a RR e ma menin EA e AZ SON POSTA Tercüme eden: EH. Alas Falkenhaynin gizli raporu için mevkiimitehlikey I A esokmalıydım Umumi Harbde garp cephe sinde Ingiliz askerleri topçu ateşile harab olmuş bir şehre girerlerke, Hattâ bunların hepsi de ismimi öğ -|bunu çebuk bitireceğini ümid ediyor- rendiler.. bunun neticesi olarak, sualsiz-| du. cevabsız Ammer'in bürosuna girip çık- mağa başladım. Ammer'in bürosunda öç oda vardı. Ammer'in bürosunu her girdikçe, bu Bunlardan birisinde büronun umum! mahiyetteki memurları çalışırdı. Kö - şede tamamen ayrı, birincisine naza - ran daha küçük bir oda bulu- nuyordü. Burada üç zabit ça- Işırdı.. En gizli mahiyetteki ve - sikular bu Oodada hazırlanırdı. Am - mer'den, onun hususi kâtibinden, ve erkânıharbiyeye mensub birkaç sübay- nın bu odaya girmesi şid- u, Üçüncü oda, Ammer'in idi, Ammer'in odasından Bu raporun beni fevkalâde alâkadar ettiğini, tabil, söylemiye lüzum yok... raporu görebilmek ümidile, odaların dört bir köşesini gözden geçirirdim. Bu büronun mahrem defterine, numarası- na göre bir kayid yiyecek, ayrıca kimin eline giderse ondan bir de imza alına- caktı. Bu suretle, farkına yarılmadan ! bunun çalınmasın& imkân yoktu. Fakat rapora numara koymak hususunda Ammer'e yardım ederken, raporun hâdiseden takriben fki gün sonra, ken) muhteviyatı hakkında bir fikir edin. disini alıp beraberce sabah kahvaltısı- ni etmek üzere Ammer'e uğradığım zâ- man onu gizli odada buldum, Odadaki büyük masanın üstü yazı makinesinde yeni yazılmış bir çok kâğıdlarla dolu idi, Ammer, bu kâğıdlardan her birini, yanı başında durmakta olan el yazısı asıllarile muksvese ederek teker teker kontrol etmekle meşguldü. Bu gizli odaya geçmek için arada hususi| kâğıdların, Ammer'in bana iki-üç gün bir kapı vardı. Benim ilk hedefim, bulönce bahsettiği, Falkenhayn'in raporu gizli odaya serbestçe girip çıkmak im-|olduğunu anlamak için Şerlok “Holmes kânlarını ie etmekti. Bu da güç ol-| olmağa hiç de lüzum yoktu... Gene bu madı, Çünkü bu büronun, deolayısile| vesikanın - muhteviyatını anlamak için gizli odanın şefi Ammerdi. Her türlü| icabında mevkiimi bile tehlikeye sok- mes'uliyet ona aiddi. Ammer ise benim en samimi bir arkadaşımdı. Benim Te- hime olan ikinci bir nokta daha vardı: İnciltereden kaçış şeklim, Ammer'in maiyetindeki memurlar Üzerinde de büyük bir tesir yapmış, ben onların gö- günde bir kahraman olup çıkmıştım. bu da pek tabii idi, Umumiyetle büro İşinde çalışan #skerler, fiilen harbe iş- tirak edip de vararlık gösterenleri, göz. Yerinde pek türler. onlara bam - başka bir insan nazarile bakerler.. İşte ben de enli ünde bu çeşid kah - ramanlardar. biri idim. n noel yortularına takri- gün kala idi. Bir gün öğle ye- meği esnasında Ammerle karşı karşı- ya oturmuş çene çalıyorduk.. ikimiz de izinden bahsediyorduk. Aslına bakar - gan:z benim izin falan oarzuladijğnra yoktu. Fakat buna karşılık Ammer, gömimi olarak üç beş günlük