d F £ * © Bödenlerdir ki aldanmışlardır. aldanmak. , H AO A (Baş tarafı 1 inci sayfada) Tz e— Honi ahidleriniz? Hani anlaşma- ? 1921 de, vüdlerinizle, bizi müca- Ösleden vazgeçiren sizler değil misiniz? i görmek için mi size inandık?>» Tevfik Rüştü Aras ve hatibler bu sua- Sevab verdiler: Ne sizi, ne de ahidleri- Tizl unutmadık. Sizi kurtarmağı vüde- "'. bütün cihanla boğuşarak, hepimizi h"lrmış olandır. Dış Bakanımızın bir daha ilân ettiği Üzere Hatay, Türkiye için milli bır dava- * Binaenaleyh Türkiyenin tekmil mil- vaları gibi ballolunmak Mmukadder- GÜr. Biz barış ve uzlaşma usuüllerini sgnu- B kadar tecrübe etmekle aldanmış ol- :"mz: Bilâkis bu tecrübe ile bize Va- ba e kaybettirdiklerini veya meseleyi ştireceklerini zan adirlar. İçinde yaşadığımız tamanın ta- âtay davasının, dünya tarafından hak verilerek, halledilmiş olduğunu K cektir. Evvelâ hakkım hütün Küvyetlerini ve imkânlarını kullanaca- küvvet ve imkânların mutlaka etmeğe mahküm olduğuna herkesi —'dlrıııkv.. menfaati olanlar varsa, ne Hiçbir ihtimal, bizi, inkılâbın — vazife #ttref davasını yarıda bırakmağa sev- Vatandaş ve Hataylı Türkler, ir itimadla, hükümete bağlansınlar. F.R. ATAY Mecliste okunan mektub tulayın evvelki günkü toplantısında, büdoest dolayısile, Hatay meselesi- İF üh& Mevzuu eden meb'uslarımızdan B. —n""ıl (Niğde), Hataydaki — zulüm ve Politikasının itiraz götürmez bir ve- İan ahiyetinde olarak ve Hatayda bu - %Wk yakın bir akrabasından gelen bir Mi bü okumuştur. B. Cavid Ural demiştir engizisyon mezaliminden hiç fark Fransız işgalinin, karanlık, nuzlim —::hnç İşgal devresini yaşamış Ada - Hata, bir çocuğuyum. Bugün ayn! bayatın _hın kardeşlerimir tarafından da yaştın- 'N::vom. İşte size bunun en canlı bir Okuyacağım. Bu, Hatayda bulu - $0k yakın bir akrabumdan — gölen bir Sant:22 keyi buradaki olan bitenlerin ardı arası — mrzaması ve bize mektub yaz - $ bırakmamasıdır. ':—"—u.bunyılkvın Cemiyetinin gelince biraz Terahlamıştık. Biz bü komisyonun Akvam Cemiyetinin k için geldiğini umuyor - gdüşüncelerimiz suya Giyorsunuz. Bizim bazanakla yalvarmağa karar verdik. diye. Eğer ulaştırmaz - &;:_lwm; 3 Mayısta biliyorsunuz Ki müuamelesine başlandı. İlk tescll edilenler, ötekilerin hep - Bu fazlalık gittikçe ço- 'Türkleri kardeşleri - bizim dillmizden konu. bizim sandığa yazıl - lerdi. Nitekim $ Mayısda sandığa iki ermeni dos- a. 'Tescilin ilk gününden ötekilerin aleyhine gi- arışık etti. Mayısın dör - soyguncu Hasan Cebba- bir kamplo hazırladılar. Rül birinin şapkasımı yırtmakla » Bu kardeşi teselliye koştuk. , Mehmed Aii, Sıdkı ve Be- barenin adamları başları- sürü sitâhlı insanla biz - l([_,f İti $özf | Af fğı İt ; ş fi ? ni g Ş ğf Wı Katlller silâüh — omuzda Zabit, nefer, yan! medeniyet- Kuvvetleri de Mipçiklerini N « —""::lhııım. Bütün bun - lüncü günü de tescilin biz - “Hataylı ve Türkiyeli Hükümete tam itimadla bağlan (lerin dehimize gitmeğe — başlamasındandı —-minini intihab nizâmnamesinin on yedinci ; |dıklara kaydolunuyorlardı. İşle