ArE MAŞT N SKŞ 4 $ & ıı k & NT AA A AT ASA K ; ! 8 Sayfa SÖON POSTA Birinciteşrin 26 insanlar ne şeyler yutabilirler? Nişanlar Bir âemet çengel iğme ve bir vida yutmuş olan İki alacanın röntgen filmleri Dünyanın en meşhur operatörlerin den Amerikalı Dr. Chevalier Jackson, şimdi 72 yaşındadır. 'Teneffüs yolu ameliyatlarında, uzun senelerin tecrübesile derin bir ihtisas kesbetmiş olan Dr. Jacokson, insanın herşeyi yutabilecek vaziyette olduğu- na kanaat getirmiştir. Dr. Jackson'un, ameliyat neticesin - de teneffüs yollarından ve gırtlaklar - dan çıkardığı muhte$if ve mütenevvi eşyanın sayısı birkaç binden fazladır. Meşhur operatör bu eşyalardan bir ko- leksiyon yapmıştır. İ KüçMürkünlü yırm kaçi BiPlur f takkmleğiklörelön san'atkâr Sigrid Gurie Genç kız Londrada resim tahsil ederken çay ekmek yemiş, para biriktirmiş ve Holivuda gelmişti. Geldiğinin haftasında da Sam Goldwin'i görmeğe muvaffak olarak derhal “ Markopolonun maceraları ,, filminde baş rolü a'rrıştı Gary Cooper ile çevirmiş — olduğu «Markopolo'nun maceraları» filmi ve Charles Boyer ile çevirmiş olduğu «Ce- zair batakhaneleri» filmindeki roller| ile dikkat nazarlarını — üzerine çeken Norveçli sinema yıldızı Sigrid Gurie- yi okuyucularımıza tanıtalım: Fevkalâde cazib ve güzel gözlere malik olan Sigrid Gurie henüz altı ya- şında iken bile (aktris) olmak heve -| sinde idi.. Ebeveyni onun aktrislik yapmasını istemediklerinden bizzarure mektebe devam etmiş ve derslerinden hariç res- samlık kurslarına gidip gelmeğe baş - lamıştır. Sigrid Gurle bu hevesini on dört se- ne yaşatmıştır. Babası onun ressam olacağına ka - nâat getlrvms tahsilini tamamlaması için Londraya göndermiştir. Sigrid Lon drada küçük bir odada ikamete başla - mış ve para ktirmeğe başlamıştır. Yalnız çay ve ekmek ile yiyeceğini temin etmiştir. Parası çoğaldığı vakit baba ve ana- sına haber vermek lüzumunu duyma - dan Amerikaya giden vapurlardan bi - rine binmiştir. Vapur yolda iken ebe - veynine telgraf çekmiş ve şu cevabı al- ıDuıısIr her ne İse sana hayır dua- lar ederiz.» Nevyorka varır varmaz, bir kolayı- nı bulmuş, Holivuda giden tayyareler- den birine atlamıştır. Holivudda ülk işi Sam Goldwyn İle karşılaşmak olmuştur. Yüzlerce kim -| senin kendisini bir türlü göremedik -| leri bu meşhur san'at adamı ile görüş- meğe de muvaffak olmuştur. Sam Goldwyn onu kısa bir imti -| handan geçirmiştir. Temsil eylemiş ol-| duğu İbsen'in bazı eserlerinin rolle - Tinde büyük bir muvalffakiyet göster - miştir. Genç kızı fevkalâde takdir etmiş ©- lan Sam Goldwyn çevirmeğe hazırlan - dığı «Markopolonun maceraları» fil - minde ona Gary Cooper'in partöner - liğini vermiştir. Sinema âleminde böyle birdenbire | baş rolü yapmağa başlamış olan san -| atkâra ender rastgelinir. Bu filmden sonra Charles Boyer ile birlikte «Kasba * Cezair batakhane - leri» filminde baş rolü oynamıştır. Bu iki filmdeki Sigrid Gurie herkes tarafından fevkalâde bir surette beğe - nilmiştir. Rozalind Russel Amerikaya döndü... İngilterede Denham stüdyolarında maruf İngiliz san'atkârı Robert Donat ile birlikte (La M Citadelle) filmi » ni çevirmekte ©- lan - Amerikanın en cazib yıldızla- rından güzel Ro- zalind Russel, bu filmdeki işini bi- tirmiş ve Ame « Yikaya dönmüş - tür. Güzel yıldız. Rozalind Russel Holivud'da bir müddet istirahat ettik- ten sonra büyük bir film çevirmeğe başlıyacaktır. — Küçük sinema haberleri Abel Gance'in çevirecek olduğu (Louise) filmine güzel yıldız Ginette Leclerc de dahil olmuştur. * Georges Rigand da Amerikaya dönmek Üzeredir. Orada Universal kumpanyası hesabına bir film çevire- cektir , #“MEXDK | Sinema dünyasında yer: bir boşanma JeanMurat ile Annabella nihayet ayrıldılar Diyorlar ki: “Annabella bir Amerikan san'atkârını seviyor. Kocası bundan dolayı kendisinden ayrıldı,, | Sigrid Gurie «Cezair Batakhaneleri» filminde ı Anmnabela dün kocasile Güzel yıldız Annabella — ile kocası san'atkâr Jean Murat ayrıklılar... Bu haber değil yalnız Fransada, fakat sa - ir bütün memleketler sinema muhitle- rinde ve sinemayi sevenler — arasında büyük bir heyecan uyandırdı. Birbir - lerine pek bağlı olan, daima birbirle - rinden tam mânasile anlaştıklarını i - lân edip duran bu san'atkârların ay - rılmağa karar vermeleri herkesi şa - şırttı, Bu iki san'atkârın her birinin bir ta- rafta film çevirmesi; birinin uzün boöy- lu Hindistan seferine tek başına çık - ması, diğerinin Holivudda, Londraya dolaşması; ne de olsa bir ayrılık mu - kaddemesi gibi telâkki edilmişti. " Fa - kat her iki san'atkâr — da bu şaylaları böyledi, bugün de böyle! şiddetle yalanlamışlardır. Henüz bir buçuk sene evvel Anna4 bella ile Jean Mürat'nın san'at hayu! * ları hakkında söyledikleri sözleri bu « gün hatırlatmak hoş bir şey olaca - « tır. Bu, insanların ne de çabuk kanrat' ve fikir değiştirdiklerine bariz bir vzi* saldir. Jean Mufrat diyordu ki: «— Müşterek hayatımızda vuku lan ve bazan cidden uzun süiren bu : rılıkların müz'iç olduğu yorum. Fakat hiç birimiz bundan dola* yı hattı hareketimizi değiştirmek fik * rinde değiliz... Bir karı kocasını; bir koca karısın! zevkinden mahrum ettirirse doğru hâ* reket etmiş olmaz.. (Devamı 11 inci sayfada)