Filitündüznüüülülük Niğde tahrirat kaleniinde Başlayıp Tatanbakla yet hayatı: 7 Devlet kapısında elli yıl Yazan: Eski Dahiliye Nazırı veeski meb'us Ebubekir Hâzım Mahmud Hamdi paşa saraya “ Kendimi | doymazlar defteri | ne yazdırmak istemediğim için hiçbir emel ve arzum bulunmadığını atebei seniyelerine yüzler sürerek arzederim. ,, cevabını vermişti Bu iki paşa, birbirlerile baba, evlâd gibi yaşıyorlar, vali Abdurrahman pa- şa ile de mütekabil bir hürmet ve mu- habbetle görüşüyorlardı. Evvelce, uzaktan uzağa olsun Mahmut Hamdi ve Arif paşaları tanımıyordum. Macar asılzadelerinden olduğu halde ) timize iltica ve ihtida ederek derece derece müşirliğe kadar yüksel- miş ve kendisini Abdülhamid II ye zi- yadesile sevdirmiş olan Mahmud Hamdi paşa tam alafranga bir hayat y ordu. Haftada bir defamuayyen bir gece- 'de mükellef ve danslı çay Ziyafetleri verdiği gibi, her akşam çayında da mutlaka sevdiklerinden kadınlı erkekli beş on kişi bulunuyordu. Paşanımn nezdinde bulunduğum sıra- larda, birkaç ay fasıla ile, iki defa ma- beyin başkitabetinden şifreli telgraflar geldi. Bunlarda le deniliyordu: «Hak sâmli ranelerinde berke- mal olan teveccühatı mülükânenin ye- # bir eseri ibraz buyurulmak üzere ne arzu ettiğinizin serian arz ve iş'arı şe- refsadır olan iradei serfiyei şehriyari ü- zerine tebliğ ve cevaba intizar olunur.» Paşa, birinci telgrafa: tafı seniyenin her nev'ine mazhar olduğumdan kendim için hiçbir arzu emelim yoktur. Evlâdlarımın, yani & kinci orduyu teşkil eden asâkiri mülü- kânenin teraküm eden maaşlarının ila- sını lâzım gelenlere emrü ferman bu- yurulmasını istirham ve eyyamı ömrü âfiyeti şahanelerinin müzdad olmasına dualar ederim.» diye cevab verdiği gi- bi ikinci telgrafa da şöyle mukabele et- mişti: «Cenabihak ömrü iclâli mülükânele- rini müzdad etsin. Zatı şevketmeâbı şı hanelerinden istihkakımdan kat kat ziyade ve her türlü eltafa mazhar ola- geldiğim cihetle kendimi (doymazlar defteri) ne yazdırmak istemediğim için hiçbir emel ve arzum bulunmadığını atebel seniyelerine yüzler sürerek arz- ederim...» Mahmud Hamdi paşa, ilk defa ziya- retine gittiğim zaman, bana umduğum- 'dan fazla iltifat etti. Kendisine sık sık gelir ve çay ziyafetlerinde bulunursam, memnun olacağını mükerreren söyle- di Mahmud paşa, vali paşa ile pek se- rim, fakat böyle oldu. Siz burada bu- lunsaydınız olmazdı. Paşanın dangalak kâtibi yok mu? İşte onun bana getirdi- Ki bir telgrafı verirken aldığı tavır ve söylediği sözler, beni fena halde kız- dırdı, sinirlendirdi. Böyle hiç yoktan başlıyan kırgınlık aradaki vasıtaların beceriksizliği, idaresizliği ile ilerledi. Müşürü ziyarete devam n. Fakat bazı müfsidler: — Vali, müşür ile barışmak - için, muttasıl muavinini ona — göndererek varıyor, gibi şaylalar çıkarınışlar. Abdurrahman paşa: — Artık müşlir ile görüşmeğe niha- yet vermeniz iktıza ediyor, dedi. Bun- dan sonra kendisine tesadüf ettiğiniz her yerde gene hürmetkârâne davran- makla beraber evine gitmeyiniz. Ben de ziyaretlerime nihayet var- dim. ( Müşür paşa bir müddet için izinle İs- tanbula gitmek, galiba tâmir edi şantaşındaki konağını görmek du. Fakat her nedense padişahtan mü- saade alamıyordu. Nihayet paşanın mu- sırrane istirhamı üzerine, Bulgaristan prensinin İstanbulu ziynretle &«vdetin- den sonra bu iznmin verileceği müjdi ni aldı. Fakat bu vald de yerine getiri medi. (Arkası var) Günün Bulmacası 1 — Unla, yağla, peynirle yapılan şey - gökyüzü a 2 — Süt veren bir hayvan - badıhavâ. viştiklerinden, hemen her mülâkatla-| 3 — Kansı, anası babası, çocukları. rında, tekaüd olunca Sultan Mahmu- dün türbedarlığını padişahtan — istiye- rek her türlü dağdağadan âzâde olduk- ları halde Nişantaşındak! konağında ve 'Abdurrahman paşanın Kuruüçeşmedeki yalısında birleşip uzun müsahabelerde bulunmakla bahtiyar olacağını söyler- d Bu mütekabil hürmet ve muhabbet-| 19 te benim de biraz hizmetim vardı. Çün- kü her ikisi arasında yegâne vasıla ol- duğum için, sözlerini birbirine muhab- bet ve hürmetlerini artıracak - surette süsliyerek naklediyordum. Komşu hükümetlerden biri, vilâye- tin merkeze en uzak köylerinden 280 evli bir köyü tamamen yaktırmış ve kadın, erkek, çoluk çocuk olmak üzere elli kişiyi de öldürtmüştü. Memur ol- duğum tahkikatı yapmak zımnında mutlasıl ulu dağlardan aşarak altı gün- de varabildiğim köyde, dizanteriye tu- ım için bir aydan ziyade kal- mışlim. Bu esnada, Fransızların «Mal antandu» dedikleri yanlış anlama ka- bilinden olan bazı sebebler Abdurrah- man paşa ile Mahmud Hamdi ve Arif paşaların aralarını fena halde açmış. Padişah da barışmalarını emretmiş, fa- kat gene barışmamışlar. Bunları, Edirneye döndüğüm zaman eselle Dğmdm Aralarındaki dargınlığa rağmen, vali Paşa, müşür ile görüşmeme mani olmak v İlk ziyaretimde, bu hâdiseden ziyade mahzun olduğumu müşi gsöyledim. öa — Evet, dedi, ben de çok mükedde- İ | 4 — Faka basmamak. $ — «Boynumun arka tarafi». demekten daha başka türlü demek Caha doğru olur. 6 — Altı okka - yüksek. 1 — «eVermek» İn zıddı - aıfat. B — Emmeok masdarından emri hatir - lü- tife. 9 — Tirenin sarılı bulunduğu şey - Tüz- gâr. - Beyas - Bursanın meşhur meyvala- rından biri. YUKARDAN AŞAĞI: - dallı budakit kamaşların 2 — Piş - kırmızıya benzer bir renk - be- yaz 3 — Kabul etmemek. 4 — İlâve - hatırlamamak 5 — Hatıtlasak « bir nota. 6 — Alaturkacı bir bestekâr - iskambilde birli, 7 — Merhabalaşmak - yemek. 8 — Keder - atlı nakil vasıtası, © — Meseleler - dem, iğ ©0 © Y a vW N S ; | E SON FPOSTA — F Mısır şampiyonu şehrimize geldi Kafile ile gîikî Mısırlı yüzücü bugünkü Boğazı geçme müsabakasına iştirak edecekler Festival münasebetile futbolenlarımızla vör- | karşılaşmak üzere davet edilen Mısır şam - piyonu Ennadiyülehi! futbol takımı dün sa- at on altıda limanımıza gelen Romanya va- pPuru ile şehrimize vasıl olmuş, Gülata tih - tuminda meraaimle — karşılanmıştır. — Yirmi iki kiştden Hbarot Musirii sporcu kaftlesitin on altısı futboleudur. Bunlar, — kaleci Aziz Fehmi, Hasan Zibmi, müdafi İbulsahi, Kâ - mil Mes'ud, Ahmedül Hasan, muavin Murad Fehmi, İsmal! Refet, Hüseyin Elfad, müha - cim Mahmud Muhtar, Lebib Mahmmad, Ha- ni Kâmü, Abdülmeciâ, Hüseyla Hamdi, Ba- Kaval'dan ibarettir. Hasan Zihni, İbni- satd, ve Murad Fehmi ve Salihten başka bü- tün oyuncular entermasyonaldır. — Kafileye Ennadiyülehli klübünün umumi kâtibi Da - vud Hamdi riyaset elmektedir. Mısırlılar arasında Mastafa Abdürazık ve Abâfümeeld adında iki yüzürü de mevcud - dur. Misirh yüsücüler bustn yapılmcak olan Boğazı geçme müsabakasına iştirak edecek- âoğâıı geçme yüzme müsabakası Festival komltesi tarafından tertib ediler mukavemet yüzme yarışlarının birinctliği bu gün Anadoluhisarla - Bebekdeki Galutara - ray klübü arasında yapılacaktır. Müsabaka- ya snat onda başlanacaktır. Taralıya tenis turnuvası 'Tarahyanın senelik teniğ — turnuvasının Dömi finali bugün, finall de yarın Tarabya kortlarında tek, çift ve müuhi maçlar o - larak yapılacaktır. Mevsimin son at yarışları Mevsimin altıncı ve sonumcu at yarışları yarın Vellefendi koşu mahallinde yapıla - caktır. Bu son müsabakanın çak hararetli e- Yacağı zannelunmaktadır. Fuar maçları ktugün başlıyor İzmir fuar maçları bugün dürt takım ara- sında yapılacak türnüuva — ile başlıyacaktır. İstanbul, Ankaza ile, İzmir de Trakya iİle oy- mıyacaktır. 9 uncu Balkan oyunlarına işlirake karar verildi 12 Eylülde Belgradda yapılacak olan 9 un- cu Balkan oyunlarına iştirak etmeğe karar verilmiştir. Vaktin çok gecikmiş — olmasına Bingen İstanbulda kamp yapmak imkârı ha- ü olmadığından, atletlerimiz 1 Pylülde İs - tanbuldan hareket edecekler ve müsabaka- lara Belgradda hazırlanacaklardır. Finlandiya güreşcileri Sah günü geliyorlar 'Türk milli güreş takımı Ile karşılaşmalar yapacak olan Finlandiya — mülli güreş ekibi Sah günü saat 16 da şehrimize gelecektir. Finlandiyalilar bir günlük — istirahatten sonra Çarşamba — günü saak 9 da Takabnde Türk mili güreş takımile karşılaşacaklardır. Amerikalı atletler Macaristanda Avrupa turnesine çıkarı Amerikalr atlet - lerin bir kafilesi bugünlerde — Macaristanda bulaunmaktadır. Macar atletleri İle yaptıkla. ci karşılaşmaların neticeleri şunlardır: 200 metro — Elerbe (Amerika) 91 7/10. 400 metre — Howalis (Amerika) 47. 810. 110 maninit — Wolcott (Amerika) 1£. 5/10. 400 manlali — Patterson (Amorika) 52. /0 Uzun atlama — Watao (Amerika) Tum, 48. Sırıkla yüksek atlama Wörmerdon (A - merika) 4 m, 27. Gülle atma — Watson (Amerika) 18. m, 50. KESERN Güreşciler Macarları 4 -2 mağlüb ettiler Dün gece Yaşar ve büyük Mustafa güreşmediler. Kazandığımız bütün galibiyetler tuşla oldu Macar güreşeileri ile üçüncü ve son|daha hâkim güreştiği halde berabere i müsabaka da dün akşam Taksim stad- yomunda yapıldı. Birinci müsabakaya, nisbeten zayıf bir takım çıkarılmış, buna rağmen Macarla- rı 5-2 yenmiştik. İkinci müsabakada ise misafirlere biraz daha müsamaha göste- rilerek 43 gibi bir galibiyetle iktifa e- dildi. | Güreşcilerimiz bu son müsabakaya, en iyi diyebileceğim Bir takımla çıkacakla- |rı için, Macarların hakiki kıymetini öğ- renebilecek ve bizim ekiple mukayese e- debilecektik. Bu bakımdan bu son müsa- bakanın ehemmiyeti fazla idi. Seyiret de bu ehemmiyeti benimsemiş olacak ki geçen müsabakaya nazaran stadyom biraz daha kalabalık. 56 kilo: Söke - Kenan İlk müsabakada G1 kiloda güreşen Sö- | |ke ikinci müsabakada 56 da güreşmişti. .di Kenan ile gene 56 kiloda güreşi- Fyor. Güreş Greko-Rumen. Orta hakemi de Macar. Her iki güreşci ilk dakikalarımı birbir- lerine geldikleri el enselerle geçiriyor- lar. Bu el enseler ilk devrenin sonuna kadar devam etti ve berabere olarak bit- ti. Bunu takib eden birinci üç dakikaya Macar altta, Kenan üstte olarak başlan- dı. Kenan üstte iyi çalıştı, fakat ne çare ki netice alamadı. İkinci üç dakikadayız. Macar Kenanın üstünde çalışırken ha- tahı bir hareket yaptı. Kenanın arkadan kolunu kıvırmaya çalışıyordu. Kenan gü- reşi bırakmaya mecbur oldu. Kenanın bu hareketinden istifade eden Macar bizim güreşcinin sırtını. yere getirdi. Macar ha- kem de tuş oldu zannederek düdüğünü öttürdü. Halk itiraz etti. Yan hakemler de bu kararı saymadıkları için güreş ye- niden başladı. Ayakta itişme şeklinde de bitti. Netice: Macar Söke yirmi dakiltalık gü- reştemn sanra sayı hesabile galib. 61 kilo: Fabian - Halil 61 kiloda göreşecek olan Yaşar 64 ki- loya çıktığını federasyona haber gönder- mek suzetile bildirmiş ve tartı saatinde muayyen yerde isbatı vücud etmemiştir. Macarlar daha hafif güreşlere — girerok kazanmak için kiloda düştükleri halâe Yaşarın bu hareketini güreş ajant iyi karşılamamış ve bu vaziyeti alenen halka bildirmiştir. Güreş ajanının fikrine ben de iştirak ediyor ve Yaşarın bu hareketini doğru bulmuyorum. Her ne İse biz müsabakayı seyretmeye devam edelirm. İkinci müsabakada 66 kiloda güreşen Fabian bu güreşini kilo düşürerek 6L de Halil ile yaptı. Birinci on dakikada da sayı hesabile galib sayıldı. İlk üç dakika- ya Macarın isteğile ayakta başlandı. Fa- kat Nacarın alnından yaralanmasile ya- rıda kaldı. Güreş tekrar başladı ve bir itişme şeklinde de bitti, Netice: Macar 20 dakikalık Greko-Ru- men güreşten sonra ittifakla galib. 66 kilo: Şevdi - Yusuf Aslan Güreş Greko-Rumen. Müsabaka başla- dığı zaman Yusuf Aslanın çok — güzel hamlelerine şahid oluyoruz. Şevdi bizim tecrübeli Yusuf Aslana iyi dayanıyor. Birinci devre sona erdiği netice- nin ekseriyetle berabere bittiğini ilân e- diyorlar. İlk üç dakikaya Yusuf Aslan Macarm üstünde olarak başladı. Yusuf iyt çalışıyor, fakat Macar kaçıyor. Macar kaçtı, Yusuf kovaladı. Bir an geldi ki Ma- car kaçamaz oldu. Takatı kesilmişti. Sır- tı yere gelmek üzere idi, fakat imdadına gönk yetişti. Bu suretle muhik bir mağ- lübiyetten şimdilik kurtulmuş oldu. İkinei üç dakikada Macar Yusufun üs- tünde hiçbir şey yapamadı. Güreş tek- rar ayakta başladığı zaman Yusufun ra- kibinf tutup yere vurduğunu görüyoruz. Hasmımı çok güzel bastıran Yusuf 18 da- kika 48 saniyede güzel bir tuş yaparak galib geldi. 