25 Haziran 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

25 Haziran 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Topçu mektebinde devr sonu atışları yapıldı Dünkü atışlarda n bir intıba (Baştarafı 1 inci sayfada) bul Komutanı General Halis Biyıktay, 'Tüm komutanı General Osman Tufan, 'Topçu Müfettişi, yüksek rütbeli zabi - tan ve gazeteciler, hazır bulunmuşlar ve atışları takib etmişlerdir. Atışlara başlanmadan € Atiş Mektebi Müdürü Albay Muzaf - fer, mektebin umumi vaziyet ve me - sâisi ve atışların mahiyeti — hakkında söz söylemiştir. Bundan sonra atışlar başlamiş, atış vel Topçu |2 şekkür etmiş ve atışlardaki muvaffa -| esnasında da, Albay Mustafa hakkında izahat vermiştir. iki buçuk saat sürmüş, on iki atışlar , İstanbul Komutanı General Halis Bıyıktay davetlilere ve b müdürü Albay Muzaffere te - etten takdirle bahsetm'ştir. ndan sonra mektebe dönülmüş, davetliler mekteb müdür ve muallim - lerile yemek yemişlerdir. Dünya güreş şampiyonu Cek Şeri ile mülâkat (Baştarafı 2 inci sayfada) nn minnetini ödemek için .u.b..ı ede - ceğim! Yoksa, bir & Büreş kabul ederken çok nazlı dav hakkına sahi Beni burada güreş ka- bul etmiye yatıştıran ikinci sebeb de ün- vanımı tehlikeye sı'rkmıyıır'ıığır!ld.ın emin oluşumdur. Çünkü, işittiğime göre, sizin başpehlivanınız, kısa bir zaman evvel, Vandervaldle berabere kalmış. Halbuki Vandervaldi İngilterede, benim mağlüb ettiğim pehlivanların kolaylıkla yendik- leri güreşçiler bile «çocuk» sayarlar!.. im ki, Vandervaldi, çesterdeki kadın güreşçiler bile yenebi- lirler!.. — Şim Etrafa, şöhretinin Cek Şeri, bu sualime uzun uzun gül sonra: — Siz, dedi, bende yenilecek göz gö - rüyor musunuz? Yalnız bundan yedi se- ne evvel, Strengil Luize yenilmiştim. Son mağlübiyetim de odur. Ondan sonra, Strengil Luiz de dahil olmak üzere, gılaştığım her pehlivanı yendim! Burada güreştiğiniz takdirde, kabul edeceğiniz güreş sistemi ne olacak? Keç es keç ken sistemi — Yani yumruk, tekme, tokat, çimdik diye kadar kaç defa yenildiniz? zirvesinden — bakı Tanktene denilün y_ı!; i b%uşmxsw da olduğu gibi, kör dövüşü yapmak değil, güreşmektir. — Demek, Pankreas usulü güreşmek - ten çekiniyorsunuz? — Hayır... Eğer Türkiyede, canından bıkmış pehlivan varsa, bu usulde de gü- reşebilirim! Fakat bence, Pankreas usulü güreş, İspanyadaki kavgadan bile kanlı elur. Ben ise, ne kendi canıma, ne baş - kalarının canına kıymak istemediğim için Pankreas denilen muharebeye girmek ni- )leılr m—ı_v m!.. Fakat dediğim gibi bu diri meydan! — Şimdiye kadar hiç sakatlanmadınız e|mı? - Sıkı güreşlerde, ötem, berim. incin- di. Fakat şimdiye kadar, bir yerim kırtl- madı!.. Bu da kemiklerimin çok sağlam oluşundandır. İngilterenin demir kıran meşhur kuvvet kralı bile, kolumu kıra - mamıştı! Hattâ bu yüzden, onunla giriş- tiğimiz bahiste, 5000 dolar kaybetmişti! — Buradan nereye gitmek niyetinde siniz? — Buradan Hindistana geçeceğim. O - kaya gider meydan okumak. Ben, bir boksörün, bir serbest güreşçiye kandim. Nitekim, İngilterenin eski ağır siklet boks şam - |Piyonu Reciminle iddialı bir müsabaka Yyapmıştık. Ben, boks şampiyonunu, 36 saniyede mindere yapıştırdım! Joe Luizin |de beni iki yumrukta yıkamıyacağına ka- nij m, O zamana kadar da onun kayramak fırsatını bulacağım kak! zenci Kollarını yakaladıktan sonra da, ampiyonu, miras gibi, Çıtır çıtır fn:h