Yalanlar şebek insanların ve hay- Bir gün rr Şebek padişahken “König, e fare, bir terzinin elbiselerini Kocam, an kocaman delikler âçtı, e de, elbiseleri aldı, şebeğin m e Yy Sıktı, dedi ki; Mbikeley; gözlerini aç ta bak! Hain fare De hale soktu, Fakat o bu işi Yapmadığını söylüyor. Kaba - Mituy, Ye yüklüyor, Kediye - sordum. Piya uğur iddia ediyor.» Bu işi Baki öp köpek yapmıştır diyor. Hal- Kbay, « te mkâr edip bütün kabahati ie diyo, layer. Muhakkak o yapmış- Nor, A #udur! Bu işi o yaptı di ki su bütün bu olanlardan öğe İlde haberi olmadığını, bu kötü. Yatağını başka hiç kimsenin yapamı- Maş Yaptı yor File gelince karınca- 2 koşu. hp p AİİĞL kaldı. Bing Me uk imin Mahya, döğüşü bu işi kimin yaptığımı, elbise- bu bale soktuğunu bir türlü t» Yorum. Boşuna vaktimi kaybe- Ma ay yorum. Aman şebek gözlerini tur, ye lerin haline bak, Ben mahvoi- Yapsam! 7 hideya terzi m acınacak bir na biç Çünkü çok fakirdi. Fvde gayet Sip, si karısı, çok cılız bir sürü de ço ardı. Bir de kapının önünden hiç Kayla möbet bekliyen, dave: olun-| YARİM, vakitsiz içeri giren çirkin İhtiyar bir kadın vardı. Bu ihtiya- tiz a Söylesem tanırsınız: Merhamet- Sini * Terzi çalışıyor, çabalıyor, ten- | ve doldurmıya vakit kalmadan aç- Bir, P bütün kapları boşaltıyordu. Ka- Yordu, irIp, çocukları hırpalayıp gidi- aaa De yapacağını Yizig ia şaşırmaştı. ! Üstelik şimdi de fare elbiseler: dek de. şik etmişii, yalvardı: — Aman şebek aç gözlerini bak, elbi- » | seler ne hale geldi! idi. <ne Şebek gayet şişman ve sıhhatlı Terziyi dinlerken çenesini kaşıyor. yapsam dâ tekrar uyusan> diye dü | yordu. Nihayet, terzinin isimlerini saydığı bü- yı çabuk halledip, tekrar uykuya dalmak jistiyordu. Evvelâ fareyi çağırdılar, Fare kabahı- İtin kedide olduğunu, kedi köpekir olda- İ ğunu söyledi; köpek sopayı kabahatli çi- kardı; söpa ateşe iftira etti; ateş suyun 0ndnse0ne seressasasessssasasesesenas vee rar esasnn Yeni biimecemiz | hayde birçok Büruz ii görüyor. - ta hayvanla- İsimlerini biliyor ayr? Yeni Bilmiyor. yeden a Yanma bir ya koyunuz. Ay iğ araları bir azınız. Nu. zarın we SMlerin; Doğru, bi MA, bir Viz Kisiye de âyri ayn çok güzel ve kıy- müddeti on beş gü Mere goplardım sevincimden, sene kar yağsaydı.. Kar topu oynardım ben, sene kar yağsaydı.. * Güne Kaldim e K, im sokakt, Bu a, karşılarına da hayvanların i-| üzerine ilkez kelimesini ve bi'mece- Yazâramız. Bize gönderiniz bir kişiye bir kiio çi- kişiye bir Cengel kitabı ve nin gözelede çıktığı tarihi yazınız. Dikkat: Bilmece mükâfatları hakkında bir di. Meti, leğiniz olursa bunun için bize yazscağı- Yük hediyeler vereceğiz. Bilmeceye #c-İniz mektubu bilmece cevabından ayrı ür. Bil) bir zarfa koymalı ve zarfın üzerine «İda, Sane vADnı bize gönderdiğiniz zarfın |res kelimesini yazmalısınız... |“ Bu sene kar yağsaydı Bakacaktım seyrine, Pencereden ben gene.. Bu İstanbul şehrine Bu sene kar yağsaydı.. * "| Olurmam tembi tembel, Uğraşıp güzel güzel Yapardım kardan heykel Bu sene kar yağsaydı.. #4*k tün *ayvanları etrafına