j | | ; , hududundan içeriye gireyim. Al- / Çek olan bazı Almanya l;ukosluvakya hlllllldllnda Prag Lehistanın taleb- (5 inci sahifeden devam) wücudüme başka bir şekil vermek için düşündüm, uğraştım. Omuz- | larıma kâğıt yelreştirdim. Bu su- retle vücudümün biçimi değişti. Yuvarlak bir adam görünüyor - dum. Beni en ziyade tanıyan doöst- darım bile böyle bıyıklı, —sakallı, wzün saçlı, ommuzları geniş, yu- varlak bir adam olarak gördükle- ri zaman tanıyamazlardı. Prag'a, bu surelte hazırlandıktan sonra | tekrar yola çıktım. Trene bindim. Bu sefer Almanyaya gidiyordum. Gene hududa iki istasyon kalarak inecektim, Hududu gene yaya ©- Jarak geçecektim. Fakat zihnimden artık başka türlü projeler geçmiye başlamıştı. Yolda giderken bunları düşünü- yordum : — Avrupada böyle oradan ora- ya dolaşmak çok tehlikeli ldi. Kendime daha rahat bir yer te- min etmeklâzımdı. En iyi yer ne- resi olabilir?.. Amerika!.. Evet, Amerika'ya gidecektim. Şimdi bir kere Almanyaya gideyim. Alman manya sahilinden vapura binerek Amerikaya yollanmak pek taltı bir şey olaaektı. Fakat buna şim- diki halde büyük bir engel vardı: Parasızlık!. Almanyadan Ameri- kaya beni gönderecek olan vapu- Ta vermek için para Jâzımdı!.. Böyle düşünerek yoluma devam ediyordum. Her şey yolunda gidi- yordu. Ben hududa iki isatsyon kalarak trenden indim. Hududu gene yaya olarak geçtim. Hiç bir aksilik çıkmadı. Artık kendimi Almanya'da bulmuştum. — Daha fazla — dolaşmıyarak — maksadıma Göğrü ilerilemek Tâzımdı. Onun için vakit geçirmiyerek doğruca Hamburg'a gittim. Hamburgtan beni Amerika'ya götürecek olan vapura binmek için para lâzım ol- duğuna göre bunun çaresini bul- mak icap ediyordu. Fakat öyle pa- halı vapurlarda seyahat etmek im- kânsızdı. Bunun için aklıma gelen çare şu oldü: Hamburgda dölaş- tım. Yunan bandıralı bir yük va- puru gördüm. Vapurun Amerika- ya gideceğini öğrenmiştim. Ken- dimi bu vapura atmanın çaresi ne olabilirdi? Gittim, vapurun kaptanını buldum. Kendisine de- dim ki: — Ben, Almanya'dan çıkarak kendimi mutlaka Amerika'ya at- mak meeburiyetinde olan bir ada- mim. Fakat bunun için param yok. Size geldim. Beni reddetmeyini Vapurunuz Amerika'ya — gidiyor- muş, beni de götürünüz. Size bu- nun için bir kaç para vermek is- terdim. Fakat hiç bir şeyim yok- tur. Muhatç bir haldeyim. Alman- ya'da nazilere muhalif olduğum için beni bir çok kimselerle bera- ber bir yere tıkamışlardı. Oradan kaçmıya muvaffak oldum. Bura- ya geldim. Şimdi de size müra- caat ediyorum. Yunan bandıralı vapurün kap- | tanı beni dinledi. Almanca söyle- diklerimi anlamıştı. Beni gemiye alarak Amerikaya kadar götürmek de onun için imkânsız bir şey de- ğildi. Fakat her şeyden evvel o bunun döğru olup olmadığını an- Tamak için beni bir kere imtihana çekmeyi nedense lüzumlu müştü. Hemen Almanlardan bir gemici çağırttı. Ona benimle al- manca konuşmasını söyledi. Be- nim hakikaten Alman olup olma- dığımı anlamak için Yunanlı kap- tan beni bu suretle almâancadan imtihan ettiriyordu!. Spironun macerasının alt tarafı yarına kalıyor. Londra