Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
BB ai l, | 2 Sayfa SON POSTA Hergün Arab Nasyonalizmi, Dünya işlerinde hesaba Katılması elzem vakıadır Yazan: Muhittin Birgen rab memleketlerinin büyük bir | : kısmı, içtimal tekâmül seviyesi itibarile çok geri bulunsa dahi, meydar.- da çok ciddi bir Arab nasyonalizmi bü- lundüuğu muhakkaktır. Misir gibi, istik lâlini kanile elde etmiş, işgal kuvvetlerı- ne Karşı, kütle halinde mücadeleye kalk- mış bir nümune varken, Filistinde, hay- ret edilecek derecede cesurâne bir fedai * likle taksim plânlarını aylardanberi fii len hükümsüz bıirakmış bir hareket göz önünde duürurken Arab nasyonalizmin ve bu nasyonalizmin kendisine mahsus bir küvveti bulunduğunu kabul etmemek bir hata olur. Kahirede kuvvetli bir Arab matbuatı | var; Suriyede ve Lübnanda mevcud olan ! -Matbuat belki zayıftır; fakat, gene kuv- vetsiz değildir. Bağdad matbuatı da, ker- esimli Makale D DE Herkesin kuvveti mahduddur. 388 i di muhiti için kâfi bir kuvvettir; Hicaz ve Yemenin bu bakımdan çok zayıf ol - duklarını kabül etsek bile Kahire, Be - Tut, Şam ve Bağdad merkezlerindeki mat- buatın büyük bir nasyonalist kuvvet ol- göz yummak kabilinden bir şey olur. Mısır, Suriye, Filistin, Irak, bütün bu Arab memleketleri içinde, muayyen bir milli , dava uğrunda ölmeği memnuniyetle | kabul eden insanlar bulunduğunu hâdi-' selerle gördük. Hangi memtekette, milli bir, dava için ölümü gözüne almış bir duğunu inkâr etmek, güneşe karşı imsan zümresi varsa o memlekette kuv- vetli bir nasyonalist hareket var demek- tir. Bu bahiste başka türlü düşünmek ha- tadır. Si * Evet, Kahirede, bir davayı hâlis bir yürekle müdafaa e- den matbuatın yanında riyakâr demok- rasi tarafından para ile satın alınabile- cek unsurlar da vardır. Bu unsurlara da- yanan bir Laurence, orada da, şurada da kendisine yardımcılar bulabilir ve bu su- retle nasyonalist hareketlerini parçajıı- yarak bunlardan birini diğerine vurup arada kendi politikasını yürütebilir; hat- tâ, bu politika iki tarafa da hâkim olan bir hakem rolü oynamıya kadirdir; fakat, şimdiye kadar yapılan tecrübeler ve bu arada bilhassa Mısır nümunesi bize güs- teriyor ki böyle bir siyasetin muvaffa - kiyet kuvveti, ancak mahdud senelerle ölçülür. Beş sene, on sene, yirmi sene, muhitin şartlarına göre, belki yirmi beş sene, fakat, nihayette mutlaka, bir si - yaset adım adım geriliyor, günden günec küvvetini kaybediyor. Arab gazetelerini okuyanlar, Arabların dillerinden anlıyanlar, görürier ki Arab- lığın kalbinde bir sızı, rölünde derin bir | kaynaşma vardır. Süriyenin sarih surette Fransız tesiri altında bulunan gazetele- ri bile, sırf okuyucularından korktukları için, bu rolden ayrılamıyorlar: Arabliğım, istismar zulmü altında ezilen ve inliyen ruhu. Ne zaman bir Suriye gazetesini ele alsam, görürüm ki içinde bağrı yanık bir milletin ıztırabı ile sızlıyan bir dil var- dır. Meselâ, Fransada sosyalistlerle kapita- listler mücadele ediyorlar. Frank düşü - yor. Orada frank düşerken Suriyede de Suriye kuruşu düşüyor. Fransadaki mü - cadele ile Suriyelinin ne alâkası var? A- lâkası yoak ama, çekilecek çilesi var. Müs- temleke siyaseti Suriyenin hayatını fran- | ga bağlamıştır, onu istediği gibi emecek. Bir buçuk sene evvel Suriye kuruşile yedi buçuk lira kadar bir şey tutan bir Osmanlı altını, bugün bin yüz Suriye ku- ruşundan fazla bir kıymete maliktir. A- radaki kıymet farkımnı, Suriyeliler, Fran- sadaki dahili mücadelenin seyircilik be- deli olarak, keseden ödediler. Ait tarafını |kıyas ediniz. * Suriyenin bir derdi mi var? Filistin müuztarib mi? Mısırın bir gailesi, yahud İrakın bir meselesi mi var? Bütün Arab Mmatbuatında, bütün Arab muhitlerinde ayni sesi, ayni ızlırab ve ayni vaveylâyi görüyoruz. Demek oluyor ki muhtelif memleketlere ve hududlara ayrılmış o - | - lan Arablık arasında, hepsini birbirine | . bağlıyan bir duygu teli var. Bütün his- | ler ve fikirler bu tel vasıtasile bir ta - raftan öbür tarafa derhal geçiyor. Yal - nız bu hâdise gösterir ki Arab nasyona- lizmi bir emrivakidir, bunu inkâra ve Berutta ve ilh milli , aştığı zaman vinç kopar. İnsan da bir Ağır yükleri kaldırmaya mahsus vinçlerin üzerinde ne ka- dar siklete mütehammil olduğu yazılıdır, yük yazılı mikdarı benzer, tahammül edeceği yükün mikdarı mahduddur. Akıllı adam kab vinçe, bir makineye altına girmez, ezilmekten korkar, muvazenesi yerinde ölmı- yan adamın yaptığı ise her meselede düşünmeden ileriye atılmaktır. Neticede ezilip mahvolur. Bir işe başlamadan kuvvetimizi ölçmeyi bilmeliyiz. iliyetini iyi hesab eder, yapamıyacağı işin SO Z Bisiklet ile Balayı seyahati Herkes evlendiği zaman türlü tür- lü balayı seyahati yapar. Kimi şuraya, |kimi buraya gider. Yukarıda resimle - rini gördüğünüz çift de uzun müddet düşünüp taşındıktan sonra balayı se - nin anahtarları kaybolmuştur. 7 sene- kenarlarına isabet eden göz pınarlarile | yahatlerini bisiklet ile yapmağa karar ye mahküm olan bir hırsız, gardiyan - çekiyor. Gördüğünüz gibi muvaffak da lardan birini bayıltarak elbisesini giy -: vermişler ve dostlarının alkışları ara - sında gördüğünüz gibi hareket etmiş - lerdir. Felemenkde evli kadınlar hariçte çalışmakdan menedildiler Evli kadınların ücretle evlerinin ha- ricinde çalışmaları Felemenkde mene « dilmiştir. Felemenk Muaveneti İçti - mmaiye nazırı bulunan katolik mezhe - nulyefe sebeb olmuüş ve bununla evli kadının mevkii ancak evinin içinde bu lunduğu esasını kabul etttirmek iste - ' miştir. Felemenk nazırının bu tedbiri yal - nız Felemenk kadınlarının değil, hat- tâ İngiliz ve Fransız kadın teşekkül - lerinin protestoda bulunmalarına se - beb olmuştur. Bu teşekküller Felemenk kadınlarına evli kadınların — çalışmak haklarını istirdad için mücadeleye a - tılmalarını tavsiye etmektedirler. — Ssm ada r e Lard0: özme —e emet 6 Gr 8 $ * e e G e cammamnan 'temin ederiz ki onların derdleri, bize de | yabancı değildir. Ayni zamanda, şarkın sulh ve sükünu namına, gönlümüz isti- yor ki bu siyasette alâkadar olan dost İngiltere ile dost olmak ve dost kalmak istediğimiz Fransâ, bu Arab nasyanaliz- mi vâkıasını anlamış olsun:ar ve ona gö- re bir siyaset tutsunlar. Bizim kanaati- mize göre bu nasyonalizmi inkâr eden her siyaset, şarkta yalnız huzursuzluk ya- pacaktır. Muhittin Birgen ıbine mensub Doktor Ramme bu mem-| ARAS HERGÜN BİR. FIKRA Hamlet Aktölerden biri, birkaç kişiyi yanı- ma alarak bir trup yapmış, Hamleti oynuyormuş, bunu gidip Raşid Rıza- ya söylemişler: — Ne dersin? Demişler, sormuş: — Oynadıkları eser Hamlet mi? — Evet! — Öyleyse deliliğine hamlet! Ş ir Viyana hapishanesinin Anahtarları kayboldu Viyananın en büyük hapishanesi - miş, bu suretle ve hiç bir şüphe uyan- dırmadan kaçmıştı. Firarı haber alan hapishane idaresi, anahtarların da hır- sız tarafından götürüldüğünü anla - yınca 1500 lira sarfile, hapishane ki - iidlerinin hepsini değiştirmiştir. Bilâ - hare yakalanan hırsız, anahtarları Tu- naya attığını söylemiştir. Amerikada işsizlik gitgide çoğalıyor Yeni iktısadi buhran dolayısile Âme - rikada işsizlerin mikdarı günden güne artmakta ve tehlikeli bir şekil almakta- dır. Bu işsizliğin bir dereceye kadar önü alınması için Amerikanın otomabil fab- rikaları cumhurreisi Roosevelte' müra - caat ederek maden kısımları yeni yapıl- makta olan zırhlılarda kullanılmak üze- re Amerikada bulunan bütün eski oto - mobillerin hükümet tarafından satın a- lınmasını-teklif etmiştir. Amerikada mevcud eski otomobillerin mikdarı yedi milyonu bulmaktadır. Eski jotomobil alım satımı bütün memlekette l pek ziyade tevessü etmiş, alelümüum bun- lar alınıp satılmakta olduğundan fab- rikaların yaptıkları yeni otomobiller el- !erinde kalmakta ve nihayel işçilerine yol vermektedirler. Eğer hükümet fabri- kaların yaptığı bu teklifi kabul! eder de eski otomobilleri ortadan kaldırırsa o va- |kit fabrikalar yenilerini yapmak için ça- hışmağa başlıyacaklar, işsizler de iş bula- *| Gözü ile pipo içen Garib bir adam Dünyanm en garib pipo içeni resmini gördüğünüz Kanadalı Fransız Lange - vindir. Nasıl mı yapıyor? Piposunu bur- |nunun köprüsüne dayıyor, ve dumanı, oluyor. Bir katilin akla durgunluk veren soğuk kanlılığı Amerikada, kadınınm biri kardeşini, 600 dolar hayat sigortasına tamah ederek ül- dürmüş. Uzun süren muhakemesinden sonra elektrikli sandalye ile idama mah- küm edilmiş, haber kendisine bildiri- lince; elinde örmekte olduğu örgüsünü bırakmıyarak: — Yahu!.. demiş, ben kendi can karde- simi hiçbir vicdan azabı duymadan öl- dürdüm, boğdum. Siz, beni elektrikli sandalye ile cehenneme yollıyacaksınız. Bu da bir şey mi?.. Tam hükmün infaz edileceği sırada, idamının bir hafta daha geri bırakıldığı emti gelmiş. Bunun üzerine de, gene ör- güsünü örerek: — Yanlışlık olmasın, öldüren benim. Başkası değil, diye işarette bulunmuştur. Parisde kanarya kuşları arasında müsıbaka Parisde Cumhürreisi Lebrun, Zira- at Nazırı ve Felemenk ticaret nazırı - nın himayesinde bir kanarya kuşları müsabakası tertib edilmiştir. Talim ve terbiye edilmiş kanaryaların iştirak et tirildiği bu müsabakada hem kuşlara hem de besliyenlere bir çok mükâfat - lar verilmiştir. Müsabakada kazanan kanaryalar arasında bilhassa gramofon plâklarından öğrenilmiş yüzlerce şarkı caklardır. okuyanları bulunmuştur. İSTER mobillerin Tripleks denilen üç katlı, kı | | beri okuduk: İNAN, İstanbul Belediyesi İstanbul şehrinde çalışmakta olan oto- maz cam lakmalarını emretti, bu emrin tatbik edilebilmesi için de oldukça genış bir mühlet verdi. Anlaşılan bu mühlat gelecek hafta bitecek olmalı ki dün çıkan gazetelerde şu ha- «— Önümüzdeki salı günü İstanbulda işliyen otomobilier İSTER İ sıkı bir teftişe 1tâbi T'İldlğl Zarııau'dağıî- cam takhrmamış ol Bu haberi yazan tişe benzetmediğine lunmaya sevketmediğine, İSTER. İNAN, İSTER İNANMA! İ ulaştığına, Sarpakislerin bizde NANMA! tutulacak ve içlerinden henüz dağılmaz anlar seferden menedilecektir.> Sözün Kısas | Bizlere İbret olsun! E. Talü unanistandaki dost * W | sırada bana oranın &* l den -göndermek Jlütfunda —if £ Kültürü ve dili bana yabanti elf güzel ve tarihi memleketin * y bu suretle haberdar olurum. © W ki eski vazgeçtilerden gitgid£ mıyan ve bugün bize, sıkı Ve " ittifakın bağlarile bağlı b şumuzda neler olup, neler bitt kendi kaynaklarından takib te her bakımdan faydalıdır 8 — En eski ve kuvvetli bir med! lâ ayakta duran eserlerini yâ meğe giden Üniversiteli Türk nin ziyareti münasebetile gen? yığın gazete göndermişler.. rın bir bir kuşaklarını yırtıp: catlarını gözden geçirirken, büsbütün başka bir mevzua yanos Sarpakis» adında bir ©6 ni yurdunun hava kuvvetleriD? sistem iki tane uçak hediye © gf va meydanında, kralın ve bazi * Of vin huzurile bunlara ad koyma * | pılmış.. - İ Yunan gazetesi bu habere ,İ"f':_' ; ler de neşrediyor. Bu resimlerill Ü. vatanperver Yunanlının — ihtiy&? ggf boylu varlığı, mütevazi duruşü” —Gf duma karşı vazifemden başka 7 öi tım?» der gibi mahçup tavrı gO” makta, fakat bütün bunlarla DE o, mücessem bir hamiyet âb kemdi üzerine saygı dolu, zarları çekmektedir. Stelyanos Sarpakis Yunan K3 rihinde tek değildir. Türk gaz€ nih, Balkan toplantısı münast tinaya son gidişlerinde, — bize etmek nezaketinde bulunan 8€ bimiz, bâşlıca hükümet dairele ze, mekteb, akademi binalarınl! zenginler tarafından inşa ettifi lete hediye edildiklerini söyle nan donanmasının en muazzalli Ki lan Averoff zırhlısının da, M tek Yunanlı zenginin armağanDi nu ötedenberi biliyoruz. | İşte vatan sevgisi böyle olur! mak, kazanmak, fakat kazancif nünü kendi nefsine, kendi âilest” retmeyip de vatana hisse ây nın ihtiyaçlarını karşılamayı hef den üstün tutmak iledir ki bif efradı o milletin yükselişine Y der. , Yurdseverlikte, elbette ki W letlerden asla aşağı kalmayız: - kanımız bu topraklara — vakıftif: düşmeyi görsün: Yediden ye kadınlı erkekli er meydanına * lâhsız kalırsak, dişlerimiz, tırnâ* la savaşırız. K Sırasında seve seve bezleyledik nımızın, nedense eyonga» SIna merdlikle kıyamıyoruz. Belki * Sarpakis âyarında zenginlerimiz Belki en kabadayısının gücü bir V diye e€tmeğe yetemiyordur. Lâ* beşi de bir arâya gelemezler severlik tarihimizden bu parlak den esirgiyorlar? | M İçlerinden, şimdiye kadar bif rahman Naci» çıktı. Bu yurdda f zanan yalnız bir o mudur? Taks! yaspaşada sıra sıra dikilen apa " rın mes'ud sahibleri, yarın bir $ akınında bütün o servetin bir F ! ile hâk ile yeksan olabileceğif' — ŞWf düşünmüyorlar? Bizde - mlitaîı; hangi bir hız çok sürmüyor.. Ha <ü rumuna, iyi başlıyan yardımımM mmanlarda biraz gevşetmiş gibiy'” nada, dost, düşman bizi geçıyvdğ; buki bu yarışta birazıcık olsun & manın zararı pek büyüktür. Ben, milletimin, istediğim & de— Ğ man İnanacâğım, meslekdaşın İstanbul Belediyesini mu- || ayyen günde muayyen mesele için teftişe gelen bir müfet- ve salı günü için şoförleri ihtiyatlı bu- İzmirda modern bir h& binası yapıiıyor — £