Kayıdlara bağlanmak ıstemiyen S bir ip & Manisadan İb - * Fahim, karakterini Boruyor: * Eline — ayağına âbuk hareketleri Wwardır. Yalnız ka - yıdlara pek bağ - lanmak — istemez, hürriyetini — fazla vever. İyi muame- Je ile başkalarının hizmetlerine sevkedilebilir. * Ağır başlı bir tip Konyadan — Şe « Ağır — başlıdır. Kendisini birden- bire moeydana Wurmaz, — tenkide, muahezeye pek tahammlü — yok - tur, Sertliklere Ayni suretle mu « kabelede bulunmak ister, Temizliği ve in- ftizamı sever, * Zeki ve sevimli bir cocuk 'Adanadan Ma - — hir karakterini so- Tuyor: Zeki ve sevim Tüdir. Yaşına rağ: men hareketlerin- Ge olgunluk — var dır. Kendi fikirle. rinin kabul edil - Mesini, hürriyeti * mne müdahale edil. Mmemesini ister. ; * Süsü seven, sevgi ve heyecana yer veren bir tip Çamlıcadan Şermin, fotoğrafının der- #ini istemiyerek karakterini soruyor. Güzel ve zarif giyinmek için lâzım ge- len tedbirleri almakta ihmalci değilcir, Giydiğini yakıştırır sevgisiz ve heyecan- Bız kalmağa razı değildir. Fotoğraf tahlilleri Ş%//Ş Tarihten sayfalar (Baştarafı 7 inci sayfada) Fakat gene parlamento ile ordu bozuştlu. Kromvel şimdi İngilterenin en büyük ve kudretli kumandanı bulunuyordu. Harb bittiği için ordunun terhis edilmes! fikri, İyi halleri kolaylıkla taklide mütemayil bir genç Bir okuyucu - bu adamı Iİ-LV ı_.skeri de kızdırdı. Kromvel muz karakterinin mabitlerle görüşerek «gevezeleri sustur- Klini i ğ mak |özim geldiğinde» anlaştı. B e Ordunun terhisi için rey alınacağı gün Zeki ve içli hahk Kromvel parlamentoyu bastı. Ayağını| leri vardır. Sakat yollardan iyi söz. lerle ve güzel ne F sihatlerle kolaylık. WW yere vurarak haykırdı: — Gidiniz, artık sizin adınızın anıldığı duyulmasın! Otuz silâhşör salona girdi; la dönebilir, sını kilitledi ve kapıya şunları yazdı: Kiralık mobilyasız ev * Kromvel «Cümhuriyetin hâmisi lord» le K adı altında başlı başına idareyi ele aldı. Yumışak hlŞll h t'p Tam bir diktatör oldu. Beş sene sonra İstanbuldan —E. (13 Eylül 1658) de (50) yaşında olduğu min, — karakterini halde hummadan öldü. Hemen hemen Ai |bütün hükümdarlar, hattâ birine Şarlin Bazan kendist » ne mahsus inatçı tavır ve hareketle. Ti varsa da umum! suürette — yumuşak başlı ve uysaldır. Başkalarının di « |ölmüş gibi, ona matem tuttular. Hataya külliyetli miktarda yiyecek ve giyecek maddeleri sevkedildi dışarı atıldı. Kromvel parlamento bina- yeğeni olan Fransa kralı bile, bir keal Mimar ve mühendis Hitler (Baştarafı 9 uncu sayfada) dur: Eseri ihtiyaca tevfik etmek, ayni zamanda da güzel yapmak. Diğer tâbir- le müfid ile güzel arasında mevcud ol- duğu ötedenberi söylenmekte olan nd- d:yeti biz reddediyoruz. Zaten camaat tarafından başarılmakta olan büyük ya- pılarda sadece küçük büyük memur için iskân imkânları aramıyoruz. Ayni za- manda bu cemaatin bayatının terbiye e- |dici ve sembolik eserini bulup göster- ııyııvl.ır'meyi istihdaf ediyoruz. Bunun içindir ki gözelliğe zâhiren verilmiş görünen taviz hakikatte bu binalardan beklenen hede- fin kendisi gibi telâkki — olunmaktadır. Binaenaleyh milletler ve ırklar güzellik mefhumu hakkında ayrı ayrı kanaatler besliyorlar, aralarında mevcud ayrılık- lar kendi yaratılışlarının ihtiyaclarına tevafuk ediyor demektir, Dördüncü swal Mimari bahsinde bir eseri yapan feda- kârlık yapmak mecburiyetinde kalırsa eksolânsmıza göre faydalı olanı mı hoş olanı mı tercih etmelidir? Dördüncü cevab Bir binanin estetik tesiri ile o binanın ifa edeceği vazifeye uydurulması keyfi- rektiflerile — oldu- ğu kadâr da kendi başına hareketlerde bulunabilir. * Menfaatlerini dağıtmıyan bir tip Fatihten İbra - him, — karakterini soruyor: Kendine ald olmıyan işlere kas rışmaz, menfaat « İçrini pek dağıt - maz. Alaylı, neş'e- N işlere