müzakereleri bugün bitecek (1 inci sahifeden devam) ! diktan sonra, İngiliz Başvekili, İngiliz İmparatorluğu namına Çe- koslovakyaya kat'i dileklerini bil- direcektir. Bu dileklerin, Çemberlay'in şim diden Praga göndermiş - olduğu Alman muhtırasının haricine çık- mayacağı ve yalnız Çeklerin elin- de kalacak yerler hakkında geniş teminatı htiva edeceği hissolu- nuyor. Vaziyetin vahametine ve Çek- lerin seferberlik kararlarına rağ- men Londrada hükümetle yakın - dan alâkası olan mehafil sulhun “—muhafaza olunacağından ümidvar ektedir. PRAG NİÇİN REDDEDİYOR? ondra 26 (Hususi)— Prag Çemberlaynı vasıtasile ken- disine tebliğ edilen son Alman mubtirasını kabal etme - mek kararında olduğunu Land - Pragin gevabı muhtiranın son İngiliz - Fransız projesine tabantabana zıd elmasından dolayı reddedilmiştir. Bu cevab yeni İngiliz - Fransız görüşmeleri sona erdikten sonra | neşredilecektir. Maamafih Pra - gan İngiliz - Fransız müzakereleri bittikten ve Londrada son vazi- yet üzerine verilecek yeni karar- far Praga tebliğ edildikten sonra | Çekaslovakyanın — vaziyetini de- iiştireceği ve daha sulhperver | davranacağı ümid edilmektedir. —| MUHTIRADA NELER VARMIŞ? ondra 26 (Hususi) — Son L Alman muhürasındaki e - saslar dairesinde bir anlaş- ma olacağından ümitvar — olan Londra mehafili bu muhtıranın tatbikatına dair vaki ifşaata göre Çek askeri Almanyaya geçecek yerlerden, umumi harbden sonra Alman askeri Fransayı nasıl tah- liye etmişse o tarzda çekilecekti: İngiliz, Fransiz ve Alman delege- derinden mürekkeb bir komisyon tahliye işine ve yollarla köprüle- rin, fabrikaların tahrib edilmeme- Sine nezaret edecektir. Yeni hududdâ nüfusunun çoğu yerler de Alman - | Skoda fab - yaya geçmektedii “rikaları Çekoslovakyada kalacak | — fakat bunun kullandığı madenler ı Almanyaya bırakılacaktır. 'Yeni hududlar Almanyaya her | zaman Çekoslovakyayı ikiye bö- lerek imha etmeğe imkân bıra - kacaktır. KABİNE İÇTİMA! ondra 26 (AA.) — İngiliz kabinesinin “müzakereleri Saat 12,45 te bitmiştir. Baş- sız nazırları ayni saatte dişarı çik- | mışlardır. Bu geceki içtima bu suretle ni- hayet bulmuştur. İNGİLTEREDE BİR NÜMAYİŞ endra 28 (AA.) — Fransız L mazırlarının otomobili dün Başvekâlet binasının ör ne geldiği zaman White Hall'de | kesif bir halk kütlesi toplanmış bulunuyordu. Halkın bir kısmı Fransız milli marşımı söylemiş, di- ğer kısmı ise nazırları alkışlıya- ak: «Çekoslavakyaya yaydım e- diniz.* diye bağırmıştır. Bu nü - mayiş esnasında bazı müfritler bağırarak Çemberlayin aleyhinde bulunmuşlardır. Polis birkaç gru- pun harcketine mâni olmak için | müdahale etmek mecburiyetinde kalmıştır. Bu arada birkaç kişinin tevkif edildiği zannedilmektedir. nn sammaar n ee ee İstanbul ö ee u Simitçileri (8 inci sahifeden devanc” deni şahsiyetim bu simitel karşı- sında kayboluyordu. — Suallerimi daha derinleştirdim — Peki amma; ustan sana hile yapmaz mı? — Yok, hiç öyle şey mi olur? — Peki, İstanbula bu kadar yol parası verip geleceğine neden bu para ile eşek almadın? — Hele; bayım ne diyun sen... İstanbula