cüssesinden bile iri iddiaları, ke- tle sıraya dizebilen Cek Şeri- sabakada en fazla heyecan edim: k heyecanı Stren- gil Luizle ya ilk güreşte duydum. Bu müsab , tam üç buçuk saat sür - dü. Seyircilerden birçokları, müsabaka- dan sonra, hastaneye gitmişler. Çünkü üç buçuk saat süren fazla heyocan, âsab- larını tedaviye muhtaç etmiş! Gene bu müsabakada, iki hakem: «Pes> deyip rin- & bıraktı ve yerlerini başkaları aldı. Ayrılmadan evvel, son bir sual sor - dum: — Evli misiniz? Cek Şeri, ufacık gözlerini büsbütün yu- man bir gülüşle: * — Cok sükür, dedi. henüz akizm ba - m. radan da Amerikaya gideceğim Ameri -| gitmez, niyetim Coe Lüize| kuvvetleri himayesinde yenilenmesi bekleniyor (Baş tarafı T inci sayfada) cilerimize Hatay çiçeklerinden zarif bu- ketler takdim etmişlerdir. Gençler Ha - midiyeyi gezmişlerdir. Bu arada milli danslar yapılmıştır. * Antakya 24 (Hususi) — Kırıkhan hü- kimi Sadiye işten el çektirilmiştir. Gidiyorlar Cenevre 24 (ALA.) — Anadolu a - jansının hususf muhabiri bildiriyor: Hataydaki komisyon, intihabat mu- amelelerinin ayın yirmisindenberi ta - til edildiğini ve işlerini tamamen tes - viye ederek bir hafta zarfında Hatayı terkedeceklerini Milletler Cemiyeti U- mumi kâtibliğine telgrafla dün bildir - mişlerdir. Umumi kâtib, komisyon reisinin bu telgrafını bu sabah konsey — âzalarına tebliğ etmiştir. Kanlı hâdiseler yünde isdar edilmiş bir müzekkere ile birisini — tevkif — eylemek is - teyen jandarmalar ile köy yalkı ara - sında şiddetli bir çarpışma olmuştur. Taşla ve silâhla hücuma uğrayan jan- darmalar silâh istimaline mecbur kal- mış ve iki mütecaviz ölmüştür. Jan - darmalardan iki k vir T Cemiyeti komisyonu Milletler Ce- İ waf göndererek Türk - İFtansız askeri müzakerelerini, bu müza- | kerelerin Fransız mandası ahkâmına mu- ğayir olduğunu ileri sürerek, brotesto et- Siyasi partiler feshedildi Antakya 24 (A.A.) — Fransız kuman- danı albay Kole bir emirname neşrede - ;rek Hataydaki bütün siyasi partileri fes- | heti Arab rüesasından Arsusi'nin tevkifi do- layı: | protesto grevi devam ediyor. Albay Kole grev nihayet bulduktan üç gün sonra Arsusi'nin serbest bırakılacağını — Arab tüesasına bildirmiştir. Paris 4 (AA.) Hariciye nazırı Bone, Hatay hakkında Türkiye büyük elçisile görüşmüştür. Hatayda yapılmakta olan — intihabatın |kısa bir âtide inkitaa uğratılmasının der- *pı— edilmesi muhtemeldir” Soıdıı bılınl' Milletler Cemiyeti ermisyonunun tarafgirliği An ılıkv.ı 22 (A.A.) — Anadolu ajan - sının hususi muhabiri bildiriyor: Dün Babıhurun seçim bürosunda mü - ezsif hâdiseler vuku bulmuştur. Büronun reisi ekalliyet köylerine giderek köylü - leri bazılarının arzularına rağmen ön ne katmış ve nezareti altında büroya sok- tuktan sonra kapıları kapatarak toptan | Azab listesine kaydetmeğe - başlamıştır. Bu arada Türk cemaali listesine kayde- . İdilmek istiyenleri <hangi millettensin: sualini ısrarla tekrar etmiş ve meselâ «Arabım ama Türk cemaatine yazılmak | sın, Arab yazı sın» cevabını vererek zorla Arab kartı vermiştir. Delegenin e giderek nutuklar söylemesi mümp Hı,w bleri bizzat celbetmesi ve kilometre- Ülerce yollardan yaya geldikleri halde ka- | pının önünde saatlerce aç, susuz bekliyen Türklere egidiniz, bütün ekalliyetleri yaz- dıktan sonra sizi yazacağım» diye cevab vermesi nahiye müdürünü ve jandarma İşetinin müdahalesini mucib olmuş — ve 1 |bunlar bu yüzden hâdise çıktığı takdirde "|mes'uliyeti tamamen kendisine aid oldu- Bunu Milletler Cemiyeti komisyonu de - legesine ihtar mecburiyetinde kalmışlar - dir. Delege buna rağmen tahrikâtına de - vam etmiş, bu bal mukadder olduğu veç- |hile iki taraf arasında mücssif hâdiselere sebeb vermiş ve bu arada seçim bürosu |da istilâya uğramıştır. Bu karışıklık esnasında büro reisi- ne de silâh tevcih edildiği ve kendi - sinin zorlukla kurtarıldığı öğrenilmiş- tir. Büro civarında 100-150 kadar si şımda... Ve kuvvetimi israf etmek niye- tinde değilim! — Ya üşik olursanız? Cek Şeri, sözlerini pehlivankâri bir hü- kümle düğümledi: — Sihhati yerinde bir insan âşık ol - maz? Selim Tevfik e Antakyanın Atab mahallesinde | istiyorum> diyenlere <medem ki Arab-| e Seçimin Türk - Fransız'Valinin Atinadaki tedkik ve ziyaretleri İstanbul belediye hey'etinin Alııııyı ziyareti Türk- Elen dostluğunun tezahürüne yeni bir vesile oldu İskenderun 24 (ALA.) — Ceyid kö - | Başvekil General Metaksas ile baş şehir mazırı Bay Koçlas büyük şehircilik meclisinde müzakereleri taktb ediyorlar. Atina 21 (Hususi muhabirimizden) — İstanbul vali ve belediye retsi Üstünda « ğin Atinayı ziyareti Türk - Elen dostlu - ğunun tezahürüne yeni bir vesile olmuş- tur. Matbuat, halk bu ziyaretle son dere- ce yakından alâkadar olmaktadır. Gaze - teler İstanbul valisinin ziyaret ve ted - kiklerine dair tafsilâtla doludur. Muhiddin Üstündağ pazar günü stad - yamda yapılan Yunan ve Mısırlı atletle- sabakalarında da bulunmuş, bin - k tarafından hararetle alkışlan- Şi üsabakaların sonunda maarif nâzırınım teklifi üzerine misafirimiz İs - tanbul valisi Muhiddin Üstündağ atlet - lere diploma ve kupalarını bizzat tevzi etmiştir. Muhiddin Üstündağ pazartesi payitaht nezaretinde yapılan içtimada hazır bu hınmuş, şebrin imar ve inkişafı için ta kib edilen usulleri tedkik etmiştir. Bele diye dairesinde Muhiddin Üstündağ şe refine yapılan kabul resmi son derece sı- mimi ve parlak olmuş, Atina belediye reisi Plytos tarafından'samimi bir nutuk Firad edilmiştir. Valinin nutku utka cevab veren Muhi hakkında gösterilen sıcak firperverliğe karşı derin teşekkürlerini bildirdikten sonra ezcümle demiştir ki: «Hepimizin hayranlığını celbedecek su- rette inkişaf yolunu tutmuş olan Atina ve onun güzide hemşerilerine İstanbul kız kardeşinin selâm ve muhabbetl getirmek bizim için ciddi bir bak! hıktır. İstanbuldan ayrılırken Büyük Şefim Atatürk bana sevgi ve selâmlarının ve saadet temennilerinin kart blânşinı ve di. Bunu burada arzı kle müftehirim. Yunan - Türk mi n |mütekabil münasebetleri resmi hatların | çerçevesinden çıkmış ve hususi teşekkül- ler ile efradın münasebetlerinde samimi mevzuunu bulmuştur. Bu ziyaretlerin şe- |birlerimiz arasında teşriki mesaiye esas teşkil etmesi ve bu mesaid# birbirimizi tamamlamak hususunda yeni ve mes'üd neticeler vermesini temenni ederim.» Başşehir nazırının ziyafeti ni gün akşamı King George oteli - nin büyük salonunda payitaht nazırı ta- rafından misafirlerin şerefine bir akşam yemeği verildi. amimi bir hava içinde cereyan eden ziyafet esnasında payitaht nazırı B. Ko- ifade ve lerin lâh sesi işitilmiştir. Delege bunun ü - |zerine kayıd muamelesini tatil ederek | Antakyaya dönmüştür. İşittiğime na- zaran büro reisi bu tecavüzün T! ler tarafından yapıldığını iddiaya y tenmekte ise