4 Ocak 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

ı kendisine şahsi görüşmelerimizin bir ha- | “fransızlar ve 'Gekler, Romanyaya silâh sevkiyatını durduritula:! (Baştarafı 1 inci sayfada) lığını beyat etmekte, iki memleket ara- sında samimi bir dostluk kurmak arzu - sunu göstermektedir. Bu mektubu mevzuu bahseden Tri - buna gazetesi diyor ki: «Romanyada yepyeni bir vaziyet hâsıl olmuştur. Bundan iki memleket arasında karşılıklı ve samimi bir teşriki mesai az - mi doğmuştur. Kısa bir zamanda feyizli neticeler alınacaktır. Bugün dünya, Ver- sailles'de başlıyan felâketli tarih devre - sinin kapapdığına şahid. olmaktadır.> Musolini'nin cevabı Roma 3 (A.A.) — Yeni Romanya baş- vekili Goganın bir telgrafına verdiği ce- vabda Mussolini ezcümle şöyle demek - tedir: «Ekselânsınızın Romalıların ahfadı bu- lunmasına inzimam eden halı hazırdaki âmiller iki millet arasında feyizli bir teş- riki mesaiyi mümkün kılacaktır. Ekse - lânsınızın kral Karolun verdiği vazifeyi yüklenmek üzere bulunduğu şu sırada tırası olarak sempatimin ifadesini ve sa- mimi selâmımı gönderiyorum.» Ribbentrop Bükreşe mi gidiyor? Paris 3 (A.LA.) — Oeuvre gazetesinde Mm. Tabouis, şöyle diyor: j «Von Ribbentropun birçok Avrupa me- selelerine, bu meselelerin 17 şubattan ev- vel yapılması muhtemel olan önümüzde- ki intihabattan mukaddem kimseyi en - dişeye düşürmemek için gizli tutulma - ları lâzım gelmekte olmasına rağmen, ve- tilecek istikameti tedkik etmek üzere son kânun sonunda Bükreşe gideceği söy - lenmektedir. Von Ribbentropun vazifesi, Romanyanın kaommüntern misaka iştirakini temine çalışmaktır. Da. ha şimdiden Almanyanın Bükreş sefiri Goğa ile «Demir Muhafızlar» teşkilâtı rei si Gödreano ile uzlaştırmağa uğraşmat- tadır. Eğer bir uzlaşma temin edilecek o- lursa intihabata, iki fırka arasında ha - kiki bir blok teşkil edecek, bu da milli çiftçilerin vaziyetlerini müdafaası gay- ri kabil bir şekle sokarak Gogaya âza - lıkların yüzde 80 ini elde etmesine me - dar olacak olan reylerin asgari yüzde 40 “mı temin edecektir.» Le Journal yazıyor: Yakında Roma ile Bükreş arasında İtal- ya 'ile Yoguslavyayı yekdiğerine bağlıyan iki taraflı itilâfa müşabih bir itilâf akdi —- İçin hazırlıklar yapılacaktır. Ve aktedile- e ci # — Tol, bir politikacıdan ziyade gair diye ta- cek itilâf, İtalya için büyük bir iktısadi ehemmiyeti haiz bulunacaktır. İngilizlere göre vaziyet Londrada çıkan Daily Mail gazetesi - nin siyasi muharriri Wara Price, Roman- yaya dair yazdığı bir makalede ezcumle diyor ki: «Harb koparsa? Orta ve şarki Avrupadaki ülkelerin mukadderatını idare edenlerin ağzında, hep bu cümle dolaşıyor. Bu cümle, Ro - manyada cereyan eden vak'aların doğur- duğu bir ihtimalin ilk cümlesidir. O Ro- manya ki, kralı, son zamanlarda parlâ - mentoda görülen küçük ve yarı faşist bir “hizbe dayanan bir hükümet kurarak, 18 milyonluk tebaasının mukadderatına ye- ni bir veçhe vermiş bulunuyor. Nazi Almanyası ile Bolşevik Rusya a- rasında bir harp kopacak olursa, Romanı- ya, iki muhasımın tam ortasında kala - caktır. Kral Karol bütün gayretile, böy- le bir hal vukuunda en yakın komşusu Rustanın tarafına sürüklenmemek için kendisini emniyete almaktadır. Roman- ya, kendi hissesine düşen paydan fazla- sile toprak aldığı büyük harbden sonra, Besarabyadaki Rus eyaletlerinden de bir çoğunu kendisine eklemişti. İleride, yeni bir Avrupa harbinde Rus- ya galib gelecek olursa, Romanyadan bu - yerleri geri alacağına asla şüphe edile - mez. Noslden biraz evvel, Romanyada umu- mi bir seçim yapılmıştı. Memleketin ka- nununa göre, kat'i bir ekseriyet olmadığı _takd*ı:de, meb'usan meclisindeki sandal - yeler'n yüzde kırkını kazanan her hangi bir firka, hükümet kurmıya hak kaza- — mir. İntihaba iştirak eden fırkaların hiç * biri höyle bir ekseriyeti, temifi edeme - — yince, kabinenin ancak bir koalisyon tar- 4 | zile kurulabileceği anlaşıldı. “Bunun böyle olmasında kral Karolun pek büyük bir rolü olmuştur. Kral Ka - aleyhindeki ! nılan Gogayı tercih etmiştir. Goga, «mil- 1i hıristiyanlar» diye anılan, yahudi aleyh tarı, faşist partisinin reisidir. Alâmeti fa- rikası da Nazilerin gamılı haçıdır. Ye - ni bışvekılin, kralın itimadına mazhar olması, hükümeti ekseriyetsiz de idare edebilmesini mümkün kılar. Sonra, Ro » men parlâmentosu da gelecek , nisanda yapılacak olan umumi seçıme kadar tatil edilmiş bulunmaktadır. Kral Karolun gayesi, ileride her han- gi bir şark Avrupası ihtilâfında Roman - yanın bitaraflığını muhafaza ve temin et- mektir. Avrupanın Asyadan vaki olan istilâsı, iki tariht yoldan olmuştur: 1 — Birinci yol Keyhüsrevin geçtiği yoldur ki, Çanakkaleden geçerek Yuna- | nistana gider, 2 — İkinci yol da Karadenizden Tuna ovasına giden yoldur. Rusya ile Almanya arasında bir harb kopacak olursa - Kızıl ordu - eğer iler- lemek imkânını bulursa - düşmanının toprağına ulaşabilmek için, Romanya yoölile doğrudan doğruya —Almanyanın kalbine inen Çekoslovakyadan geçmek istiyecektir. Kral Karol Rus - Alman harbinin Al - manya lehine biteceğine inanmaktadır. Ve harb koptuğu takdirde, Almanlara fırsat verip Romanyayı düşmar sayma- larına ve fethedilmiş bir Çekoslovakya - dan yayılarak, harb zamanında fazlasile işe yarıyacak olan Romanyanın muaz - zam petrol mantakalarını zaptetmeğe meydan vermemeği tasmim etmiş bulun- maktadır.» Bitaraflar bloku Londra 3 (A.A.) — Romanyadaki ka - bine değ şikliğini ele alan Daily Tele - graph diyor ki: «Goganın Polonya ve Yugoslavya ile birlikte komünistliğe kaâarşı daha sıkı bir teşriki mesaide bulunmak teşebbüsü a - lâka ile takib olunmağa değer. Goga, Po- lonya hariciye nazırı Beck'in bir bitaraf- Jlar bloku vücude getirmek siyasetine te- mayül ettiği anlaşılıyor.> Yahudiler Romanyadan hicrete başladılar Bükreş 3 (Hususi) — Başlıca kadın ve çocuklardan mürekkeb iki yahudi kafi- lesi bugün Çekoslovakyaya hareket et - miştir. Başka kafileler de bunları takib edecektir. Memlekette umumi bir sükün sürmek- tedir. Mavi gömlekli faşist muhafızlar bugünden itibaren bazı nezaretler önün- de nöbet beklemeğe başlamışlardır. Kral Karol avlanmak üzere Bükreşten hareket etmiştir. Madam Lüpesko İngiliz gazeteleri, yeni başvekilin Ma- dam Lopeskoyu ziyaret ederek haricde uzun bir seyahat yapmasının memleket menfaatleri bakımından iyi olacağını bil- dirdiğini yazmaktadırlar. Gene ayni gazetelere göre 1922 den sonra Romen tabiiyetine geçen yahudi - ler vatanda iskat edilecekler, baş- vekil ayni zamanda seçim şeklini de de.- ğiştirecektir. Eski bronz paraların tebdili Ankara, 3 (Hususi) — Eski bronz beş kuruşluklarla yüz paralıkların ve nikel kırklıkların 1939 yılı başında te- davülden kaldırılacağı maliye vekâle - ti tarafından ilân edilmiştir. | .SON POSTA Mısırda vahim Haâdiseler Londra 3 (Hususi) — Mısır parlâmen- tosunun bir ay müddetle tatiline müteal- lik kral Faruğun emirnamesi, bugün Ka- hire parlâmentosunda okunduğu sırada bazı hâdiseler çıkmıştır. e Eski başvekil Nahas Paşa emirname hakkında söz söylemek istemiş ve bu sı- rada bir gürültü kopmuştur, Nahas Paşa sözüne devam etmek istemişse de buna muvaffak olamamıştır. Bunun üzerine meclis reisi gazeteciler- le dinleyicileri salondan çıkarmıştır. Fa- kat buna rağmen sükün ve intizam tees- süs edemediğinden dolayı, salondaki ışık- lar söndürülmüş ve toplantıya nihayet verilmiştir. Salonu terketmek mecburiyetinde ka- lan «Vefd» partisi meb'usları, bundan sonra parti binasında toplanmışlardır. Parlâmento civarında, muhtemel kar- gaşalıkları önlemek üzere hazır bulunan kuvvetli polis müfrezeleri olup biten hâ- diselere müdahale etmek mecburiyetinde kalmamışlardır. Kalabalık bir talebe kütlesi yeni baş- vekil Mehmed Mahmud Paşa lehinde bü- | yük bir nümayiş yapmıştır. Son Mısır hâdiseleri ve İtalya Londra 3 (A.A.) — Havas ajansının muhabiri bildiriyor: Mısırdaki siyasi vaziyetin -bazı gazete- lerde. sureti tefsiri diplomatik mahfelle- ri hayrete düşürmektedir. Bu gazeteler Mısırda hâsıl olan vazi - yeti İngiltere için bir hezimet ve İtalyan propagandasının bir muvaffakiyeti şek - linde göstermektedirler. Bu hususta salâhiyettar mahfeller, Vefd partisi iktidar mevkiine geldiği za- man İtalyan nüfuzunun tesirleri hakkın - da buna benzer tefsirlere tesadüf edilmiş olduğunu, fakat hâdiselerirn bu — iddiayı kat'i surette tekzib ettiğini hatırlatmak- tadırlar. h Parlâmento reisi Vefd partisinden Kahire 3 (AA.) — Meb'usan meeclisi- nin gürültülü toplantısından sonra içti- ma eden Vefd partisi parlâmento grupu meb'usan meclisi reisi Ahmed Mahir Pa- şayı, doöktor Hâmid Mahmudu ve diğer bazı meb'usları partiden tardetmiştir. Sanıldığına göre yarın başkaca bazı â- zalar hakkında tard kararı alınacaktır. Kahire 3 (A.A.) — Yeni kabine, neza- retlerde, vilâyet idarelerinde ve mat - buat direktörlüğünde tasfiyeye başlamış- tır. Yalnız dahiliye nezaretinde, bir kıs- mı büyük memur olmak üzere on dokuz kişi azledilmiştir. Nahas paşa lehine tezahürat yapanlar- dan 45 kişi yaralandı Kahire 3 (A.A.) — Son günlerde payitahtta sükün hüküm sürmüş ise de bazı eyaletlerde Nahas paşa ve Vefd partisi lehinde nümayişler olmuş ve po lis ile çarpışmalar vukua gelmiştir. Tantada bu gibi nümayişler esnasında Vefd partisine mensup gazeteler, yeni hükümete şiddetle hücumda de - vam etmektedir. Diğer gazeteler ise, bugün ilk defa olarak, seçimin taliki ihtimalinden bah seylemektedir. Bunun için gösterilen sebeb, sön seneler zarfında nüfusun ço ğalması dolayısile, yeni seçim listeleri tanzimi lüzumudur. Bu ise uzun zama- na muhtaçdır. Tahmin olunduğuna gö - re, parlâmento asgari üç ay toplanmı - vacaktır. Buyuk Millet Meclısınd a (Baştarafı 1 inci sayfuda) tihdaf eden kanun Tâyihaları, askeri ve mülki tekaüd kanununun 18 inci madde- sinin değiştirilmesine, Maarif Vekâleti merkez teşkilât ve vazifeleri hakkındaki 'kanunun beşinci maddesine göre toplana- cak maarif şürasının 1939 yılına tehirine örta tahsil mekteblerinde yardımcı mu- allim yetiştirilmesine ve çalıştırılması hakkındaki kanunun birinet maddesinde yazılı üç yıllık müddetin üç yıl