Cümhurreisi Kastamonuda bir köylü ile görüşürken' l (Baştarafı 1 inci sayfada) k evküni alarak her cümlesi alkışlar- lanan aşağıdaki nutku irad bu- '.*"ıldaşlaı ğ ç Üuhuriyet Halk Partisinin Kastamo- Vlüyet kongresini açıyorum. Kengre Pari ve kendilerine salâhiyet — veren Bu V teşkilâtını, muhabbetle selâmlarım. Ür den istifade ederek birkaç gü h beraber bulunduğum Kastamonu vi- _;' muhterem halkına teşekklir ve n duygularımı — söylemek — isterim. ::“—ıııııı bütün Türkiyeyi haber- B Bekle bahtiyarım ki, halk içinde bugünlerin Intıbamdan pek Kötnunüm, | Ka y mizin başhıca kuvveti, bütün vatandaşla- rın muhabbet ve itimadı olduğu gibi baş- hea vazifesi de, bütün vatandaşların hiz- met ve ihti zalığını, bususi menfaat mülâhazasına as- la tenezzül ve müsaade etmiyen bir si- yasi terbiyenin sıfatı ve şartı telâkki et-|de tek teselli onun izinde yürümekte ol- Mmek sayesinde, Partiyi bütün vatandaş- | duğunu ve bırakılan eserin ehlinin elin- ları kucaklıyan büyük bir aile ocağı hali- we getirebiliriz. Şimdiye kadar aldığımız yol daha güç idi. Geçmiş partilerden y.l- mış olan Türk milleti, Cümhuriyet Halk Part'sinin hususi menfaatsiz ve vatan- perverane çalışmasına itimad ettikten sonra, siyasi hayatında huzur ve emni- yet bulmustür. Milletin kalbinde kazan- . Büyük Türk milleti, Çan-|diğınız bu kıymetli itimadı gelecek za- ı..d.' Kastamonu merkezinde, kazala-| »anlarda daha ziyade arttırıp yükselt- Ve köylerinde yaşıyan vatandaşla- | mak başlıca hedefiniz olacaktır. ': Çilışkan, yüksek ahlükli, iyi ve va- Ve vatandaşlar olduğundan emin glüftehir olabilir. f H& ve erkek vatandaşlarla temas- Miy aldığım intiba şudur ki, onlar, şu- .__"v fedakâr olarak, büyük Türk aile- q_h:'ndı milliyetçi ve 1âik Türkiye N_ iyetinin aşınmaz ve sarsılmaz .___"bnn meziyetini isbat etmeğe her tiş 3 hazırdırlar. Kastamonuluları tak- “:;:mhlm. bütün memleketin ken- Kelayı Emmin olduğum teveccühlerinden "'— tebrik arzussiyle beraberdir. alendaşların meselelerini, şebirli ve '*Ny len ayrı ayrı dinledim. Sade, beş eli ve hülâsa söyliyerek, dünyanın ı,,_’;"mıe güzel konuşur sayılacak olân aşlarım, seyahat günlerimi ıstile- &a Rörüşleriyle süslemişlerdir. Vatan- q,:"mn. kendi hususi — ihtiyaçlarını S,* Ken, vatanın umumi mesele ve ih- Yütte 'inı da beraber düşünecek kabili- —_Nüukıınnı fakdirle zikzetmök 35 t:—']l'ü.mberl vatan hududlarına yi- ş,:*mnmiş olan Şimalt Anadolü va- t*.:;'nmmu. tarike şöhret salan kah- N— ik vasıflarının, en temiz bir can- keş bulunduğundan büyük Türk mil- 5,::'- olabilir. Vatandaşlarımın cüm- Tn 1 nasıl kendi öz canları saydıkla- " Büyük Millet Meclisine ve Cürahu- hükümetine nasıl temiz bir surette h.“:'! inanmış olduklarını yakından h G'; Börmek beni güvenle ve ıftihar- 'türdu. Cümhuriyet hükümeti ile ç, Vatanın ümranı için büyük müjde- .','î Memuru arasında ciddi ve samim! Viye Bülünan yerlerde, ihtiyaçların tes- y_m*! temin - edilmesi — muhakkaktır. İşge, Hetimizin servet ve kudretini ar- : © kadar güzel imkânlar görüyo- * z zaman içinde, Kastamonu keli- © hülâsa etmek istediğim, Şimali “ünun kültürü ve ümram ile müm- 7 Cevher gibi parlıyacağına kat'i *min bulunuyorum. 'Brenin sayın azası, n riyet Halk Partisinin vilâyelte, ibi Güzide azaları sayesinde, tem'n Jevgi ve itimadı muhabbetle kay- İSterim, Unutmayınız ki, sımı? ve Tarkı tanamaksızm, büyük Türk in Yekpare bir insanlık ve mede- kütlesi | olmasını ideal tutan Parti- eZi Ç, ;!f iği PPf & söylenebilen ve vatandaşla | Vatandaşlarım, Bugün birçok milletler, siyast ve içti- maf bakımdan gerek kendi içlerinde, ge- vek birbirine karşı kararsız bir haldedir- ler. Birçok memleketlerde, gerek kom- şuları ve gerek kendi halkları arasmin yarının, beklenilmiyen ne hâdiseler mey- dana çıkaracağımı bilmemek endişesi vardır. İnsanlık için ıztırablı glan hu ka- rarsızlık karşısında, Tünk milleti, içerde ve dışarda, fikirleri sade ve açık ve ka- rarları kat'i olarak verilmiş bulunmakla behtiyar ve mağrurdur. İçerde, 1âik, cümhuriyetçi ve milliyet- çi bir rejim, huzur ve istikrar içinde bü- tün vatandaşların samimi hizmetinden istifade etmek, vatamı imar etmek, va- tandaşların maddi ve manevi seviyeleri- ni yükseltmek fikirleriyle meşbudur. Milletler arasındaki münasebette, sulh ideali ve karşılıklı emniyet havasının vücud ve kuvvet bulması, ana siyase'i- mizin açık hedefidir. Sözüne güvenilebi- lecek ahlâkta, sözünü yürütecek kudret- te bir Türkiye, bugünkü Türkiye, elbet- te milletler arası sulh ve abenginin baş- kca mesnedlerinden bir kıymetlisidir. Türk vatandaşı ve millet hizmetinde va- zife sahib; olarak, dünyanın bugünkü va- ziyetinde elimize geçen her zamanı fır- sat bilerek vatanrmızı imar etmek ve miletimizi yükseltmek istiyoruz. Vaz''e Ha ederken kaybedilecek bir saniyemiz yok gidi dikkat ve süretle ve büylk in- sanlık ailesinde yüksek mevki ve vazife- jlere namzed bir büyük millet sıfatile do lar arasındaki bu yakın kaynaş- | istikamet, kud: zırlanmak defler için hşmak ha gün ciğe duür.» t ve kahramanlıkla ha- eburiyetindeyiz. Yüce he- bir şevk ve azim le ça- şte Türk milletinin bu- erini dolduran temiz hava bu- Vali Doğanm nutku Kastamonu, 9 (Hususi) — Parti vilâ yet kongres'nde Cümhurrcisi sayın İnö- nünün çok alkışlanan nutkundan sonra Vali Avnmı Doğan kürsüye gelerek İlyön Kurulun bir yıllık icrast raporunu oku- muş ve ezcümle şunları söylemiştir: «Bu yıl kongremiz Reisicümhurumuz Büyvük İsmet İnönünün uğurlu elile açıl- mak şerefini taşıyor. Bu mazhariyetin ifade ettiği yüksek değeri candan takdir ederek bütün Kastamonunun “şükranla- rını bitmez, tükenmez saygılarile birlik. #sunmak isterim. gibi apaydın bir zekâya, çlarmın teminidir. Part! a- Gümhurreisinin lisanından vatan ve milletin manzarası | Baro Reisi Hasan Hayri istifa mı etti ? (Baştarafı 1 incji sayfada) kanununun muvakkat maddesinin ti ye demek olmadığını söylemekle beraber ile uğraşması lüzumuna kail bulunan baro reisi Hasan Hayri, yüksek adli ma- 'kamlarla srasında çıkan fikir ihtilâfı yü- zünden istifa etmiştir. $ Ancak baro istihale deyresinde bulun- duğu cihetle yeni seçime kadar işleri ted- vir etmesi kendisinden rica edilmiştir. | Bay Hasan Hayri dün, arkadaşımızın ıbı:o Teişliğinden istifa edip etmediği su- aline; ı «— Şimdilik böyle bir niyetim yok!» men istifanın emri vaki olduğu ıddiasın- da ısrar edilmekte ve Adliye Encümeni mazbata muharriri Kocacli saylavı Salâ- haddin Yargının yeni baro reisliğine se- çileceği söylenmektedir. Salihadâtn Yargı da sualimizi cevablandırmıştır: «— Böyle bir şeyden haberdar deği- Him! Yeni kanun mucibince avukatlar he- yeti umumiıyesi toplanacak ve yeni wlare heyetini soçecektir. Yeni reis seçimi ete rafında müdavelci efkârda bulunulurken herhalöe ismim geçmiş olacak, şayia bun- dan galât olsa gerektir.> Rum ve Ermeni avukatlar ne diyorlar? Yahudi avukatlardan sonra Rum ve Ermeni avukatlar da artaya atılan "ddia- lara şiddetle mukabele etmektedirler. Bunlar: sırahıyalım: Vall Doğan, bundan sonra, Atatürkün . E ı.oconı:'rı_ ğ ]cr, Gerin acılarile yandığımız şu günler-| — Böyle bir Rum, Ermeni, Yahudi ba- rosu teşekkülünden haberdar değilim! O zaman Yunan avukatlarının burada bir barosu vardı. Bu kastediliyorsa, Türk şöyle metin bir iradeye, sarsılmaz bir nizam ve disipline sahöb bir devlet reisine ma- lk olmak paha biçilmez bir talih eseri. dir.> de olduğunu tebarüz ettirmiştir. 'Bundan sonra, kürsüye gelen Parti a- zalarından Bayan Hacer Dicle, heyecan- la titriyen bir sesle Reisicümhur İsmet İnönüne bütün memleketin — hissettiği bağlılığı bildirdi. Büyük İnönü, kongreyi bir müddet da- ha takib ettikten sonra yeni yapılan vilâ- yet hastanesini ve stadyomu ziyaret et- mişlerdir. bir alâkası yoktur. Her ne de olsa 460 numaralı kanunun tatbiki sırasında muvakkat maddeye tev- fikan teşekkül etmiş olan komisyon tara- fından hususatı mezküre ariz ve amik tet- kik edilmiş ve icab edenler baro levha- sından ihraç edilmişlerdir. Kalanlar meyanında atfedilen suçlu. lardan kalmış olanlar bulunabileceğine ihtimal vermek kamisyonun lâyıkile va- zifesini yapmamış olduğu İsnadını ortaya çıkarmaktadır ki, bu doğru olmasa gerek. tir. Her ne de olsa bunca umumi ahval- den ve istihalelerden gonra bugün mü- tareke zamanındaki herkesim ahvali hu- susiyesini tetkike kalkışmak en basit ka- vaıdi bukukiye ile kabili telif değildir. Tedkikler Kastamonu, 9 (A.A.) — Anadoln ajan- sının hususi muhabiri bildiriyor: Reisicâmhur İsmet İnönü bugün öğle- den sonra Kastamanu fidanlığı ile eğit- men kursu binalarını gezerek tetkikatta bulunmuş ve ondan sonra Araç heyetini, Kastamonu belediye reisi ile bazı Kasta- monuluları ve Devrekâni mümessillerini kabul buyurmuştur. Savarona ve Za'er torpidosu Karadenize hareket etti Cümhurreialiğine aid Savarona yatı dün öğleden sonra refakatinde Zafer tor- pido muhribi bulunduğu halde Karaderi- ze hareket etmiştir. Hava müsaid olduğu takdirde Reisicümhur İsmet İnönü İno- boludan Zonguldağa kadar olan seyahat- lerini deniz yolile ve Savarona yatile ya- paçaklardır. Zafer torpidosu da bu seya- batte yata refakat edecektir. suali sormuştur: — Bahsedilen suç vatana ihanettir. Va- tana ıhanet ahvali hususiye arasında mi yer ahr?.. — Baro kurulduğu sırada mevcud ele- manların baroya dühulüne salâhiyetleri olup olmadığı kararı, şimdiki halleri ve hukuku müktesebeleri nazarı İtibara a- hmnarak verilir. Yoksa yirmi sene evvelki mütareke zamanındaki halleri gözönün- de tutularak değil! Alelhsus ki, bu