— Saç kıvırma makineleri. Yüzüne baktım, tekrarladı: — Saç kıvırma makineleri. Bir kere daha tekrarladı. , — BSaç kıvırma makineleri. Artık tesbih çeker gibi birbiri “arama B _ıı!u bile almadan tekrarlıyordu. Bir kardeş katilinin muhakemesine başlandı Suçlu kardeşini karısının namusuna tecavüz ettiğiiçin öldürdüğünü söyledi Bir ây kadar evvel Kartal civarın- miş olacaktır. » Eminönü meydanındaki han ve dük- kânların istimlâki on beş güne kadar bit- miş olacaktır. «« Eminönü meydanındaki han ve dük- kânların istimlâki on beş güne kadar bit- miş olacaktır. Şeytan: — Kaldır kafasına bir şey at, dedi. — Haydi, dedim, sabah sabah başım almış ve hâdisenin mahiyetini geçen — Saç kıvırma makineleri. Saç kr makiasişri, belâya girmesin. Bir kere daha avazım » Saç kıvırma makineleri. çıktığı kadar bağı R »« Saç kıvırma makineleri. b îı ldu K bir ». Saç kıvırma makineleri. LK ae ŞEL , SYt Patlıyacaktım. '!İ Kâfi, başka mevruunu da istemem, — Artık kâfi! v " stni de istemem. Dedim, yüzüme baktı. Daha bitmeti..| Susmuştu, yüzüme baktı. Nazik bir sesle: Amma madem ki sıkıldınız.. Bir başka bahse geçeyim, —.Mmurhkmlml— — Hapishane yıkılmalı mı, yıkılnşıma- | ma müsaade etmiyecek misiniz? h m? — Hayidi ne soracaksan sor. *« Hapishane yıkılmalı mı, yıkılmama-| — Canınızı sıktım değil mi? h mı? — Hem de ne kadar. * Hapishane yıkılmalı mı, yıkılmama-| — Güldü. n h m? — Hiç te sabırlı bir insan değimmiş - »«« Hapishane yıkılmalı yıkılmama- | Siniz.. Ben bunlardan her hangisini en h mı? g* fazla beş defa tekrarladım. Siz; yeter di- < Hapishane yıkılmalı mı, yıkılmama- | Ye bar bar bağırdınız. Gazeteler, bunları h mı? yüzlerce defa tekrarladılar, Biz ne ya - Şeytan: pahm, biz de: K — Yetceeeeeeeer!.. Gt yakasından yakala, kapı dı- Diye bağıralım ma? * 'Dedi. Aj kadar bağırdım: * _y...,'m ü :| Yak'ayı bir gazeteci arkadaşıma an - * — Az oldu amma, neyse başka bir mev- hıml;ıkhdzd.i. ç zua geçeyim. —o, gçe ş — Öyleyse bu birbiri ardına ayni tarz- da tekrarlanan havadisleri yazmamalı? Dedim. O oralı olmadı. Akadaşm düşündü — Eminönü meydanındaki han ve dük-| — Bilmem, dedi, acaba kabahat tek - kânların istimlâki an beş güne kadar bit- | rarlıyanda mı, yoksa tekrarlatanda mı? miş olacaktır. İsmet Hulüsi L Bunları biliyor mu idiniz? — Bir milyar neyi ifada eder ? Veznedarlık ve ufak para d.ıîk::.kıâıynun- Mütehassıs ve eli yatkın bir vezneda - v Z rın günde 1000 tane ufak para sayabile- ceğini kabul edersek bir milyar ufak pa- ra sayması için (120) sene yaşaması lâ - bahsederiz. Fakat bir milyarın na - - Bıl muazzam hh'/ zımdır, rakam — olduğunu y z ğek bilmeyiz.. - Ba '000’ 'ı 3 — Fenni esas dahilinde tanzim edil- ı..m: Hxâıı %WÜ Z miş bir ormanın yüz ağacı bir hektarlık Vverme ere SL e ei tü yi ikıştırılmıştır. Bir milyar ağaçlık bir orman vücude getirmek için İsviçre, Belçika ve Felemengi birleştirip tek bir orman yapmak lüzım gelirdi. 4 — İyi konuşan bir adam dakikad'a 150 kelime söyliyebilir. Bu adamın her gün sekiz saat konuştuğunu farzedersek bir milyar kelime sarfedebilmesi için 38 şe- ne konuşması lâzımdır. t 1 — Hristiyanlığın ilk intişarından bu- güne kadar ancak bir milyandan pek az 2 — Yeni doğan bir çocuğun kendi nabzı mı dinlemesi mümkün olsaydı ve bu nabız dakikada seksen darbe vursa idi, ancak seksen yaşında milyarıncı darbeyi kay - dedecekti. Okuyucularıma Yazdıklarından — anladıklarımı Cevablarım SÜFAFR. OFAATAYINI y z «Zonguldak» da Bay «A. Ür ye: * 2 ğe;;o_km K — Evlenmek — arzusundasiniz, — kiz dı—vık ğini zannettiğin genç 1,60 - 1,70 boyunda, ağırlığı boyile 5 NEİN mülenasib, tam