1 Ocak 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Mısırda nümayişler ve | çarpışmalar oldu Polis mavi gömleklilerin merkezini işgal etü, vaziyet Londrada endişe ile takib ediliyor Kahire 31 (AA.y — #kşam yemin etmiştir. Mahmud Paşa gazetecilere yaplığı beyanatta, ilk işinin gömlekli siyasi te- şekkülleri ve ezcümle vefd'cilerin ma- ek teşkilâtını dağıtmak olacağı- rrniştir, Vefd partisine mensub mebuslar Na- has Paşamın reisliğinde bir - toplantı Yyapmışlardır. Nahas Paşa bu toplantı- da, mücadelesine sonuna kadar devam edeceğini bildirmiştir. Hukuk komisyanu azasından bulu- nan beş eski nazır, bu komisyonun, hu- kukan hâlâ meveud olduğunu, meclis- te mebuslar adedinin onda dokuzunu teşkil eden Vefd'cilere karşı yüzde on- dan az bir mevcudiyet teşkil eden yeni hükümetin kanunu esasiye aykırı ma- hiyetini bildiren bir beyanat neşret-! Yeni kabine dünl Filistinde idamlar mek niyetinde olduklarını lerdir. Kahirenin kenar mahallelerinden hi'î rinde ve vilâyetlerin bazı yerlerinde Vefd taraftarlarının nümayişlerde bu- kandukları bildiriliyor. Kudüs 31 (A.A.) — Bir askeri kufi- le, icabında, asayişi muhafazaya me- mur kuvvetlere yardım etmek üzere dün Filistinden Mısıra hareket etmiş- tir. Londra 31 (A.A.) — Gazeteler, Mı- sır buhranının inkişafını az çok bir en- dişe ile takib ediyorlar. Kahire 31 (A.A.) — Bugün, mem- leketin her tarafında sükünetle geç- miştir. Pelisle mavi gömlekliler ara- sında vukubulan bir çarpışma istisna edilirse başka hiçbir hâdise olmamış-| tır. Polis kuvvetleri mavi gömleklile- rin merkezini işgal altına almıştır. bildirmiş- | | |den sonra yapılacak yeni gemilerle ;vkl Yeniden bir jandarma ivası teşkil ediliyor,' Şam yolu| 3 — Harici Mogolistonda müstakil bir tabi tutulmaktadır hususi bir itinaya Kudüs 31 (A.A.) — Münakalâtın neza- ret altında bulundurulmasına mütcallik olan zabıta tedbirleri bütün yol şebekele- rine teşmil edilmiştir. Şam yolu hususi bir itinaya tâbi tutulmaktadır. Maamafih bir geçitte gizlenmiş olan bir — tedhişçi, dün güneş batarken Telâviv'den Kudüse gitmekte olan bir otobüs üzerine aleş et- miştir. Bir yolcu ağır sürette yaralan - mıştır. İngiliz eksperlerin ta; iyesi üzerine Franko k Teruel'i geri aldılar x .1_. Amerika sermayesinin| İsveçle yeni (Baştarafı 1 inci sayfada) za mevzileri terketmek — mecburiyetinde kıld:l:. Fakat hatlarımız tehlikede değil- dir. Üç tayyaremiz düşürülmüştür. ». Barselona 31 (ALA.) — Erkânıharbi- yenin resmi bültenine göre asiler lara- fından Teruel cebhesine sevkedilmek Üzere en mükemmel hücum kıtaatı ara- sından intihab edilmiş olan yirmi bin kişilik takviye kuvvetleri cumhuriyet- çilerin Celadas, Camillb ve Concud'da- ki müdafaa hatları karşısında muvafla- Dörtte biri altmış Ailenin ellerinde Vaşington 81 (AA.) — Dahiliye na - zırı İckes bir nutuk söyliyerek Amerikan | veç arasında 14/12/1936 ve 27/2/1938 ta-İtendirmiştir. Şamda galeyan vardır. sermayesinin dörtte birini ellerinde bu-|rihlerinde aktedilmiş olan ticaret ve| Suriye muahedesinin 15 ikincikânunda lunduran <altmış aile» ye şiddetle hü -| klering anlaşmaları yerine kaim olmak cüm etmiştir. Hatib demiştir ki: — Bu altmış afle ile 120 milyon Ame- tikan halkından biri muzaffer oluncıya kadar mücadele, bir ölüm mücadelesi şeklinde devam etmelidir. Amerika esirler değil, serbest iş- ler ve serbest insanlar diyarı olmalıdır. Frınsa Lehistan Yahudi- lerinin Madagaskara gitmelerine müsaade etti Londra 31 (AA.) — Evening Stan- yi zetesi, Lehistan ile Fransa ara- lr anlaşma Üzerine, Fransanın dagaskara adasına Lehistan Yahu- dilerinin muhaceret etmesine müsaa- de ettiğini yazmaktadır. yapıldı Rabat 31 (A .) — Fas sultanına hükümet memurları sonkönun ayından | itibaren esaş vazifesi yollazın inzibatını | temin etmek olacak olan hususi bir jan- darma livası teşkil etmeğe karar ver - mişlerdir. Aşkeri mahkemeler tenkü ve tecziye faaliyetlerine devam etmektedirler. Bun- lardan Nasıra'daki mahkeme, üzerinde bir tüfek bulunmuş olan bir Arabı ida -| ma mahküm etmiştir. uvvetleri kiyetsizliğe uğramışlardır. İspanya Fasında bir suikasd Londra 31 (Hususi) — Frankistlerin elinde bulunan İspanyol Fasındaki Te- tuan valisine karşı terlib edilen bir suikasd meydana çıkarılmıştır. Sul- kasdcilerin Framsız Fasından gelmiş ol- dukları anlaşılmış ve elebaşıları yaka- lanmıştır. ; Paris 31 (Hususi) — İspanya hükü- meti tarafından hususi bir vazife ile Parise gönderilmiş olan Sinior Diaz, bugün öldü ştür. bir ! Ticaret ve klering Anlaşması imzalandı Ankara 31 (A.A.) — Türi ye ile İs - üzere bugün Hariciye Vekâ'etinde Ha - riciye Vekili doktor Rüşdü Aras ile İs - veç elçisi B. Winter arasında bir sene müddetle mer'i olacak olan yeni bir tica- ret ve klering anlaşması, merasimi mah- susa ile, imza edilmiştir. Yeni anlaşma bilhassa pamuk ve yün ihracatımızön inkişafını temin edecek hükümleri ihtiva etmektedir, Afganistanla yeni bir protokol imzalandı Ankara 31 (AA.) — 31 ilkkânun 1937 günü saat birde Hariciye Vekili| best bırakılmışlardır. Bunlar tekrar tah- ekselans Doktör Tevfik Rüştü Aras lle|rikâta başlamışlardır. Afganistan büyük elçisi ekselana Sui- tan Ahmed tarafından Türkiye ve A£-| Yunan veliahdinin düğünü | ganislan devletleri arasında 25 mayış 1928 tarihinde aktedilmiş olan muha-| nişanlısı Hen Ingilterenin yeni Harb gemileri Tezgâhlarda 108 harb gemisi inşa ediliyor Londra 31 (ALA.) — «Shipbuilding and Shippin Retord» ua tahmimine göre 1938 de İngilterede yapılacak olan harb ge- mileri için 38 buçuk milyon İngiliz lirası tahsis odilecektir. 1937 de İngiliz tezgihları 37 harb ge - misi yapmışlardır. Bugün tezyâhlarda 108 harb gemisi bulunuyor. Bu mikdar par lâmentonun 1938-39 bütçesisin kabulür daha artacaktır. « Japonya Çine Sulh şartlarını . . » Bildirdi Londra 31 (Hususi) — Şınghıyd.ın» bildirilen ve Moskovadan teyid edilen bir habere göre Tokyo hükümeti Çin har - bine nihayet vermek üzere bazı yeni tek- Tiflerde bulunmuştur. Almanyanın Çindeki elçisi vasıtasile yapılan bu teklifler şundan ibarettir: 1 — Çin gümrük, münakalât ve na yat işlerinin Japonyaya di edilmesi. 2 — Çimin antikomünist pakta iştiraki. hükümet teşkili. 4 — Harb tazminatı ödenmesi, Şanghay 31 — Tsingtaoda Japon ma - halle ve mağazaları yağma edilmekte - lir. Şehirdeki Çinliler panik halinde kaç- mağa devam etmektedirler, Vaziyet pek gergindir. Hankeu 31 (AA) — Şantung'da tahaş- şüd etmiş olan Çin kuvvetleri çok şiddetli muharebelerden sonra Tsinan ve Çingtao demiryolu üzerinde ve Beşi yakınla » rında hâk zaptetmişlerdir. Va | Tokyoda asabiyet | Moskova 31 (A.A.) — Tass ajanısı teb- Uğ ediyor: Gazeteler, Hankov'dan aldık- | ları aşağıdaki malümatı vetiyorlar: | Çinin bütün cephelerde Japonyaya karşı gösterdikleri mukavemet ve anan) ordusuna indirdikleri darbeler Tokyoda endişe ve asabiyet uyandırmıştır. Pariş ve Ankara anlaşmaları | Suriye Başvekili babinede büyük muharebe bitti biteli, kulağımı-|harb oluyor, nakaratına kulaklarım İzın dibinde mütemadiyen tekrar edilen İsöz, «bugün aolmadı, yarın olacak'e ku-'ve iman ile başlamalıyız. Bilmeliyiz izabat verdi Şam 31 (A.A.) — Kabine, Paris ve An kara anlaşmaları hakkında Cemil Mar damın verdiği izahatı tasvib etmiştir. Hü. kümet 3 ikincikânunda bu hususla Suri- ye meb'usan meelisinde beyanalta bu - Junacaktır. Şam da bir galeyan var Adana 31 (Hususi) — Suriye başvekili Cemil Mardam dün Şamda söylediği nu- tukta Suriyenin selâmeti için muhalif - lerin tedib edileceğini bildirmiştir. Bu nutuk muhalifleri müdhiş surette sinir- a | tasdik edileceği bildiriliyor. Suriyede a- demi merkeziyet usulü tatbik edilecek - tir. Ar;takyada bir Arab kongresi toplanıyor Adana 31 (Husus!) — Antakya bir A- rab köngresi toplanmak üzeredir. Ameri- kada bulunan Hataylı 50 alle önümüzdeki ay içinde Antakyaya gelecektir. Geçenlerde tevkif edllen Usbeciler ser- Atina 31 (A.A.) — Yunan velishtının ! Yenise rkamızm koskoca on iki ay- 7 M İlık bir yıla çevirmiş bulunu- yoruz, Bir yenisinin büyük büyük ih- timaller taşıyan muadeleleri önünde hareli bulutlarla örtülü ufuklarına göz attığımız zaman, gözümüze çarpan bü- tün eşya, sanki birer istilham çengeli halinde sıralanmış birer meçhuller ser- gisini andırıyor. Z Kâbustan M' Dünün olduğu kadar bugünün de hâ- kim endişeli mevzuu, malümumuzdur. Bütün bir beşer mukadderatının bağ- lanıp takıldığı bu mevzu önünde yarı- nın korkunç tehlikelerine karşı duyu- lan teheyyüce yerden göğe kadar hak yermemek mümkün değildir. Fakat harb sonu devresinin psikozlarını mü- kemmel süretle istismar etmiye mu- vaffak olan «malüm ve muayyen bir zihniyete, bir taraftan, milletler — için harbi gayri kabili ictinab bir intiha gi- bi gösterirken, diğer taraftan bu inli- haya en kısa yoldan varabilecek imkân- ları hazırlamakta büyük bir maharet ve kabiliyet izhar ettiği için, bugünün dünyası, yarından emin olmıyan ümid- siz ve neş'esiz bir takım yılgınlarla do- lu yaslı bir âlem haline gelmiştir. Beş nevebarbkorküd a | Yazan : Selim Ragıp Emeç mahlükatın kendilerinden daha zayıf | olanlarla mütemadiyen cidal halinde | olduklarını görmekle de, hayat