da para ile mi gelinir? — Ya ne ile gelinir? — Yollandım köyden, iki ayda karadan Üsküdara — geliverdim. Hemşeriler de Üsküdardan beni bir dolmuş kayığa bindirip beş ku-, ruşla Beşiktaşa atıverdiler... Ne dersiniz ey okuyucularım bu inada ve bu imana... M. SAMİ KARAYEL lerini kabul ediyor (1 inci sahifeden devam) | EMRİVAKİDEN KORKULUYOR &ris 26 (Hususi) — Son ha- | berlere göre Berlindeki ec- nebi siyasi mahafili, istik « | mayı istihdaf etmektedir. bal hakkında çok bedbin görün - | | mektedir. Hitlerin bu akşam irad | edeceği nutuk münasebetile, Al - man efkârı umumiyesinin daha ziyade galeyana gelmesinden, Hit lerin vekayli tacil ederek bir em- rivaki yapmasından korkulmak - tadır. FRANSIZ GAZETELERİ NE DİYORLAR? Paris 26 (ALA.)— Pöti Pariziyen gazetesi yazıyor: Hitlerin bütün projesi, aşikâr surette Çekoslovakyayı siyasi ve iktısadi noktai nazardan kendisi- ni ayakta tutamıyacak bir vazi - yete sokmadığı ve yaşamak kabi- liyetine malik olmasına mâni ol « Gazeteler Hitlerin mutalebet Vaşington 26 (Hususi)- |danına inmiştir. İştanbul Belediyesi ilânları. İsiltmeye konulmuştur. Beher tonun nakliyesine 70 kuruş bedel tahmin edilmiştir. Şartna- de görülebilir. İstekliler 2490 sayılı kanunda | mesi Levazım Müdürlü; | Zira bu Istihkâmlar, en az 30 fır- Rozvelt Daladye ve Çemberlayne de birer mesaj göndermiştir. .. Fransız Erkânıharbiye Reisi Londraya çağrıldı Londra 26 (A.A.)— General Gamelin saat 9 da Croydon hava mey- Karsağaç Mezbahasında bir pone zarfında birikecek tahminen 000 vekâlet binasında bulunan Fran- |09 koyun gübresinin Beykoz ağaçlama fidanlığına taşıma işi açık ek- Hitlerin metalebatı o kadar ge- niştir ki İngiltere ve Fransanın bunları kabul etmesini Çekaslo - vakyaya teklif etmelerine zahiren ikün yoktur. «Epok> gazetesi diyor ki: Harb halinde Çekoslovak istihkâmları Fransız milli müdafaasının haya- H bir unsurunu teşkil edecektir. kayı şarkta durdurabilecek ve bu suretle ayni nisbet dahilinde Fran 817 ordusunun yükünü hafiflete - cektir. Popüler gazetesi yazıyor: «Sekiz gündenberi Hitlerin garb demokrasilerine karşı — kazanmış olduğu zafer, muhakkak bir şey- dir. Hitler, Südetlerin Almanya- ya ilhakını temin etmiştir. Şimdi mesele Hitlerin bu noktada ka- hıp kalmıyacağıdır. | | | Makineye Verirken: |Sökede Muhtıra fena Teak braklı Londra 26 (A.A.)— Alman muhtırasının neşri, İngiliz efkârı umu- lBİf Aım“n mü!ıhlt miyesi üzerinde 1914 de Çelçikaya verilmiş olan ültimatomun hasıl et- |miş olduğu tesire benzer bir tesir husule getirmiştir. | nn kabülü gayrikabil mahiyette ol- duğunu müttefikan teslim etmektedir. . .. Ruzveltin mesajı Rozvelt Beneş ve Hitlere beş yüz kelimelik bir telgraf göndermiştir. Rozvelt bu telgrafında «bütün heşeriyet na- İmına halihazırdaki meselelerin muslihane bir zihniyetle halledilmesi için 'müzakereleri kesmemenizi istiyorum. Harbin fecaati bütün zarar verecektir.. demekte ve bazı tavsiyelerde bulunmaktadır. | Milet harabelerinde dünyaya yazılı vesika ve 26 lira 26 kuruşluk ilk teminat makbuz veya mektubile |maldırlar. kâfat