boylu adamı SEYİD MEHMED B N“Y'andıkca boylanıyor. *rdeise Tabit boyda arasında h—../lu'f. Var: Dünyanın en Fakat, o günde! U rekor T dünyanın en l eI Mfehmet K Mepçi” boyacıdır. uzun santimdi. Gazi talandı. Mard mahallesinde, eti .ı:,_'ık"* 87 santı b —.,,'; Müddet zarfında, yı '*"İğ'"iı “;W santimetre daha / dılar. U hesaba göre önü- p3 :î:n'l"ımumâ boyu 9 metreyo Dört metreye kadar uzıyacak mı?. Sönz; _'ı..,’! Skeke kemiklerin yer İğş,, Ektedirler © iken bir binanın üçün Sinden aldırdı, bir hastaneye yatırt î"yumu Nasılsa mü- tı, masrafını da hazinei hassa tara:- nn x_& 1 :Eç,“q Ybetli, iskeleden düş- fından tesviyesini irade etti. Versin yörde küm var- "ğ:;l"'bu (Devamı 7 inc! sahifemizde) , Seyid Mehmed, iki hastabakıcı Fmisyoncu - müdüre bir mektub #damina malik olmak... din boyu uzamıya başladı. İlk sene Mısırlılarda 20 santim, ikinci sene 30 santim boy landı. 1936 da, boyu 2 metre — 28| Ve zavallı delikanlı has- Rea çamurdan in boyu, 19 yaşında yapılmış bir kulübede ailesile bera-| iradi. O zaman ber oturuyordu. Buraya sığmamıya | bağladı, duvarı delmiye mecbur kal Kahire gazetelerine gönderilen 1 yüzünden öleceği *SEk bir mektubu okuyan majeste |kral Faruk, Seyid Mehmedi kulübe- Seyid Mehmed sefaletten kurtul- Dienner... yeri kırılmadı, ya- muştu. Hastanode hususi bir odası, İlerine geldikhleri sırada genç bir verdi ve bariye işi çıktı, öğlenden sonra ge- lemiyecek... Müdür: — Pekâli. Dedi. Mektubu aldı. Mühim ve müstacel evrakın muamelesini yap- tıktin sonra okumak Üzere masanın üzerine bıraktı. Muj ya girince mü- altmış beş bin frank ihtilâ ra şerefini kurtarmak iç çocuğunu ve kendisini öldürmek Ah! Bu kumar insana neler yap tırmaz!... Fakat, belki vaktinde ye- İtişir, bir facfa |Golı İnum da oturuyor , müsaada & - eniz hemen gideyim... tüdür önüne geldi. Kapıyı çalmıya baş - rine zabıtaya haber verdi. -|pının önünde, Goldebariye'nin dost- buldular: — Mösyö larından birini Bu zat, bira: ğırıldığını sö; SİNE eee e MONTE KARLOLU KADIN Kasadar Mösyö Moris Göldes | lan bir saat geçti. Muavinini © an — önünü alırız./gığı gibi kendini de öldürmet atriyan sokağında O mi?. kokusu çıkıyordu. Kasadar, karısı- muavini, bir otomobile |nı ve çocuğunu da öldü: siladı ve az sonra kasadarın evinin yoyu da açık bırakmış, ki ladı. Cevab veren yok. Bunun üze- evvel mu Polisler eve geldikleri zaman ka- ' musluğundan çıkan gazlarla boğul- İmuşlardı. Ortadaki y gılıyordu. Önümüzdeki Temmuz-ayında Pa-| riste yeni bir film — çevrilecektir: Monte Karlolu kadın. Bu senaryonun, Jan Jfoktonin se- naryosu ile bir münasebeti yoktur. Başlıca rol i hur yıldızlar- dan Dita Parlo angaje olunmuştur. Bu filmde iki mühim erkek rolü vardır. Biri: Roje Düsen tarafırdan | oynanacaktır. Monte Karlolu kadın filmi bittik- ten sonra da: İyon kazakları adlı bir film çevrilecektir. o FERNANDEL; «BERNABE» FİLMİNDE Bernabe... Bu adamin dünyanın | €en komik adamı olduğu mâlümdur. Üş : Bir milyarder mi?. Por i n K Oh! Hayır... Aksine bir kabaranın Hı* NS ve 3 ü l AĞ k% G aya ” RAKAMLAR — |bulunuyordu. - Amerika armasında ; Cski çalgıcılarından birisi, bir ma - Si “TVülkür Tili Pons, dost- | FArtalın tuttuğu zeytin dalında 13 ceraperest.. &F.,,: G GOS A brak vardır. Amerikalıların rem-| — *Bernabe» kimdir?. | KÖ 2i l'“nnum ». İzi olan £ pluribus unum da 13 harf-, - Bir tesadüf, bunun Fernandel ol-| a 13 garkı söy- / y duğunu bize öğretti. a M u*iî:"“yw“"“'ah bir apartıman- z M df GK Nevyork operasın. |/ Filâdelfiya rasadhanesi müdürü ı":ı"'.v— ;l;“k 13 İlkkânun 1930|Bli gejenlerde bir gazete muhabi- OyçMdir, . 13 bence uğurlu Ai Bu film OÖgiye tarafından yapıl- mıştır. Son derece - gülünçlü bir filmdir. | © | BÜYÜK MÜKÂFAT Almanya hükümeti - tarafından tesis olunan Alman film mükâfatı; Propaganda Nazırı Göbels tarafın- dan (Güzelin bayramı) filmi lerine verilmiştir. Bu film, son olimpiyad oyunları sında gösterilmiş ve büyük bir | rağbet kazanmıştı. İ rine: 13 rakamı bence uğursuz de - ğildir. Ben, ayın 13 üne tesadüf e- den bir cuma günü doğdum.. sı da 13 tür. , bilhas-| Bilâhara karım olan kıza 13 Ni - san 1913 de tesadüf ettim. 13 Nisan 1913 de nişanlandım. Ve 13 cuma günü, saat 13 de, 13'üncü sokaktaki le evlendim. Şimdiye kadar e rakamından bir zarar görmedim. İçıktığına, bir başka y tü ne hükmettiler, Evi araş. tırırken bir kömür kovasının için- » î Goldebariye .» demişti. dostunuz, müdüre yaz-| Aparlımandan müthiş bir gaz ikten rad- maşti. Polisler kapıyı kırıp açtılar. İlk &ı araştırdılar. Kareste bulunan üç küçük kuş, havagazi mek masası | henüz bozulmamıştı. Faclanın ye - mekten evvel vukua geldiği anla - .. Memurlar salona girince dona Köşenin birinde demir ryolada Madam Goöldebriye içinde yüzen di. | Zavallı kadın! İki kurşunla öldü- ştü. Kurşunlardan birisi şa- kağına, diğeri göğsüne isabet et - e uğradığını söylemiş ve |£ Bir insan kasabı daha "Banka kasadarı karısını ve çocu- ğunu feci bir şekilde öldürdü.. |Korkunç cinayetin sebebi;yine Nansi bankası memurları vazife- yexmuran içki ve kumardır! de, kâğıda sarıli 6,000 frankla baba- sına hitaben yazılmış bir mektubu buldular: «Cenaze — masrafımız - için 6,000 frank bırakıyorum. Bu parayı kork- madan sarfedebilirsiniz. Çünkü be- nim, kendi paramdır.. Bu sırada telâşla bir ihtiyar a - dam geldi: Kasadarın babası... Oğ- lunun bir şoförle gönderdiği bir mektubla acele kendisini çağırdı - ğanı söyledi. Komiser, bu şoförü arattırdı. Ge- €e ona doğru istasyon civarında bir meyhanede bulundu. Şoförün il: sinden muhtelis ve katil kasadarın Lunnevile gittiği, o- rada birçok meyhanelerde içtikten | sonra Belfora gideceğini - söylediği öğrenildi. 6 erhal Belfor zabıtası keyfiyet - ten haberdar edildi. Alsas biraha - dıktan sonra — otomob gi nobile — atl, Belfora gittiler ve kasadarın Balon Dalsas otelinde olduğunu haber al- Sabah olduğu zaman jandarma - lardan birisi halifçe öda kapısına vurdu- Katil henüz uykuda idi. Ka- pıyı açtı. Sırtında gecelik gömleği vardı. Polisler üzerine atıldılar, el. İlerine kelepçeyi vurdular. | Karakola götürdüler. Katil sü - mişti. Yatak, yerler kan içinde, demirlerin üzerinde beyin parça - ları görülüyordu... | Yakak odasında kocaman bir kar-| yola-ve bunun yanında bir perde ile aygılmış küçük bir karyola daha vardı; İçinde 15 yaşlarında bir ço - cuk yatıyordu. O da, alnına sıkılan bir kurşunla öldürülmüştü. Bu odaların her ikisinde de bo -| Huşmıya delâlet eder bir eser gö rülmüyordu. Bundan da anlaşılı - yordu ki zavallılar, şerefsiz yaşa - maktan ise ölümü tercih etmişlerdi. Yakkt, rovelver meydanda yok - tu. Bundan, Göldebriyor'in arka - daşına veda ettikten sonra evden DOLERES künetini muhafaza ediyordu. İhti - lâsından, cinayetinden nadim olmuş bir adama hiç benzemiyordu. Alkol, kumar, sefahat bu adam - (Devamı 7 inci sahifemizde) 8- SONTFLECRAFP — 19 Mayis 1038 TÜRK. Öğün, Çalış, Güver 19 MAYIS Bugün bütün Türkler büyük bayramı kutluyor.. Yazan: M. Sami KARAYEL