İ Baronun top lantısında yeni kanun konuşuldu (Baş torajı 7 inci sayfada) “Yeni kanunumuzun mer'iyete girâiği Avukatlığın bir dönüm noktası sa - lıdır. Avukatlığı mesleki mahsus Kinitan, bu kanundur. Bero reisi bundan sonra yeni kanu - meziyetlerinden bahsederek, avukat. İK mesleğinde ilk feyzin 340 tarihinde İyete giren kanunla başladığını işa- şımdi ise rüştünü ve fazlırı ısbat olan avukatlara bu yeni kanunun İdiğini anlatmış ve sözüne şöyle de- «itmiştir; *— Her sahadaki geniş inkılâbimiz ve Şer iyatımız gibi bu kanun da Ebedi Mir alarak, meclise sevkolunmuş ve hâ- bak İa kanuniyet kesbetmiş olduğu Mide, tazbik zamanından evvel hepi - İZİ Çok büyük teessürlere garkedeh ve- Siler, Yuku bulmuştur. Yüksek hatira » arım testi için sizleri 5 dakika ayakla Mkünete davet eylerim.» e İsin bu sözünü müteakib bütün svu- lar ayağa kalktılar ve 5 dakika susür rk, Büyük Milli Kahramanın hatırası» irmetle taziz ettiler. Feisi, bundan sonra, sözlerine de- Vanila; “iş 7 Sayın arkadaşlar, adalet cihazın ğ üle sevkeden bu kanun, mesleği: be tahsil ve (lim sdamlarna ve Trk - kğ basretmek suretile, tesadüfi avnkat- eği hihayet vermiştir. Bu suretle mes - türediler ve temellükü matlüb ve ğ lik gibi bazı kanuni akıdleri a- e icraya vesile tutan ve Baroya lâyık olmadıkları halde, baz. a - Yeksan yerinde olmıyan merhamet ve lerine dayanarak, tufeyli avu « Mek Yapanları da, menetmiştir» dedi ve #vukatlarının bu kanuna lâyık ol Kİsrndan bahisle, şunları ilâve eti: m MUN ve mesleki ahlâkta bu Ji Rum vatandaşlar i ii tekrarladığımız o «Vatandaş çe konuş» tavsiyesini hatırlattı, ha dok yurddaşlarırmzm, ecnebi bir ge İasahatine itina edecek yerde di Öğrenseler ve türkçe konuşsalar, lürüst hareket etmiş olacaklarını atmak istedik. #abah gazetemizin intişarından Yap yurddaşlar arasında bir anket ik. Bekiniz ne diyorlar: ki ite Rinit Orfanides diyor ki: çayların (“keçeyi yuraner imdar bilip Memeni bahsinde, maalesef menfi cevab . Mecbariyetindeyim. Cimkü, simdi- yar mekteblerde tiirkeeyi iyi öğrele- İn İL Demek ki kabahat, yalnız Rum- “ERA Nisselere Ormanlı İmparatorlu- Ya * di, Sülün bulunan. bir ecnebi Hsamın — Yap yel tii-kes okumak, yazmak ve konuş- iye Mmükeneftir. Cünkü, Türkiye Cim - kin, vatandaş sıfatım taşıyan her ferd Ür, ş vteere tasarrnf etmek yalnız bir va- a Ara zamanda bir ahlâk ve terbi- Kütür Antuvan Yevanldi diyer ki: deyi Dofrumunu sövlemek Yenb ederm, türk. mgr inen kadar bilmediğimizi itiraf ey - 1 Cinkü: 20 Mis içinde rumca konuşuyoruz! hey yerde ana dil olarak rumcayı kul- yim, Miley, Sm hriyet devrinden evvel mek - e all olanlar, türkemin gr oku- ei İİ Nak ya Same iy Arab harflerinin okunup yazılmasın- Kongar Beddlein karsımıza çıkmıstıra < 8 Wikn Meneraki diyor ki: ,Mürkeeyi yamca kadar bilmiyoruz. beni ee alalım. Görüyorsunuz ki ya- anı alenar bir adamım, Mektebe gif- nda olduğum zamanlar, ne #imdiki mahiyette türkçe okutuyorlardı, harflerden istifade etmek gibi kolaylık vardı. Yeni yetişmekte iklarımız, bizlerden daha iyi türke Yazıyor ve konuşuyorlar, Onlar, bizden daha feri bir bilgiye sa- saklardır kanmatindeyim.» mağaza sahibi Kosti Yanoko- Sihea, yö da Yillür ve tekilit bakımlarından bir mestirivet hissesi vardı e bana, Valırea, bu memleketin yası im olursa olsun, hangi ekalltyete men- “IŞİ, 53 J gi a Hi A El vi wmea kadar bilmem. Çünkü konusuyorum. Mektehde oku - yani harb sonu yıllarında / Atatürkün yüksek ilhamıncan| kati haiz olmıyanlar, bu liyakati kaybe- denler, bu Jiyakate münafi hareket e r, biltabi bu kanunun verdiği Asla istifade edememek ve bu camiz- da yer olmamak lâzımdır.» Bundan sonra 1938 yılının idari ve weli raporu okunmuş ve geçen Yıl içe- risinde vefat eden avukatların hatırala - rına hürmeten bir dakika ayakta susul - muştur. Münakaşalar ra yol açtı. Salonun darlığından ve bir kısım avukatların dışarıda kaldığından bahisle, celsenim talikini ve Üniversite içtima salonunda toplanılmasını isti ler oldu, Fekat, bu, kabul edilmedi. Avukat Celâl söz alarak, idare meclisi intihabı için tertib edilen dört listede bir tek kadın gvukat bulunmadığından şiki- yet etti. Hatib, beş dakika kadar sözüne devam ettikten ve bu mevzuda münpâka- şalar başladıktan sonra, anlaşıldı ki, lıs- telerde kadın avukat Süreyya Ağaoğlu - nun ismi vardır, : Nihayet intihaba geçildi ve neticede esk: reis Haşan Hayri, yeniden riyssete #eçildi, Rels, söz alarak, kendisini 3 ün- cü defa bu mevkie seçen arkadaşlarına teşekkür etti, Ve idare heyeti azaları se- çimi de, yapıldıktan sonra toplantıya ni hayet verildi, Yeni idare heveti Baro idare heyetine ekseriyetle seçilen avukatlar, şunlardır: Mekki Hikmet, Muharrem Nail, Rifat Ahmed, Abdülkadir, İsmail İsa, Faruki, AV Galib ve Suad Hayri, Müsavi rey alan AH Haydar ve Kıb- rıslı Celâl arasında, gelecek hafta ikinc: bir intihab yapılacaktır. Dünkü toplantıya 326 avukat iştirak etti. kendi kendilerini ! şiddetle tenkid ediyorlar (B 1 inci ada, Mi op tere inci sayfada) ler vardı, Uğraşa uğraşa İsmimi yazmağı zorla yi O vakit bir gazeteyi | hiç okuyamaz ve anlıyamazdım. Bereket ver-| sin yeni türkçeye. Bu yüzden türkçe oku - masını öğrenebildim.» Sabih Alaçam Dünyanın silâhlanma masrafı 1913 yılındaki yekün mislini aştı (Baştarafı 1 inci sayfada) İalya kara, deniz ve hava kuvvetleri - inin takviyesi için 100 milyon İngiliz /; İngiltere ayni maksadla 500 milyon 2 lirası, Fransa 224 milyon İngilz lirası, Japonya, yalnız Çin harbi için 223 milyon İngiliz lirası sarfedeceklerdir. Mısır ise, münhasıran ordu teşkildtiri takviye için 19 milyon İngiliz Urası hareı- yacaktır. Almanya ve Sovyet Rusyanın 989 büt. çölerinde teslihat için ayırdıkları tahsisat henüz belli değildir. Milletler Cemiyetinin neşrettiği bir re- pordan anlaşıldığına göre, dünya dev - etleri tarafından geçen sene zarfında teslihat için iki milyar dört yüz milyon İngiliz lirası sarfedilmiştir. Önümüzdeki sene zarfında bu yekü - nur, ssgari İki misli artacağı tahmin edil mektedir. Almanya, Çekoslovakyaya tayyare sipariş etti İngiliz gâzetelerinin verdikleri ma - lümata göre, Çekoslovakya silâh fab - rikaları, Almanyaya mühimmat yetiş- tirmek için gece gündüz çalışmakta - dırlar. Prag civarındaki, Skoda fabrikaları şubelerinden biri, Almanyadan 100 ta- ne busus! ave! tayyaresi İmali için si - pariş almış bulunmaktadır. Almanyanın şark ve garb hududla - rında kullanılmak üzere ayrıca askeri malzeme siparişleri de verilmiştir. Yurddaş! Türk köylüsü yurdumuzun eşsiz mah - sullerini senin için yetiştiriyor. air bol bol ye ki, köylünün yüzü gül- Ulusal Ekonomi ve Artırma Kurumu Müteâkiben, bazı talebler münakaşala»| ii SON POSTA | Gazeteciliğin kulisi (Baştarajı 8 inci sayfada) söylemez, !ki eli ile boynunu yakaladı ve yere yuvarlanarak görünür bir fhtilâç içinde kıvranmaya başladı. Derken ayaklarım suya erdi. Zamanı- mizin tanınmış sinir mütehassıslarından birile konuştuklarımı hatırladım. Bsna, aklt hastalıklardan pek nadir görülenler. den bir tanesinin ârâzınım da hastarın, uzaklarda bulunan insanlardan bazı söz- ler işlttiğine, bazı hareketleri «ah» eY- lediğine inandığını söylemişti... Buulan İ hatırladım, Misafirimle ona göre knnuş- mak için tedbirler aldım. Iztıram dinen tayfa, yerinden doğrul du. Bu sefer pantalonunun sağ cebinden, inde Nevyorkta konuşmuş olduğu, der- i anlattığı yirmi yirmi beş tanınmış şahsiyetin ismi bulunan bir kâğıd uzat- tı. İsmimin bu mevhum doktorlarla fen adamları arasında geçtiğinden dolayı zi- yadesile böbürlendim. Böbürlendim âm- ma, adamı şuradan nasıl atlatmalı!,. diye de düşünmekten geri durmadım. Zira, ayni mütebassısın böyle malihulya için- de yaşıyan hastaların birdenbire azdık- larını, tehlikeli bir hal aldıklarım da an- Jattğı aklıma geliverdi. Zavallı ağam, aklımdan geçenlerden habersiz, ellerini birbirine kenetliyerek: — Bana yardım edeceksiniz, değil mi?.. diye sordu. Vakur bir bilgin eiddiyetile kaşlarım çattım ve mırıldandım: — Dostum, dedim.. sana yardim edecek ve seni bu belâdan kurtaracağım.. Ve muszram, yüksek tevettürlü kısa dalga transmetörünü işaret ederek de- vam ettim: —. Bunu görüyor musun?... İşte yarın team öğle vakti. Sana bu makinemle bir | haber göndereceğim ve Londrada bir barda buluşmamızı söyliyeceğim ve eğer sen de hakikaten, etten, kemikten yapıl- ma, canlı bir radyo isen, © zâman seni kurtaracak tedbirleri alacağım... Frtesi günü öğle vakti, pek sevdiğim birahanede biramı içerken tayfayı dü- şündüm, Herifçioğlu kim bilir ne kadar beklemişti... Saat tam 13 te de, matbaaya giderek, bu harikulâde macerayı yazı işleri mi- | dürüne anlattım. (İngiliz gazetelerinden) Çeviren: İbrahim Hoyi Siyaset âleminde (Saştarafı 3 üncü sayfada) İleketin hâariçteki egırado» sunun tayın İedilmesine imkân verir. Bir cemiyetin â- yakta durabilmesi ve tarihi tekâmülünü meydana getirerek medeni rolünü ifa ey» lcmesi için bu şartların tahakkukuna ib- tiyaç mutlaktır. Bir davanın kazanılma- smda kuvvet kadar inancın da ehsmmi- yeti olduğunu söylemek bir mütearile- dir. Bu iki mümteziç kuvveti teyid edecek yüksek meziyetli içtimai seviyenin mü- temadi surette inkişafile en ileri mede- niyet safına ulaşmak, bu milletin mu - hakkak ki idealidir. Milli tutum, diş si- yaset, harici itibar arasındaki münase - betleri hakikaten veciz, fakat ayn: za - manda umumun anlıyabileceği şekilde İfade eden ve şimdiye kadar pek az kim- senin açık olarak temas etmemiş olduğu bir mevzuu bu suretle aydınlatan sayın Saracoğluna teşekkür etmeliyiz. Çünkü dış siyasetin yalan dolan olmadığını te « bariz ettiren selâhiyetli sözleri, bu su- retle, yanlış bir telâkkiyi de bilves'le tashih etmiş oluyor. Selim Ragıp Emeç Eden dün Amerikadan ayrıldı Nevyork 17 (Hususi) — Eden, «Ku- im Meries vapurile bügün Londraya hareket etmiştir. Eden, dün dış politika cemiyetinde bir nutuk söylemiş ve öğle yemeğini Nevyork valisi Lehman ile birlikte ye- miştir, Vapura binmezden evvel, kendisine Yahudilerin Filistine serbest olarak muhaceretlerine müzaheret etmesi 4 » çin, Amerika Yahudileri tarafından u - zun bir muhtıra verilmiştir. Almanyada bir haydudun Nüremberg 17 (A.A) — Meşhur afası kesildi haydud ve otomobil hırsızı, 24 yaşın - tir. Sayfa 12 Harbe artık büyük bir hızla yaklaşıyoruz (Beş tarafı 1 inci sayfada) olarak tesbit ettiğini «Son Posta> nın ver diği en yeni malümattan anlıyoruz, Ger- çi bü para gü kursuna göre takri - ba 600 milyon Türk lirası eder. Fakat İlalya kendi teslihatını kendi sanayiile yaptığı için 100 milyon İngiliz lirasının kuvvetini bizim paramızla takriba bir milyar lira ile ölçmekte hata olmaz. İşte İtalya bu ezim paralarla harb uçağı, harb gemisi, top, tüfek ilh.. yapacak ve kara, hava ve deniz ordularının harb kudret- lerini son hsdlere çıkaracak demektir. Almanyanm 1939 fevkalâde O teslihat bütçesi henüz belli değil, Fakat Fransa ile Avrupa bududları için karşılıklı bir garanti muahedesi akdetmiş olmasına raf men bunun, müttefiki İtalyanın fevkalâ- de teslihat bütçesine müvazi ve balk, de ondan bir kaç kat fazla olacağını kabul edebiliriz. İşte üçüncü totaliter müttefik Japon - yanın 1939 teslihat bütçesi de 223 mi - yon İngiliz lirasıdır. Bu, totaliter dev- Tetlerin bugüne kadar kazandıkları ile jk- tifa etmiyeceklerini ve geniş emellerinin tahakkuku yolunda 1989 senesinde dahi azimle yürüyeceklerini gösterir, Karşı tarafın ne yapmak islediğine ce göz gezdirirsek başta İngilterenin, 1913 den sonraki ihmallerinin üç senedenberi görmekte olduğu elim cezasından hamlede kurtulmak ve silkinmek yormuş gibi gelecek sene teslihatı içim 500 milyon ve onun yanında Fransanın 224 milyon, ki beraber 724 milyon İngiliz lirası, yani takriba 6 milhon Türk lira- sının iştira kudretine muadil muazzam bir para sarfedeceklerini görüyoruz. Bu. mun da manası şudur ki: Demokrat dev- İetler artık totaliterlere teslim olmamağa karar vermişlerdir. Fakat Avrupa devletlerinin gelecek se- Köy ve zira ne teslihatma tahsiş ettikleri fevkalâde bütçeler malömatı meyanında dikkati e | hemmiyetle celbeden bir nokta da Misis rın 19 milyon İngiliz lirası sarfına ka « rar vermesidir. Gerçi bu meblâğ yuka « rıda zikrettiğimiz diğer devletlerinkine nazaran azdır, Fakat bu paranın Afrika. daki kıymeti pek büyüktür. Mısırın teslihatını İngiliz teslihatının bir yardımcısı addedebilirsek bundan şu netice çikar ki İngilizler İtolyama Afs rikada doğu ve cenuba doğru tevessliünü menetmek için Mısırda yeni bir duvar ör- mektedirler, 'Bu yeni teslihat projesi 1937, 38 inkina razaran pek fazla bir şey değildir, Fakat 1913 masarifinin takriha üç misli ol « duğunu kesab edersek Avrupanın nere « ye doğru gittiğini endişe ile düşünmeğe mahal vardır. Amerikanın da Okyanusun öte tara « fında durmadan ve dinlenmeden zırhlı, uçak vesaire her türlü harb makinesi yapmakta olduğunu ve bunlar için Av- rupadan kat kat fazla para sarfettiğini hesaba katacak olursak yukarıdaki sus daha büyük endişelerle genişletmek ve bütün cihana teşmil etmek kabil olur. 1938 senesinde büyük bir harb çıkmıs yacağını görüyor ve söylüyorduk. Fakat bundan sonra gün geçtikçe bu büyük â- fete insaniyetin büyük bir hızla yaklaş « tığı artık hissetmemek mümkün de » ildir. Yukarıdaki büyük meblâğların yara. tacağı ordularla hava ve deniz donanma» ları artık Avrupa harb sahalarına sığa « maz. Bunun için müstakbel bir e'hin harhinin cereyan edeceği alanların açık denizler ve Afrika sahraları olacağında şüphemiz kalmiyor. Harb nerede olursa Olsun maalesef insaniyet için bir felâket olmaktan kurtulamaz. 'H. Emir Erkilet at kalkınma kongresinin programı (Baştarafı 1 inci soyfada) hayvanat ziraat sarfatları, marketing tedrisat, ormancılık, lâyihalar, temen- niler, zirai kredi, sigorta. Ziraat Vekâletinin tebliği © Ankara 17 (A.A) — Zirant Vekâletinden tehliğ edilmiştir: 1 — Birinci Köy ve ziraat kalkınma Ron- gresi içinde bulunduğumuz birincikânun a- yının 77 nci sah günü saat 1! de Ankafada Açılacaktır. 2 — Bu kongreye Büyük Millet Meclisi a - yası, Cürihuriyet Halk Partisi umumi idare heyeti, Vekâletler ve müstakil umum mü - âhstükler mümeesilleri, Üniversite ve diğer yksek mektebler mümessilleri, matbuat ve Anadolu Ajansı mümessilleri, vilâyetler mü- messilleri resm! aza olarak davetlidir. ceklerini Ankarada kongre umumi kâtibi) « ğine bildirecekleri mümessiller ve keza ayni iarihe kadar şahsen veya firması namina iştirak edeceğin! bildirecekler, azaya mah « #v* bilömum hukuk ve salâhiyetlerle iştirak eiebileceklerdir. 4 — Kongre üyeleri için hazırlanmış olan neşriyat, azalar tarafından utnumi kâtibi « ğe müracaatla almacaktır. 5 — Konsre dört çün devam edesektin Yulhaşı gecesi, kongre azas şerefine hir re « sepsiyon vardır ve elbise kâydi yoktur. 6 — Vaktin darlığı hasebile alâkadarların ibv tebliği davet yerine kabül etmeleri rle& olumur. a Valilere gönderilen telgraf d Ankara 17 — Ziraat Vekâleti bütün vali « Jere, kongreye istirak edecek aza hakkında bir telgraf yollamıştır. Bu telgrafa göre, her vilâyet için bir kişin 3 — Bundan başka ziraat ve #iraat mad-İyi geçmemek üzere bizzat çifte! köylüler a“ deleri Üzerine çalışan kooperatifler ve)rasından seçilmiş olanların gitip gelme yol İ mflesseselerin, bu ilân terihinden itibaren 2€ birincikânun akşamına kadar göndere - izmirde spor sitesi yaptırılıyor İzmir 17 (Hususi) — İzmir Beledi- yesi modern bir spor sitesi yaptırma” ğa karar vermiştir. Belediyenin bu s€- neki bütçesine 80 bin lira spor tahsisatı koyması Dahiliye Vekâleti tarafından tebliğ edilmiştir. Fransız - Alman münasebatında yeni bir safha (Baş tarafı 1 inci sayfada) Hariciye Nazırı Bone tarafından, son mülâkat esnasında fon Ribentropa 80 - rulmuş olan bazı suallerin kat'i ve sa - rih cevabını hâmil bulunan Vidman, bizzat Hitler'in hazırlamış olduğu bu cevabları Bone'ye tevdi etmiştir. Mevzuubahs cevablar arasında ,bir Fransız - İtalyan harbi esnasında Al - manyanın takib edeceği hattı hareğete dair malümat da vardır. Alman sefarethanesi yüzbaşı Vid - da Viliy Haller, geçen gece satırla ka-İman'ın Parise geldiğini tekzib etme - fası kesilmek suretile idam edilmiş -İmekle beraber, bu ziyaretten haberdar olmadığını da ilâve eylemektedir. w > M8 paraları ve Ankarada ikamet masraflari Vekâletçe takdir suretile verilecektir. Bir çocuk arkadaşını 3 yerinden yaraladı Ceyhan 17 (Hususi) — Burada iki ço- cuk arasında kanlı bir hâdise oldu. Hâ» dise şudur: Rıfkı oğlu Aldeddin namında oniki on üç yaşlarında bir çocuk henüz anla « şılamıyan bir sebebden arkadaşı İhsanı 0 muzündan bıçakla üç yerinden yaraladı, Carih çocuk derhal yakalanmıştır. Hâdise etrafında tahkikat yapılmakta « dır. Romanya Ankara, Atina Belgrad elçiliklerini büyük elçiliğe tahvil etti Bükreş 17 (A.A) — Kral Karol, Bai « kan Antantının son toplantısında aza devletler arasında karşılıklı olarak elçi- Wklerin büyük elçiliğe tahvili nakkında alman karar mucibince, Romanyanın An- kara, Atina ve Belgrad elçiliklerinin , 1/1/1939 dan itibaren büyük elçiliğe tah vik emmirsamesini isuzalamışlır.