Deniz ve Denizcilik : Deniz ve- PeSET İngiliz donanmasına ka yeni İyanın 'eniz lulı'h' Lottorio ve Vittoriodan sonra aynı mileri tezgâha koymaları, b_ıı doğru İta_ı g vensanA TU E Dört büyük devletin 35 bit mukayes rekâtına başlaması İtalyanın Habeş ha | k devamn edegelmek- büyük harbden sonra edegi K te olan İtalyan - Fransız deniz nnı;: liz - İtalyan yarışı haline — soklu. ni İngiliz - İtalyan yarışı Na? 4 Malüm olduğu uzere.mü V:ış.ngu.ındıîîm er İ : c kuvvetleri İtalya ve l':ın.îar..n m:;xro filolarından $e 25 kadar fazla :alau de sene de, Almanların tekrar denize çık- ları da mevzüu bahs degilr'h. Son :;’- manlarda gerek Almanların 96 35 :ı'ı.k i. rında barb filo: Te müşkül vaziyette bıraktı. 1942 İngiliz teslihatının nihayete e- Lâkin görünüşe göre koşuda yalnız giltereyi ye kadar receği söyleniyor. l ların İngilizleri bu e İşaret © T. İtalyanın deniz Harb gemilerinin gel rekse teknik vasıfları mem niz ihtiyaçlarına göre ıııtıı“: a basit bir Avrupa baritası İtalyanın CÖ » kadar bağlı olduğunu göalcm.dlîı.'_ sanayi Hle yaşıyan bu ev ni ancak deniz lcım? edecektir. Sanayii inkişaf cu;)cb;âaâînî; liyen ve nüfusun artması ulısk(' v müstemleke istiyen bu mem'e k;. a ne, deniz kuvvetlerini arttırmakla, Di bileceğini idrak etmiştir. _uınıenmm İtalyanın deniz kuvvetini yapımı r : di gözlle bop görmelidir. Nitekim Tn Ameril apon- rikayı zengin eden, iler arasıma sokan değil midir? menfaati nedir? rek cinsi ve Be- emleketlerin de- ze ni niz ticareti ve Jetin mevcudi Biltere ve yayı da büyük djvı_a ayni deniz kuvvetleri M yBıx evin kuvvetli bir tıırf:le nıaıâü ıl'ı;ık yacı varsa, deniz kuvvetlerinin deB ;-“ gemilere o kadar lüzumu yardır. Bü he gemiler bundan evvelki bir yazımda ; barüz ettirdiğim veçhile, deniz kuvvetle- rinin temelidir, İtalya şimdiye kadar neden büyük gemi yaptırmadı? İnsanın aklına şöyle bir sual geliyor: «Madem ki büyük gemi deniz kuvvetle-| temel oluyor, İtalya böyle gemi yapmakta neden gecikti?» İtalya bu hu- susta atik davranmamakla beraber, bu- nun üç meşru sebebi vardır: n 1 — Büyük harbden sonra memleketin yeniden çerçevelenmesi. ı 2 — Bir müddet için büyük ıcmılcşşn kıymetten düşmesi veya düştü zannedil- mesi, rine bir 3 — Beynelmilel deniz mensubları ara-| sında büyük gemilere bir had konama- ması, < Bu sebeblerden birincisi izaha ruhtaç Akdeniz ğ gittiğine işarettir dni gös teri rşı gemileri atından geri kalmak istemiyorlar. sistemde 35,000 tonluk diğer ge- devletinin muayyen bir hedefe ; İ İ İ er W 35,000 ton ve daha büyükl, — ğft —. -- . o <—? Te el i başlar meydana gelmiş, yen hâkim olmuştur. Boyu_; en alınan derslerin taplanması, ;:::Z:ı;n ne suretle istifade edilebile- ceğinii $ enmesi — bir — vakit y'ı;- miştir. Meselâ agiltereyi ele alırsak, biz- zat müteaddid deniz muharebi miş i z tiğine hükmedebiliriz. Lâkin İtalya' gibi arb senesinde yalnız ufak kuv rini kullanmış bir me! çıkmasına hak ancak İn, man saflarından sızan deralerdir. İkinci sebeb hakkında da bir inceleme prmak faydalı olacaktır. Büyük harb zaman bazı sergüzeştçi deniz ya- zırhlılara pek hücum ettiler, Mil- nlarca para sarfedilerek meydana ge- :irıhı:ı ve îniî)'cnll! sarfile talim, 'terbıye edilen #ilolardar lâyıki veçhile istifade da şünc iği * sdümediğini yazdılar. Bu kimseler daha ziyade deniz kuyvetlerinin maksadı iğ- tihsalini bilmiyen Muharrirler idi; dü- gü ardı ki deniz kuvvetleri, kara askerleri gibi sade muharebe ekle mükellef değildir. Deniz kuvv D mevcudiyeti