vardır. DİKKAT bulunmalıdır... Bilet alan herkes 7 - Birinci Teşrin - 938 günü akşamına kadar biletini değiştirmiş beraber 11/10/93 salı günü Saat 14 buçukta Dalmi Encümende bulun- | (6855) ... Keşif bedeli 3165 lira $0 kuruş olan Acıbadem - Küçükçamlıca yo- | |lunun tamirine ald açık eksiltme 6/10/938 Perşembe gününe uzatılmış- |tır. Keşif evtakile şartnamesi Levazım Müdürlüğünde görülebilir. İstek- | liler 2490 sayılı kanunda yazılı vesikadan başka en az iki bin Jiralık bu işe benzer iş yaptığına dair Nafıa Müdürlüğünden alacakları fen ehliyet | ve 938 yılına aid Ticaret Odası vesikalarile 237 lira 41 kuruşluk ilk te- | minat makbuz veya mektubile beraber yukarıda yazılı günde saat 14 | buçukta Daimi Encümende bulunmalıdğırlar. Türk Hava Kurumu 25. ci Tertip Büyük Piyangosu 6.cı keşide 11 - Birinciteşsin - 938 dedir. Büyükikramiye 200.000 |iradır. Bundan başka: 40.000, 25.000, 20.000, 15.000, 10.000 Lira- hk ikramiyelerle (50.000 ve 10.000 ) liralık iki adet mü- (6856) | -Bayramı | nun içinde ilk tedbir olarak çok | yör demek, ispâtı gayri kabil bir 26 Eylül: Pazarte: Barbaros Yarın l;i—;âk Merasimle Kutlulanacak Barbros ihtifalinin 28 eylülde yapılması kararlaşlırılmıştı. Fakat 'Türk Tarih Kurumu, Barbarosun Preveze zaferini 27 eylül 1588 de kazandığını tesbit etmiş olduğun- dan, törenin yarın yapılması ten- gib edilmiştir. Evvelce hazırlanmış olan pro - gram, bir gün ileri ahnarak ay - nen tatbik edilecektir Yarınki hayram — münasebetile Belediye, Barbaros türbesini te - mizletmekte, tanzim ettirmekte ve| ayni zamanda süslemektedir. Ya- rın gece Barbarosün — mezarı da sancak, iskele işaretlerile ve tpkı bir gemi gibi muhtelif renkte ışık- larla tenvir edilecektir. Hafrıyat sısa ruhsa iye verildi Söke'nin Balat köyünde buhmınw rlatika haf-! Almanya mü- riyatı yapmak için, ze müdürle: n doktor Vaiker- tin hüki timizden istediği ruh- sat verilmiş ve Vaikert bu ruhsatı aldıktan sonra hafriyat faaliyetine başlamak üzere Sökeye hareket etmiştir. Hafriyatın devamı — esnasında komiserlik vazifesini İstanbul mü- ze meraurlarından Haydar Sümer- kan ifa edecektir. Yine çorap Meselesi 3 üncü sahifeder devam dal marldeler aynidir. Bütün ka- | bahat çorabın inceliğindedir. Bu- ince çorap imali durduruldu. M. A, çorap fabrikasında bir zat da şu mütaleada bulundu: — Kalın ve orta (K. 1) cinsten çoraplar sağlaradır. Ve bu cins, yerli çoraplarımız. da piyasada Mevcuttur. Bunların Avrupa ço- rapları dçrecesinde dayanıklı ol- duğunu iddia ve garanti edebili- riz. «Moda> nın lüzumundan pek fazla incelttiği <en ince çorapla- Tın> Avrupası çok fazla dayanı- iddiada bulunmaktır. * Avrupada bir tedkik seyahati apmakta olan Bulgar Kralı dün Hitlerle görüşmüştür. *& Tramvay şirketinin satın a- lınma müzakeerlerine teşrinievvel- de başlanacaktır. Şirketin salâ - hiyettar murahhasları yaknda şeh- HIRSIZ. Serenin en orijinal romanını Sov Telgraf'da okuyacaksınız 2554 Kual Şaban Eylül 1 13 Yal 193B,Ay9, Gün269, Hızar144 Kestane fırfınası | Jerin plâninı İngiltere