bir izin say yor, bunu hiç ağzından düşür- müyordu. Faket izin koparabileceğin- en hiç de ümidvar değildi, Çünkü Am- "in şefi »- bir başka tabirle Falken- yn- bir kaç gündenberi «şimdiki va- çe tayini ve müstakbel harekâtın #nkis4f şekilleri hakkında ihtimaller > Ismi altında çok mühim bir rapor ha- zırlamakla Imüş... söylediğine göre bu mühim raporu, ya- zı makinesile teksir ederek bir çok mü- him şahsiyetlere göndermek lâzımmış. Fakat rapor, ühim ve çek gizli olduğu için, bunlarla şa Ammer'in £ olması icab ediyor- müş. Maamafih Ammer, Falkenhayn'in Ammer'in bu raporun bir nüshasının çalabilsem, mağa değer- harikulâde mühim bir şey olabileceğini istidlâl etmek için devlet adamı olmağa da lüzum yoktu. Ammer'in suratı biraz asıktı, Ben 0 mek pekâlâ kabildi... (Arkan var) Günün Bulmacası nu bu halde görünce: — Hayrola, dedim, ne oldu? Ammer: ; — Bir şey, yok dedi. Fakat şu Allâhm belâsı rapor canımı sıkıyor... Onu he- men bugün icab eden yerlere gönder- mek mecburiyetindeyim... Onun için bir saat, belki de bir saatten fazla kah- valtıya gecikmem icab edecek... Bu fırsattan hemen istifadeye ko - yuldum: — Sana yardım edeyim mi? diye sor- dum. Ammer büyük bir sevinçle: — Böyle bir şey yaparsan çok iyi e- dersin, dedi. Bu gibi çok mahrem evrâ- kı yazan asker daktilo müstesna olmak üzere buraya yazıcılardan kimseyi sok- mamak emrini aldım.. onun için tashih ve saire gibi bütün teknik işlerle biz- zat benim uğraşmam. icab etti.. raporun aslile mukayesesini bitirdim gibi bir şey.. şimdi her nüshaya #yrı ayrı nu- maralar koymak mecburiyetindeyim... Ammer'in yanma oturdum. Ah, şu romanlardaki ocasusların yaptığı gibi ne İyi olurdu!. Kafama bir an için gelen bu fikri derhal kafamdan uzaklaştır - Soldan sağa ve yukarıdan aşağı: 1 — Cok insan bulunan yer. 1 — Usta olmıyan - Aptal 9 — Geceler - Yalan 4 — Gözleri görmiyenler - Kışın yağan. 5 — Bir masa üstünde yuvarlaklarla oy - nanan oyun - Nebi lâhikası 6 — İki harfin ortasında bir «Rs olsaydı kabulün zıddı olurdu - Gayet İri ol- duğu söylenilen muhayyel masal kah. ramanı 7 — Cemi edatı - Yanlış 8 — Az meak - Evlerin üstü 9 — Dünyanın sonu - Hayret nidası 10 — Lağen biçiminde yapılmış büyük ye- mek kabı 1 28466768910 | SJAJR JEİNİSİ Tr Bai “Ja İKJAİRTE/T) İRİ TİMİY in İNİ (ma) İni Awvelki bulmacanın halledilmiş şekli Çocuk narin ve nazik bir fidan gibidir. dim. Çünkü bu, olacak bir şey değildi. rapor, müteadid yüksek şahsiyetlere gönderilmek Üzere hazırlanmıştı. sa - yısı mahduddu.. her sayısı ayrı bir nu- mars taşıyordu.. buradan çıkar çıkmaz Bakırın gürbüzleşir. Çocuğu sev. Sere- gek kimsesi olmıyan yavruları da hatırla, Yılda bir lira ver. Çocuk Esirgeme Ku - rumuna üye ol! Stad işine ayrılan komisyon çizilmeğe başlanmıktır. Stadın yapı - lacdjı saha ve gazhane tamamen is- timlâk edildiğinden derhal inşaata baş- lanacaktır. Bu haberler İstanbul sporcu gençli - ğini ne kadar sevindirse azdır. Sene - lerce kafamızda yaşıyan bir haydi ha- kikat oluyor. Cümhuriyet hükümetinin spora ver- diği büyük ehemmiyetle Anadolunun birçok şehirlerinde kendilerine göre, muntazam spor sahaları yapılıyor, ni - hayet Ankarada yapıları muazzam siadyomla Türk sporu göğsümüzü ka- bartan bir spor abidesini kazanıyordu. | Büyük bir spor muhitini sinesinde $a - İ sıyan İstanbula da Türkün şerefile mü- tenasib bir stadyornun yabılmasinı gö- nül ne kadar istiyordu. Yabancı spor- cular gelince onları Tal in ya tozlu, yahud çamur deryası sahasına götürü- yorduk. Sporcularımız terledikleri, t0- za batıkları vakit yüzlerini yıkıyacak yer bulamazlar, yaralandıkları vakit sedye yerine sökülen kapılarla nakle - dilirlerdi. Kalabalık maçlarda sözüm ona stadlarımızda oturacak yer değil ya, spor muharrirleri ayakta not tuta- cak bir köşe bulamazldrdı. Mektebler arasında yapılan son futbol maçların - da bile soyunacak yerlerin ve duşla - rın pisliği, gençlerimizin körpe ciğer - lerine hücum eden sahsmın toz ve dü - manı sporun sıhhat için yapıldığını sanki tekzib ediyorlardı. Vasıtasızlık- la spor yapılmıyacağını bilenlerin: «Stadvom isteriz!» feryadına karşı Şe- hir Meclisinin her sene ilk toplantısın- da tath vâdlerle stadyom plânları ter- tib edilir, fönca yerlerde istimlâkler yapılırdı. Muntazam tribünleri, yem - yeşil sahası ve spor tesisatile, içinde koşan, atıyan yüzlerce. genci zevkle seyreden, alkışkyon binlerce seyirci - lerile sehrimize lfiyık bir stadyom göz- lerimizde tüteu bir hayal olmuştu. İstanbulda #letizm öldü. Voleybol, İ basketbol öldü. Güreş kalmadı ve ni - hayet futbol can çekişmeğe başladı. Buna mukabil herşeyde olduğu gibi, sporda da büyük kabiliyeti olan Türk gençleri muntazam vesnitle çalışmaya baslar başlamaz bonu pek çabuk isbat ettiler. Ankara stadı sene geçmeden semeresini verdi. Orada yapılan Tür - kiye güreş birinciliklerinde pek çok Is- tidadlar gözüktü. Koşularda, bisiklet- te kuvvetli elemanlar yetişti ve niha- yet futbolde Ankara takımları İzmiri de yendiler. İstanbulun en iyi takım - larını da mağlfib ettiler. Böyle bir stad- yor geniş bir spor muhiti yarattı. Mil- NM küme maçlarında seyirci miktarının her hafta 15 - 25 binden aşağı düş - memesi bunun canl: deli'idir. Bu spor kalkınması memleket hesabına çok se- vinilecek bir şeydir. Türk sporu bütün şehirlerinde bu kalkınmayı gösterdiği zaman sarsılmaz bir kudret olacaktır. Onun için senelerce yapılmasını işti - yakla beklediğimiz İstanbul Şehir sta- dının da temellerinin #tılması İstanbul ve dolayısile memleket sporunun yük- selmesine yeni bir hız verecektir. Sporun Büyük Hâmisi Mili Şef İs- met İnönünün idaresinde Türk genç - liğinin bunun gibi daha pek çok.spor sahaları ve yükselme imkânları bula - cağı muhgkkaktır. İstanbula geldiği gündenberi tuttuğu her işi başaran, şehrin birçok derdleri arasında stad - yom derdini de kat't surette halleden Vali ve Belediye Relsimiz Lâtfi Kır - dara, bu işin neticelenmesinde pek çok İ yardım ve faaliyet gösteren Beden Ter İ biyesi Genel Direktörü General Cemil Tanere, stadın hazırlıklakını pek ça - | buk neticelendiren İstanbulun eski İstanbul nihayetmuazzam bir stada kavuşuyor tetkiklerini bitirerek plânı? tanzimine başlandı, pek yakında inşaata başlanacak Dolmabahçede yapılacak şehir sta -| sporcularından müteşekkil komisyonâ dının bütün hazırlıkları bitmiştir. Bu| işe ayrılan komisyon, şâyanı takdir bir'lıkları sonsizdür. mesai ile işini bitirmiş ve stadın plânı| İstanbul spor severlerinin minnettar * : RE AN Özerengin Bu haftaki mektebliler arası futbol ve voleybol maçları İstanbul okullar spor bölgesi genel | sekreterliğinden: 22/1V/939 Cumarte" si günü Taksim stadında yapılacak fuk bol maçları: Vefa Tisesi - Pertevniya! liseleri saat 15 te, Kabataş lisesi - Işık Tisesi saaf 16,15 te. Hakem; Nuri Bosut. Voleybol maçları (erkekler) Kabataş lisesi voleybol sahalarında Işık lisesi - Bölge san'at okulu sasi 14,30, Haydarpaşu lisesi « İstanbul e kek lisesi saat 15,30, Darüşşafaka lise“ si » Galatasarsy lisesi sant 14,30, Bo * gaziçi Visı stiklâl lisesi saat 13,30 Voleybul maçları (kızlar) İstanbul ks Jisesi voleybol sahasında Boğaziçi - İstanbul kız Hisesi saat 13, Çamlıca kızlisesi - Selçuk kız enstitü * sü sdat 16, Şişli Terakki lisesi - İstik * 1â1 lisesi saat 17. Bu maçların hakemliğini Hayri R#* Ep yapacaktır. * Geçen hafta yapılan maçta beraber€ kalan Muallim mektebi ve Pertevniyal lisesi futbol takımları tekrar karşılaş * mıştır. Bu maç Pertevniyal lisesi 32 kazanmıştır. İzmir fuarında bu yıl çok alâkalı müs: bakalar yapılacak İzmir fuar komitesi fuarda zengi? spor müsabakaları hazırlamaktadır” Komite, bu münasebetle Beden Terbi- yesi Genel Direktörlüğüne müracaatl6 İzmir, İstanbul, Ankara, Atina ve Ks hire futbol muhtelitleri arasında bif turnuva yapmak için müsaade istemiş” tir. Turnuvaya 2 Eylülde başlanacak 16 Eylül Pazar günü nihayet bulacı&* tır. Bu maçlarda birinci, ikinci ve üçün cü olacak takımlara birer fuar kupas verilecektir. Ayrıca futbol maçlarından başka İs mir, İstanbul, Ankara ve Kahire ars “ sında basketbol ve tenis müsabakalar! yapılması da düşünülmektedir. Balıkesirde yağlı: güreşler Balıkesir 20 (Hususi) — Tek spo klübü tarafından tertib edilen güreşler 23 Nisanda yapılacaktır. Gü reşler Tekirdağlı Hüseyin, Manisa! Halil ve diğer tanınmış pehlivanlar if" tirak edeceklerdir. Tekirdağlı ze gelmiştir. Ankara Gençlerbirliği gelemiyo” Şehrimiz gayrifederelerile çarpış * mak üzere İstanbula gelmesi beklen?” Gençlerbirliği dün akşam geç çektiği telgrafla müsaade alamadığı r çin gelemiyeceğini bildirmiştir. LELE İİ e SELÂNİK BANKASI Tesis tarihi : 1888 o İdare Merkezi : İSTANBUL (GALATAİ Türkiyedeki Şubeleri? İSTANBUL (Galata ve Yenicami) MERSİN, ADANA Bürosu Yunanistandaki Şubeleri? SELÂNİK - ATİNA © Her nevi banka müamelelesi | Kiralık kasalar servisi İL | |