sıhhatli, orta tah - 4—5"'_ fazla hayalperestsin, sil görmüş bir kızla evlenmek ar - — © öyle değil zusundasınız, ticaret hayatındası - 5 —O seni sevmiyor. Her şeyinizi örerken niçin şortunu- zu Örmüyorsunuz. Gördüğünüz model lâciverd yünden örülmüştür. Sağ ya- nında düğmeli, dört köşe bir cebi var. Örgüsü uzum kroşe ile örülmüş «hasır örgü» dür. Çocuk elbiseleri da feci bir cinayet olmuş, İbrahim is- minde bir adam kardeşi Zekeriyayı ta- bancayla öldürmüştü. Suçlu hakkında Üsküdar sorgu hâ- kimliğince açılan ilh tahkikat nelice - lenmiş, İbrahim ceza kanununun 449 uncu maddesine göre cezalandırılması talebile, Ağırceza mahkemesine sevke- dilmiştir. Son tabkikat kararında iste- nilen ceza mikdarı 20 sene müddetle ağır hapislir. ı İki kahdeş arasında bu feci cinaye - tin muhakemesine — dün başlanmıştır. Suçlu, mahkemede vak'ayı şöyle an - latmıştır: — Kardeşim Zekeriya bir gün tar - lada karımın önüne çıkmış, — kadının mümanaatına rağmen zorla yrzına geç- miştir. Karım elbisesi yırtılmış, peri - şan bir halde akşam eve döndü, vak'- ayı anlattı. Ben kahveye gittim. Zelte - riya da, orada idi. O vakit kendimi kay betmiştim. Vurdum onu.» Bazı şahidlerin celbi için, dürüşma talik edilmiştir. Bir Alman gazetesinin kadın muhabhirinin işlediği suç Müddeiumumilikçe, — suçlusu ÂAl - manyada bulunan bir otomobil kaza - sının tahkikatı yapılmaktadır. Hâdisenin tafsilâtı şudur: Bir müddet evvel Almanyada mün- teşir Frankfurter Zeitung gazetesi mu- harrirlerinden olan Margrit Buvan is- minde genç bir kadın Berlin 49933 nu- maralı hususi otomobili ile İstanbula gelmiştir. Birkaç gün Parkotelde mi - safir olan Margrit, şehirde otomobili ile bir gezinti sırasmda, Şişhane — yoku - şunda Osman isminde bir banka me - nun için mevsim sonu, başı demeden her bangi bir zama yapılabilir. Nasıl olsa çocuğun ucuz, hafif, fakat çok el biseye ihtiyact vardır. Ve mevsim so- nunda yapılanı bile giymek ve eskitmek için vakit bulur. Gördüğünüz iki mo- delden soldaki bir plâj robudur. Omuz- larında. çizgilerinin renginde düz askı- lar vardır. Sağdaki ayni elbisenin üstünden gi- yilecek boleroyu gösteriyor. Robla bir örnek görünmesi için kol kıpak!ın ro- bun kumaşından yapılmıştır. Odalardan rütubet ve kapalı hava kokusunu almak için ne yapmalı? Yaban! kekik ve lâvanta Çiçeği esanıla - rını yarı yarıya birbirine karışlırırsımız. Du- warları, pencere pervazlarını, kapıları silece- ğinliz suya bu esanstan karıştırırsınız. Ku - rulamadan kurumağa birakırsınız. Odanıza güzel bir bahar kokusu siner. muruna çarpmıştır. Ağır yaralanan Os- man tedavi altınâ alınarak, kurtarıl - mış, fakat yüzünde sabit bir eser kal- maştır. Kadın muharrir ise, birkaç gün sonra, otomobilile, Berline dönmüştür. Böylece, suçlunun sorgusu yapıl - mak üzere Adliye Vekâleti delâletile Berlin istintak hâkimine bir müzekke- re göndermek zarureti hasıl olmuş - tur. Ancak, Almanya ile aratızda ia - dei mücrimin mukavelesi mevcud ol - madığından buna imkân hasıl olma - mıştır. 'Tahkikatın ikmali — için, suçlunun sorgusunun yapılması ve sonra da mah kemeye tevdii lâzım gelmektedir. Bu yolda icab eden karar verilecektir. Bir kadına tecavlüz edenler mahküm oldular Yenikapıda sandalda Azime ismin - deki bir kadına tecavüz etmek isteyen Reşad ve Şükrü Ağırcezada 2 sene, 4 der ay hapse mahiküm edilmişlerdir. Döviz nçüçıklıı'fı mahkemeye intikal etti celsede yazdığımız şekilde tedkik et - tikten sonra, orlada sabit — görülecek bir suçun unsurları mevcud olmadığı- nı söylemiştir. Saldin rüşvet teklif tiğini iddia eden yegâne şahid Süley - man olduğunu, bu zatın gümrük mu « bafaza memurluğu, Neft sendikat şir - keti, muhafaza idare — kâtibliklerinde çalıştığını, bilâhare hasıl olan zarur>te le işden çıkarıldığını, bu noktaların w hafaza teşkilâtı ve Neft sendikat şi: :0« tinden sorularak, aydınlatılmasını i: « temiştir. İcra dairesinde de, Neft sen « dikattaki memuriyeti — zamanına sid; hakkında muamele olduğunu ileri sür« müştür. Müvekkilinin Sandaj — şirketi mümessili olduğunu, iki şirket arasın « daki husümet ve ihtilâf: hal için, Jü « ber şirketine gittiğini, hasım bir şirkef mümessilinin diğerine yardım etmesi için, imkânı maddi olamıyacağını ilâve etmiştir. Bunları izah maksadile ik; şir ket arasındaki ihtilâfı gösteren bir pro- testoyu İnahkemeye — ibraz etmiştir. Mahkemeye 220 ncj maddeye tevfikan sevkedilmelerine, ortada bu maddenin anasırını mubtevi bir fiil almadığına göre, müvekkilinin tahliyesini taleb ef miştir. yen Jüberin vekili, müvekkili « nin suçla alâkasına dair gerek zabıt « namelerde, gerekse şahid -ifadelerinde bir kayıd olmadığından, Süleymanın yazıhanedeki arama sırasındaki gayri kanuni hareketlerinden — bahisle, de « miştir ki: —— Süleyman Jübere, arama sırasın- —— Bu iş için sizden para isteyen ldu mu? diye sormuş, Jüber Ceva- ben; «— Böyle bir adam olsa, polise teslim ederim,» demiştir. Vekil, yazıhanedeki bazı memurla « rın mahkemece dinlenmelerini istemiş- tir, Mahkeme, tahliye talebini reddet - miş, bazı hususatın ve suçlulardan Sa- idin vekili tarafından ileri sürülen hu- susların tahkiki için, duruşmayı talik |etmiştir. Ş Kültür işleri: Köy muallim mekteblerinin sayısı üçe çıkarıldı Önümüzdeki ders yılından itibaren Edirnede açılacak olan Röy — muallim mektebinin hazırlıkları — tamamlan « mıştır. Böylece Eskişehir, İzmir ve E « dirnede olmak üzere köy muallim mek teblerinin sayısı üçe çıkarılmıştır. d bir san Toplantılar: İtfaiyenin on altıncı yıldönümü töreni İtfaiyenin on altıncı yıldönümü ö « nümüzdeki perşembe günü Fatihde İt- faiye Müdürlüğünün 'bahçesinde tesid Rüşvet cürmü meşhudunun muha -|edilecektir. Merasimden evvel itfaiya İkemesine Aaliye 3 üncü cezada, dün de|mektebinin ikinci devre mezunlarına devam edilmiştir. diplomaları verilecektir. Bu sene 24 Dünkü celsede, suçluların vekilleri|kişi mezun veren mekteb, gelecek se- — de hazır bulunmuşlardır. ne teşkilâtını tevsi edecek, diğer vilâ « Önce, suçlulardan Saldin vekili söz|yetlerden de talebe alacaktır. nız, bir aileyi geçindirebilecek va- ziyette bulunuyorsunuz, kararınız âkilânedir, tebrik ederim. Fakat is- tediğiniz kızı ben size nasil bula - yım, manevi mes'uliyetini - nasıl deruhde edeyim, Gazetede çıkan ilânlara gelince benim gibi siz de o- kuyorsunuz, doğrudan doğruya mü racaat edebilirsiniz. Maamafih da - ha evvel komşunuzla ,meslek ar - kadaşınızla Ükmasa geçmenizi tav - siye ederim. Elbette içlerinde evli olanları vardır, size yol gösterebi - lirler. Bulunduğunuz yerde tanı - mak, tanışmak, tabkik etmek tahif daha kolay, daha sigortalıdır. —— . İzmirde «B. Ş.» ye: Oğlum, 6 — Sen de onu sevdiğini zan - nediyorsun ama sen de sevmiyor - sun! Bana sorduğun sualin cevabım da vereyim: Ondan vazgeç, ve bir daha pe - şinde dolaşma! İstanbulda «T. D» rumuzile mektub yazan okuyucuma: Mademki senin o zamanki maa- şını az buldular, Bu maaşla geçi - nemiyeceğinizi sebeb göstererek bu izdivaca — muvafakat — etmediler. Şimdi maaşın bir aile geçindirecek kadar arttığına göre kızın babasına vaziyeti bir mektubla bildirir, ve kızı istersin. ——— cjjjÂÂÂSÂSÂSÂSSSSjj1j1j1jıjjn1Ğ1Ğ1 Bacaksızın maskaralıkları : ; Sukut TEYZE