16 Ocak 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

16 Ocak 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kabahat sizin ir evin önünde durdum, dik-İbir de mavi fki kat çamaşırınız var. katli dikkatli baktım. Evin ka- pısını çalmak istedim ve çaldığımı ta- savvur ettim. Evin hizmetçisi, yahud da kadını ka, i i. 2: »)3 Ekimi istiyorsunuz? pe ln İyi bir tavukta ne gibi kabiliyetler bulunmalıdır. i ek - vin kadını şaşkın eren ... sessamraneanasan sese saranaanleasasananan se saa mesasaransasesaN “ e iie şöyle bir cevab verec: ii 5 ee i — Sizinle konuşacaktım. e MA ir Sal ie Köylünün elindeki tohumlukları te -İsul vermiş, hem daha temiz bir 98İ — Fakat ben sizi tamımıyorum. — Siz bu evin nesisiniz? — Evin kadını benim! — Siz beni tanımadığımız: söylediniz, fakat ben sizi çok iyi tanıyorum. Sizi ve kocanızı, — Beni ve kocamı iyi mi tanıyorsu- nuz? — Evet, isterseniz size bunu şimdi Gini Bluz etek; yakın zamanlara kadar|” 2 karşıl, — Sizi dinliyorum. rendiniz. Cevab verin. gündelik ve evlik elbise idi. Bu mak -|2i ot tehumlarından ne ir Ari pa gir yele ge 2 — : — Kocanız ayağına daima fanilâ don | — Bunları öğrenmek o kadar güç bir İsada (hakikaten uca e ee Sİ makae yer : a va giyer. şey değil ki.. Hem bunları yalnız benjpek elverişlidir. ini lb li şartlarını uygun | Hükümet ba gayenin beş sene Evet amma bunu siz nasıl bilebi « Yirsiniz? — Bu kadar değil, kocanızın iç göm- lekleri çok eskimişlerdir. Hatta bir ta- ne sarıya çalar renkte olan: vardır, yâ” malıdır. — Evet doğru, amma siz bunları... — Bu kadar olsa hiçbir şey değil, siz bayan, sizin ipekli olarak bir pembe, — Şaşırıyorum. — Hayır, hayır şaşırmayın.. Bunlar- dan başka iki kat çamaşırınız daha var ki bunları ekseriyetle evde giyersiniz. Hem adi kumaştan yapılmışlardır. Hem de oldukça eskicedirler. Hatta bi- baz. — Hayır, hayır, hayır... Ne falcı - yım, ne de sihirbazım. Falcı, sihirbaz olmadığım gibi fala, sihire de inan - mam.. İnananlara da şaşarım. — Peki amma siz nesiniz, kimsiniz, bunları nasıl bilebilirsiniz? — Ben sadece bu sokaktan bir kere geçen bir yolcuyum. — Bir yolcu mu? Bunları nasıl öğ- biliyorum, ben öğrendim sanmavınız. Bütün bu sokaktan geçenler de öğren- mişlerdir. — Ne diyorsunuz? — Evet, doğru söylüyorum: Fakat kabahat sizin; yıkanmış çamaşırlarını- 21 kurumaları için evinizin pencerele - rine asmama'ıydınız!, İSMET HULÜSİ | Bunları biliyor mu idiniz? | İngilterede ne kadar amiral var?|20 Bütün İngilterede 450 tane amiral vardır. Amirallara günde 6 buçuk İn- giliz Hrası verilir, (Senede 2300 İngiliz Krası). Ayrıca azami 4 buçuk İngiliz İlrasına kadar eğlence tahsisatı vardır. 'Amirallar tekaüd olunca da, hizmetle- rine göre, senede 100 İngiliz lirasına kadar maaş alırlar. İngiliz bahriyesin- de beş tane filo amiralı mevcuddur. Bunlardan ikisi Kralla Vindsor Dükü- dür. Amirsllar 65 sevkedili-ler. Bugünkü İngiliz bahri - yesinin amirallar listesirkle beş: flo amiralı, 10 amiral, 19 visamiral ve 36| da koniramiral vardır. 