de tahrikâtının — net |olarak Mishane köyünden 'Türk taraftarı Arablardan Ağreli'nin, ittihadı vatani mensup eski muhtar Arab Necib E tarafından ağır surette — yaralandı öğrenince bu iddlasından vazgeçip geç mediği belli değildir. Hâdise hakkında mahallerinde yaptığım tahkikat, bah- si geçen delegenin âdeta kudurmuş gi |bi mezbuhane bir faaliyet göste:dığım ve ne Cenevrede yapılan nizamnameyi ve ne de hiç bir şeyi gözü görmiyerek ifrat derecede Arab propagandası yap- tığını göstermektedir. Hâdisenin civar bürolarda akis yap- mamasına imkân olmadığından bu sa- .J asla kaçmamaktadır, bunu ' çias kadehini kaldırıp misafirleri selâm. ladıktan sonra demiştir ki: «— Aramızda mevcud dostluk ziyafet- lerde istimal edilen boş bir k ibaret değildir. İki devletin refah ve saa- detinin esasını teşkil etmektedir. Millet lerimizin sulh, asayiş ve refah için |şamaları için kurulan bit kaldan dilen 'bir kalenin sarsılmaz du teşkil etmektedir.» İstanbül valisi Muhiddin Üstündağ bu nutka verdiği cevabda ezcümüie şunları söylemişti. «— Aziz girecektim, Buna muka he muhatab ol - mak ve cevab vermek şerefi elbette bu zorluğu iktihama değen kıymettir. Şimdiye kadar burada geçirdiğimiz gün- ler zarfında inkitaa uğramaksızın kendi- lerinden, snasız bütün E!'en halkın « |dan her vakit, her yerde karşıl. fevkalâde alâka, ve mazhar - olü itina ve misafirperverlik dikkatimizden k- Yu - nan milletleri arasındaki müna, batın bir ölçüsü olarak olde tutmakta büyük bir isabet vardır, bu münasebeti dostluk ke- limesile ifade etmek kâfi gelmez. Ona kardeşlik gibi daha ileri bir sıfat bul « mak gerektir.> «Şu anda yalnız tarihi Atinanın değil, ayni zamanda modern ve her gün yeni - leşen ve ilerliyen güzel bir beldenin mi- safirliğile bahtiyarlık duymaktayız.. İstanbul valisi ve arkadaşları bugün sabahleyin meçhul asker âbidesine çelenk koyduktan sonra başvekil General Me « taksas tarafından kabul - olunmuşlardır. | Öğleyin payitaht nazırı B. Kocias ken- | di banesinde şereflerine bit öğle yemeği ziyafeti verdi. Ziyalette başvekli Gene- ral Metaksas hazır bulunmuştur. Misafirler cumartesi günü —buradan hareketle İstanbula avdet edeceklerdir. * Vali Üstündağ burada bilhassa Atina- nın en güzide mühendis ve İktısadcıla - tından müteşekkil şehirellik meclisinin faaliyeti ile yakından alâkadar olmuş - tur. Meclis başvekil General Metaksasın da iştirak ettiği bir toplantıda Atinada moödern bir mezbaha ve sebze hâli vücu- de getirilmesine, sayfiye yerlerinin ima- rına karar vermişti: A, V. —— —— .—— —— — bah Karsu ve Afsiye bürolar bulunmak iştedim. Mahalli nâh Ti ve jandarma kumandarı tihabatın komisyon ta dan müddet tatil edilmiş olduğunu bildir - diler, Her büronun önünde 4-5 saatlik yoldan gelmiş en az iki yüz Türk mün- tehibi beklemekte idi. Bunların ara - sında çok ihtiyar olanlar da vardı. Hal- kevi ıların otokarlarla köylerine delerini temine çalışmaktadır. Komis- nun tatil kararına sebeb — hakikatte ünkü hâdise değil, birkaç gündenberi irklerin büyük bir tehacümle kayde- ilmekte olmalarıdır. Filhakika Erme- ni listesi tamamen dolmuş, Alevi ve A- rab listelerine yazılacak pek az mün - tehib kalmıştır. Meselâ dün diğer lis « telere 300 kayıd yapıldığı halde Türk listesine 1300 kişi kaydedilmiştir. Ve bu fark bundan sonra her gün daha zi- yade artarak gidecektir. hazır

Bu sayıdan diğer sayfalar: