yi e ee RE ye ma NN mmm er er Hergün Eğer Fransa Samimi ise Yazan: Muhittin Birges #zce, şahsan hiç şüphe yoktur ki bütün şu Hatay Fransa samimi hareket etmiyor. Fransa denilen politika makinesinden bu işte beklenemez. Fakat, bizce m nazari şekilde mümkün fa takdirde Hatay me ) kolaydır. Hem de sade koli sayı alâkadar eden bütün Ya yakın Arab şarkı meselelerin ballediveren bir neticeye varr basit bir iş olur. Bu kolay bal şeklinin iki tarafı vardır. Biri, bizi, yani Hatayı alikadar eden noktadır. Bu noktanın halli gayet basit- tir. Ya Fransa, Hatayda tam manasile ser- best bir intihab usulü tatbik edilip Türklerin ve kendilerini Türk hisseden- işinde samimiyet sl olanı lerin serbestçe tescillerini mümkün kı -| lacak ve bu suretle Türk için mutlak ek-| seriyet temin edecek tedbirleri bizzat alıp iki haftada işi bitirir; yahud da bu intihabatta Türklere ve kendilerini Türk hissedenlere tam bir serbesti temin ede- bilmek üzere Hatay asayiş ve inzibatının Hataylılık hürriyetinin tam ve kâmil bir surette muhafazası işine bizim askeri kuv- vetlerimizin teşrikini de kabul eder, Her İki şekil de ayni neticeyi verecektir, Şu kadar var ki şimdiye kadar Fransanın bütün vâdleri yalnız sözde kalmış oldu- Bu için bundan böyle onun sözle vâdine binaenaleyh bir be kuvvetini ızibat işlerinin muhafaz filen bizim de Fransa bunu kabul de Hatay davası iki haftada yoluna tedrici #ürette müstakil Hatay hükümeti teşek- kül edince, bu memleki ikten tec- rid ederek Fransa ve Türkiye oradan Çıkarlar. Wi işlirakimiz dır. * İkinet nokta da Suriyeyi slâkadar eder, Halen, Fransız politikasının sistematik surette takib eylediği siyaset neticesi olarak Suriye bir taraftan ıztırab, diğer taraftan da dalâlet içindedi Iztırab içindedir; çünkü, Fransa Suri- yeyi eziyor; Suriye Arablığını manevf bir perişanlığın en derin çukuruna atmış- tır. Suriyeyi manen ve siyaseten -par- şalamış, onu her nevi kuvvetten tecrid etmiş, yok denecek hale getirmiştir. Bu kadar fena bir halde bulunan Suriye, ma- Ben, siyaseten, iktısaden büyük bir ıztı - rab içinde kıvranırken, karşısına Hatay ” meselesi çıkıyor. Hatayda nüfusun dört- te birini 'bilö teşkil etmiyen bir Arab kütlesi var, Bu kütle, Suriyenin nazarın- da, Hatayın Arab olarak telâkkisi için kâfi geliyor ve Hatayın Suriyeden ayrıl- ması bahsi çıkınca kıyamet kopuyor. Halbuki, bu bir dalâletten başka bir şey değildir. Kendisi Fransanın. çizmeleri al- tında bulunan, Dürzileri bir şekilde, E- ceziresi başka ve Lâzkiyesi daha başka bir şekilde kendisinden ayrılmış olan bir Suriyenin Hatay üzerinde hak iddiası ka- dar büyük bir delâlet olamaz, Şu Kalde Buriyeyi de ba dâliletten kurtarmak lâ- zim. Eğer Fransa isterse, neticeye gayet kolay çi r Fransa, Suriyenin karşısına geçip şu söz- leri söylemelidir: Suriyeliler, bir noktada siz çok haklısınız: Suriye müstakil olmalıdır. Ben sizinle bir muahede yapum. Bunu derhal tasdik edeceğim. Siz de ınüstakil olacaksınız. Fakat, bir nokta vardır ki bunda ga haksızsınız: Hatayda sizin A- rab nüfusunuz çok küçük bir ekalliyet teşkil eder. Size yardım edecek olan A- levflerin pek çoğu Türktür. Bunlar size kuvvet vermezler, Ermenilere gelince, Bunların Arablığını iddia edemezsiniz ve eğer Ermenilerle birleşip "Türklere karşı cephe almak gibi eski tarzda bir politikaya giderseniz bu politikanın do- ğurabileceği âkıbetlerden dolayı ben hiç bir mes'uliyet kabul etmem, bunun yolu da Resimli Makale: Bazı adamlar vardır ki tanıdıkları ni işittikleri zaman Zevk duyarlar. B den birisi tarafından bir hata, bir kabahat, bir suç işlendiği- önünde vaziyetleri o hata, kabahat vey SON POSTA Bütün zekâları göstermiye inhisa sizin de dostunuz veya tanımadıkları u adamların ahli ya suçu işleyenler- e Zehir saçanlar & başkalarının hata ve tezadlarını bulup r eden adamlardan çekininiz. Biliniz ki değildir, yan gözle hareketlerinizi ted- kik etmektedir, en küçük bir hatanızı bulduğu zaman Jüri şaşırdı: Anası mı güzel, Yoksa kızı mı? , İngilterede 2000 kız arasında şeh - n en güzeli olarak seçilen Nippi 18 aşındadır. Ve harikulâde güzelliğile şhürdür. Yanındaki (Ode sandığınız gibi, kız kardeşi; ablası değil, annesi - dir. Güzelleri seçen jüri hey'eti; «Eğer 37 yaşında bulunan © annesi müsabakaya girseydi, muhakkak ki 0- Bu birinci yapardık!..» demişlerdir. Siz ne dersiniz?.. Haklıdırlar değil mi?.. 66 sterline satılan bir tutam saç İngilizlerin meşhur amiralı, Trafalgar kahramanı Lord Nelson'un ölümünden sonra, Leydi Hamilton tarafından © z4- manki Prens dö Gale gönderilen bir tu- tam saçı, müzayedede 68 İngiliz lirasına satılmıştır. Su destisi su yolunda kırılır İngilterede dört yaşındanberi balık gibi denizden çıkamıyan, yaz kış Tan- nnın günü denize giren 65 lik bir ih - tiyar, kaplıcalardan birinde banyo ya- parken ölmüştü tay dost olurlar. Fransa Suriyenin dostu -İve müttefiki olarak birlikte “ çalışmıya devam ederler. Hatay Türkiyenin, Fran-| #anın ve Suriyenin dostu ve dünyanın sakin bir köşesi olarak yeni bir hayata girer; Suriye de yüzde seksen bir istiklâl! hayatı Içinde yavaş yavaş tam bir istik - Mile doğru inkişaf eder. İ İşte, samimi olan Fransanın, bütün da- vayı yirmi günde halletmek için tuta usul ve gideceği yol budur. Fakat, Fransa, biz biliriz ki sen bu yoldan gitmezsin! Çünkü maksadın şarki | Akdenizde hakkın yerine gelmesi, sulh ve sükünün, dostluğun ve anlaşmanın hâ - kim olması değil, çizme ve mahmuzun, entrika ve fesadın hüküm sürmesidir! İ Muhittin Birgen ( Hergün bir fıkra İ O sırada barışmıştık! İki Yeniçeri ocağı arasında kavga çıkmış. Yeniçeriler bıçak bıçağa gel- mişlerdi. Bir müddet sonra da barış- #mışlardı. Bir gün her iki ocaktan ©- $ lanlar bir yerde otururlarken eski İ kavgadan bahsetmiye başladılar. Kor- i kak, fakat daima cesaretinden bahse- İ den bir Yeniçeri, i — Ben, dedi, o gün elimde bıçak i ortaya atıldım. Karşıma biri çıktı vur- İ dum, devirdim, bir başkası çıktı, onu İ da devirdim. Bir üçüncül daha, gene bıçağı salladım. Öteki ocaktan biri bu sözlere içer- — Hele onu da devir, karşında bens görürsün. Dedi, Korkak güldü: — Hayır canım, onu devirmiye mey- dan kalmadı. Tam o sirada barışmış tık! | iran elişhedlinin müstakbel zevcesi Kardeş İranm Veliahdi Mehmed Rı- za Şahpurla nişanlanan Mısır Kralının kız kardeşi Prenses Emire Fevziyenin, nişanlandığı gün alınan resmini koyu - İyoruz. Ağustos içinde İran Veliahdi ni- şanlısile görüşmek üzere Mısıra gide - İcek, nikâh da Ağustos içinde Icaktır. ane Koku alma hassasını Kaybeden kadın 10,000 lira istiyor Bir otomobil kazası neticesinde koku alma, ve tatma hâssalarını kaybeden Li- verpullu bir İngiliz kadını mahkemeye istemiştir. Kadın: — Bir senedir, hiç bir şeyin tadini ala- Bu para, bu ziyanı asla telâfi edemez!. demiştir. Şarkın “ Mataharri, si Şanghay: barlarının bülbülü diye anı- lan 25 yaşlarında giyet güzel Leyla, Han- kovda Çin askeri karargâhında, casusluk suçile kurşuna dizilmiştir. Şarkın Mata- harisi diye anılan genç kadın, bir gece İ evvel Amerikan genç kadınlar hiristiyan cemiyeti (Y. W. C. A) binasında yakalan- mıştır. Bu tevkife takaddüm eden günlerde yapılan araştırmalar neticesinde elde €- dilen veşikalar, kadının, Çinde işliyen büyük bir Japon casusluk şebekesine mensub olduğunu ortaya koymuştur, Ks- dının şehirde bulunan ecnebi bir banka- dan 4 bin İngiliz liralık bir çek te tahsil muştur. Biz eminiz ki, Fransa Suriye ile böyle|f * samimi bir şekilde konuştuğu zaman Su- riyede her şey birdenbire değişecek ve işler, sakin ve serin bir mantıkla müta - müştereken söyledikleri ve söyliy öle ri dostça sözleri dinliyenler derhal ço - ğalacaktır. O zaman bütün meselenin manzarası değişir: Türkiye, Fransa, Suriye ve Ha- İSTER daldık. Bir aralık dostumuz: — Bu kamarada gözüne çarpan ve ga İSTER İNAN, Dün akşam Adaya gidiyorduk. Hava fazla rüzgârlı olduğu için bir çokları gibi alt kamaraya sığındık, Tesadüf karşını- İsa edilerek Fransanın ve Türkiyeninİl za eski bir arkadaşı çıkardı. Şuradan buradan konuşmaya İSTER rTüyor musun? diye Baktık, bulamad lerek şu cümleyi sö — Say, burada 7 rib gelen bir şey gö- | ellerindeki Fransiz İNAN, İSTER İNANMA! sordu. ık, o zaman arkadaşımız kulağımıza eği- öyledi: tane gâzete okuyan adam var, 6 tanesinin gazetesi, yalnız birininki türkçedir. İNANMA! müracaat etmiş, ve 10 bin lira tazminat” ettiği anlaşılınca, hemen tevkif olum- Haziran 24 Sözün Kısası Yazı Çok Olduğu İçin Bugün Konamadı Dost Yuyoslavyada sevinçli bir gün (Baştorafı 1 #nci sayfada) Bu kadar az bir zamanda içeride Yu- goslav m inin, dışarıda da komşu ve dost devletlerin sevgi, saygı ve itimadın kazanmak için, Bay Stoyadinoviç'le a kadaşlarının neler başarmış olduklarını, gözden geçirmek bizce de faydalı Bu itibarin, Belgraddan geçişimi fırsat İhaz ederek muhtelif mehafilde yaptığım İtedkiklerin bir hülâsasını gazetemin dn yucularına & Evvelâ, di Yugoslavyanır İç sene içerisinde oynamış olduğu birinci plândaki rolün ehemmiyeti, hadisatı &ı- saca hatırlamakla kendiliğinden tebarüz eder. Filhakika, bu üç yılda Belgrad bir çok Avrupa devlet adamlarının ziyaret» lerini kabul ettiği gibi, Bay Stoyadinaviç tarafından iade edilen bu ziyaretler es- nasında gerek Balkanlar camlasını ve ge- rek dünya müvazenesi içerisinde bizzat Yugoslavyayı alâkadar eden, meseleler hakkında müsalid neticeler elde edilmiş- tir. Stoyadinoviç hükümeti iktidar mevkii- ne gelmezden önce Yugoslavyanım dış politika bakımından vaziyeti pek o ka dar emin değildi. İtsiya ile mü: gerginliğini muhafaza ediyor, Almanya, Macaristan ve Bulgaristanla Yugoslav» yanın araları hiç te iyi bir man: zetmiyordu. Balkan “ttifakını sağla saslar üzerine kurup, haricin her türlü tehdid ve tecavüz ihtimallerine karşı memleketi emniyet altıma aldıktan sonra Stoyadinoviç hükümeti öbür devletlerle de anlaşma yollarını tuttu ve bugün, ye- zediyorum siyasada, fe ne sinde Yugoslavya, Avrupanın şark k larında herkesçe sayılan ve sevilen kuy- veli bir sulh ve emniyet unsuru olmak saadetine mazhar bulunmaktadır, Kıymetli dost ve mütlefikimizin bi bir vaziyeti edinmiş olmasından er memnun olacak ta biziz. Zira Ke Türkiyenin de şiarı, ideali dünya y de ve hassaten Avrupanın umumi dü» ni daima tehdid altında bulundurmuş ©- Jan bu bölgesinde sulhün ve emniyetin istikrarını temin etmektir, Muhterem Celâl Bayarın son Belgrad ziyareti esnasında, iki müttefik başvekil bu ideal birliği ile onu sağlıyacak ted- birlerin mahiyeti hakkında”bir kere | ha mutabık kalmışlar ve bu mutabâkatı ilân etmişlerdi Stoyadinoviç hükümeti, kasına bu kuvvetli istikameti verirken iç politika bakımından'da şuurlu ve faydalı hamlelerde bulunmuş, bilhassa Mars'iya faciasını müteakib ruhlarda bâsül olan he yecanı, gönüllerde uyanan ihtirası bâs- tırmağa muvaffak olmuştur. ç Bu tehlikeli vaziyeti bertaraf etmekti en önemli rolü, «Yugoslav radikal birliği» partisi oynamıştır, Bay Stoyadinoviçin iktidar mevkiine gelmesini müteakib teessüs eden bu pâr- tı eski radikal partisi ile, münakalât na- İzırı Bay Mehmed Spaho'nun başkanlığı İaltındaki Bosna müslüman partisi ve şında dahiliye nazırı Dr. Koroşeç'i bu- lunduran Sloven halk partisinin birleş- mesile vücüde gelmiştir. Bilâhare diğer bir takım siyasi grupların da iltihakı ile fevkalâde kuvvetlenen «Yugoslav Radi- kal Birliği: son belediye intihabatında reylerin yüzde 75 ini, ve senato intihaba. tında İse yüzde 84 ünü kazanacak kadar milletin itimadına mazhar olmuştur. Dah lde, hariet po sükün ve asayi; istikrarı yeni demiryolları döşenmiş, rifeleri ucuzl , ticari mübadeleye Ş at ahılığı hafiflet e memur maaş- larına zarblar yapılmıştır Bundan başka lünün bor tasfiye, amelenin içtimai sigorta sistem hi islah ve hususi müesseselerdeki müs- tahdemlerin tekaüdlerini temin için e- saslı tedbirler alınmak suretile milletin refahı artırılmıştır. (Devamı 9 ncu sayfada)