daha u- zatılmasına, fenerler idaresine verilecek tazminat karşılığının sureti tanzimi — ve hazinenin ortaklığı bulunan şirketlere aid hisse senedleri satın alınmasına dair kanun lâyihaları müzakere ve kabul e - dilmiştir. Maarif Vekilinin izahatı B. M. Meclisinin bugünkü toplantısında maarif şürasının toplanmasının 1939 yı - lına tehirine ve orta tahsil mektebleri yardımcı muallimleri hakkındaki kanun lâyihasının müzakeresi esasında Maa - rif Vekili Saffet Arıkan, Refik Şevket İn- ce ve Kâzım Nami Durunun mütaleaları- na cevaben şu izahatta bulunmuştur: <— Arkadaşlar, bir kerre Refik İnce ar kadaşımın bir noktai nazarını huzuru âli- nizde tebarüz ettirmek isterim. Buyuru- yorlar ki Maarif Vekâletinde bir Maarif Vekâleti var, bir de talim terbiye heyeti var. Eğer Maarif Vekâleti merkez teşki- lâ kanununü mütalea buyursalardı gö - receklerdi ki bü maarif şürası dahi dahil olmak üzere talim; terbiye heyeti Maarif Vekâletinin merkez teşkilâtına dahildir. Ayrı ayrı bir teşekkül değildir. İkincisi, bu kanun hakikaten bugün - lerde teklif edilib de müstacelen huzuru âlinize gelmiş olsaydı a zaman gene hak- ları olabilirdi. Yalnız tarihe dikkat bu - yururlarsa Maarif Vekâleti daha evve - linden davranmış, heyeti vekileye sev - ketmiş veya tatil münasebetile heyeti u- mumiyeye gelmemiştir. Esasen kısa ola- rak mucib sebeblerde de arzedildiği gibi bu şüranın talimatname, — nizamname, program gibi. tedkik edeceği mevzular | vardır. Fakat ayni zamanda Maarif Ve- kâletinin ortada bir salâhiyeti de var - dır. Şüranın ruznamesini Maarif Vekâ - leti tanzim eder. Maarif Vekâletiniz şü - raya verilecek olan ruznameyi tanzim e- dememek mevkiinde olduğunu esbabı mu cibesinde arzetmiştir. Arkadaşımdan çok rica ediyorum, Maa- rif Vekâletine istikamet verecek, yöne- tim verecek olan her hangi bir âli şüra- nın müsaade buyursunlar da gayet gü - zel bir ruznamesini hazırlayıp kendileri- ne takdim edelim. Tekrar istirham edi- yorum. Bu kanunun müstaceliyetle mü- zakeresini kabul buyursunlar. Arkadaşlar, bundan üç sene evvel görü - len ihtiyaç üzerine vekâlet üç senelik salâhi- yet verilmesi hakkındaki kanunun Refik İn- ce arkadaşımızın işaret buyurduğu gibi mec- listen çıkarmıştı. O zaman elde mevcud ve - salte göre, talebe adedinin artmasını tak - riben yedi - sekiz bin olarak görüyoruz. Bu adet son zamanlarda 17 - 18 bini bulmuşstur. Önümüzdeki sene ise maaşşükran arzediyo - rum, yirmi bini bulacaktır. Bu sıkıntıyı- his- seden vekâlet, -bu talebe tehacümü karşısın- da yardımcı muallim kullanmak için bu sa- lâhiyeti almağa mecbur olmuştur. Saffet Arıkan bundan sonra dokuz ay zar fırda kadroya giren bu nevi muallimler hak- kında ihsali malümat vermiştir: Fenerler meselesi ve Maliye Fenerler idaresine verilecek tazminat me selesi mevzuubahsolurken büdce encümeni mazbata muharriri Raif Karadeniz, sorulan suallere cevab verdikten sonra, Maliye Veki- li Fuad Ağralı söz almış ve demiştir ki: — Bütün söz söyliyen arkadaşların kâffe- si kanunun müstaceliyeti lehinde idarei ke - lâm etmişlerdir. O husus hakkında ayrıca maruzatta bulunmıyacağım. Dün İstanbulda küfe ile balık tutuldu © (Baştarafı 1 inci sayfada) Bir müddettir, balıkhaneye günde an- cak 2-3 kilo kadar gelip kilosu 70-80, hat- tâ bazan 110 kurüşa kadar toptan satıl- mış olan uskumru da, dün, 70-80 kilo ka- dar