hal- ler telkik edilmiştir. Herkesin eline bir beraet hücceti verilmiştir. Arkadaşımız bu kabil suçlarda müruru zaman olmadığına ve baro reisinin bu husustaki sarih beyanatına işaret etmiş, buna karşılık avukat şöyle demiştir: — Bara veisinin böyle bir şey dediğini hatırlamıyorum! Müruru zaman ile si- linmiyen hiçbir suç yoktur. ARTİN KAVUKÇIYAN — Es-skiden bir tasfiye yapılmıştır. Bu tasfiyeye göre ekalliyetlere mensub ba- roda kalan avukatların mikdarı pek az- dir. Bunlardan bir kısmının tard karar- Tarı bilâhare Vekâletçe refedilmiştir. U- mumi mahiyette hakkı müktesehe rın- yet etmek caiz ise de memlekete ihane! gibi hâdiselerde hakkın ve müktesebin mevzuubahs ve müruru zamana tâbi ol. mıyocağı açikârdır. Binsenaleyh eğer ha- kikaten memleket aleyhine bu gibi hadi- sata iştirak eden avukatlar varsa ekalli- yetlerin haricinde de olsa her zaman tet- kike, bu gibi hal isnad edilenlerin maddi deliller ile takviye edildiği takdirde dai- ma tasfiyeye tâbi tutulacağı göne avukal- lar kanununun ahkâmı umumiyesinden- dir. Ben o zaman bilfifl avukat değildim. Fakat sonradan yeni bir şey de duyma- dim. 1340 tatfiyesinde baroda kaydı bu- lananların şeraiti maneviyelerinin vak- tile tetkik edikliği, binacnaleyh bu gi lerin vaziyetlerinin araştırılması icab İki kardeş birbirlerile evlenmak üzere iken anneleri ortaya çıktı (Baş tarafı 1 inci sayfada) Kadın ist!dasında S, adındaki kızile M. adındaki oğlumun evlenmek üzere bu- lunduklarını bildirerek mâni olunmasını istemektedir. İstidaya göre kadın oğlunu bundan 18 sene evvel İstanBulda Hamdi adında bir zata evlâdlık vermiş, onlar da çocuğu kendi nüfus kütüklerine kaydettirmiş. ler... Fakat geçen sene misafireten Istan- bula giden kız bir toplantıda M. adında- ki hiç tanımadığı kardeşine tesadüf etmeş ve iki genç sevişmişler, bu sevginin ne- ticesi olarak ta evlenmek üzere İzmire gelmişler... Adliye bu emsalsiz aşk faclasını tetkikr etmektedir. Romanyada 50 bin kişi tevkif edildi (Baştarafı 1 inci sayfada) Şimdiye kadar 40 - 50 bin kişinin tevkif edildiği söylenmektedir. Birçok şüpheli evler ve bilhassa Üniversite ta- lebelerinin ikametgâh ve klüplerinde araştırma yapılmaktadır. Önümüzdeki hafta içinde birçok mevkufların duruşmaşı — yapılacaktır, Verilecek kararlar alâka ile beklen - mektedir. 1340 tarihinde baronun tasfiyesinden son- ra birçok yaşlı arkadaşların tekrar m ceddeden baroya kaydoldukları düşünü- baronun yeni idare heyetinin bu tasfiye | Şeklinde cevab vermiştir. Buna rağ-| tebaası Rum vatandaşların bununla hiç| lürse, 1340 tasfiyesinde baroda kaydı 0« lup ta maddi sebebler dolayısile levhadan siilnenlerin maddi engellerini kaldırarak baroya avdetlerinde şeratti maneviyele- ri gözden geçirilmemiştir. Çünkü tasfiye kemisyonu dağılmış bulunuyordu. DİMİTRAKİ GÜNER — Gazetede neşriyatı takib ediyorumi. Evvelâ ben azlık avukatlar namile bir zümre tanımıyorum. Ben şahsım için ko- nuşuyorum. Türk camlasının bir terdi- yim; Türk barosunun da bir avukatıyımu Eğer ben bu camlaya veya mens © oldü« ğum mesleğe karşı bir ijhanette bulunmuş; isem, Türk kanunları vardır. Beni her Buretle tecziye edebilir. Ben böyle bir hareketten haberdar değilim! MİLTİYADİ MAYİDİ — Vaktile bir tasfiye yapılmış, bahse dilenlerden bir tane değil, yarım tane dae hi kalmamıştır. Dosyalarda bütün küne yeler, tahkikatlar mevcuddur, kimım çım karıldığı, kimin kaldığı anlaşılabilir. Ban ne böyle bir baroya kaydedildim, ne de böyle bir baro kurukluğundan haberini var, Bilmiyorum. Hiç te duymadım, NİKOLAKİ LOGOTETİ — Mütareke sıralarında burada bulune mxadığım cihetle böyle bir baronun meve, cudiyetinden haberim yoktur. Yeni kanun baroya dahil olacak kime evsaf ve şeraitini esasen göstem miştir. Bence mütareke zamanında teşekkül etmiş olduğu rivayet edilen baroye mus kayyed avukaflar varsa yeni kanun bune lerın bugü barodan ihraçlarım em- retmez. Çünkü bir Kânünuevvel tarihine den evvel İstanbul barosuna dahil olam avukatlar için mükteseb bir hak vardır. Sonra ecenebi mahkemelerine sürükle« dikleri ıddla edilen vatandaşları müdas faa için gitmişlerdir. Bu da bir kusur ga« yılmamalıdır. Emir Abdullah Filistin mücahidleri tarafından idama mahküm edildi (Baştarafı 1 inci sayfada) başkumandanlığı Emir Abdullahı idama mahküm ctti ve keyfiyeti ilân eyledi. Emir Abdullahın mücahiğler tarafını dan idama mahküm edilmesi, kendisinim Filistin haricinde, Maverayüşşerianın Arkadaşımız burada Rum avukata şu|merkezi olan Amanda muhafaza altında bulunmasına rağmen gayet tehlikeli bir vaziyet demekti. Bunun için Emir Abduk için büyük bir nutuk irad etmiş ve bun. da Filistin davasının müdafaası esnasın. da itidalden ayrılmamak lüzumunda 1ş. rar eyleyişinin Filistin ve Arablık sew gisinden ileri geldiğini tekrar etmiştir. Bu nutukta ileri sürülen sebeblere rağ. men, Filistinin müfrit nasyonalistler! 64 nu bir İngiliz âleti olarak görmekte dex vam ediyorlar. Esasen memleketi dahia linde de pek büyük bir teveccüih sahihhii olmıyan Emir Abdullahın hayatı tehlike. de olduğuna hükmedilebilir. * Son günlerde İngilizlerle mücahidler arasında çok şiddetli müşademeler oldu, Hattâ mücahidleri sığınmış - oldukları dağlarda lakib ve muhasara otmek arzım s.le yapılmış olan bir hareket esnasında her iki taraftan da karşı karşıya şimdi. ye kadar hiç görülmedik miktarda kuvu vet harekete getirilmiş olduğu anlaşılmn yor. Bugün neşredilen bir mücahidin teb. Hğinde, bu muharebede ryücahidler tas, raf'nden yapılan bir süngü hücumu net$. cesinde İngilizlerin dört yüz maktul ve Üç yüz de mocruh vererek perişan bir gu« retle çekilip gitmiş oldukları bildirilmek. tedir. Bu miktar maktule herkesin inte namıyacağını tahmin etmiş olsalar gerelim tir ki mücakidler, muharebe meydanında Mmaktul olarak düşen İngiliz askerlerinia fotografları alınmış olduğu için birkaş gün içinde teksir ve neşredilecek - olam resimlerle herkesin hakikati vuzuh ile görüp anlıyacaklarını tebliğlerinde zika retmektedirler, Birçok evler dinamitle atıldı Kahire, # (AA.) — Filistinden buras ya gelen haberlere göre, Ramallahta İne gilizler birçok evleri dinamdlile atmışlare dır. Şehir de şiddetli sokak muharde miyeceği mütaleası varid görülse dahi, | beleri olmuştur. Arablar, Kudüs - Lidda demiryolunu bozmuşlar ve Kudüs civarında bir asker$ tayyaroyi düşürmüşlerdir.