Dalay ya, Re w MEK AR EE ENR AL AAA : / f ME EL EE NY &ON POSTA Sayfa 9 Hasisin Meşhur hasislerden birine tayyare pi- yangosunun yılbaşı ikramiyesi isabet et- mişti, Meşhur hasis paraları alınca, eski evinden çıktı, muhteşem bir apartıman yaptırdı ve muhteşem apartımanının biz | dairesine yerleşti. Hasisin eşi dostu var- dı, Onu her gördükleri yerde sitem edi- yorlar: — Bu kadar serveti eline geçirdin, han- lar, apartımanlar sahibi oldun. dostları» na bir ziyafet olsun vermedin! Diyorlardı. Hasis ellerinden kurtulamı- | yacağını anlamıştı. Birkaç gün düşündü ve nihayet on kişilik bir sofra hazırlama- ya karar verdi. On kişilik sofra hazırlandığı gün hasis bütün eşini,'dostunu, yakın uzak tanıdık- larını evine davet etti. Bu arada kendisi- ne bakan doktoru da davet etmeyi unut- madı, Bizzat telefonu açtı, doktoru buldu: — Dektor, dedi, sizi bu akşam muhak- kak yemeğe beklerim. Yalnız şunu da ri-| ca edeceğim; tansiyon aletlerinizi de ya” sanıza alınız. > Telefonu kapadı, * Akşam olmuştu. Hasisin salonunda yüzden fazla misafir vardı. Hesis bir a- ralık misafirlerine: — Bize vakit geçirtecek güzel bir eğ lence aklıma geldi, dedi, doktorum da a- ramızda.. tansiyon ölçmeye mahsus ile- tini de getirmiş. Şimdi hepimizin tansiyon Yuruz, i Misafirler, hasisin bu teklifim (kabul! vi Balayı — il GE bini nal eşi ( Hoş Sözler )! ko nce Ve Barda birlik. Gece bekçisi iy trene i Gece bekçiliğine talibdi: | Yola pg, ARA ie SEO İşimi 8 yapacağı ' Ardan bi ED — İşimi hakkile yapacağıma emin ola- Li GS bilirsiniz, dedi, geceleri yarım $ast olsun müesseseden bile dışarı çıkmam, Çünkü âdetim güneş batar batnıaz uyumaktır. e a iyi hesablıyamamış. tren düm, e, yetişemedi. Öyle eğlen- Güneş doğuncaya kadar top patlatsalar, Memayını dim, öyle eğlendim ki hİŞ peni uyandıramazlar, * * d Niçin? Maatteessüf — Ba e Benç kıza sordu: Kantrolör, tramvayda biletlere bakı: dizi, bir kalbi. yordu. Bir kadınla bir erkek yanyana ©- nacak, yer bu turmuşlardı, erkek, kontrolüre iki bilet Genç ei uzattı, kontrolör sordu: Yeztnag, <evab — Bayanla beraber misiniz? Benç erkeğe güz” Erkek cevab verdi: e Diz e — Maatteessüf yirmi senedenberi! vnı ee bakışından evet, manası A mr mkündü. Genç erkek: Kaybeden Mt edeceğin, deg ee zayıflamaya KAYS Dlenci dileniyorduz > Niçin Mimle iken size fazla ağırlık * an: Mâni kalmadı Zam sen 0, erkekle evlenmek er- Zusundasın amma, gunu da bilmiş ol ki onunla evlenir- sen evinize ayak basmam, * — Sahi mi söy- Yüyorsun anne, vereyim, O da bu DiNi Bp haber enem elde idi. Biran evvel ev-! Bağ, için artık hiçbir mâni kal.| * ad, Kıskançlık Kapıya gelen dilenciye bir eski) * ceket uzattı: — Ölen kocamın SA ceketiydi, giyersin. — İki yüz bin lira kaybecmiş bir insana merhamet ediniz. Dilenciye sadaka veren merak etti: — Hakikaten iki yüz bin lira mı kaybet» tin? — Evet, bir piyango bileti Birinci ikramiye çıkmadı. isa sananasanaaman sess 0k KAAANAN yp 0a0n NA almıştım. — Teşekkür © derim bayan, fa. kat bunu kabul €- iveceği > Neyep demiyeceğim.. Yay, — söyliyeyim, Ben evliyim; ka- Kocayı 15 Kakançtar. Bir dul kadından ay, n eski ceketini aldığım, söyler - Mpa izde gözünüz var. diye bana bırakmaz. , ” — Postrestant ma? — 433333» e var, — O olacak. nişanlım kekemedir de. «33» e mektuh var ziyafeti Niş ettiler, Doktor teker teker misafirlerin İ tansiyonuna baktı, Tansiyona baktıktan şonra da tavsiye. | lerde bulunuyordu: — Siz yağlı yemekler yememelisiniz? ... Siz mümkün olduğu kadar perhize riayet etmelisiniz. ,.. Siz akşamları gayet hafif yemelisi- .. hattâ hiç yemeseniz de olur. ... Sizin için et, içki, kızarmış yemekler memnu, Muayene bir saattan fazla sürdü. Bü- tün misafirlerin tansiyonları ölçülmüştü. Bu sırada ev sahibi hasis, misafirlerine" — Yemek hazır, buyurunuz! Dedi, Misafirler birbirlerinin yüzlerine baktılar: — Ben perhiz edeceğim yiyemem! — Beni mazur görünüz, akşamları ye- mek yiyemiyeceğim.. — Benim iiçin böyle ziyafetlerde ye- mek yemek yasak. Hasisin hazırlattığı on kişilik masaya larımizı kendisine ölçtürelim, Hem vakit misafirleri arasından ancak sekizi otur- geçirmiş, hem de muayeneden geçmiş ©- muşlar, onlar da gayet az yemek yemiş- lerdi, #4** Karpuz mevsimini bekliyen genç kız Tanıdığım bir genç kızla konuşuyor. dum, Söz arasında: — Ah ne olurdu karpuz mevsimi bir gelseydi. Dedi. Bir genç kızın, ah çekecek kadar karpuz aç gözü olacağına ihtimal vere-| mediğim için daha başka türlü düşün düm, ve şu cevabı verdim: — Siz de denize girmek için karpuz ka- buğunun denize düştüğü mevsimi bekli- yenlerdensiniz demek — Ne münasebet. — Yoksa karpuzu çok mu seviyorsü- | nuz? — Hayır, fakat kabuğuna bayılırım, Zayıflık modasi, çorapsızık o modası,| sarı saç modası gibi birderbire ortaya çıkan vitamin modası bir çoklarına elma- yı, armudu, salatalığı kabuğile yedir. mişti. Fakat bu modaya uymak için kar. puzu, kavunu kabuğile viyenleri ne gör- müş, ne de işitmiştim. Hele karpuzu bi- rakıp sadece kabuğunu yemek bana büs-| bütün garib görünmüştü. Şu suali sor- dum: — Karpuz kabuğuna mı bayılırsınız, yani vitamini olduğu için mi? — Hayır, o da değil, karpuz kabuğu insanların ayaklarının altına konursa in- sanlar kayıp düşüverirler, — Birinin ayağının altına karpuz ka- buğu mu koyacaksınız? — Kendi ayağımın altına konulsa diye bekliyorum. — Anlıyamadım, — Niçin anlıyamıyorsunuz. Ayağımm altına karpuz kabuğu konulursa sokakta kayıveritim, Düşecek gibi olurum. Beni bu halde bir genç erkek görebilir, koşup beni tutabilir ve bunu bir vesile addedip benimle konuşması, beni sevmesi, benim- e evlenmesi mümkündür, Kahkaha ie GÜNÜN ADAMI | Pren s Pol Dost Yugoslavyanın Kral Naibi kimdir, nasıl yetişti? Bugünlerde kendisinden en fazla bab- sedilen devlet reisi hiç şüphesiz Yugos - lavya kral naibi Prens Poldur. En müşkül vaziyette bulunan devlet reisi de hiç şüphesiz gene Prens Poldur. Memleketinin tam istiklâli taraftarı - dır. Her devlet ile dost geçinmek taraf tarıdır. Yugoslavya kral naibi Prens Pol Ka » rajorjeviç müteveffa kral Aleksandrın kuzenidir. Kırk beş yaşındadır. Geniş alınlı, sağ- lam bakışlı, azimkâr, istediğini iyi bilen bir adamdır, Alâyişten, gürültüden, patırtıdan hoş « lanmaz, Sadelik vasfı mümeyyizidir. Belgradda onu yakından o tanımıyan, bilmiyen yoktur. Kral naibi olarak değil, bittabi, candan bir vatandaş, hemşehri olarak... Samimiliğinden dolayı herkese kendisini çok, pek çok şevdirmiştir. 9 Teşrinievvel 1934 tarihindenberi kral naibi bulunan Prens Pol Karajorjeviç ik tahsilini Belgradın bir lisesinde yapmış tir. Herkesin çocuğu gibi tahsil görmüş - tör, Halk çocuğu olarak yetişmiştir. Bir gün bu hususta demiştir ki: «— Ben saray terbiyesi görmedim. Kü- çük yaşımdanberi halk terbiyesi gördüm. Bundan çok memnunum. Çünkü memle- ketime daha faydalı hizmetlerde bulu - nacağım böylelikle... Belgraddaki lisede tahsilini ikmal ey * ledikten sonra İngiltereye giderek meşhur Oxford üniversitesine girmiştir. İngilte « rede her tabakadan birçok dostları var - dır, Babası Prens Arsâne'di, Annesi Rusya- Prens Pol nın en asil ailelerinden birine mensub bulunan Prenses Aurora Demidoff'du. Babası Prens Arsöne 1870 Alman - Fran sız muharebesinde Fransız ordusuna gö- »üllü yazılmıştı. Bilâhare (Fransızların Çin Kıt'asında Tonkinde giriştikleri har « be de iştirak eylemişti. Üç defa ağır sw rette yaralanmış ve birçok askeri madal- yalar ile taltif edilmişti. Belgrad lisesinde tahsilde bulunmaz * dan evvel Prens Pol çocuk'uğunu hep İs- viçrede, Cenevrede geçirmiştir. Avrupa - mın her şehrini karış karış bilir. Prens Pol için Parisin bir caddesi, Ber- linin bir akademisi, Londranın klübleri, Romanın müzeleri hep mükemmelen bi - inen şeylerdir. Onda tam manasile haz-| edilmiş ve güzel bir gün yaşanmıştın medilmiş bir Avrupa kültürü vardır. Bu Prens ve Prenses Pol Jeketlerine göndererek ona mühim vazi « feler tevdi eylemiş idi, Prens Pol de, ken- disine tevdi edilmiş olan bu mühim va « rifeleri pek büyük bir muvaffakiyetle bö şarmış idi... Kral Aleksandr, ölümünden çok evvel tanzim eylemiş olduğu vasiyetnamesinde onu krallık naibi ve ayni zamanda üç küçük oğlunun vasisi tayin eylemişti... Prens Polun ilk mühim muvaffakiyeti kral Aleksandrın katli hâdisesi akabinde derhal ittihaz eylemiş olduğu kararlar - dır. Seri bir surette ittihaz ve tetbik ey - lemiş olduğu bu kararlar sayesinde dost Yugoslavya devleti birliğini muhafaza ey- lemiş idi... O vakittenberi Avrupada birçok hâdi « seler vukua gelmiştir, Avrupa haritasın « da birçok tebeddüller vuku bulmuştur. Bunlara rağmen Prens Pol, kendisine hâş olan serinkanlılık ve dirayet le valanı nm işlerini büyük bir muvaffakiyet ile idare eylemektedir. Prens Polden bahseden büyük bir ec- nebi diplomatı, onun için! «* o Yaşından, gençliğinden umulmaz büyük bir diplomat çıkmıştır. Öyle bü - yük bir diplomat Ki senelerin sikleti al « tında ezilmiş olan usta diplomatları çok geride bırakmıştır...» demiştir. O. Tuğrul İzmirde avcılar bayramı İzmir (Hususi) — İzmir avcılar ce miyetinin on beşinci yılı münasebetile şehrimizde bir avcılar bayramı tertib 300 den fazla avcı, Bucanın Tahta kültür sayesindedir ki genç yaşta giriş -| köyüne giderek büyük çınarın altında m4k mecburiyetinde bulunduğu devlet işlerinde büyük bir dirayet ve kiyaset göstermiştir... Prens Pol devlet işlerine kuzeni mü - teveffa kral Aleksandrın katlinden çok evvel dahil olmuştur. Kral Aleksandrın en candan müşaviri idi, Müteveffa krsl| ona karşı büyük bir itimad beslerdi. Ons danışmadan bir birleşmişlerdir. Sabahın alaca karanlığı içinde mü » kemmel bir sürek avı yapılmıştır. Ave cılar öğleye doğru, av malisulleri olan; yedi domuz ve ik! çakalı bayram verin getirmişlerdir. Yaralı olarak kaçmıya muvaffak olan bir çakal da günün mü- vaffakiyeti içinde yer almıştır. Avcıların kır yemeği öğleyin ayni m imi İmasa etrafında toplanılmak suretile yes em e nilmiş ve av bhatıralr: tazelenmiştin rine karşı derin itimad ve sevgi rabıtaları | votograf, avcılar hayramında kir ye « ile bağlı idiler... meği yiyen avcılardan bir grupu göste- Kral Aleksandr muhtelif Avrupa mem. | riyor.