pek yanaş- maz, Rahatıra İzmir (Husust) — İskenderun Tica-| yeti arasındaki mübayenet o binanın zâ- ret Odasının İzmir Ticaret Odası nez -|hirt maksadına veya bilâkis estetiğini dinde yaptığı teşebbüsler üzerine, bu|tercih ile halledilmez. Bu davanın ba!li hafta İzmirden Hataya külliyetli mik-|faydalı ıle güzel arasındaki matlub irti- tarda yiyecek ve giyecek maddeleri |batı temine muvaffak olamıyan mımarı sevkine başlanmıştır” Bu suretle Suri- | değiştirmekle kaimdir. nin bazı müşküller çıkarmasile kış Beşinci sual mevsimi ortasında zorluklarla karşıla.| Almanyadaki Duisburg garı ile Fran- şan Hatay müstehliklerinin arzu ve ih- |sadaki Havr garı arasında bir fikit ben- tiyaçlarını yerine getirilmiş olacaktır. |zerliği vardır. Bu benzerlik umuml bü- Dün, İzmirden Hataya mühim mik -| yük yapıların bundan sonra gayri şahsi, tarda kuru üzüm, kuru incir, Ayvalık | beynelmilel bir karakter almakta oldu- zeytinyağı, tasfiye edilmiş yağlar, kon- | funa delâlet etmez mi? Bu takdirde bir serve, kuru yemiş ve Nazilli fabrikası |ırkım milli cehasının mimari eserlerinde mamulâtından basmalar ve kaput bez- |artık tesadüf edilip edilemiyeceği suali leri sevkedilmiştir. Diğer taraftan İzmirde bir Türk - Hatay şirketi teşekkül etmek üÜzeredir. düşkünlük — göste rebilir. hatıra gelmez mi? Beşinci cevab Biz bütün Almanyayı mimarf eserle- Son Posta Fotograf tahlili kuponu lıiıı eüçş Ş Va ğ * Yd e S Dee F UAAR DİKKAT Fotograf tahlili için bu kuponlardan & adedinin gönderilmesi şarttır. Atatürkle 24 sene (Baştarafı 8 inci sayfada) Anafartalarda, evvelce de arzettiğim Bibi, 7 alay ve 36 tane 7,5 santimetrelik topla taarruz yapmış idik. 7 alayın si- Hâh adedi de ne kadar idi biliyor mu - Bunuz? Beş bir. sekiz yüz süngü idi! Bu küçük kuvvet, kendinden kat kat | fistün olan düşmanı, 60,000 kişilik bir Orduyu yenmiş ve Sula limanına gı - Kkıştırmış idi. Kabraman Türk kuvvetinin azlığına Tağmen, başlarında Atatürk — gibi bir skeri dehanm bulunmasile takviye e - dilmiş, bu suretle barikalı bir muvaf - fakiyet elde olunmuştu! Hiç unutmam, Atatürk ile karşı kars Bgıya oturduğumuz, vesikaların tetkiki- le bu neticeye vardığımız an, kendi - Düi tutamamış, Atatürkün eline sarıl - Satş, öpmüştüm. Cevad Abbas Gürer, anlattığı sah - Beyi yenider. yaşıyormuş gibi gene söz- lerine fasıla verdi. Biraz düşündü. Tek- far ağır ağır anlatmağa başladı. — Ertesi günü yani 28 temmuz Conk bayırı muharebesinde karşımızda bu - lunan düşman kuvvetini, kat'i olarak iWfade edemiyeceğim, Ancak, hasım or- dusunun küvveti hakkında bir fikir Werebilmek için, size ufak bir misalden bahsedeceğim: Düşmanın dört Hiva ge- merali. Mehmede'klerin süngüsile «hat tı harb» dışında kal a göre hasmın en aşağı bir kolordusu mağlüb olmuş- tu. Generallerin öldüğünü bizzat Ha - milton itiraf etmektedir. İşte, bu /ki günlük muharebe neti - gesinde Çanakkale boğazı kurtulmuş, gimal ve cenup gruplarımız esaretten we İstanhu! da düşman çizmesinden kurtulmuş idi! Askeri tarihlerin a) kaydettiği bu Büyük muharebenin zafer ânfilleğini | idare eden Mustafa Kemali takdir et- mek şöyle dursun, mafevkleri onun| muvaffakiyetini derin bir süküt içinde bırakmışlardı. Hatta İstanbulün kıy - metli matbuatı bile bu zaferi haber a - lamamıştı. Nitekim, muharebede ya - rarlık gösterenlerden bir miralay, -yu- Wk.mdı ismi hürmetle geçen Ali Rıza- miralay Mustafa Kemalin inhasile Ge- neral olduğu halde, o, gene miralay - hıkta bırakılmıştı! Yalnız, Alman ordu- Tarmı, Alman ordularının mukaddera- tını, o zaman elinde tutan İmparator Vilhelni YI, Mustafa Kemale birinci de- reirsalib harb madalyasını vermişti. Hatta 47 gün saklanan ve küçük me- murların ancak büyüklerin gözünden kaçırmalarile tebliğ edilebilen bir ira- de görmüştük. Bu tradede, 19 uncu fırka kumandanı Mustafa Kemalin ko lordu kumandanı olduğu bildirlliyor- du! Bu hâdiseyi olduğu gibi anlatmak bir vazifedir. Bu anlattıklarım Büyük A- tetürkün, ne gibi şartlar altında ve ne kadar nankör bir muhit içerisinde ça - Tıştığını, Memleketine, büyük hizmet- lerini yaparken, nasıl kıskanç ve dar bir zihniyet!e karşılaştığını göstermesi itiharile bugün için, yarın için bir ders olsun. * Artık akşam oluyardu. üneş, körfezi örten bulutlara kızı!