372 amiral da mütekaiddir. da Yepyeni bir icad Rus profesörlerinden Peter Kapiça bir kibrit kutusu cesametinde olan ve| saatte 30 kilo mayi hava istihsal eden| bir makine icad etmiş, bu icadını Mos- Tahsilsiz bir kız Sosyete kadını Yapılabilir mi? yaşında tekaüde| yor, evinde sabah gelip akşem giden bir hizmetçiden başka hiçbir yardım cısı yoktur, yemeğini o pişirir, evinin yaşında 10 çocuk anası kadın ii ÇT Belgradlı Bayan Marşa Petroviç 20 ya- şında olmasına rağmen on çocuk anası- İder, Bunlardan 6 « üçüz olarak doğmuş- tur. ——— —————— — kova Fen Akademisinde teşhir ederek 6000 lira para mükâfatı kazanmıştır. — Gözlerimin önüne bir kadın geli- İşey olduğu Kadın Köşesi Bluz kimlere yaraşır, nerelerde giyilir? Bir kere robdan çok daha kday dikilir. Robların; dikmiye cesaret edemiyenlerin bi- le çok kere bluz - larını kendi ken dilerine diktikle - rini görürüz. Çün kü: Kıssak bir için bluzum provası ko Taydır. İkincisi: Rastge- Je ufak bir parçadan bir blüz yap- mâk Omümkündür. Bu, luz e - konomik bir giyecek haline sokmuştur. Hergün giymekte bir beis görülmez. yecek iki üç bluzunuz oldu da değişti- re değişt re kullandınız mi bir kaç rob giyip çrkarmış gibi görünürsünüz, Şimdiye kadar bluz eteği ucuz ve kul lanışlı bir gündelik kıyafet yapan se- bebler işte bunlardı. Şimdi bunlara #- lâveten bluzun daha mühim yerlerde ve daha ehemmiyetli zamanarda giyil- diğini görüyoruz. Öğleden sonra, bir ziyarete giderken hattâ akşam ve gece toplantılarında bluz - etek giviliyor. Şüphesiz bunla» rın ne kumaşlarının, ne de biçimlerinin o eski ev ve sabah bluzlarınınkine ben- zerliği yoktur. Kuplarına, garnitürleri- ne, kumaşlarına ağır bir abiyye rob ka- dar itina gösterilmektedir, Yerine göre en kiymetli kumaşlar, en fantezi biçim ler kullanılmaktadır Bu seçkin model leri ve pahalı kumaşları elbette ki daha iyi bir terzide aramak, daha İyi bir ter- ziye vermek zarureti başgöstermiştir. Fakat ne de olsa bluz gene pratik bir kıyafettir. Verilen emeklere değer. Ge- ne bir etekle bir iki bluz giyerek bir- kaç robunuz varmış kadar değişiklik yapabilirsiniz. Gene, icabında herban- gi elbisenizlen artmış bir, bir buçuk metre kumaştan bir bluz çıkarabilirsi- hiz. Hatta bütün fantezisine rağmen bi- mk i mizleyip ilâçlamakla çok şey kazanıla - cağını yazan F. Ergin adlı bir okuyucum, yurdun her tarafında bu işe önayak ve yardımcı olunmasını temenni ediyor. Kenöisini tatmin etmek üzere aşağıda- ki malümetı veriyorum: «Çiftçinin fazla hasılât elde etmseine müessir olan faktörlerden birisi de (te » miz tohum) dur. Tohum, muzır ve yaba- tohumlukların elde edilmesi hususunda biyolojikman çalışmakta olup, ve yeteri kadar tohum yetiştirebilmeleri, | henüz çok senelere muhtaç olduğundan, bugün çiftçinin elinde bulunan bozuk tohum » Yukların da mihaniki ve seri bir şekilde temizlenmesine ehemmiyet vermek za - ruretinde bulunuyoruz. Bu sebeble hükü met b'r taraftan ıslah işile (uğraşırken, bir taraftan da eldeki tohumlukların ve- rimini arttıracak tedbirlere baş vurmak- tadır. Bilindiği vechile bu tedbirlerin baş heası tohumlukları temizleyip (o ilâçla - maktır, «Zaten tohumlukların temizlenip ilâç- lanmâsı ile, ıslah edilmesi birbirinin mü- temmimi olan işlerdir: Temizlenip ilâç - lanan (kötü bir tohum), yarı ıslah edil. miş seyılabileceği gibi, temizlenip ilâç - lanmayan (iyi bir tohum) da yarı bozul- muş sayılabilir. Onun için devlet, ıslah işi kadar temizlik ve ilâçlama işini de dü- şünüyor. «Tohum temizleme ve ayırma işinde ş'mdiye kadar yapılan denemelerde, en iyi netice (selektör) lerden alınmıştır. Seiektör; hububat tohumluklarını izafi ağırlıklarına, şekil ve hacimlerine göre ayırarak yüzde 90 temizlik temin eden en yeni bir makinedir. Bu makinelerin temizlediği tohumlardan alman mahsu - hün verim mikdarı kadar, hektolitre vez- ni de artmış olacağından ticari kıymeti de yükselmiş olur. Selektörlerde temiz - Nik tertibatı ile beraber, ilâçlama tertiba- ta dahi bulunduğundan, her !ki iş birden ve en emin bir tarzda başarılarak, bil « hassa, —çok zararını çektiğimiz— sürme hastalığına karşı mükemmel bir müca - dele *emin ediliyor. «Ziraat Vekâleti 932 den 936 ya kadar bu selektörlerden 45 tane satın (alarak yurdun muhtelif istibsal mıntakalarında İaaliyete geçirmiştir. Bunlarla çiftçinin tahumlukları parasız olarak seçilip te - mzlenmektedir. Şimdiye : kadar 25 bin ton tohum temizleyen selektörlerden köy Jümüz pek memnundur. Çürkü selektör- den geçen tohumluklar, ettirmiştir. Bunun diğer bir manası; bire şe satmak demektir. yuımda mevcuda ilâveten (140 bu mikdar da memleketin hakiki * metodik bir surette tahakkuk ni prensip olarak kabul etmiştir. kadar yarın da en kiymetli dı lan selektörlerin yurda yayılmasi böşli bir gayemiz olmuştur. Okuyucumuz Bay Ergin en âtide kendi muhitinde de bu Esas olan kaide şudur: Her me” tin yerli tavuğu, o memleket için tavuktur, Ancak bu yerli cinsin lar dikkatli bir seçimden geçmiş sı, yeni ssufa yolile ıslah edilmiş ması lâzımdır. Yoksa rastgele len yerli tavukların, temiz soylu bakılan yabancı tavuklarla boy miyeceğini söylemeğe hacet kat temiz soylu tavukların da, ce bilinen bir şeydir. Yani bir yeteri kadar verimli olması, 80 mizliği ile beraber, iyi bakım de alâkadardır. Yurdundan lan tavuk, gittiği yerde de eskisi rimli kalabilmek için, yurdunun rını birlikte bulmak ihti; si halde bir gerileme başlar. namlı bir çok yabancı ırkların # ketimizde ya hastalıktan, ya iklim ve bakım yüzünden görülmüştür. Bu küçük mülâhezayı (okay€ sonra, iyi bir tavukta aranılan sıralayalım; 1 — Yetiştirilecek tavuk, o türlü iklim tesirlerine dayanıklı © dır, ' 2 — Civcivleri ishale, piliç ve * rı kolera g'bi bazı müstevli karşı mukavemetli olmalıdır. 3 — Tavukçuluktan maksad Y” istihsali ise, beslenen tavuk cinsi * taları Teşrinisaniden Nisana kadi aylara düşürmelidir. Bu mevsimi?” da kalan sylarda yumurta fiatı ıslah müesseselerimizin obugün p ya kım şartları altında yozlaştıkları b Okuyucuların muhtelif sorgularına cevablar | Tohumlukların temizlenip ilâçlanması için alınaf tedbirler nelerdir? Hangi cins tavuk daha iyidir? yari yerine beş almak, e ie öç «Ziraat Vekâleti, tohum temizlen* esseselerini gittikçe aritırmaktadı” daha satın alınmıştır. Bununla bö iz aliyete şahid olacağına itimad ş ş Hangi cins tavuk daha iyidi ' ur yi çok yumuris vermelidir. Ve bu