bile düşman Ü Tinde mües- sir olur. Kiltün Acaba İngilizlerin o müdhiş gemileri olmasaydı Almanlar abloka — edilebilir İzat 1017 İşte dünyanın her köşesinde ol- duğu gibi İtalyada da bu menfi cereyan- lar başgi . Fakat gene İtalyanlar hesabına memnun olmak lâzımdır kı; bu mücadele İlalyada az sürmüştür. Mem- leketin denizci olması mücadeleyi deniz kuvvetleri lehine hallettirdi've rihayet Habeşistan harbi tutulan yolun ne ka- dar doğru olduğunu gösterdi. Üçüncü sebeb daha ziyade - tekniktir. Geçen yazılarımdan bir tanesinde izah ettiğim gibi 1922 Vaşinglon konferansı gemilerin tonajını tahdid etmişti. İngiliz ve Amerikalıların bazı gemileri istısna edilerek (26000) tondan büyük gemi ya- pılmıyacaktı. Bununla beraber İtalyan - İngiliz rekabeti İtalyanları tatmin etme- di. İtalyanlar bu kadar tondaki gemile- rin maksadlarını tatmin etmiyeceğini |düşündüler. Çünkü Nelson ve Hood is- tisna edilirse tekmil İngiliz gemileri a- ğı yukarı, bu tonajdadır. İtalyanlar öy- le bir gemi yapmalı idiler ki İngilizlerin ve Fransızların bir alay gemileri kıymet- lerini, ehemmiyetli derecede kaybetsin- ler, Bu da nasıl olur? 1 — Tonajı büyütmekle, 2 — Topu büyütmekle, 3 — Sür'ati artırmakla, Bugün Hood hariç tutulursa tekmil İngiliz gemileri 25 mil yapmaktadırlar. Halbuki yeni İtalyan gemilerinin mili 30 u bulmaktadır. Eski dritnot tesirinin yenilenmesi İtalyanların bu bareketi tarihten alın- Pervasız bir tip Gaztantebden Mehmed de karak- terini soruyor: Kendisini göste- rici ve şöhret ver rici şeylerden höş- fanır, Sevgi mace- ralarile alâkadar olmak ister. Eğ- lenceyi sever. Si- nema — artistlerini taklide yeltenir. Bir iş üzerinde uzun müddet kalmak istemez, Geğişiklikten hazzeder, e Tok sözlü bir tip Müanisadan — Ad- nan soruyor: — Hangi işlerde muvaffak — olaca- ğım? Yorucu ve yıp- ratıcı - işlerden zi- yade kafayı işlet- meğe bağlı işlerde muvaffak olabilir. ğ 8 hç Kafasile çalışabilecek bir tip Adanadan Hüs- nü Koç karakteri- min tahlilini —Gti yor: Tutunduğu işde ciddi ve titiz dav- ranır. Mes'uliyet- ten çekinir. Yüzü pek gülmez, alle ve çocuklarına a- lâka gösterir. Her. kesle kolaylıkla ahbab ve lâübali olmaz. Bazan tok söyler ve sözleri kırıcı olur. © Çabuk kızan bir tip Ankaradan Said de karakterini so- ruyor! Zeki ve işini bi- lir insanlara ben- zemektedir. Ko- İlaylıkla başkala- rına — bağlanmaz, menfaatlerini biz- zat tayin eder ve üzerinde — yürür. Eline geçen parayı daha ziyade biriktir- mek ister. Hayatını kazanmakta çalış- kan, mücadeleci ve girgin olur, e para kıymeti bilen bir tip Bursadan Eyüb ——— Yasa da karakteri. ni soruyor: Zeki ve mahcub tavırlıdır. Hayatı- nı sever, tehlike- lerden uzak — kalb- mak ister.*Kafasi- le çalışmaktan hazzeder. Temizlik ve intizam kayıd- İlarına uyarak giyinir. Arkadaşları tara- |fından hem sevilir hem de bazan çekil- mer. Son Posta Fotograf tahlili kupon Adres H ae $ e fe, e DİKKAT Fotograf tahlili için bu kuponlardan 6 adedinin gönderilmesi çarttır. |hüur Alman - İngiliz deniz “rekabetinde dritnot sınıfının icadı ne büyük rol oy- namıştı. O zamana kadar bu iki devlet arasındaki kuvvet nisbeti pek fazla iken, dritnot tcad edilmiş ve bu gemi kendisin- İ den eski olan gemi kıymetlerini sıfıra in- İ Girmişti. Bu misati bugüne alırsak: İtal- yanın 35,000 tonluk gemileri, gerçi drit- notun ayni tesiri yapmış değildir; ne de olsa İngilterenin eski gemileri bir kuv- vettir. Lâkin 5 mil sür'at farkı da deniz muharebelerinde ehemmiyetle gözönün- de tutulacak bir mesele sayılır. Buna rağmen İngilizlerin tonajı 42 000 e kadar çıkardıkları müşahede edilmek- tedir. Acaba İtalyanlar bu tezayüde kar- şı ne yapacaklar? (Vittorio) nun eşi ola- değildir. Harblerden sonra inkılâb geçi- | mış bir derse istinad eder, Malüm oldu-|rak tezgâha konan Roma ve İmpero i- ryen her memlekette olduğu gibi İtalyada | ğu üzere büyük barbden evvelki meş-|simli gemiler gene (38,000) ton mu- ola- Dünün, bugünün ve yarının tarihi (Baş tarafı 7 inci sayfada) Müussolini, başlangıçta nüfuz ve kudret sahibi olmakla bergber, plânı, programı yoktu. Bütün aklı fikri İtalyayı yeni baş- tan uyandırmak, canlandırmaktı. Ayni zamanda ve 1924 yılına «kadar ülkenin birçok yerlerinde bulunan faşist grupla- rı düşmanlarını kâhrü tedmirden geri kalmıyorlardı. Bu tedhiş siyaseti 1924 de en yüksek noktasına vardı. Ve genç sosyalist meb- fslardan Matteotti katledildi. Hâdise bü- tün dünyayı sarstı, hayrete düşürdü. Ve Müussolininin muhalifleri, aleyhinde hare- kete geçmek Üüzere birleştiler. Bununla beraber, ayni senenin sonla- rma doğru Mussolini bütün muhalefeti kökünden kuruttu. Partisini yeni baştan tensik etti ve bütün İtalyan halkının üs- tünde mukadderat ve servetlerini elinde tutan bir kuvvet olarak yükseldi. Müssolini 1923 senesinde, ilk siyasi ma- cerasını geçirmişti, Yunan »- Arnavudluk bududunda birkaç İtalyan — öldürülmüş- tü, Müussolini — buna — karşıliık — verdi. Ve Korfu adasını işgal etti. Yu - nanistandan — iarziye istedi. Bu tar- ziyeyi —akdıktan —sonra da adayı boşalttı. Faşist başvekil ülkesinin i- çini de düzeltmek azminde idi. Bu karar- la seçim kanununu değiştirdi. Faşist par- tisinden mâda, diğer bütün fırkaları gay- ri nizami ilân etti. Diğer bir kanun mad- desile de, Mussolini devlete değil, yolnız | a krala karşı mes'ul sayıldı. O kadar ki parlamento kendisini azledemiyecekti. Dizginleri istediği gibi eline alan şef, ülkenin iktısadi hayatını tanzime koyul- du. Patronlarla işciler, sanayli işletecek mesaf saatlerini ve ücretleri tesbit edecek ve pazarlıklarda bulunacak, bir korpo - rasyon halinde birleşeceklerdi. Grevler memnudu. Yeni$ bir korporasyon devleti kuruluyordu. iş, fakir İtalyayı irmekti. Daha fazla buğdı gı , kömürün yerine geçecek trik fabrikalarının kurulması, içab ediyo: 1 işe de bütün isteği On seneden daha az bir zaman içinde İtalyanlar kendilerine yetecek kadar buğ- k- sanaylin Kızılca hamamlarına bu yıl rağbet fazla Kızılcahamam, (Hususi) — Kızılcaha- mam kaynaklarına bu sene rağbet çok fazladır. Hamamlara gidenlerin ekserisi yürüyebilmek kabiliyetlerinden mahtum oldukları için arabalarla, hayvanların ve hamalların sırtlarında — gelmektedirler, Hamamların temizliği hergün belediye reisi ile hükümet doktoru tarafından kontrol edilmektedir. Harmamlara ihtiy; © olmayıp ta sırf çam havası almak ve temiz sudan istifade etmek üzere gelen- lerin mikdarı da günden güne fazlalaş- maktadır. Karabigada kavuncular kooperatifi | Biga (Hususi) — Şehrimifin iske - lesi olan Karabiga nahiye merkezinde geçen hafta bir kavuncular kooperatifi teşekkül etmiştir. Biga ve havalisi ka- vuncularını, kurtarmak ve mallara revaç vermek gayesile teessüs eden bu Enspektörü General Kâzım Dirik biz - zat gelerek kısa bir söylevden törenle açmıştır. 164 hisseli olan bu kooperatifin 68 âzası vardır. kabzımalların İstanbul elinden piyasasında kooperatifi, Trakya Genel sonra cak? Yoksa İngilizler takib edilecek mi? Buna şimdiden bir şey söylenemez. Çünkü bu gemiler hakkında bir karar verebilmek için şunları düşünmek lü- zamdır: 1 — Büdce müsaid mi? 2 — Böyle bir geminin plânlari hazır m? 3 — İtalyanların büyle gemilere, sev- külceyş bakımından, ihtiyaçları var mı? Roma ve İmperodan sonra İtalyanın dünya müvacehesinde deniz kuvveti ne olacak? Görülüyor ki hiçbir devlet 35,000 ton-| y Juk gemi yapmak hususunda İtalyanları yalnız bırakmış değildir. Akdeniz devle:. leri bu suretle muahedeler ahkâmını bo- zunca, paroca ve sanayice daha yüksek bulunanlar, Okyanus devletlerin'n do işe |âday yetiştirebilmişlerdir. Evvelce çorak Ffolan mıntakalarda şimdi azuka aâalınmaka İtadır, Çiftcilere, topraklarından ne &ue retle istifade edecekleri öğretilmiştir. Su- dan elektrik temin edilerek kömür idha- lâtı oldukca azaltılmıştır. Trenler eleke trikle işlemektedir. Büyük âmme işleri İtalyaya pek pahalıya oturmakta ise de, gittükce artan fayda ve yararlıkları dola» yısile, kendi masraflarını gene kendileri ödemektedirler. Müussolini, İtalyasını yeni baştan kus | rarken en çok bam madde - kıtlığından | endişe etmişti. Kömür, petrol yağı, des mir ve pamuk gibi maddelerin cen " memleketlerden satın alınmaları — lâzıe geliyordu, İtalya da zengin değildi. * j Müussolini, başvuracak zengin müstems leketleri olsa, İtalyayı ihya edeceğini dür şŞündü. Ve kendi kendisine şöyle — bit fikir yürüttü: Eğer Londrada aktedil * miş olan gizli maddenin bütün lıükümle-ı_ ri yerine getirilmiş bulunsaydı, her şey yoluna girmiş olacaktı. Fakat Versay maa ahedesi İtalyanın mandası altına girecek | bir ülke bile ayırmamıştı. İ Bunun üzerine Müussolini, gözlerinl Afrikaya çevirdi. Orada, kendi Eritrca ve Somali adaları gibi fakir sömürgelerinin arasında siyah ülke diye anılan Habeşis- tan iümparatorluğu uzanıyordu. Kimse bu ülke hakkında fazla bir şey bilmiyordu. Fakat gelen raporlardan bu topraklarıtı lünda zengin petrol, demir vessir mâ- denlerin bulunduğu anlaşılıyordu. Habeşistanı zaptetmek yalnız. Müussö« İlniye hâs bir hayal değildi. Takriben o« | tuz sene vardı ki, İngiltere, Fransa, İtak | ya bir araya gelerek bu kocaman ülkeyi ticarl mıntakalara ayırarak aralarında bölmeyi kurmuşlat bu hususta uzun uzas dıya konuşmuşlardı. ş Bu fikir a kadar çok söylendi ve nihaâ« yet © derece kuvvet buldu ki, Habeşise tan, her hangi bir taarruza karşı koyabils mek için, 1923 senesinde Milletler Ce | miyetine kapağı attı. Beş sene sonra da, Habeşistanın kara imparatoru, her hangl bir ihtilâl vukuunda hakem usulânü kabul ederek Mussolini ile bir muahede | akdetti. (Arkası var) Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi Yerebatan, Çatalçeşme sokak, 25 İSTANBUL Gazetemizde çıkan yazı ve resimlerin — bütün — hakları mahfuz ve gazetemize siddir, değiştirmek 25 kuruşlur. Gelen evrak geri verilmez. İlânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevab için mektublara 10 kuruşluk Pul Üdvesi lâzımdır. ';'n:ı:kumn : 741 İstanbut Telgrof : Son Posta 'Telefon : 20203 metanet verecekleri gayet tabildir. Nite- 3'[ kim İngiliz ve Amerikalılar tedbiz almak- ta gecikmemişlerdir. Birkaç gün evvılq gazetemizde devletlerin müstakbel :b;ıı'.'h rumlarını gösteren mukayeseli bir resim | ar etmişti. Karilerime daha ziya” » faydalı olacağını ümid ederek bir gral - resmediyorum, Bu grafikte, daha ziyar (35,000) tonluk gemilerin duru_mşı Bi kecektir. Bu durum kargısında İt ayin veya torpldo yarası, 0) en ağır mermi, 8 — (4-5) 500 kiloluk tayyare bom « bası, *i | fı ıı | |