topladı. Mesele. | üzerine suçu yükledi; su file bütün mes'uliyeti yüklemek istedi; halbuki fil bütün fenalıkları karmecanın . yaptığını du. En son kabahat üstünde ka- lan karınca öfkeyle ortaya atıldı. Söyle- di, söyledi, dedikodu yaptı, aklına gele- ni anlattı. herkesi birbirine geçirdi, bu arada kendisini temize çıkarmayı da w- nutmağı, Bu sirada herkes bağırıp çağır- maya. kendisini müdafaaya kalktı. Karıncanın sesi artık duyulmaz oldu. Bişı edamakıllı şişip dönmeğe başlıyan şebek uyumak için hazırlanıyordu. Bunu sezen terzi haykırdı: — Şebek aç gözlerini, bak elbiseler ne halde! Artik cam sıkilmış olan şebek birden bağırdı: — Ben, şebek hazretleri, mademki İn- şanların ve hay- yanların her işini yapmağı memu» rum, Kendi. ceza- nızı kendiniz vere- emredi- erksiniz, yorum: — Esdi, fareyi ısır! Köpek, kediyi ısır! Supa, köpeğe vur! sopayı yak! , eteşi söndür! , Suyu Ve heviniz başımdan gidin! Mayvanler çıktılar, Şi güü havvanlar birbirlerini çekemez, geçine- mezlermiş, Peki terziye ne oldu diyeceksin:z Ter ziye olan oldu, Şebek onu unutmuştu. İh- tiyar açlık, o gündenbezi zavallının kapı- sından ayrılmıyor. Şimdi ne zaman bek sokağa çıkacak olsa dört ayak Anlatlıklarına göre, o gü yor. İnsanlar kendisini görüp te tanıma- | İsın diye. Çünkü şebeğm kabahati büyük; yüzünden İnsanı Açlıktan kur madı. Oh hâlâ kapılarda nöbet be i İki ördek iki elma bulmuşlardı. Elma- larden biri güzeldi, öteki jena idi. İd ördek birlikte koştular, Köpek merakh idi, bir gün bir fıçı gör- dü, Hele içinde ne var diye başını soktu. gi N — Bay ve Bayan Gezener bir Pazar günü birlikte bir deniz gezintisi yep- mak istemişler, bi? kayı ğa binmişlerdi. Kayık denizin sakin sula- tında ilerlerken Bay Ge- zener de elini suya sok- Birdenbire (o parmağının bir kıskaçla yakalanrış gibi acıdığını hissetti. Ko- caman bir istakoz par ğım yakalamıştı. 4 5 pi a Bay Gezener istakozu Sandala almışn. — Bayan Gezener de: — İşte, dedi, ben de bir şey buldum. Gördüğü şey bir ahtapo- tun kolu idi, Kocı ahte- pot sandalı devirdi. Bay ve Bayan Gezener de de- Meğer bu direk zannet- tikleri şey, bir kılıç balı- gının kılıcı imiş. Onlar kılıç balığının üze rine çıktıkları zaman bir köpek balığının İendile- rine doğru geldiğini gör. Şükür ki lardı, Yı yüze eriedi- ler. Bir direk gördüler, onu yakaladılar. Sandala bindiler ve kur- ttuldular. Gerçi çok kork- muşlar, çok wlanmışlardı amma... Kövek balığı kılıcını yö kaladı ve onlar gene su- ya atladılar,. O Gene memnundular, bu deniz gezintisinde başları- na geleni anlatacaklar, herkesi şaşırtdcaklârdi. zamana kadar sandalcı da sand ea düzeltebilmişti, ŞE ALDANMAYINIZ Büyük ördek en iyi elmayı seçti. — Eu benim hakkım! dedi. Ötekine fe- © man bir kurd çıktı. Ördeğin istediği bu idi. Kurdu afiyetle yedi. FAZLA MERAKLI OLMAYINIZ Fakat bu fena elmanın içinden koca- nas; kalmıştı. O da onu aldı. Fıçının içi boştu ve dibi kırılmıştı, Fıçı o Köpek bu halde kalmış ve fazla merak, boynuna ve sonra beline geçti, k olmasının cezasını çekmişti, i 4