K. » / gi” ! A ; v d ra gayret ederseniz belki de kendiniz dikebilirsiniz. İşte bunun için bugün blüz yalnız pratik bir ev kıyafeti değil, ayni zaman- da pratil. ve her büdceye uygun bir vi- zite elbisesi, bir çay veya gece tuvale- tidir de, Tek mahzuru şu: Kısa boylulara ve şişmanlara pek yaraşmaz. Daha şişman, daha kısa gösterir, Masmafih bunun da çaresi yok de- PBluzla etek bir renkten yapılır, O: *em'zliğini o yapar, çocuklarımın das dısı ve mürebbiyesi kendisidir, akşam evine dönen kocasım da genç gelin ili- nasile karşılar. Bu kadını bir salonda #srzediniz, bahis musikiden mi açıldı, Dede efendinin (o peşrevlerini bilir, Beethoven'in senfonilerinden o bahse- der, edebiyat münakaşalarındı mıyız, eşk' dil, yeni dil farklarını anlatır, es- ki Türk şairleri ile garb klâsikleri ile i vardır, sonra farzedelim, ba- his günün dedikodularına intikal etti, Ekrem Köniğin hayatını söy!'yebilir, siyaset âleminin içyözü hakkında da malömatı yardır. Evet sziz okuyucum, böyle bir ka- dırı yetiştirmek evvelâ fıtri istidaı- ma bakar, sonra en aşağı 10 yıllık tah. sile tevakkuf eder. İkinci vaziyet: Böyle bir kadın hi kiki kültür sahibi olarak değil, yaldız halinde gilâh yetiştirmek mümkün- dür, pek karınmayınca eni rheydana çıkmaz, amma onun için de gene isti- dadlı ve papagan hafızalı olmak lâzım. Okuyucumun almak istediği kızın ağabey: bana öyle geliyor ki, fazla ta- aahbüd altına girmiştir. Bay «D. N. yüksek tahsil görmüş bir gençtir. Evlenmesi mevzuu bahso- İunca karşısına çıkan kız ise pek az ©- kumuş, görgüsü de galiba kı:ca...yal nız ortaya büyük kardeşi çıkıyor: — Ben size kardeşimi 2 yıla kadar bir sosyete kadını halinde hazırlıyahi- rim, diyor ve okuyucum da bana s0 lacağından beklenilen yumurta o kadar yüksek olmak gerektir. “il 4 — Eğer eti için beslenecek$*, | ğun kalıbı büyük, en nefis l hassa piliçleri süratle büyümek, lü yemle çabucak gelişmek kal de bulunmalıdır. 5 — Yok eğer hem yumurtasi birlikte düşünülecekse (o zami”” kabiliyeti beraber taşır olmabdi” 4 ( Devamı 15 inci sayfsd? sv 919 nnnapsranaasunansanan | Nezle ve mürekkeb hokkası || humlara razaran hem daha fazla mah - vakit tıbka bir rob gibi görüneceği için ne boyu keser, ne de şişmanlatır, * Modeller: Mat kreple süslü, şömizie biçiminde dantel bluz. (Solda) muslin dö suadan veya jörjetten, dantel robalı bluz. (Ortada) çizgili tfihdan veya faydan, fiyongalı, kruaze göğüslü blüz. (Sağda). ruyor: — Mümkün olabilir mi? * Bir defa «sosyete kadını: tabirinden ne kastedildiğini bilmek lâzım. — Cemiyete girmeye merakh, gir- diği cemiyette içtimai âdâba r.ayet et- mesini bilir, gerek hal ve tavrı ve ge- rek bilhasss sözleri ile herkeste iyi bir alâkş uyandırmaya muktedir. bir derece kültür sahibi bir kadın nu, kastediliyor, yoksa: — Evi ile meşgul olmez, giyinip ku- şanmaktan başka bir şey düşünmez, vaktini çaya gitmekle, çay vermekle geçirir bir kadın mı tahayyül ediliyor, bilmek lâzım. ühsiyeti | Bacaksızın maskaralıkları: * İkinci şıktan bahsetmeye kiç lüzum görmüyorum, birinci şıkta iso İki vas ziyet vardır: TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: