11 Kasım 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

Zonguİdaktaki maden müesseseleri birleşiyor Kömür havzası için kabul olunan tek elden idare şekli yeni yıldan itibaren tatbik olunacak Zonguldak, (Hususi) — Zonguldakta- ki muhtelif maden müesseselerinin tek ldare altında toplanmaları Vekiller He- yetinin kararına ermiştir. Kömür havza- t& için kabul olunan bu yeni idare şekli- Zin tatbikine yeni 'yıldan itibaren başla- hacaktır. Yeni kabul olunan idare şekline göre birleşecek olan ocaklar şunlardır: 1 — Etibarka aid Gelik, Otma, Kozlu, Çaydamar, Kilimli madenleri. 2 — İş Bankasının maden kömürü iş- leri Türk anonim sosyetesine ald: — 63, Taşhancı, Kilimli madenleri. 38 — Gene İş Bankasının Kozlu kömür işleri Türk anonim sosyetesine aid: İn- tirharmanı, İhsaniye ve Kozlu islismar Mıntakasındaki şirkete aid diğer ocaklar. Karar altına alınan birleşmenin şümu- N sadece bu ocaklara inhisar edecek o- hursa bunu, esasen Havzanım en verimii #caklarına sahib bulunan Etibankla İş Bankasının Havzada iş beraberliği yap- maları guretinde ifade etmek daha doğru| — Zonguldak Olacaktır. Etibankla İş Bankasının haricinde Hav- 2ada istihsal ve satış bakımından ileri bir Şer alan diğer bir maden müessesesi de lalyan sermayeli «Türk Kömür Maden- leri Anonim Şirketi> dir, Bu şirketin TMaden istihsal mıntakaları Kozlu ve leri altında ikiye ayrılmak- mıntakadan bilhassa Kan- t sahaları maden “cevherinin kalorisi ve kalitesi bakımından Havzada dalma husust bir mevki almaktadır. Ge- Tek bu mücssesenin ve gerek eşhas elin- de bulunan diğer münferid - ocakların Timdilik birleşmeden hariç bırakılacak- latı anlaşılmaktadır. Etibankla İş Bankası Havza hududları İçinde tek müessese halinde birleşirler- ken gahib oldukları ocakların toprak altı k Malümdur ki; kömür havzasında he- nüz esaslı bir jeolojik tedkikat yapılma- mış olduğundan Havzanın toprak altı ser- veti için ileri sürülen rakamlar tama- mile nazaridir ve tahminlerden ibarettir. Bir milyar ile iki milyar ton arasında de- ğişen bu nazari rakamları ve tahminleri bir tarafa bıraakrak işlenen ocakların jeolojik. plânları Üzerinde tesbit edilmiş olan hesabları gözönünde tutarsak, Eti- bank bu cihetten havzanın bütün ocak- larından üstün kömür servetine malik bulunmaktadır. Havzadaki büyük maden müesseseleri- nin kömür iİstihsal vasıtaları ve mevcud tesisleri birbirinin hemen ayni olduğuna göre her Iki banka arasında sermaye nis. tevherine ve ocaklarda mevcüd tesisataj betinin hesablanmasının birinci derece- iymet koymak süretile aralarında bir ::nızayı— nisbeti bulacaklarına şübhe yok- ir, Kırklareli belediye Reisi seçimi yapıldı KırklareM (Hususi) — 2 .nci teşrinin irinci günü toplanan yeni belediye Meclisimiz şehri - K Miz belediye re - İsliğine — vilâyet imi — encümen t — veteriner j sürcyya Har - Mankaya — seçil « Miştir. Söreyya Har - Mankaya memle - Ketin itimad ve tevgisini kazan - Müş bir zat ol - Makla — beraber Sumhuriyet — halk Bartügi gençlik ve Harmankaya #por teşkilâtı, Hava xurumu, Kızılay, Hatkeyi gibi siyasi ve içtimaf teşekül- Tde yıllarca âzalık ve relslik yapmış, Mütemadiyen çalışarak muvaffakiyetli ler görmüştür. Bursa pamuk ziraati Bursa, (Hususi) — Ziraat Vekâletin- den alâkadar makamlara bildirildiğine Üce, Bursa vilâyeti gelecek yıldan iti- Akala pamuğu mıntakasına alınma- ir. Bu takdirde (pamuk kanunu) mu- %M: her çeşid açık kozalı pamukla- Ak, Ziraati yasak edilerek, münhaşıran ala cinsi ekilecektir. Yükşek kalitede verimli bir pamuk .u..olın Akalanın vilâyetimizde yayil- pamuk ziraatimiz içi: hayırlı Ola : için çok Simdiden tohum ihtiyacının tesbitine :_."Mf. Hhtiyaç belli olduktan son- ı:ı'hn gelen tohumluğu Ziraat Vekl- temin ederek köylüye dağıtacaktır. de gözönünde tutulacak nokta herhalde, müesseselerin sahib bulundukları toprak altı serveti olacaktır. Boluda kar 20 santim Kalınlığını buldu Bolu, (Hususi) — Dün sabah saat dokuzda başlayan yağmur — gece saat yirmi dörtten sonra kara çevirmiş ve yirmi santim kalınlığında — kar yağ- mıştır. Kar, yaprakları henjiz dökülmiyen ağaçlardan bir çoklarının dallarını kır- mış Ve telefon hatlaımnda ehemmiyetli hasarat yapmıştır. Boluda sonbaharın uzun sürmesi ö- tedenberi tabil olarak karşılanırdı. Key fiyet bugün fevkalâde bir hâdise gibi telâkki ediliyor, Türkiyenin ağaç deni- zi olan Boluda evvelce — bir buçuk, iki Hraya güçlük'e satılan bir araba odu - nun bugün üç buçuk, dört liraya ka « SON POSTn Boyabadda iki köylü taşla öldürüldü Boyabâd, (Husust) — Boyabâda bağ- h Yukarı Akpmar köyünde bir cinayet olmuştur. Dilsiz oğlu Yakub köyden Şakirin kızile dil kavgasına başladığı bir asırada Şakir gelerek kavgaya mü- dahale etmiş. Fakat bu sırada Şakirin komşuları Şakirle bir olup Yakubu ta- şa tutmuşlardır. Atılan taşlardan biri Yakuba isabet etmiş ve ölümüne aebeb olmuştur. Şakirle kardeşi Hasan, zan altına alın- mışlardır. * Şehrimize bağlı Asarcık köyünde bir cinayet olmuştur. Köy heyeti ihti- yariyesinden Mehmed Dökmedi ile ay- ni köyden Ali karısı Satı arasında bir| kavga çıkmış, Satı kendisine küfür et- tiği için Mehmed, yerden kaptığı bir taşı kadının kafasına indirmiş ve Satı- yı cansız yere sermiştir. Katil yakalanmıştır. Trabzonda Atatürk Onun arkasından (Baştarafı 1 inci sayfada) güçtür. Dün sabah saat dokuzu beş ge- çe dünyanın en büyük hâdiselerinden biri vükum geldi, Atatürk öldü. Bu hâdise karşısında sade bizler, yani O Büyük Adamın küçük vatandaşları de- ğü, bütün dünya müteessir olacak ve heyecandan benim gibi söyleyecek söz bulamıyacak. Şu satırları yazarken kulaklarım öğ- le neşriyatını dinlemek üzere radyola- rın etrafına toplanmış olan bütün bir milletin hıçkırıklarını duyuyor. Bu hıç- kırık hengâmesi içinde kendimi ve kendimizi teselli edebilmek Üzere ke- lime bulmak imkânsızdır. Dün bu büyük tarih hâdisesi her ta- rafta gözyaşları döktürmeye başladığı sırada evvelâ kimse haberlere inanmak istemedi. Onun ölmüş olmasını kimse bir türlü kabul edemiyordu. Fakat acı hakikat o kadar kat'1 idi ki inarmaktan başka çare kalmadığı zaman bütün ruhlar derin bir isyan geçirdi ve niha- yet dünyanın en büyük hakikati olan ölüm karşısında bütün başlar tevek- külle öne eğildi. Biran içinde bütün takatleri tüketen, bütün vicdanları is- yana sevkeden, bütün gözleri sıcak gözyaşlarile şişiren bu Inanılmaz ölüm eğer insanların hayat karşısında mağ- lübiyetleri demekse bu Atatürke hiç yaraşmıyan birşeydi. Bütün ömründe yalnız muüzafferiyeti ve yalnız galebe- yi düşünmüş ve bunları daima avucu- kuvvetli bir varlığın mağlüb olması ne acıklı ve ne feci bir mağlübiyet olur- du. Atatürk bu mağlübiyeti kabul et- memek için herşeyi yaptı. O hiç affet- miyen gaddar hastalığa mağlüb olma- mak için ruhunun bütün kuvvet ve — norjisile ölüme karşı koydu. Biz fâni- leri kolayca alıp götürebilecek olan bu hastalıkta onun tükenmiyen rühf kud- reti çok uğraştı. Fakat heyhat Ata- Trabpzon, (Husust) — Bundan bir müd- det evvel Trabzon belediye meclisince şehrin işlek bir meydanına rekzedilme- sine karar verilen Atatürk heykelinin yapılması için bülceye yüz kırk bin lira tahsisat konmuş ve san'atkârlarımız ara- sında müsabaka yapılmıştı. Müsabakaya iştirak eden eserler arasında jüri heyeti- nin kararile birinciliği heykeltraş Ne- jadla Ratip Âşirin müşterken yaplıkları maket kazanmıştır. Maket son günlerde san'atkârlar tarafından şehrimize — geti- rilmiş; valinin daveti üzerine Partide ya- pılan toplantıda san'atkârlarımız eserleri hakkında izabat — vermişlerdir. - İzahatı müteakib eser Trabzon için muvafık gö- dar vükselmesi ve karın hâlen devamı hatkı haklı olarak düşündürüyor. rülmüş ve takdirle kabul edilmiştir. Re- #im maketi göstermektedir. AAAT Tokat belediye reisi seçimi yapıldı F mak gazetesi neşriyat direktörü Dr. Hiğe seçilmiştir. Resim Tokat belediye çamı gösteriyor. Remzi Topçam yirmi üç reyle reis - azalarını ve belediye reisi Remzi Top- Milli Kahramanın hiçbir faniye nasib olmıyan hayatı (Baştarafı 2 inci sayfada) milletini zulüm ve istibdad altında inle- ten düşmana geliyor... 1 teşrmisan! 1922 de, Büyük Millet Meclisinin bir hamle- gile Osmanlı saltanatı devrilip gidiyor. (Koca bir tarih değişiyor. İnönü, Sakarya, Dumlupınar galibleri, (Lozan) da açılan siyasi harb meydanın- da daha büyük zafer kazanıyorlar. Türk milletinin eski ve yeni dünyanın millet ve hükümetlerile ayni safta yaşamak hakkını Ihraz ettiğini isbat ediyorlar. Cumhuriyet . 1923 genesi teşrinievvel ayının 29-30 gecesi tam saat (20,30) da (Türkiyo Cum- |huriyeti) ilân ediliyor. Millet Meclisinin Mustafa Kemal), ilk defa olarak (Cum- hurrelsi) makamına geçiriliyor. Bitti mi?.. İnkılâblar Hayır.. asıl hâreket bundan sonra baş- lıyor. İnkalâb, İnkılâbı takib ediyor. Gazi lik bir mosafe katettiriyor, Anafartalar ve Dumlupınar galibinin terakki ve tekâmül harbleri iktısad, zi- raat, sanayi, umran sahasında da hergün zaferler kazanıyor. Bitiyor mu?.. Hayır.. bitmiyecek... Onun rejimini ya- şatmak.. önün, Türk gençliğine emanet ettiği Cumhuriyeti, medeniyet dünyası- nın son merhalesine kadar ulaştırmak.. onun hiçbir ap kalblerden çıkmıyacak o- lan manevi varlığını azab içinde bırak- mamak için (Atatürk rejimi) nin çalış- mak ve muvaffak olmak cidali durma- Trakyada nalband kursu Bdirne (Husust) — İstanbulda Seli « miyede kurs görmekte olan Trakya nal- bandları bu ay içinde şahadetnameleri « ni alacakları için köylerde sıra bekliyen dördüncü grup bu ay sonuna doğru İs - tanbula gönderilecektir. Bunların yatı ve yiyecek masrafları Ziraat Vekâletinden, sileleri — ile kendi ceb harçlıkları da Umumi Müfettişlik ta- rafından verilmektedin. nun içinde tutmuş olan dünya kadar| * bu kararı vermesinden tam 14 dakika| sonra (yani saat 20,44 de) (Müşir, Gazi | Mustafa Kemalin kurduğu rejim, on beş| sene zarfında Türk milletine yarım asır- | Sayfa HN daha çok zaman ağlayacağız, fakat bu ölüm yeis veremez türk lıı_yıtmd.ı ilk ve son defa mağlüli oldu. Ölümle karşı karşıya, pençe pençeye bir Türk kahramanına yakıı şacak tarzda uğraştıktan ve boğuştuks tan sonra — hayır hayır Atatürk mağk Jüb olmuş sayılmaz. Bu ölen Büyük İnsan artık hayatın hududlarından çı« kıp tarihin ebediyetine geçmiş oları Türklerin sevgili Atatürkü mağlüb ob muş değil, ölümü ile de bize bir misal vermiştir. Ölüm meleği karşısına ge Tin hayatın değişmez kanununu kene disine tebliğ edinceye kadar hastalıks la kahramanca mücadele eden bü bil- yük Türk kanunf bir emir karşısında kalmamış olsaydı kendisini teslim et « merzdi. Kanun.. Kanun. Buna karşt muhalefet edilmezdi. Gözlerini kapadı ve leslim oldu. Evet Atatürk hastalığıt mağlüh olmadı, kendisini mağllübiyet demek olan ölümün pençesine tes« lim etmedi; sadece kanuna itaat ettl Kahranıanca yaşayan ve her şeyle kahi- Tamanca dövüştüklen sonra kahraman- lar gibi ölen bu en büyük Türkün ma- nevt varlığı huzurunda hürmet ve 'tes- limiyetle başlarımızı eğelim, onu içi « mizin en derin köşesinde bütün yaptı- ği ve yarattığı şeylerle birlikte hatır- layarak ona kendimizde ve kendimizi onda görelim. O, Türk milletinin şah- Tanmış ima' kırılmaz iradesi ve tü- kenmez enerjisi idi. O, bi içimizde çıkmıştı, gene e girdi. ürk öldü. Arkasından ağlarız ve çok zaman ağlayacağız. Fakat bu ölüm bize yeis veremez. Çünkü ne o bizden başka bir şeydi, ne de biz ondan ayrı k. Vatandaşlarım sınlar Ak türk Sölmedi. Atatürk tekrar millet arasına karıştı. Atatürk bizim her nee fesimizde yaşıyor ve bizi albimirin her darbesinde Atatürkün kalbi hâlü çarpıyor, hâlâ hâlâ, ve ebediyete kas dar. Muhiddin Birgen Kocaeslinde köy eğitmenleri çoğaltılıyor İzmit, (Hususi) — Arifiyede yapılan eğitmen kursu binasının inşaatı sona er- miştir. Bunun, birkaç gün içinde mera- simle küşadı yapılacaktır. Yeni bina, tam bir eğitmen okuludun İçinde lüzumlu her türlü konfor ve tesi- sat mevcuddur. Kocaeli vilâyeti, köy kalkınmasına ge. niş bir önem vermektedir. Bu da tahakkuku peşinde ileri ve ime Jar atılmıştır. 5 senelik plânı göre, ber köyde, göze çarpan varlıklar vücud buls maktadır. Köy meydanları, sağlık işleri, helâların köy ortasından ka ışıklı köy evlerinin yapıl ma, yatma, misafir odaları gibi... | Köye eğitmenler de girince, manzara pek başka olmaktadır. Bugün İzmitin 100 |köyünde 100 eğitmen ve 100 eğitmen 0- kulu vardır. Eğitmen okulu ders devre- sine, her sene devam edecek ve bütün İz- mit köyleri birer eğitmen okuluna ve eğit mene kavuşuncıya kadar kurs açık buse Tunacaktır. Bundan sonra da köy muallim mekte« bi olacak olan binada, münhasıran zeki köylü çocuklar yetiştirilecektir. Halk ne diyor ? (Baş tarafı 3 üncil soyfada) mış, teneffüste ağlamayan — arkadaşımız yoktu. Hocalarımızın tesellileri fayda ver- miyordu. Hiçbirimiz derse girmek İstemi- yorduk. Sokağa çıktığımız zaman herkt- &n gözlerini yaşlı buldum. Bu beni daha gok özdü. Onu nekadar çok seviyorduk. Atatürkt hiç unutmiyacağız. O, — dalma bizim babamız olarak kalacak! © Salim Hamdi Rrdağ (16 mart cad- desi, emekli müallim): — Hu sabah kahveye çıkmadım. Mü « verziler ikinci tabi diye bağırıyorlardı Günleri şaşırmışım, ayın 11 1 sannediyor- tabı yapıldı san- dım. Sonra karşıki komşu ağlayarak: — Atatürk ölmfiş! Deyince — şaşırdım. Fakat inanma - dim. Gene çıkarılan uydurma şayialır- dir dedim. Pakat dişarı çılıp da gazete- lerde bu müdhiş haberi okuyunca bey - nimden vurulmuşa döhdüm. Varlığımı - m., sağlığımımı kendisine medyun bulun « duğumuz bu eşsiz Insanın ölümü kargı - sında kendi yaşayışımdan utandım. Türk mailleti bütün tarihi boyunca bu — derece M-. bir acı görmemiştir. ve görmiyecek- Ş Nusret Safa Coşkun * , Ç A -i — HLA ee dd a Gi eei et n n — —— ——— AAA ĞÜ RÖÜZEEEEİ