de, Fran- | rülecektir. Çekoslovakya ile Pran- (4 Gncü sahifeden devam) plân bildirildi. Bu Fransa ile İn- giltere arasında yapılan bu plân konuşulurken Çekler çağırıp din-” Tenmedi, Onların gıyabında karar | verildi ve karar kendilerine bildi- rildi. Bu kararı kabu! etmeleri is- teniyor. Bu karara göre Çekosi parçalanyor, hâ- kimiyeti parçalanıyor, netice ola- rak da şimdiye kadar müttefik | bulunduğu devletlerle olan ittifa- | kı bozulüyor. Ne olursa olsun Hit- lerin dediği olmuş demektir. Hit sa da İster istemez kabul etmişler meketir. Hitlerin plânını İngiltere ile Fransa Çekoslövakyaya göste- Tip bunun kabul edilmesini iste - mişlerdir. Bugünkü hal ne olursa olsun bunun neticeleri uzıyacaktır. Gerek Avrupada ve gerek Fran - | sada bunun başlıca neticeleri gö- sa arasındaki muahedenin ruhu a- çıktr. Franza Çekleresşöyle de - mişti: — Yemin ediniz, eğer ben bir ti raftan taarruza uğrarsam hemen benim yardımıma — koşacağınıza yemin edini! Ben de size yemin veriyorum ki siz de bir taarruza uğrarsanız ben de sizin yardı- manıza koşacağım. Çekler bunu kabul etmişler, iki taraf da birbirlerine imza vermiş- lerdi. Fakat işte şu son aylarda Almanya- kendini - gösterdi. Eğer Almanya Çeklere değil de Pran - sızlara — görünseydi ne olacaktı? Eğer Çekler o zaman Fransızları bıraksaydı onlar hakkında Fran -« sızlar ne diyeceklerdi? Fakat Al- manya kendini Fransaya karşı göstermedi de Çeklere karşı gö - ründü. Şimdi de Fransızlar Çek - leri bırakmış oluyorlar. İşte bu fikirde bulunan ve Çe - Koslovakyanın bugünkü vaziye - tine çok teeasüf eden Fransız ga- zetelerinin yazıları da bu fikirler- de toplanıyor. Fransanın zayıf dav. öyliyen bu gazetelerin bir netice vardır: Fransa £ davranmakla — ilerisi Eğer diyor- K ve Rusya | hakikaten birleşmiş olarak Alman- yaya karşı öyle görünseydlier iş başka türlü olurdu. Şimdi sulh kurtarılmış oldu deniyorsa da harbi tehlikesi uzaklaşmış değildir. Bun- | dan sonra Almanyanın başka isti- yecekleri vardır! İşte Fransız matbuatınn ayrılan fikirlerinin © Fakat Prağda ne düşünüldüğü- ne dair Deyli Ekspres muhabirinin yazdığına gelince: Çekler, Al, ların oturduğu yerleri Almanyaya bırakmakla kendileri için bir çok tehEkeler doğacağını söylüyorlar. | Payıtaht olan Prağ artık Alman tel ltna gireceği gibi Çekos- dovakyanın sınai merkezleri de Südetlerin bulunduğu yerlerde ol- mak dolayısile buraları da elden çıkmış olacaktır. O zaman Çekos- Tovakya için iktısadi - büyük bir bulhran baş gösterecektir. Çekos - | lovakya ondan sonra artık tama- | mile Almanyanın nüfuz tesiri al tına girecektir. Çekler şimdi 300 | bin kişilik bir kuvveti silâh altına | almış bulunuyarlar, Çek matbuati yazılarında çok ih-| tiyatlı olarak neşriyatta bulunu « yor. Bununla beraber Fransa a- leyhinde açıktan açığa görülen bir vaziyet vardır. Prağ gazetelerinin Fransaya dair düşündükleri le hulâsa edilmektedir: Eğer Fransa bu sefer Alman - yayı memnun etmekle her işi 'naı-, ledilmiş farzediorsa çok yamılı « yor, Çünkü Almanyanın daha is - tiyecekleri vardır. Alsas-Lorende Almar propagandası vardır. Ora - daki propagandanın başında Her Bikler vardır ki Henlayn'e tebrik telgiafları — çekmiştir. diyorlar, ikiye iy- Sıra kimlere gelecek -F VDN CeT İİN| İle SABAH, ÖĞLE, ve AKŞA yemekten sonra ııııı!