gelmiştir”Dün, uskumru fiatları top- ta nolarak 30-40 kuruşa kadar düşmüştür. Mevsiminde 15 kuruşa kadar inmiş olan uskumrunun —mevsimi olmıyan bu za- manda 30 kuruşa satılması pek fazla gö- rülmemektedir. Diğer balıklar her zamanki mikdar - larda balıkhaneye gelmiş ve fiatlarında ehemmiyetli değişiklik olmamıştır. Dün, karalara doğru baliık akını da başlamıştır. Söylendiğine göre, balıklar, fırtına ve saireden yemsiz kalmışlar, pa- lamutlar kendilerinden küçük olan lü - ferleri, lüferler de ayni şekilde istavrid- leri kovalamağa başlamışlardır. Küçük balıklar kenarlara doğru akın etmişler- dir. Bilhassa Köprünün Karaköy cihe - tinde, liman dairesi önünde, Bebekte, Ka- dıköy ve diğer bazı kıyılarda, şimdiye kadar bu mevsimde görülmemiş derecede istavrid, külliyetli mikdarda lüfer, önlari takiben de iri palamutlar karaya vur - muşlardır. Köprünün Karaköy cihetfi, sa- bahtan akşama kadar, küfe, sepet ve te- nekeyle balık tutan bir halk ve çocuk kalabalığile dolmuş, pek hoş ve garib bir manzara arzetmiştir. Rıhtım kenarına bi- riken halk ve çocukların denize daldır - dıkları sepet ve tenekeler, kilolarla ba - lıkla dolu olarak çıkmıştır. Bir çok kim- seler, havanın soğuk olmasına rağmen, iş ve güçlerini bırakarak kıyıdan balık tu- tanları uzun zaman -seyretmişlerdir. F S L | Kıyıdan balık tutanlar ticaret de yap- mışlar, tuttukları balıkları satmağa baş- lamışlardır. Buralarda, balıklar, balıkha- nenin toptan fiatına, hattâ, daha da u- cuza satılmıştir. Sepetlerini daldırıp zah- metsizce balık dolduran çocuklar ve bir çok kimseler, büyük palamutları beşer kuruşa, daha ufaklarını yüzer para, iki- şer küruşa, istavridin bir sepetini beş kuruşa, lüferin de ipe taktıkları bir dizi- sini 10-1İ5 kuruşa satmışlardır. Balık tu- tanlar bir hayli de müşteri bulmuşlar, böylelikler, bir çok felâketlere sebeb o- lan fırtına, bu sefer de, İstanbul halkına umumi bir balık ziyafeti tertib etmiştir. Ancak geç vakit zabıta bu bedavacı ba - lik avcılarını menetmiş, akşama doğru artık Galata rıhtımında balık avlıyanlar görülmemeğe başlamışlardı” ada Ü / y V4T ce vaz'ıyed edilmesi lüzumunda bütün arkü” daşlar müttefik bulunmaktadırlar. lar tahtı zımandadır. Maliyenin de, olan borçları ve diğer hesabları tedkik İden güne büyüyecefini ve hazine men[al ne ald idi. Yüzde ellisi olan 650 bin 1 « VW? faiz ve resülmali fenerler Tüsumunu! ve emsali müesseselerde takdirde kullanılacak biletlerin bir KU” ruştan aşağı olmamak üzere bilet be * | dellerinin yüzde beşi, eğer bahis me* bilümum eğlence ve temaşa mahalle * tulması lâzım geleceği bildirilmiştir. — Föenerler İdafesinin biran evval hükümül Emin Sazak arkadaşımızın dediği no vekâletinin de mürakibleri vardır. Verg miş ve edilmektedir. Eğer oralarda bir $& çıkacak olursa hiç güphesiz ayrıca mütalead” bulunulacaktır. y Maliye Vekili Fuat Ağralı, Emin Sazakill? 