ÇOCUK BAHÇESİ (Sene: 1928) E rkek — Gazetede (okudum. Her semtte çocuk bahçeleri a gılacakmış, Karısı — Ne iyi şey.. ben de sokak - 4a oynayan çocukları gördükçe hep do- Bacak çocuğumuzu düşünürdüm... Ken di kendime: «O da bu çocuklar gibi ça #vurlar içinde yuvarlanacak, biraz ha - va, biraz güneş görebilmek için pis s0- kağın mikroblu tozlarını yutacak» der- dim. Çok şükür çocuğumuz korktuğu - ina uğramıyacak. Erkek — Ya karıcığım. Biz onu ala- cağız, çocuk bahçesine götüreceğiz; ©- rada oynayacak, temiz hsva alacak. Karısı — Buna sevindiğim kadar, hiç bir şeye sevinemezdim. (Sene: 1933) Kadın — Baksana, bu çocuk huysuz- lanıyor. Huysuzlanmakta oda hakh. dört buçuk yaşına geldi. Hep evde o - turacak değil yal, Dışarı çıkmak, açık havada oynamak istiyor. Kocası — Doğru amma, nereye çıka- cak?. Sokağa mı? Tozlu sokakta oyna- masına hiç taraftar değilim! Kadın — Ben de öyle amma, ne ya" , Kocası — Biraz daha sabredelim kâ- rıcığım, gözeteler yazıyorlar. pek ya - kında çocuk bahçeleri açılacakmış. Çocuk bahçesinde istediği gibi oynar, hava alır! (Sene: 1948) Erkek — Müjde müjde.. Karısı — Ne oldu, ne var? Erkek — Çocuk bahçeleri (açılmış, hattâ bir tanesi de bizim eve çok yakın. Karın — Nerede? Erkek — Şurada canım, köşeyi dö - ner dönmez.. ben hattâ merak edip bak tım.. mükemmel kum havuzları yap - mışlar, salıncaklar, bizim bilmediğimiz, hattâ resimlerini bile görmediğimiz bir takım eğlenceler var. Karısı — Ne duruyoruz, götürelim. Erkek — Kimi götüreceğiz?. Karısı — Sahi, bizim oğlumuz şimâi yirmi yaşında. Erkek — Zaman da ne çabuk geç - miş.. Karım — Dur kapı çalındı. Acaba kim geldi, bir bakayım. «Yirmi yaşındaki oğulları içeri gi - Ter»: Oğulları — Baba, anne! Babası — Ne var yavrum?. Annesi — Yüzün gülüyor. Oğulları — Baba, ben artik kararım verdim; evleneceğim! Babası — Peki çocuğum, omademki sen İstiyorsun.. Annesi — Biz de evlendiğimiz za - man çok gençtik, itiraz etmem, Oğulları — Birdenbire böyle bir ka- rar vermenin şebebini de si İ Burün vazetede bir yazı gör yakmda her tarafta çocuklar için, çe - cuk sinemaları, çocuk tiyatroları açıla- cakmış... Evlenirsem çocuğum olacağı - »! ve orun kış günlerinde evde kapalı kalacağını düşünürdüm.. fakat şimdi bu mesele de halledildi. Evlenmeme mani bir şey vok. Oğulları — Niçin o sustunuz bava?. Ya anne, sen birdenbire büzüldün? Annesi — Hiç oğlum! Babanı — Şey, mühim bir şey değil, sen daha doğmadan evvel annenle bir gün buna benzer bir şey konuşmuştuk da.. Annesi — Hayır bayır oğlum sen ev- Jen., Babam — Evet oğlum ben de annen gibi düşünüyorum, evlenmelisin.. «Oğulları çıkar» Kadın — Çocuğun ümidini kırmak doğru olmazdı. Kocası — Hakkın var karıcığım, mâ- demki evlenmek istiyor, evlensin. «Yirmi beş sene daha (O beklemelisin.» diyemeyiz yal. v İsmet Hulüsi (Bunları biliyor mu idiniz? | 7 dişli yılanlar Cenub! Afriks- da bulunan bu yı- Janların dillerinde 7 tane gayet sivri diş bulunur. Bu dişler ayni samanda (zehirle dolu bulunmakta- dır. Yılan bır hay- vanı veya bir in. sanı yakaladığı zaman evvelâ diş- 'ni ete geçirmekte, Dünyanın en sabırlı adamı yim.. m. Çok! Dünyanm en sabırlı adamı Londranın| şimalinde oturan Mister Smittir, Şimdi, bir sineğin ayak izlerinin filmini almak. tadır. Kendisi, (Hayatın sırları) ismi al- tında gösterilen fenni, ilmi filmlerin mü- dürüdür. Mister Sit, işinde lâzım olan makinelerin ekserisini kendisi vücude ge tirmiştir. Beyaz perdede yedi sekiz da- kika süren tabiat filmlerinden birisinin sâhnesini filme almak için bu tabiat âşt- ğı, bazan bir sene kadar uğraşmaktadır. Şimdiye kadar 200 film yapan âlime, kâ- sonra da dilinin zehirini kullanmaktadır. | rısı yardım etmektedir. ayens etmemiş, hiçbir hastalık bulama- mış. Fakat siz bunu evvelce bu sütunla- ra da geçmi; bir gönül macerasına atfe- diyorsunuz. Sanmam, «Verter» 19 uncu asırda Öl » müştür, 20 nel asırda vücüdü zayıflatan aşk, ancak hastalığa müsteld olanlarda görülür, * Bay «V. Mese: — Çocuğum, ben kendimi hududsuz bir sabrs malik sanırdım. Mektubunuzu © - kumağa başladığım saman yarıldığımı anladım. A bana dedi, B eve gitti, L bir gece geldi. P. N. şu oldu, şeklinde cümlelerle dolu olan mektubunuzu bitirmek için kepdimde kuvve* bulamadım. Mazur gör. * Pangaltıda Bay »R. Ta ye: — Bir genç kızla sevişiyordunuz. Fa - kat o sizden zengin birini bulunca dirsek gevirdi. Onun metresi oldu. Fekat bu gi- bi münasebetler ne kadar sürer? Ada- min parası bitmiştir ve genç kız şimdi serbesttir. eh.. Artık eski münasebeti Ja- de etmek mümkündür, diye düşünüyor. sunuz. Fakat bu, bir gönül işi değil ki... Ben- den akıl istiyorsunum., SON POSTA Kadın Köşesi » Çocuk bakımı 5-8 aylık bebekler kaç saat uyumalıdır ? 5-8 aylık çocuk günün yirmi dört “inin on sekizini uykuda geçirmelidir. Yani akşamları 6 da yatırmalı, gece saat onda uyandırıp mama vermeli. Tekrar yatırmalı, Ertesi günün saat 8 sına ka- dar rahat rahat uyumaya bırakmalı. Gündüzün de öğle yemeğinden sonra uyutmalıdır. * Bu mevsimde çocukların açmak ıçin ne yapmalı? Çocuklarda kışın iştihasızlık çok görü- Tür. Çünkü: Kış yemekleri yaz yemekle- rinden daha ağırdır. Çeşidleri azdır, Ço- cuk ne de olsa eskisi kadar açık havaya çıkamamaktadır. Ev içinde, bahçedeki deniz kenarındaki, sokaktaki gib' serbest serbest, bol bol oynıyamamaktadır. iştihslarını Bütün bunlar onun yemeğe karsı iste- #ri azaltır. Üstelik bir de biz yarıyacak diye şu veya bu yemeği yemeye zorlar. sak iştihası bütün büfün kaçar, Bunun için onu kendi helinde bırak- malı, fakat yemeğinin görünüşünde, ye- mek yediği yerde bir değişiklik yapma. hıdır, Meselâ: Birkaç gün içn masadan vazgeçmeli, Sanki yazmış ta, bir kıra gi- dilmiş giki iğreti bir sofracık hazırisma- h, Sobenin karşına yere bir