72 kilo: Madaraş - Celâl Güreş serbest. İlk altı dakikada Celâl lân edildi. Birinci üç dakikaya — Macat üstte başladığı halde Celâlfin daha iyi güreşerek puvan aldığını görüyoruz. İkinci üç dakikadayız. Celâl üstte çalı- şayor. Bu arada Macarı kaldırıp kaldırıp yere vuruyor. Bu üç dakika da bitti. Üçüncü üç dakikaya ayakta başladılar Celâl daha hâkim güreşmeğe başladı. Beş altı saniye sonra da Celâl rakibini kıstırdı ve fevkalâde güzel bir tuş yaptı. 79 kilo: Kavaç - Mersinli Ahmed Macarların en iyi güreşcilerinden biri olan Kavaçla Mersinlk Ahmed arasında- ki bu güreş serbest olarak başladı. Mersinli fevkalâde güzel güreşiyor. Halk kendisini alkışlıyor. Müsabaka seri ve zevkli geçiyor. İlk altı dakika bera- bere bitti. Biraz manasız bir karar ama |(bir şey yapmak elimizden gelmiyor. İlk üç dakikaya Mersinli yerde Macat üstte çalışmaya başladı. Fakat Macarın Mersinliye hiçbir şey yapamadığını gö- Tüyoruz. 4 İkinci üç dakika, Mersinli Macarı ezi; yor. Yerden yere vüruyor. Fakat Macar fevkalâde güzel kurtuluyor. Üçüncü üç dakikaya başlar başlamas Mersinli rakibini tuttu, yere vurdu. Ne- ye uğradığını anlamıyan Macar — sırtını yerde buldu, Bu güzel tuş 12, 16 saniyode oldu. Büyük Mustafa, idman yaparken kar şından yaralandığı için 87 kilolük mü> sabaka yapılamadı. Ağır: Polataş - Çoban Mehmed Güreş Greko-Rumen. Macarların en iyl güreşcisi Polataş ile Çobanın müsar bakam zevkli olacağa benziyor. Daha ikinci dakikada Çobanın güzel bir bel kapmasile Polataş yerde, Ço- — ban da üstünde. Çobanım altında çok fe- na vaziyette kalan Polataş bir tuştan çok zor kurtuldu. Bir iki saniye sonra Çoba- nn Polataşa nefiş bir burgu taktığını gö rüyoruz. Polataş bu burgudan kurtulmak için çok uğraştı, fakat 4 dakika 20 sani- yede sırtını yere yapıştırmaya mecbur kaldı. 56 kile: Harvat - Emin Güreş müsabaka harici ve Greko-Ru men. Evvelki gece Emin bir haksızlık neticesi Harvat ile yaptığı müsabakayi tuşla kaybetmişti. Bakalım bu akşam nt yapacak. İkinci dakikada Harvat Emini altına aldı. Emin çok güzel bir köprü kurdu, Macar bastırıyor. Emin yeuilme mek için müdhiş bir kuvvet sarfediyor. Halk kendisini teşei ediyer. Saniyeler çok heyecanlı geçmekte. Emin kurtuldu Âferin çocuğa. Bu vaziyetten kurtulmak her güreşciye nasib olmaz. Ayağa kalle tılar, Devre ayakta bitti. Birinci üç dar kikaya başlandığı zaman Harvat Emini gene altına aldı. Emin gene köprüde, bundan da kutruldu. Fakat çok yorulk muştu. Müsabaka tekrar başladığı 2zer man Harvat Emini kolaylıkla bastırdı vt 13 dakika 20 saniyede tuşla galib geldi. 72 kila: Proka - Faik Bu güreşte müsbaka harici ve Grekör Rumen olarak yapılıyor. Faik ilk dakir kalarda Macarı altına aldı. Çevirmeyt? çalışıyor. Macar yenilmemek için müd hiş bir gayret sarfediyor. Proka alnımdaf yaralandı ve güreş bir müddet durdi Müsabaka tekrar ve sert bir tarada ba$” ladı. Devrenin” sonuna kadar da ayakli devam etti. ğ Birinet üç dakikaya Macar altta, Faik üstte olarak başladılar. Faik çok çalışıyor ve Macarı eziyor, fakat neti€ alamadan üç dakika bitti. İkinet üç daki” kada Macar üstünde çalıştı, fakat bir şef beceremedi. Son dakikalarda ayakta bif” birlerine bir şey yapamadan geçti. Netice: Ekseriyetle Faik galib. Umumt netice: İstanbul muhteliti Bgalib.