1500 bin lira verilmeden evvel bunlar yapt sa daha İyi olmaz mı idi?» ve Refik İncenif aHükümetin verilmesini kabul ettiği m rın maddeye yazılması lâzım değil mi idi suallerine de şu cevabları vermiştir: «— İkinci maddeye gelince: İkinci mad * denin bu kanun meyanına konmasının Sil7 hikmeti, hükümetin gerek birinci ve gerek | kinci maddede taleb ettiği şey kredidir. * o noktadan münasebet tasavvur etti de ö0l” bu kanuna dercetti. Birincisinde fenerler İ * daresine verilecek tazminatın sureti tedi:'e sine ald salâhiyet iIstenmektedir, İkincisind? kezalik hissel iştirakimizin arttırılmasını 8/ dalı bulduğumuz, iştirakimiz bulunan her * hangi bir şirkette dora vekilleri hey'eti ka ' rile gene bize kredi açılması için bu salâli a yetin verilmesini istiyoruz. İşte bu no i"î* ki, ikisi arasında münasebet bulduk ve Bt kanuna dercettik. Bu şirket hakkında izahat verilsin, d d7 kodu varmış buyurdular. O dedikodular £ aleyhine bir cereyan aldığını maliye vekl leti gördüğünden dolayıdır ki, onların ön ne geçmek için bu salâhiyeti iİstemel Mevzuubahs olan şirket, emlâk şirketıdlr emlâk şirketinde hazinenin hissesi vü Oradaki hazine hissesini takviye etmeye Ü ha kuvvetli iştirakimiz bulunmasını hazilf menfaati icabından bulduğumuzdan dolayi ? dır ki, bü iştiraki arttırmak için o, menfat icabından bulduğumuzdan bu iştiraki artif” mak için bize müsaade vermenizi istirht - etmekteyiz. Dedikodunun daha fazlasının ne olduğull — dalir izahat lütfederlerse kendilerine lâzi __ w gelen cevabları arzederim. Ortada yalnız eti lâk şirketinin son almış olduğu vaziyete gÜ” re, şürekâ diyerek meclisi teşkil eden ve id re başında bulunan zevatla hazine menfa4 tinin iştirak etmesi imkânı olmadığı görül * | mektedir. Buna karşı kendimizi daha kuv * vetli bulundurmak ve hazine menfaatini 08 £ ha iyi korumak için iştiraki artırmak mü* saadesini İstiyoruz. Mukavelename mucibince hasılatın vüm ellisi hükümete yüzde ellisi fenerler idareS” yi büdcesine dahildir. Demek istiyoruz ki, bul” dan sonra diğer 650 bin lira da Denizhatif kanunu mucibince oraya İntikal edecektir. — Oradan da bu fenerler idaresi için icâP eden masraf çıktıktan sonra geriye ka * lan kısmından bu 500 bin lira tediye & * dilsin.» Bundan sonra birinci maddeye 500 bi liranın ilâvesi ve ikinci maddenin müSs” takil bir kanun halinde tanzimi hakkın “ daki Refik İnce - Manisa - nın takriri nâ” zarı dikkate alınmamış ve kanun lâyi * hası hükümetin ve bütçe encümenini! teklifi veçhile aşağıdaki şekilde kabul © dilmiştir: : Madde 1 — Türkiye fenerierinin dev * _ lete intikali dolayısile fenerler idaresin? verilecek tazminat hazinece bankalardal kredi suretile temin edilir. Bu kredinifi devlet bütçesine konulan mikdarı ha * ricinde kalan kısmından ödenir. j Madde 2 — Karşılığı 1937 senesi bütçe kanununun 3 üncü maddesinin sön fık © rasında gösterilen menabiden veya hazi” ne bonosu verilerek temin edilmek sure” tile ve İcra Vekilleri Heyeti kararile hâr — zinenin ortaklığı bulunan şirketlere a2İd hisse senedlerini satın almağa Maliye V'-" kili mezundur. Madde 3 — Bu kanun neşri tarihindeni muteberdir. Madde 4 — Bu kanunun huku.mları icraya Maliye Vekili memurdur. Büyük Millet Meeclisi çarşamba bünn toplanacaktır. Marnyatizma hünrnerleri gösterilen yerlerden alınacak damga resmi Ankara, 3 (Hususi) — Manyatizmâ: ipnotizma ve mümasili hünerlerin i€ * ra edildiği mahallerde kullanılan dühü liye biletlerinden damga resmi kanu * nunun maddei mahsusu mucibince â * lınacak damga resmi hakkında vilâ © yetlere bir tebliğ yapılmış ve bu teb ” liğde, manyatizma, ipnotizma, gibi BU nerlerin tiyatro, sinema, sirk, stadyüf“' gösterildiğ* zuu olan hünerler balo, bar, dansing İl' rinde gösterilirse beş kuruştan î" olmamak üzere bilet bedellerinin yü”” de on beşi nisbetinde vergiye tâbi t v selöm