minder at- malı. Bu sofrayı mümkün olduğu kadır yazı hatırlatan yeşilliklerle, bal mevya ile bezemeli. Değişiklik ergeç yavrunun iştihasını kamçılar, İştihasızlık devsm ederse çocukta bars sak tembelliği başlar. Dili bozulur. O va- kit ona en az iki gün yemek yedirmeme- Mi. Bel meyve suyu, su, meyva vermeli. dir. Barsskları temizlenince iştiha da ye- rine gelir. Bir de çocuğun önünde hiçbir vakit yemek yemediğinden O bahsermemelidir. Yemedi mi önünden yemekleri sessiz 3es- siz kaldırmalı, bir daha istekle yemek yemesi içir ne yapmak lâzım geldiğini kendi kendine kararlaştırıp yapmsh, O- na hiçbir şey belli etmemelidir. Bu küçük kurmazlıkların çocuğun !şti hası üzerinde büyük rolleri vardır. İh- mal edilmemelidir. Yemek bahsi: Kurabiye tatlısı Bir kilo tereyağını yakmal. Bu yan- rms yağ ılınınca içibe bir kilonun ve 750 gram su katarak voğurmalı. İçine 10 yumurta kırıp tekrar yoğurmah. Hamuru kurabiye şeklinde kesip tep - siyi yâğladıktan sonra dizmeli, fırına sokmalı, Çıkarınca üzerine üç kilo şe kerden kaynatılmış tatlıyı dökmeli, Yalnız hamur soğuksa tatlı sicak, ha - mur sıcak ise, tatlı soğuk olmali Ve tadı içineeye kadar bırakmalı, Bacaksızın maskaralıkları: gi Mah kemeleh Sevdiği kadını soyaf adam muhakeme edil Bir arkadaşile anlaşarak kadının para ve m herlerini alan suçlu suçunu inkâr etti Bir müddet evvel, bir yaz gecesi Sa-İmiinde yatsı namazından sof İate karşı rayburmu parkında ağaçlar altında sevgilisi tarafından soyulan ihtiyar ve zengin bir kadının başından geçen hâdise, Ağırceza mahkemesine intikal | kılacaktır, diyerek, halkı © etmiş ve dün muhakemesine başlan -|leyhine tshrike teşebbüs etmiş mıştır. Hâdisenin suç'ularından biri, soyu » tan Madam Marikanm sevgilisi o! Hakkı, diğeri de arkadaşı im - dir. Mahkemede okunan son tahkikat kararnamesi ve tehkikat evrakından| edilmiştir. anlaşıldığına göre, hâdise şöyle cere - yan etmiştir: . , Hakim, Marikayı bir gece saat 2 de| gusunda şunları söylemiştir: . Gülbane parkına götürmüş, evvelce sözleşmiş oldukları veçhile suçlular -| vilâyatı şarkiyede mekteb mü; İdan İbrahim de ayni yere gelmiştir.|dim. Filhakika bir gece İbrahim, bıçağını çekerek Marikayı)leri söyledim. Hem de kaside tehdid etmiş ve kadınm mücevher ve parasını gasbetmişlerdir. İbrahim, son-| ya, Çin, Habeşistan ve SP ra bunları park bekçisi Mustafaya e - maneten bırakmıs ve o da mücevher »İlâ bir çey söylemedim. Ben, leri parkta bir ağacın altına saklamış- tır. Fakat, kısa bir zaman sonra vak'a meydana çıkınca yüzük ve bilezik - Jer bulunmuş, suclular da yakalanarak Adliveye veritmişlerdir. Dün, yapılan muhakemede suçlular- dan İbrahim, hödiseyi inkâr ederek: — Ben, o gece çok sarhoştum. Git - tim, parkta ağaçlardan birinin altın - Jan | Madığının tesbi ye | — Kur'anı tanımıyan devi yılında yıkıldı, bazıları da 19 yeye sevkedilerek takibi adli # akli müvazenesinin yerinde ©& çin, “Tıbbi müşahede altına alınmıştır. Müşahede teeticesinde, Gez ehliyetli olduğu anlaşılan ğtrcezaya verilmiş ve dün 1 Uzun saçlı, garib tavırlı bir © lan mazmun, mahkemede ysi — Bendeniz, evvelce o Fakat, bahsettiğim devletler, ” Yoksa, kendi devletim hakkı.” bir adamım. amma takdir eö” Muhakeme, bazı şahidlerin © lerek dinlenilmeleri için di” baska güne bırakılmıştır. a Sahte nüfus cüzdanı ve pât kullanan biri tevkif € Üç yıl evvel, askerlikten kaç” da uyudum. Bir de sabahlevin uyan -İçin sahte bir nüfus cüzdanı vi / dım ki, güneş dofmmuz. İşte, bu sıra-/bir pasaportla Yugoslavyadan da verde bir vüzük fe altm bilezik bula çelen ve şimdi Sarıyerin buldum. Bir yanda da üstüste atılmış'ru köyünde Hasan isminde elbiseler vardı. Yüzükle bileziği he - veslendim, aldım. Amma, sonra sahi - bine vermesi icin, park bekçisine b: - raktım, Yoksa, ben ne Marikayı tam - nm, nede onu tehdid edip, malını gasbetlim, demistir. Suc, hazırlık tahkikat: sırasında İ- se, hiiseyi ikrar etmisti, Kendisine soruldukta, eski ifadesinin doğru ol - madığını sövlemistir. İbrahim de, avni şekilde suçunu İn- kâr ederek: — Bir gece, Marika fle parkta uyu - mustuk. Gece soyulmustuk. Yoksa, Marika benim dostumdur, kendisi şim- di Pariste. Mücevherleri ona satın a - lan benim, ne dive sonra gasbedevim, demistir. Muhakeme, şahidlerin celb için ta- e edilmistir. İki dolandırıcı ceza mahkemesine verildi Nikel beş kuruşlukları altın suyuna batırıp, altın para diye ötekine beriki- ne satan Ahmed Palabıyık ve Fehmi i- simlerinde iki dolandırncı, Adliveye verilmişlerdir. rında çalışsan Süleyman Yi Adliyeye verilmiştir. Suçlu, Sultanahmed birinci za mahkemesinde yapılan 80! nunkla tewrif edilmiştir. o * Tokatta tayinler ve nas” 4 Toket (Hususi) — Vilâyetimiz "v4 cu vekiletine Siyassl Bilgiler 847 yıh mezunlarından Ziya B tayin edilmiş ve gelerek işe b i Kültür direktörü Alişan Roş rTalm başka yere tahvili dolay ne Kütahya kültür direktörü ğ tayin edilerek gelmiş ve işe baf” Erzincan tapu müdürü Behra”! vilâyetimiz tapu müdürlüğüne vi dılmiş ve onun yerine de vilâye” pu müdürü Sezai Sezer tayin ed” İlk tedrisat müfettişlerinde” v Knzanoflu vilâyetimiz kültür © Tüğü emrine verilmiş olduğunds” işe başlamıştır. Hususi muhasebe köy bürosu © yizliğine vekâleten Muhiddin ; edilmiş ve işe başlamıştır. Ziraat müdürümüz Şeyda oğlu iki ay izin almış ve zati A mek üzere vekâleti ziraat (en “o Hakkı Besliye bırakarak İstanbul?” miştir. Yapılan tahkikat sonunda suçları sabit olan ve tevkif edilen açıkgözler, ikinci sormu hâkiminin kararile asliye birinci ceza mahkemesine #evkedil - mişlerdir. Bir tahrik suçlusu muhakeme | © paremid Meteiye Reisi takdir Böremid Belediye Relst Cevdet Dy! edildi Geçen Ramazan ayında Cemal Öz- e i toprak isminde bir adam, Beyazıd ca-/le taltif edilmiğtir. Salıncak