ıııı!ııı dişleriniai fırçalayınız. dan başka Prağ gazeteleri dola ” yısile Lehistandan da bahsediy0f” lar, Lehistan ile Fransa arasıf * daki ittifakı hatırlatıyorlar. J' histanda da bir takım Almanlaf duğunu unutmamak lâzım gi ni aultiyorlar. Çekler mıdık"'*, teklif edilen İngiliz - Pransız nanin harbin önüne geçemiy eeti ileri yürmekten geri durmuy lar. Bugün için harb uzaklaşmiş — olsa bile Almanya diğer memle * ketlerde bulunan Almanları dö Ü rer birer kendine almak isteyiftt harb tehlikesi yeniden baş göst” recektir. Deyli Ekspres gazetesinin Pa risteki muhabiri de İngiliz - Fref sız plânının Fransız kabinesi Müzakeresi oluup bittikten safff bunü bütün nazırların hep Bİf ” den kabul ettiklerini ve itirez © — den olmadığını yazyor. Fransız B binesi bir taraftan Südet Almaf” Jarın Çökoslovakyadan ayrılma * larını kabul ederken diğer tari da 1924 Fransa ile Çekoslavak$f arasında bahsedilmiş olan ittifakl da bozmuş oluyordu. 924 ittilaki üzerine Fransız — erkâmıharbi Çekosloyakyanın — müdafaası çit bir plân hazırlamıştı. Hatta Çe * ordusunun yetiştiril mesi için Fransadan askeri heytİ” ler gitmişti. Fakat artık o günlef geçti. Bununla beraber Fransif 1 heyeti hâlâ Prağda imiş Hele kadıı mırlar. Rüyayı «tâbir» ettirmeğt meraklıdırlar. Rüya tübirlerinde ihtisası olanlar vardır; arlık O” lar, rüyada görülen şahısları, vak” 'aları ele alarak « ahkâm» çık rır. Eskiden «muhabir» lik, ayrı VE mühim bir sanatmış! Falcılığın BÜ — nevi olan bu sanatım, Avrupad hâlü revacda oluşuna şaşar durü” rum. Rüya tâbirnameleri vardıf El yazısı, küçük bir «tâbirname* elime geçmişti. Rüyalardan çıkâ * rılan sahkâm» karşısında alallâr dim. En çok tuhafıma giden, İ$ tenilen rüyayı görmek için, niyet edip, ona mahsus dnayı okuyarl yatıp uyumak faslı oldu. Ismarlâ* ma rüyada olurmuş! y Ağırlık bastığı zaman — görüle korkulu rüyalar, insanı, hakikâ * — ten torletir. Rüyanın lisandaki yeri de mü * himdir. Sabahleyin erkenden bf — yere gidene, bir iş yapana: — Rüyanda mı gördün? 4 Derler. — Rüyada yaşıyoruz! Bu, manası geniş, çok güzel bif anlatma şeklidir. Rüyada görsem, hayra yuımın’ Korkulu rüya görmektense, V yanık durmak evlâdır. Çirkin, güdübet, korkunç. bifi Rüyana girsin inşallah! , her yerde, her- devirdâ tin hatırı sayılır malze * melerinderdir. İ *Ey bir dem rüya geçmiş kafâ günler.! | «Rüyalarıma giren melekteft farkı yok o dilrübanın.' | «Aşk, bir rüya imiş, gördüm W | yandım? Bunlar, şöyle hatırıma gelivEe” renler. Sayılacak olsa, arkası aDi” maz, vo kadar yüklüdür ve haşi de ağır basar. İnsanların rüyaya ehemmiytf vermeleri, pek de haksız değik | hayat, bir rüya değil mi? Ezel V* | ebed karanlığı arasında, gördü * — gümüz, asırlara nisbet edilineti | bir şimşek kadar kısa süren, İ | bir rüyadan boşka, nedir? Rüyadan korkuyoruz da, maktan korkmüyerüz. MAHMUD YESARİ y'l"W