bu hareket Büyük Cumhuriyet hükü- |- 1şte bu tazyik ve şiddet derhal tescilin üze- Tine tesirini gösterdi. Ve bizim lehim'ze o - lan rakamlar 77 ye, ondan sonra 60 a düş - meğe başladı.. Bilânda kardeşlerimizin hükümete koşa- rak İskenderun falllerin! yakalatmak iste - diklerini, fakat hükümet kapısından kovul- duklarını duydük! Kırıkhan kazası ölmasay- di daha Ük günlerde bu hâdiselerden korka- zük sandık başına gidememezlikten — dolayı bizlerin sayımız çok düşecekti. Bu da çok sürmedi. 5 Mayısta Kırıkhanda zabit Porsel, kaymakam Zahilâ, jandarma — komutanı, polis komlseri, sulh hâkimi — Mardini bizim Jehimize olan tesell işini — durdurmak için tedbir aldılar. Dayak, hapis. tahkir. Bunlar kendi kuyrukları olan Hoyboncu | Mahmud Selimle beraber mahud Koşço'nun | mlâhli çetolerini Aktepede harekete geçir - | diler. Bizim İsteye yamlacakları ölümle teh- dide koyuldular. Sandıklar etrafında Pransız YJarın partizan dedikleri s!lâhlı serseriler pey- dahlaştı. Türk yağılan sarıdık başından ayrı- hnca yakalanıyor, dipçikleniyor, üstelik ku- rakala gölürülüyor, dövülüyor, hapsediliyor.. Bunlar € Mayısda halkevi binamıza kurşun sıktılar, Bizimle beraber yürüyen Mehmed Kı ilçin evini kurşunlarla delik — doeşik etliler. Bütün bu işler Jandarmanın ve zabitlerinin gözü önünde yapılıyor ve ses çıkarılmıyordu. Ne hacet, Kırıkhan istihbarat zabiti (Türke rey verenlerin yiyeceği tekmeyi sonru &ö - rürsünüz) diye bağır bağır bağrıyordu. Bu hâ diseleri Kırıkhan Cemiyeti Akvam mümessil- leri de görürorlardı. Fakat hiç ses çıkarmı - yorlardı. Garo'nun verdiği ümid Kardeşim; buranın döleresi Garo Anka - |radan dönüşünde bize umud vermişti. Ama bu umud birkaç saat sürmedi; altüst oldu. Çünkü bu adam Ankaradan döner dönmez Hatayda insanlığa aslâ yakışmıyacak cana- varlıklar başlamıştı. Artik herkes canindan malından umudunu — kesmiş — namuslu bir Türk gibi ölmek istiyorlardı. Gelen ge- ler hep (sabredin, Pransızlar dostumuzdur, Bu iş düzelecek) sesleri idi. Ama bu sesler yüzünden basılan evlerin, kıyılan — canların Haddi hesabi yoktu. Gene daldıim. Aml işe gelelim: Kırıkhan vak'asından sonra orular. da da korku başladı. 12 Mayısa kadar güih aleyhte, gâh lehde giden rakamlar, ondan sonra hap aleyhimize döndü. Çünkü sandık başında allâhli kordonlür üçleşmiş,” sandığa gitmek istiyen herkese her kordondan ge - çerken (Türk yazılırsan evine cenazen gi - der) tehdidi savruluyerdu. Bu yetmiyormuş gibi dürüst hareket eden bir Cemiyeti Ak - vam mümessill de sandık başından uzak - Jaştırıldı. Artık anlaşılıyordu ki Cemiyeti Ak vam mümessilleri de buradaki malim idare ile at büaşı beraber gidiyordu. Biz umudu - muzu kesmedik. Medenlice harekelimize de- vam ettik. Bütün bu tazyik ve şiddetlere rağ men aramızdaki fark büyüyemlyordu. Nihayet onun da çaresini buldular. Halebden, Şam- dan, Lâzikiyeden, Beruttan — otomobillerle, karayonlarla ameleler, bir sürü — adamlar sândıkların başına getiriliyor, muhtellf cc - maatler kaydettiriliyordu. Öz Hataylı Türk- ler ne pasâportile ve ne de şahldlerile ka - yıd İçin müsandekârlik görmediği halde bu gelenler, ya papasın, ya muhtarın bir ilmü- haberile hemencecik Hataylı oluyor ve san- faramızdaki farkı biraz çoğalttı. Ayrıca 'Türk ler sandık başına gidemediği için bu da far- kt büyültüyordu. Ne hacet, ordu, zabıta, devlet kuüreti her şey düşmanın elinde ve bizim aleyhimizde kullamılıyordu. Bizim ise yegâne kuvvetimiz hakkımızdı. Size hariçten bu gelişin içyüzü- nü anlatmak için M Mayıs akşamki rakam- ları vereyim: 'Türk 9655 Alevi $382 Arab 1884 Ermeni 3555 Buna hesab edersek Türktlen başka ce - maatlerin topyekânu ile Türk —arazımdaki fark öteki cemkatlerin lehine &04 dür. Daha üç gün evvel, yani 21 Mayısda — bu yekön 1132 iken üç gün zarfında kayıd işinin gene Türklerin lehine gidişi bisim — mandacıları çıllırtıverdi. Ne yapsınlar? GCene vak'a çıkar- mak, ortalığa dehşet vermek, hâdiseleri Türk yere yükletmek, ravallı bizleri ve arkadaşla- rımızı haplalare götürmek. Hülüsü — herkesi korkutarak bü lehte gidişi durdurmak lâ - renmişsinizdir. Antakyamızda — kayıd 1 -| şittiniz mi? Üİşitmişsenis bunun da ,mq,.] fimı yan! zülumlere zülüm katıldığım öğ - | Tenmemişsinizdir. -Antakyamızda kayıd i - şiniz başladığı ilk gün işler yolunda idi. Fu- | SON POSTA vatandaş: mmaddesine dayanarak istediler. Komisyon Reisinin cevabı Komisyon ne yaptı bilir mizin? Kozmniş - yoan Reisi (memlekette hükümet ve kanun var, kimse kimzeye tecayüz edemez. ve etmi- yor. Bu mazbatayı imza edenlere söyleyiniz. Kendi mıntakalarında rey versinler. Biz baş ka karar ittihazına Jüzum görmüyorur.) ce- vabında bulundu. EHalbuki bu feci ve zalima- ne hüdiseler kamlayonun gözü önünde ce - reyan ediyordu. Hükümet de mütecasirleri yakalayacağına onları teşci ve teşvik ed! - yordu. Bu feci vaziyet karşısında hülk ne yapsın? Klbette ki intihab hürriyeli olmı - yan bir yerde, hayat tehlikesi, mal ve 1rz düşmanlığı hükümet elile cereyan eden bir yerde sandık başına gidemezdi. Nitektim öy- le oldu. O gün ve ertesi gün sandık başına gelenler azaldı. Bittabi Türkler aleyhine 0- lan fark yirmi beşinci gün birdenbire 1210 a çıktı. Yani bir günde 316 aleyhde xaydoldu. Bu mukabil tarafın çokluğundan değil, bi - gim tarafın süngüler içinde sandık başına bırakılmamasından İleri geliyor. Netice olacak? Türkler ekalliyette kalacak, Arab - lar azlıkların en am olacak. Aleviler de e - kalliyette kalacak, Ermeniler, ve diğer gayri Tüslim cemaatler birleştirilerek Türklerden sonra sun'i olarak kazandırılan bu kütle hü. kümet kuracak, diğer unsurlar yavaş yavaş imha edilerek Antakyada Pransızların hi - mayesi ve idaresi emri altında yabancı bir dervlet taslağı kurulacak, Fransızlar ehliaa- ilp devirlerinin Antakya hükümetini kura - cak. Hepsine rağmen zafer bizimdir. Kardeşim; başını ağrıttım ama ne ya - palım. Bizi sonunda töhmet allında bırak - mıyasınız diye bu haktkatleri yazmağı vle - dan borcu bildim. Siz HAJA bize FPranagız dost Yağundan, Cemiyeti Akvamın komisyonun bitaraflığından — bahsededurun: Biz gene bu kadar ateş içinde çırpınıp Çalı- şiyoruz ve bir varlık gösteriyoruz. Ne de ol- sa Hatayın gene en büyük cemaatl olarak işin içinden çıkacağız. V. &... V. B..» adaletinden, Kardeşinle **& Bütün gazeteler — kapatıldı Antakya 28 (AA) — Anadolu ajansının husus! muhabiri bildiriyor: Akşam saat 20 den sönra şehirler ara - sında otamobll, kamyon ve araba İle gelip Kitmeği yasak eden ve Hataydak! bütün ga- zeteleri kapatan bir kararım delegze Garo ta- rafından imza edildiği öğrenilmiştir. Yugoslavya Harbiye Nazırı Edirneden geçti Edirmme 28 (A.A.) — Yugoslavya harbi- ye ve bahriye nazırı General Mariç bu sabah konvansiyonel trenile saat yedi buçukta buraya gelmiş ve istasyonda Trakya Umumi Mülfettişi General Ki- zım Dirik, Edirne valisi, müfettişlik mü- şavirleri ile kumandanlar, belediye relsi ve kalabalık bir halk kütlesi tarafından hararetle karşılanmıştır. Türk ve Yugoslav bayraklarile süslen- miş bulunan istasyonda General Mariç, takdir ettiği bir jandarma bölüğü ile 200 kişilik bir eğitmen kıt'ası tarafından se- Tâmlandı. Bayan Dirik tarafından Bayan Mariçe bir buket sunuldu. Bundan başka eğit- menler de buket takdim ettiler. Trenin tevakkufu müddetince General Mariç Küâzım Dirikle görüştü. Umumi Müfetti- şimiz büyük misafirimize zengin hir Trakya albümü hediye ettiler. Bayan Dirik te Bayan Mariçe badem ezmesi he- diye etti ve sayın misafir bu hususi alâ- kadan bilhassa memnun oldular. General Mariç güzel Edirnede bir gün olsun kalamadıklarından dolayı üzüntü duyduğunu söyledi. Ekselans Mariç, hareketinde kendisini uğurlıyanları «Yaşasın Türkiye» diye se- lâmlamış ve halk ta «Yaşasın Yugoslav- ya> diye mukabelede bulunmuştur. Müttefik memleket kara ve deniz kıuy- vetlerinin değerli şefi Türkiyeyi terket- mek üzere bulundukları esnada kendile- rine iyi yolculuklar temenni eden «Arg- dolu ajansı» Edirne muhabirine beyanat. ta bulunazak, günlerdenberi misafir ola- rak bulunduğu Türkiyede kendisine kar- kat ertesi günü Dörtayak mahallesinde dö- şı gösterilen iyi kabulden ve halkın sev- yülen, tahkir edilen, sandık başına gitmek- ten menedilenler çoğaldı. Çünkü bu mahalle. de polis ve Jandarmaların gözü önünde top- lJanan etlâhlı usbeciler 'Türk Hlstasine yazıl - mak Üzere sandık başına gelen Etitürklere taarruz ve tecavüze başladılar. Biztmle yü- Tüyen yalnız bu mahallede dört yüzü müte- Mehmed gşubesinde reylerini kullanabilme - Jerini temin için marbata yaparak Cemiyeti Akvam komlsyonuna müracaat ettiler. Ve bu tecavüzlerin durdurulmasını ve hüküme- tin mütecavizlerle beraber yürümemesinln te Bi tezahürlerinden son derece mütehas- sis olduğunu ve iki memleket arasında movcud dostluk ve bağlılık hislerinin e- bödiyen yaşıyacağına bir kere daha inan- mış bulunduğunu kaydeylemiştir. Bulgaristanın Ankara ataşemiliteri Sofya 28 (A.A.) — Yarbay Mehanci- yef Bulgaristanın Ankara ataşcmiliter- liğine tayin edilmiştir. Yeni ataşemiliter | Pataktır. önümüzdeki hafta başında vazifesine | geçecek başlıyacaktır konferansı Cenevre 28 (AA.) — Anadolu ajansının busüsi muhabiri bildiriyor: Afyon ziraatini tahdid konferansını ha - zırlamak üzere toplanan ihzari afyon ko - maltesi içtimalarına devam odiyor. Amerika ve Japonya e beraber 28 devlet , komitede temsil edilmiş bulunuyor. Vazifesi | mutasavver müstakbel büyük ve ümümi bi afyon ziraatini tahdid könferansina hir mu- kavele projesi haszırlanmaktan İbarı danan bu komlsyonda datmi murahh T miz N. Sadak, iklisad vekâleti Ihracatı teş- kilüdandırma müdürü Servet Berkin, uyüş- turucu maddeler inhisarı unum — müdürü Hamza Osman Erkan — temsil edeceklerdir. MuBavele projesine esas olmak üzere hatir- lanan bir plân Üzerinde cereyan eden mürza- &* İkereler ilk günden ttibaren mevzuubahs men faatlerin ehemmiyeti derecesinde çetin bir manzara almıştır. Hey'etimiz reisi N. Sadak herhangi şekilde bir tahdid mevruubahso - lunca şimdiye kadar afyon istihsal etmiyen memleketlerin mukavele ile tayin — edilecek bir tarihten sonra yeni buştan afyon elde Afyon ziraatini tahdid Sayla t hazırlıkları Cenevrede topünın ihzari âfyon komitesinde heyetimizin tezi kabul edildi etmeğe başlamamalarının esaslı bir şart © larak şimdiden tesbit edilmesini istemiştir. İxinel celsede müstakbel beynelmilel muş ksvoleye gerek müstahsil ve gerekse müstehe lik alâkadar bülün devletlerin Iştiraki olras Mülletler Cemiyetine dahül olmadıkları hal- | finda »münakaşı cereyan ederken hey'eti « de bu beynelmilel konferansa iştirak eden | Miz böyle bir mukavele umumi — olmadıkça ve alâkadar bütün devletler tarafından ime “a ve tasdik edilmedikçe — flilen hükümsüs kalacağını ve binaenaleyh mer'iyete glre - miyeceğini söylemiştir. Buna itiraz eden — murahhaslar olmuşsa -|da hey'etimiz Türkiye için hayati chemmi « yeti halz olan bu noklada müsir - olduğunu müstahsil devletlerce kabul ve tatbik edil » miyecek bir mukavele Je hükümetimizin a » kadar olamıyacağını şimdiden beyana mee bur olduğunu söylemiştir. Komilte bu beya- nat üzerine Türkiye noklal nazarına göre bir formül bulunarak projeye ilâve edilme- sini kabul etmiştir. Hamza Erkan da Türkiyenin — doğrudan doğruya afyonun köylüden alınarak — devlet inhisari tarafından satılması ve Türkiyeda afyon ziraatinin tahdidi hakkında — verdiği fassal malümat komisyon muhitinde Çok ntıbalar tevlid etmiştir. ? Türk Hava Kurumunun geliri gittikçe artıyor Milli Müdafaa Vekâleti yardımın yekünu 46, Ankara 28 — Türk Hava Kurumu ge- nel merkez heyeti bugün saat 16 da Si- nob mebusu Cevdet Kerim İncedayının başkanlığında altı aylık toplantısını yap- tı. Merkezi idare heyetinin çalışma rapo- ru ve murakıbların raporu — okunarak tasvib olundu. Bilânço ile 938-39 büdcesi tedkik ve tasdik edildi. Türkkuşu kamp- larında vazife görürken şehld düşen a- matör gençlerin mirascılarına 1500 ma- lül kalanlara 750 lira net olarak tazmi- nat verilmesi kabul edildi. Son bir yıllık gelir 5.343.925 liradır. Bu paranın 1.612.103 Hirası piyango ai- datıdır. Geçen seneki vaziyetle bir kar-| şılaştırma yapılınca, aradaki — fazlalığın J. ngiliz - Londra 28 (A.A.) — Daily Herald ga-, zetesi, İngiliz - Fransız askeri hava kuv- vetlerinin teşriki mesaisine bir başlan- gç olmak üzere yakında her iki milletin hava kuvvetlerinin müştereken talımler hava büdcesine yapılan 995.215 lirayı buldu 588.159 lira olduğu anlaşılır. Milli Müda. faa Vekâleti hava büdcesine yapılan yar-, dımın yekünu da 46.995.215 lirayı bul- muştur. Çalışma sahası günden güne genişle- mekte olan ve Konyada da bir şube aça- rak, yedi vilâyet merkezinde faaliyotte bulunan Türkkuşunun bu seneki kamp- larına iştirak etmek istiyen gençlerin sa yası 3865 dir. Bu gençlerin içinde 31 bayam * vardır. Motörlü tayyare mektebi ile Etimesğut ve İnönü kamplarındaki inşaat tamam- lanmış ve muvakkat tesollümleri yapıl. mıştir. Motörlü mekteb 106.784, Ergazi tesisatı 45.087 ve İnönü tesisatı 68.676 li ra masrafla vücude gelmiştir. Fransız ittifakı yapmağa başlıyacağını yazmaktadır. Bu gazeteye göre Fransada birkaç İns giliz tayyare meydanı ve hava Üssü ya-, pilmasını istihdaf eden bir proje hali Iıı-ı zırda tedkik edilmektedir. Cumhuriyetin 15 inci yıldönümünde ilân edilecek af (Baş tavafı 1 İstikrar ve küvvet oulan, gönüllerde je ile bir zamanlar yurda ve kendisine niş ölçüde atıfet göstermektedir. inci sayfada) ve kafalarda yer alan genç rejim bu pro- fenalık yapmak istiyenler hakkında ge- Gelecek yüzellilikler ve devlet hizmeti : —a Affa mazhar olacaklar meyanındaki yüzellilik listeye dahil bulu- manlardan elliden fazlası ölmüştür. Geriye kalanların yurda dönme lerine istisnasız müsaade edilecektir. Ancak bunların on yıl müddetle devletin maaşlı ve ücretli memuriyetlerinde kullanılmamaları - esas projede bir hüküm olarak yer almıştır. Haklarında heyeti mahsusa kararı bulunanlar yalnız iki yıl devletin maaşlı memuriyetlerinde kullanılamıyacaklardır. Kanun Birinciteşrinde meriyete girecek: — — —m———————— İstiklâl mahkemeleri mahkümları ise neticelerinden istifade edebileceklerdir. kayıdsız, şartsız affın bilâmum hukuki Bu proje kanun olduktan sonra birinci- teşrin ayında mer'iyet mevkiine konacaktır. Elektrik şirketinden sonra Tramvay, Tünel şirketleri de satın alınıyor (Baş tarafı 1 inci sayfada) ketinden sonra daha bazı şirketlerin sa- tın alınması mevzuubahstir. Bu şirket- lerden ikisi İstanbul Tramvay ve Tünel şirketleridir. Bu şirketlerle satın alma görüşmelerine eylülde Ankarada başla- İdaresi temmuzda — hükümele olan İstanbul Elektrik şirketinin umum müdürlüğüne İstanbul telefon Fransanın yeni zırhlısı Paris 28 (AA.) — Fransanm yaptığı en sön sistem Starzburg firhlısı 13 hazi- randa hizmete girecektir. * Bu zarhlı 26 bin 500 tönilâtoluktur. Bo - yu 215 metre ve genişliği de 31 metredir. Sür'ati 30 mildir. Zırhlı 330 milimetre. lik sekiz, daha kalibrelik 50, 37 mlimet« relik 16 tayyare topu ile mücehhezdir. Gemide dört tane de deniz tayyaresi vardır. ğ Eminin tayini ihtimali kuvvet-| Hdir.