | eee | Tramvaya Asılmak İstemiş Beyoğlunda oturan ve Beyoğlu 29 uncu iİlkmekteb talebesinden 12 yaşında İbrahim oğlu Mehmed Pangaltıdan geçmekte olan vat- man Remzinin — idaresindeki 149 numaralı tramvaya asılmak ister- ken düşerek sol ayağından yara- lanmıştır. dır. İnsan eve kapanırsa, hayala | karşı kör gibi yaşar. — Yanılıyorsun, suna! Evlen - mekten maksad, yuva kurmak, nesil yetiştirmekse, bunu ilk a- ğızda yapmak, yaşlanınca rahat etmek elbette daha makul bir hareket olur. Ben İsviçrelileri ve onları bu hususlta taklid eden bü-, tün milletleri taklid ediyorum. Babamın bu mevzu üzerinde çok meşgul olduğunu, derin etüdler yaptığını görüyorum. O da erken evlenmiş.. Bak, daha nekadar genç bir adamdır. Kadın da erkek de erken evlenince ölünciye kadar e- nerjisini kaybetmez. Her tuttuğu işte muvaffak olur. Suna susuyordu. Nesrin sözüne devam etti: — Nihayet uzaklarda örnek a- ramağa lüzum var mı? Sizin aile-, niz de bu mevzuda canlı bir mi- sal olarak gösterilebilir. Hele an- neni gözünün önüne getir. Neka-) Zavallıyım B asliye ikinci cezada devam edil - di.. POLİ S Ve.. Mahkemeler Ben Bir Çünkü Bu Balıkları Başkalarınınkile Değiştirmişler .. irkaç ay önce; dinamitle mahkemeye — verilen ba - 1 hıkçı İzzetin muhakemesine c Dünkü duruşmada, pazar me- muru Lütfi ile esas memuru Lütfi| lar Mehmedii sonra arabadan inerek yaralı ço- cuğu kucaklayıp iramvay yoluna Tanış şahid mfatile sorguya çe- kildiler: balıkçıdır. derek: — İşte şu elini de bundan on sene evvel, yine böyle dinamitle balık avlarken, dikkatsizliği yü- zünden kaybetmişti, Pazar memuru — sözüne bir an fasıla verdi, sonra devam etti. — Biz barbunya, levrek ve iz - ) korpit gibi kaymetli balıkları da- | ima sıkı kontroldan geçirir, sonra onları piyasaya sevkederiz. O gün de, İzzetin balıkhaneye getirdiği ve kabzimal Baroya teslim ettiği levrek balığınt muayene ettik ve bunun bomba ile tutulduğunu an- Tadık, . Hükim şahide şu suali sordu: — Bir balığın bomba ile avlanıp avlanmadığını nasıl anlarsınız? Pazar tmemufu izahat verdi; — Bombalı balıkların ödü pat- lar, etleri kemiklerinden ayrılır, gözleri döner, pulları dökülür ve balık suyun yüzüne çıkar. Pazar memuru Lütfiden sönra, | diğer şahid Lütfi Tamış dinlendi: — Lütfi ile Salâhaddin — bana gelerek, İzzetin balıklarının bum- balı olduğunu söylediler. Gittim, ben de rasgele, birkaç balığı mu- öyene ettim ve neticede bunların le tutulduklarına kanaat m. ve bunun üzerine arka- daşlarımın tutmuş oldukları zabit varakasını imza ettim. Reis suçlu İzzete döndü ve: — Şahidlerin — ifadelerine ne dersin, diye sordu- Maznun: - Yalan söylüyorlar, bay hâ- kim,.dedi, Ben balıklerı dinamitlı değil, ortaklarımla beraber, ağla tuttum. Sonra kendisini şöyle müda - İda ettiz — Vaziyetimi görüyorsunuz!.. Ben bir zavallayım! Bomba ile ba- lik avlamak şöyle dursun, affeder- siniz, uçkurumu bile bağlıyamı - yorum. Hem benim — çocuklarım var, yavrularım saçak altında be- dar taze kalmış, güzelliğini henü; kaybetmemiş bir kadın. Baban da! öyle. Demek ki onlar da erken evlenmişler.. Sizi gençken yetiş- tirmişler.. Bu, ayni zamanda bir | terbiye meselesidir de insan yaş-| lanınca — çocuğunun — terbiyesile | meşgul olamaz, Çocuklar cemiyet içinde perişan olur, ahlâkı bozu- lur.. Hüviyetini — kaybeder, Sen çocukça düşünüyorsun Suna! Bir kız yirmi yaşıma gelip evlendiği zaman muhakkak bir çocuk yap- malıdır. — Yirmi yaşında bir ana... Oh, ben buna tahammül edemem. Sen, ne dersen de! Ben — evlendikten sonra güzel seyahatler yapmalı.. Bal aylarını Avrupada geçirme- dikkat ediyor musun?| Bal ayları.. Bal yılları değil, ve nihayet bu aylar çabuk geçer. On-, dan sonra, yılına varmadan bir çocuk yapmak ne büyük ne zevkli balık tuttuğundan — dolayı | civarında bir otomobil kazası ol - muş ve Mehmed isminde bir şo - för otomobili ile henüz 4,5 yaşıh- da bulunan Nihal isminde bir kiz- gayanı dikkat iddia ile ehemmiyet- Maznunun sağ kolunu işaret e-| 1 meşgul olan asliye 4 üncü ceza mahkemesi dün bu davayı bitir - miş ve kararını vermiştir: medin daki iddianın doğru olmadığı ve bilâkis kazada küçük yavrunun dikki miştir. für Mehmedi küm etmiştir ae ae — Çocuğu Raylara Atmış ! Fakat Bu İddia Mahkemece Kabul Edilmedi ından bir müddet evvel Lâleli Bi ağızı çiğnedikten sonra kaçmıştı. yerinde bulunan- Nihali çiğnedikten O vakit faci Yapılan tahkikatla, şoför Meh- ocuğu çiğnedikten sonra yoluna koyduğu hakkın- ği bulunduğu anlaşı! - Mahkeme bu sebeble şo - 8 ay hapse mah - —— Yaralama Suçundan Beraat | Geçen senelerde Arnavudköyün-i deki gazinolardan birinde bir hâ- dise olmuş marüf umumhane sa- hiblerinden Gülizarın dostu Lâ İsminde bir adam, Gülizarla alâ dar olduklarından — dolayı şoför Siyamettin ve Halidi yaralamıştı. 3 üncü asliye mahkemesinde o vakittenberi devam eden ve tmüte-| addid şahid dinlenen bu dava bitmiştir. Muhakeme Lâtifin karar vermiştir. D Sopa İle Başından Yaralamış Erenköyde Kozyatağında otu - ran Receb oğlu Osman bir para | meselesinden çıkan kavga netice- | sinde ayni yerde oturan Mihran, oğlu Parsakı sopa Je buşından ya- ralamışt beraetine ni bekliyor.. Hiç onları ağlatır « miyim?i. . Ve ilâve etti: — Bu balıklar bana aid değil. dir, onları benim balıklarla de - diştirmişler!.. Duruşma, karar vermek için el-| ti marta birakıldı.. Mehmed Hicret bir iştir. — © halde biz Reşada kız ara- makdansa, ilkönce sana bir koca bulalım. Çünkü sen evlenmeğe ondan çok teşnesin! — Hayır. Ben henüz on yedi yaşındayım. Evlenmeme iki üç yıl var, Bu zamana kadar ağabe- yimi evlendirip onun çocuğunu görmeliyiz.. İki gün sonra.. Suna bir sabah pencereden ba- | Taksimden Yerlere Tükürmek Yasak Şubelere Yeniden Emir Verildi Belediye reisliği; yere tükür - mek suretile şehrin — temizliğini bozan ve umümi sıhhate müga - yir hareket edenlerin her semtte sıkı bir surette takib olunmaları « nt şubelere bildirmişlerdir. Yerlere tükürenlerden hemen birer lira para cezası alınacaktır. Bu cezayı veremiyecek dere - cede olanlar da, hapis edilmek su-| retile tecziye olunacaklardır. » 1 Geçen hftalarda Fatihde Hay- dar semtinde sanayi mektebi tale- besini öldüren ve evvelki gün ya- kalanan katil bahriyeli lâkabile maruf Rifat dün tekrar adliyeye runa çıkarılan katil Rifat ile ken- disini firarı esnasında saklıyan şo- för Süleyman ve ağızlıkçı Hay - darın mevkufiyet hallerinin de- vamına karar verilmiştir, T M Trende Yankesicilik | Dün Edirne - İstanbul treninde| bir yankesicilik vak'ası olmuş v Yılmaz isminde bir yan kesici cürmü moşhud halinde y: kalanarak asliye 4 üncü ceza da- Nazımın cüzdanın! çalan bu yan- kesici dün muhakemede - tevkif olunmuş”ve dava şahid celbi için başka bir güne bırakılmıştır. Kişe ei Bir Motör Battı Dıln Baat 14 raddelerinde De- banka aid bir numaralı romör- kör kılavuzluk dairesi ”- önünden | hareket edeceği sırada Celâl kum-| panyasına aid (Ayakapıf) izmin - deki romorköre çarpmıştır. Derin | bir rahne açılan Ayakapu romor- körü derhal batmış tayfaları kur- tarılmışlardır. Zabıta ve liman ida- resi tahkikata başlamıştır. eee Bir Doktor Yaralandı Satılmış oğlu Seyfinin, idare - ndeki TİL numaralı — ötomobil geçmekte iken Vali konağı caddesinde Bingöl apar - tımanında oturan doktor. Behiçe çarparak hafif surette yaralamış- Hırsız Kapıcı ! Beyazıdda Zeyneb Kâmil sa- kağında 48 numaralı apartıma - nin kapascısi Mehmed muhtelif tarihlerde ayni apartımanda olu- ran Hasanın dalresinden oşyalar [ çaldığından yakalanarak mahke- meye verilmiştir. —— ——— —: lşıyordu. Kendi kendine: — Mademki ağabeyim — çocuk | istiyor... Eğer Suna ile evlenirse, Suna dört beş yıl çocuk yapmak fikrinde değil. O zaman ağabeyim| mes'ud olmiyacak ve aile de um- duğü gayelerinden birine kavuş- mamış olacak. Her şeyden evvel Sunayı kandırmalıyım. Diyordu. Nesrin, nasıl olsa, gü- nün birinde Reşadla Sunanın ev- lenmesi ihtimalini düşünüyordu. Yılbaşı gecesi yabancı misafirler din çantası kolunda ni gördü. Pencereden seslenmek istedi. Kendini tuttu. Pencerenin önünden çekildi. Reşad iyileşmişti. Nesrin., Suna ile evlilik meselesi hakkında konuştuğu gündenberi, Sunayı kandirmağa ve kendi fi- kirlerini ona kabul ettirmeğe ça- geldiği için, Bay Necmi bu işi a- çamamıştı. Sunanın babası, 0 sabahki hâ- diseden sonra, Reşadı çarçabuk evlendirmeğe karar vermişti. * Reşad o gün dairesinde, arkı daşı mühendis Cemil ile kpnu « Şuyor: — Renginiz sararmış.. Ne vat? — Rahatsızdım.. (Devamı var) Çemberlayn Roma'd ve Hariciye Vekilf Halifaks, çı şaraba günündenberi İtalya hü kümetinin misafirleri bulunuyo lar. Romadan gelen telgraf hâ | berleri, İngiliz devlet adamları *| nin İtalya halkı tarafından sart mi tezahürle karşılandıklarını bi | dirmektedir. İngiltere, ötedenbi Ti, İtalya sempati uyandırmış olan bir me masından evvel, İtalyan - münasebetleri daima samimi Of muştür. İngiltere, 19 uncu ikli talyan milli birlik hareketine şı büyük sempati göster! birlik bir dereceye kadar İngil terenin manevi yandımile t: kuk etmiştir. Birlik 1870 senesi de tamamlandıktan sonra, İtalfli şimali Afrikada Fransa ile arasif) da çıkan ihtilâf yüzünden Almâfi yanın ve Avusturyanın ittifakiffj girdiği zaman da İngiltereyi Tumiya çalışmış ve Büyük Ha tekaddüm eden e: bu ittifaka karşı bağlarının şemesi de bir dereceye xadar # gilterenin tazyıkı altında ga kısa bir zaman, İngiliz - İti | kat bu siyaset uzun devam el Yazan: Ahmed Şükrü ESMER İngiltere Başvekili Çemberl, efkârı umumiyesin lekettir. Faşist idaresinin kumlı İngil nısfından sonra başl:yan F niş ve B T zarfınlj bulmuştur. Faşist idaresi kurulduktan yyan münasebetleri yeni İtalyal tarihinde ilk defa olarak get leşiyordu. Musolini Akdenizlü talyan gölü olduğurdan ba meğe başladı. Maltada İngili rin işleri olmadığını söyledi. B Realist bir devlet adamı olan solini, denizlere hökim olan tere ile ihtilâfa düşmenin teli kesini anladı ve İtalya İngili hakkındaki eski dostluk siyat ne geri döndü. 'Tâ ki 1985 de Laval ile Musolini arasın itilâf imzalandı. İngiltere bi lâfın Habeşistanda - İtalyaya Teket serbestisi veren hükmi tatbikine mâni olmuya çalışti iki devlet arasındaki münâ! ler pek ziyade gerginleşti. aralık İngiliz - İtalyan harbi f Tupanın siyasi ufuklarında ihtimal olarak belirdi. Fakâf giliz diplomasisi, Habeşisii Fransız elile İtalyaya terkedi?” Sine mâni olduktan sonra bü leketi İngilterenin elile vef tluğunu kazandi İşte bugün Romada bu df ğun tezahürlerine şahid olm yız Garib tecellidir ki Hi tanı İtalyaya vermek istef İngiliz devlet adamları İtalyanın büyük dostları © kucaklanırken, bu memlel senesinde — İtalyay v razı olan ve ondan sonra d letler Cemiyetinin mukavel karşılaşınca İtalyaya elden F yardımı yapmıya çalışan Ff İtalyanın baş düşmanı vazif” düşmüştür ğ Çemberlayn'in -Roma bir kaç senelik fasıladan s0 niden kurulan — İtaly dostluğunun tezahi layısile şüphesiz, dünyanıli kasını celbetmiştir. — Fakaf büyük alâka bu ziyaretin F İtalyan münasebetleri b dan mana — ve şümulü Ül (Devamı 6 ıncı sal FIKR/ Kilermeni Büyük bir konağa memlekti” gelen ahçı Hasana Hanım: — Hasan, git bana birar al, der. Adam, yolda önüne gel açıp kel Ermeni arıyer., Zef lup geliyor. Dolaba tıkıp hanıma: — Aldım. — Neredet, — Dolaba koydum. — Blal, islat döv de Hemen adamı yakapaca yusunun allına tıkıp İyle€ Konra Basediyor sopayı. ma getiriyor. — Ben senden kilerme aünlar t Üat BiDiLİ Dizdariye Çeşme A ZİYA BOY » . PUğ ö d « a kAZ 4 n