- serpmis, ağır ağır sulara iniyor- du. Yavuz, karşımızda idi. Onun koy - nunda taşıdığı mukaddes tabutu şimdi tekrar görüyor gibiydim. Sayın mu - hatabımla birbirimize bakıştık. Her |- kimizin de gözlerinde birer damla yas vardı! (Arkası var) Yurdun vartığı cocukla kalmdir. Bakım- srdlıktan Ölen yavruları düsün, Yılda bir lira ver, Çocuk Kurumuna ye ol! Bu şirket, İş Bankasının açacağı kre-|rinde üniformalaştırmak artusunda de- dilerden de istifade ederek, Hataylı tüe- | ğiliz. Bu bahiste zarur! müsaadekârlıklar- carlara kredi açacak ve Hataya ihracat- |da bulunuyoruz. Bu müsaadekârlıklar ta bulumacaktır. Şirketin sermayesi 3|teknik ve estetik muadeleleri halelden milyon liradır. masun bulundurmakla beraber bir şeh- İzmirdeki ihracat evleri Hatayda şu-|rin veya bir peyzajın umumi karakteri- beler açmak arzusundadırlar, Bazı tüc-|ne tevafuk ediyor. carlar bu mevzuu tetkik için Hataya Altıncı sual gideceklerdir. ——— a| Ekselânsınızın şehircilik bakımından politikası ve düşüncesi nedir? Ekselânn- nız modern bir şehrin nasıl olmasını ta- Ulusal Ekonomi ve || savvur ediyarlar? Arttırma Kurumu Altıncı cevab Nasyonal sosyalizm her yerde mevcud Rol bol reçel yiyen çocuk kuvvet ilâema muhtaç olmaz. hayat şartlarını ıslah etmeye çalışıyor. Bu, her sahs için böyledir. Fakat mımâ- ri meselelerde mevzuu bahsolan noktâ, Ööğretmek ve terbiye etmek bahislerinde nümüne clacak örneklerin yaraltılmasi" dır. Bu münasecbetle Almanyanın mimâr ride karakterini gösterecek yapılarla durulmak üzere birkaç şehir seçtik. Paf* timızin merkezi olan Münih, kongreleri toplandığı Nürenberg, sonra en büyül ticaret limanımız Hamburg bu aradadifı Fakat diğer taraftan eski Almanyanıll birçok şehirleri için olduğu gibi Alma' yaya bağlanan yeni topraklar için de bür yük genişlikte plânlar hazırlanmaktadıf Bu plânlar, her birinin mahalline görü ya yekdiğerinin ayni, yahud da ben: neticeler vereceklerdir. Çalışmamıza kim olan esas fikir, şu veya bu şenrin bit sust şekilde inkişafı değil, mümkün O duğu kadar yüksek bir medeniyet yesini vasat olarak kabul edip yaymaklifı Yedinci saal Ekselânsınız evlere mi, yokşa çok dâf reli apartımanlara mı taraftırlar? Yedinci cevab Almanya gibi nüfusu çok kesif menif leketlerde, şehir hududlarının — boyulf alıp yürümelerinin önüne geçmek 1816 nildiği takdirde münhasıran şahst evlef inşa etmek mümkün değildir. Bu imkâf” sızlığın bir dığer sebebi de ekonomik disedir. Binenaleyh bu sahada lâzım oldü şey (lâzım) ile (mümkün) ü telif ©* mektir. Sekizinci sual Ekselânsınızın şehircilik kelimesindeğ kastettikleri mana nedir? Sekizinci cevab Alman şehirciliği gibi bu derece genlf mikyasta ve tek karakterli bir inkli tan, varlığını bilen ve içtimaf insicamif> dan mağrur olan bir milletin terbiyesl bahsinde bilhassa müessir neticeler bEİ lemekte kendimizi haklı buluyoruz. Ülev vapuru dün ilk seferini yapt! Denizbankın yeni getirttiği Ülev Va * puru dün ilk olarak 2,15 Ada postasıfi yapmıştır. Ülev vapuru bugünden itibir ren Suvat vapuru ile beraber Kadıköy V” Yurddaş! Doğan çocuğuna nüfus terkeresi VW kartır gihi, bankada bir tasarruf hest” bi açtır. Çocuğuna büyük İyilik etmiş © Bursun. Vusal Ekonomi ': Attırma Kurum İ YARIN:KURACAGINIZ *EVİN-TEMELİDİR T ©ç ZIRAAT BANKASI $