apı açıldı. Açık kapınm ö ç| Meş'ale yakıldı, like yi Se | arasından, dörtnala gelen bir kaç | Man ayak sesleri işitildi. Demir halka- m örülmüş bir h giymiş ol k ş bir zırh giymiş olan en ya dolu dizgin kapıdan Mng il kapının kemer. altında, | Pelerini indi. Maiyetinde, oğlu fle, te-| Diş oy en tırnaklarına kadar zırh giy- dağ, <n beş Arab askeri bulunmak'a A! Gezi, Leon'un maiyetinde bu atlılarmı görür görmez sevindi: Ye? bu adamdan şüpheleniyor * Sd İhanet edeceğinden korku” iğ akst, şu Arabları tanıyorum. | ? #umtmdan Müslimenin l de rma Ve çok müşkül bir Dir nkü; kumandan Leon, atından #| dimi, 2, doğruca keşiylerin önüne Yünd, Oların uzattığı altın haçın ö “İY Mist Pat, çökerek yerlere kadar eğik olan Tik İnrafnndan vekâleten n ven DİP keşiş, fim haçı Leonun — yo muzları zerinde gezdirirken: Bun ukaddes kilise, Bizans ordu we) Yao vr kumandanlarından İzavtli| Sör, takaj, 8, Bitler O anda, orada bulunan 70“ Merin ye SUlçları şakırdamış. meş'ale “(5 Yam basil alevleri karşısında par taş, © “iliçların uçları havaya kalk *| —X İğasın imparator! İ kapının tonoz kemerleri #1-| ç k akisler yapmıştı. İ Yerine Leon, çevik bir hareketle! Bazayiyr Kalkmış. mağrur ve cür'etkâr | ö EİR etrafına bakmış: PA erem nazırlar! Mukaddes | lan, * Sevgili silâh arkadaşlarım © Müniyel 2abitler!, Bana gösterdiğiniz Tim, ,, VE İtimada teşekkürler ede - İva ii zik vaziyette, şive uzun uza”| mi hat veremiyeceğim. Fakat şu” Ben, y. Olünuz ki; Bizans kurta -1 Marla İzans surlarının önünü, ZA mezar yapacağım. te, Palırmışt, ar, Mun bu sözleri, orada bulunanlar dan i eee v nm en bir sevinç ile al -! ti & ön Gazi, hayretler içinde kalmış” — 7 bir teessüirle: Manda, h, hilekâr herif. demek ki, ku » Müstimeyi aldattı. j a mirildanmıştı. | kepi İmparator bir dakika süküt et-| Yam, onra, yüksek sesle gözlerine de- Simigtiz | Z | ta anız. size, mühim bir tehlike Mir, Vereceğim... İslâm ordusunun en vvetini teşkil eden (Battal), vebdil ederek, kaleye girmi ebe #üphesiz ki, onun bu hareketi ki iz değildir. Onun için şu andan Dün, valey adamı arayıp bulmalı. © Maji, &den sağ çıkmasına mâni ol- mugen iki yüzlü bir oyun oynama- Nif la Battalın hiç bir şek ve şüp- pd Kay şi Eli, yavaş yuvaş, kılı- Memnı eN uzanmıştı. Bir anda kı” Beresi erek Leon'u bir darbede yere| balk he ramak kalmıştı... Fakat der- Eş endisini toparlamış: Bİ öldürmekle ne kazanacağım? olacağını Yere, kendimi de parçalatmış Mandar” Hem de; gafil #lanan ku - diğ çg” Aüslime ile, koca orduyu teh- iy Ae İdâketten kurtaramıyacağım. gi mi, derhal buradan savuşmalıyım, nin kartgâhına kaşmalıyım. YAA tir ini > BATTAL GAZİ ATTAL GAZ Battal İstanbuldan kaçıyor Hilekâr Leon'un oynadığı oyunu an - mn! is | atmalı savuşuvermişti. SEMALARI SARSAN ÇAN SESLERİ| â SON POSTA € Yazan: ZIYA ŞAKİR İmparator Leon, çevik bir hareketle yeriilen kalktı ü.. oradan, usullacık * İri si ir, gecenin derin karanlıkları dalga da Kiliselerin bütün çanları, büyük bir| dan aşıyor.. İslâm ordusun yp » çalınıyor.. bu kalıniı inceli| y., a tellilların sesleri de ka- * ; evvelâ imr htına şark Arpa unu Bakla unu Yulaf uru Nohut unu Çavdar unu Pirinç unu Kornflcu Bezelya unu Patates unu Fasulye unu Mercimek unu Buğday nişastası Pirinç nişastası Memlekette bu maksatla kurulmuş ve ber şeyc rağmen (24) sene neslin gürbüz yetişmesine tevakkufsuz hizmet etmiş yegâne Türk san'at evidir. Yavrularımza, doktorlarınızın tertip ve tavsiyesile vereceğiniz bu gıdalar mutlak huzurunuzu temin edecektir. ÇAPA MARKA Dünyada beynelmilel şöhreti halz eşlerile kat'iyyan omuz omuzadır. Daha üstününün bulunması mümkün değildir. Tekmil müstahzaratımız muhayyerdir. Her yerde dalma taze olarak bulacaksınız. Adres; Beşiktaş — Kılıcali M. NURİ ÇAPA Tel 40337 haber vererek, halkı uyanıklığa davet eleler birbirine karış içinde ak şehrin surlarin- gibi kuvve Sözü Boş Değildir. ÇAPA MARKA MÜSTAHZARATI Bu sözü teyid eden güzel yurd topraklarının biricik imal kaynağıdır. Son Posta'nın tefrikası: 79 Ovaya hâkim bir düz tepeda, bir koru- nun kenarından ilerliyen Kam bu yağ” macıları gördü. Derhal tevakkuf emrini verdi. Silâhtarını dört sekban ile köyü temizlemeğe ve meşhud cürüm halinde bulacağı sekbanları getirmeğe gönderdi. Krim Guerayın bu emi verirken ha- lindeki terslik şiddetli bir tedib dersi ve- rileceğine işaretti.-Emri icra için bacak- larının bütün kuvvetile uzaklaşrgış olan silâhtar tekrar göründü. Bir kumaş parça sı ve iki çile yün ile birlikte bir Nogay da berâberdi. Hükümdarının sorduğu şual üzerine, bu zavallı yağmager kabahatini itiraf etti. yasağın şiddetinden haberi ol duğunu da bildirdi, kendi lehinde hiçbir sebeb göstermedi, af taleb etmedi, kim- seyi mukadderatına alâkadar etmeğe ça- luşmadı. Ne gurur, he zâf eseri göstere meden, verilecek kararı baridane bek- ledi. | — Beygirden insin. Onu bir hayvanın kuyruğuna bağlayınız, canı çıkıncıya ka» dar sürükleyiniz. Bir tellâl derek cezanın sebebini or Kam'ın verdiği bu hüküm gay beygirden indi. Kendisini ba şekbanlara yaklaştı. Fakat ne bir ip var- dı, ne bir kayış. Bir taraftan bunlar ara- nırken ben şefaat etmek istedim Krim Gueray cevah olarak bir sayırsı ri gösterdi, bir vay kirişi ile işin bitiril. i. Kirişin pek kısa olduğu- ! ar. ise gerilmiş yaya başın ge çirsin, Nogay itaat etti. Kendisini sürükliyen süvariyi takib evledi. Fakat beygirin t- sem animepmiikmezeeei ili Salep Tarçın Kimyon Karanfil Zencefil Karabiber Yenibahar Beyaz biber Sofra tuzu Kırmızı biber (Kutu ve Paketleri ) Baron de Tott'un halıralari Yağmacı Tatarlar Kerim Giray yağmacı Nogayı görünce: “Beygirden insin. Onu bir hayvanın kuyruğuna bağlayınız, canı çıkıncaya kadar sürükleyiniz!,, dedi Tercüme eden: Hüsavin Cahid Yalçın «, | verildi İdan bir lütfa Sayfa 15 Ea ei tutan boyunduruklan kurtuldu. Prensin yeni bir erari bü hâdiseye de bir çare buldu. — Yayı ellerile tutsun! dedi, Müğrim derhel ki haçvari ge- çirdi. Mücrimi kendi kendisinin cellâdı olmağa mahküm eden bu emrin icrası hiç şüphe yok ki en harikulâde bir itaat örneğidir. Şeyhilcebelin (1) emirlerine körükörüne gösterilen o hayret verici İ- taat hikâyelerini de göl; bırakır, Krim Gueray'ın Lehistanda asayişi müs hafaza için gösterdiği itina ahlinin dini ibadetlerine de şamil rdu, İsayı tas- vir eden bir levhayı parçalamakla müs him bir iki Nogaya kilise kapısında yür zer sopa atıldı, — Güzel san'atlara ve peygamberlere hürmet etmeyi Tatarlara öğretmek lâ zımdır, diyordu. Sa muvasalat edilmek nokta idi. Taksim orada yapılacaktı. Muhtelif kıt'alara orada izin verilecekti. Yalnız Besarabya kuvvetleri ahkonula- cak ve etrafımızdaki kalabalık dağıtıla- caktı. Savoranda ikamet etmeğe karar Muvasalatımızın erte: ü tak- sim işine başlandı. Fakat tahk hati bazı hilekürlarn ge kısmından hükümdar yüzde on resmi gizlemelerine mâni olmas dı. Masmafih, bu hilekârliğa rağmen, hükümdarın hissesine iki bin esir düştü. Bunları herkese dağıtıyordu. istenen Bu musmelelerde bi Krim Gucray: — Ne olsa bana gene kâfi derecede ka» artık hır, dostum, dedi. Susuzluk çağı T r. Fakat sizi unu kirden uzak bulumuyorsu raber çöllerde dolaş lara göğüs geriyor: seniz olmak adalet yapma» istihki ir mi? Bundan dolayıdır ki endişe ediyorum. Krim Guera; — Sizin minnettar! girişmek istemem, Size ki İrum. Hoşunuza gideceklerdir. Bana if zam olan da budur. Bâron: — Fakat olendimiz benim vaziyetimin İ kat'i bir mania teşkil ettiğine dikkat büs İ yurmuyor musunuz? Esirlerinizin hepsi Rusturlar. Metbuum aratorun dos tu olan bir devletin tebaalarını esir diye nasl kabul edebilirim? Krim Gueray: — Bu ofhet akıldan geçemezdi. Hâl İ bile hikmetini takdir edemiyorum. Mu. hasama neticesinde esirler alındı, Dost- hık sevkile de veriliyor ve alınıyor. İşte sisin size taallük eden ciheti bundan ibâ rettir, Maamafih, ben sizin vazifeleriniz hakkında münakaşaya girişmek istemem. Bu vazifeleri ifa etmek mecburiyeti size terettüb eder. Aramızda uzlaşmayı te min için altı Rusun yerine altı Gürcü £ kam osdeceğim. Her şey yoluna girecek, Baron: — Mesele zannettiğiniz kadar Kolay hkla hallolunamaz, efendimiz. Hücum edilmesi zor bir istihkâmım daha var. Erim Guerayi; — Li Baron: — Benim dinim. Krim Gueray: — Ben bu noktaya dokunmaktan me tenib davranacağım. Şüphesiz ki dinin emirlerine göre hareket etmek pek iyi bir şey olur, (Arkası var) (4) Bana refekat eden ve bugün Cöllege royalda muallim bulunan M. Russin de bu derece İnanılmaz bir vak'aya benim gibi şa- hid olmuştur. Ke