Büyük Şef Atatürkün, Türk va-|mahiyeti haiz olan bu jimnastik ha tan ve istiklâlini kurtarmak Üzere|reketleri ne seyirelleri üzerinde w Samsundan Anadoluya ayak bas-|ne de yapan ve yaptıranlar üzerin masile milli tarihimizin yeni ve|de müessir değildi. |mes'ud devrini açan ve Türk mil- Cumhuriyet devri, spor bayra | | | Gençlik.. letinin kurtüluşuna, Türkiye Cum-'mına sembol verdi. Bu sembol, fev huriyetinin kuruluşuna kutsal bir kalbeşer bir dehaya malik olan Bü başlangıç olan 19 mayıs günü, yur. yük Atamızın Türk milletinin istik dün istiklâl ve istikbali kendisine (Jâl ve istikbalini kurtarmak üzerr emanet edilen Türk gençliği için |19 mayısta Anadoluya ayak bastığ ppor ve gençlik bayramıs olarak | günün tarihidir. kabul edilmiştir. | Cumhuriyet devri, spor bayrarar Spor ve gençlik bayramı, evvel-|na ideal verdi. Bu ideal, Türk mil İden olduğu gibi yalnız mektebliler letini her vakit hareketli, uyanık için değil, bütün Türk milletine nefsinc hâkim ve her türlü tehli aid bir bayramdır. |kelere âmade bir kuvvet olarak he * 19 mayıs Atatürk spor bayramı, zır olduğunu arzetmiş oldu. Türk milletinin yeniden harekete — Cumhuriyet devri, spora ve jin: geçmesinin ve gençleşmesinin sem- nastiğe teknik ve ilim verdi, İsko molüdür- lâstik, bir metoda tâbi olan esi Cumhur. Türkiyesi spor ve hareketleri yok etti. Jimnastiği yi İgençlik bayramını ayni zamanda, minci asıra lâyık bir şekilde manı güzel insan, hareketli insan, canlı | landırdı. insan, uyanık insan, dürüst insan, — Spor ve gençlik bayramı, yalı merd insan nümünesini tebarüz et- İstanbulun, mekteblilerin ve ku tirmek, su, hava ve ışığa sevgi his- lüblerin değil, bütün teşekkülle sini arttırmak için bir vesile addet-İrin ve 'Rürk milletinin hareket v miş bulunuyor. uyanış bayramı oldu. Halbuki, evvelden spor bayram -| - 19 mayıs günü, bütün 'Türkiye: ları, kozmopolit bir mahiyet arze-|elli altmış bin kişi ayni saat ve &: derdi. Ve yalnız, İstanbulda beş on| kikada — şehir meydanlarında vı mektebe inhisar etmiş bulunurdu. stadlarda harekete geçmiş buluna - Ve bu bayramlarda ne bir sembol, (cak... Ve bu muazzam gençlik kul- ve ne de bir maksad ve gaye ideali (lesi Büyük Atalarının makarri o - yoktu. lan Ankaraya teveccüh' öderek ha- Hatta eski spor bayramlarında reketleneceklerdir. mekteblilere yaptırılan — jimnastik — «Türk kadar kuvvetli, darbi me İhareketlerinde ilim ve san'at mana- selini dünya tarihine hâkkettirmi &ı da bulunmuyordu. Hareketler; olan Türk milleti, bu ezeli ve ebe parçalı ve kopük birer iskolâstik| — (Devamı 7 inel sahifemizde) KADIN rde kendini Yaşları yirmiden aşağı olan Genç kızlar Makyaj yapmalı mı, yapmamalı naı ?, Genç kızlar, şüphesiz güzeldirler. Simalarında gençlik, sıhhat ve neş'e görülür. Binsenâleyh, pudraya, pomadaya ihtiyacları yoktur. Fakat, bazı müstensnaları vardır, Bazan genç kızlar da hafif bir pud- raya, ve biraz allığa ve Rimele muh tacdırlar. Bundan, onları büsbütün mahrurh bırakmak doğrusu büyük bir haksızlık olur. Eskiden analar; kızlarının pudra süründüklerini, sürme çektiklerini görünce gözlerini açarlar, bağırır - ıika yüzünü! | Halbuki şimdi, zaman ve moda feabatına uymakta ve müsamaha - âr davranmaktadırlar. Yşları, yirmiden aşağı olan kızla- rın hafif ve afrkolunamıyacak bir makyaj yapmalarında beis yoktur. Bu makyaj hasıl yapılır? Sayın okuyucularımıza bunu tarif edelim. HANGİ PDRA ALTI KULLANMALI? Kızlarınıza, pudranın altına krem (Devamı 6 ıncı sahifemizde)