denile sırlı mefhumun mahiyetini bir pa cık olsun anlamıya yaklaşmış oluruz. — Manasız bir helecan Realite madem ki budur; öyleyse bu- günden yarına harb olabilir korkusile heyecandan helecana düşmekte hangi makul sebeb ve hikmet vardır? | dern harb filhakika insanlar için ta- savvur edilebilecek âfetlerin en büyü ğüdür. Fakat bir gün böyle bir bar ile karşılaşılabilir düşüncesile h rın, kanaatlerini, mukaddesatlaı inanç duydukları mefhumları dip sürü halinde ve sadece inkâr yolu- na sapmaları neyi kurtarır ve kurtar mıaştır? İnsanlar ve vahşi atlar 4 Bilmem yaylâlarda gördünüz. mü, |görmedinizse ben söyliyeyim: Uzun İzaman otlağa bırakılan beygirler, başı- | boş yaşamanın serbestliği içinde rı sarhoş, yarı vahşi oluyorlar. Mevsiz İsonunda onları toplayıp — kış| sevkedebilmek için etraflarında büy ses gürültüsü yapmak ve yolda sür' ve toplu bir halde gitmeleri işin de kıt'ada çıkan hemen ekser gazetelerin kadan kuru sıkı tabanca atmak âdettir. — yıllardanberi devam eden neşriyatına Biz zavallı insanları da, sanki bakınız: Bu gazetelerin hemen her sü-| başımızın ucunda bir şarapnel gibi h tununda harb kâbusunun meş'um tır-| bin patlamak üzere olduğuna i panlı hayaletini görür gibi olursunuz. mak için kullanılan kuru sıkı tabanca- | Hakikatte bu haşyet veren siluetin lar da, tarifini yaptığım bu neşriyat mevcudiyeli sadece hayalinizdedir. O-/ olmuştur. Bütün bu ahvalin ve müte- na, bu neşriyat ile sistematik bir su- madi surette ruhumuza işliyen yılgın- rette can verilmiş ve onun hayali, ha- fizanızın cidarları içinden çıkamıyan bir karanlık kanadi: mahpus gibi artık, |her an ve zaman, sizinle beraber yaşa- mıya, daha doğrusu siz onunla beraber yaşamıya mahküm edilmişsinizdir. «Bugün olmadı, yarın olacak'» «Malüm ve muayyen bir zihniyetin takib ettiği yaman bir politika ile yara- tılan bu hava, bir harb psikozudur ve herkes gibi ben de bu hava ve bu pal- kozun tesirine kapılarak, yeni seneye girerken endişeli bir «oh» çekiyorum. Çünkü felekten bir (365) gün daha çal- dığıma kansatim var. Önümde dizilen öteki (365)- günlerin neler getirebile- ceğin! bilmediğim için de endişe için- de bunalıyorum. 'Benim gibi siz de öylesiniz. Çünkü ra haberinden ibarettir. Hayatı bir vakıalar serisi telâkki edecek olursak, ünyanın kuruluşu ile birlikte başlır yan kardeş harbinin, hâlâ devam ha- linde olduğunu kabul etmekle aldan- miş olmayız. Nitekim, ayni kâinat için- de her saniye binlerce, milyonlarca lığın tesirile bir gürültü olsa, amı harb patlıyor, diye yüreğimiz hopluyor. Başka ahval ve şartlar içinde yeni seneye girseydik, muhakkak ki, içimiz neş'e ve ümid dolu olurdu. Esasen ye- ni sene demek, hayatta yeni bir başlan. — gıç, bir parça da bir intihadan iplidaya | ve bazan da bir iptidadan intihaya tikal sayılabilecek mühim bir İmeçtir. Her iş başı yapan insanın ne, İite işe başlaması doğrudur. Neş'e ( İbaşlıyan şeyin gene neş'e ile bilmesi kadar tabil ne olabilir! M Korkmaya lüzum yok! 4 Öyle ise 1937 den 1938 yılının eşiği- ve atladığımız şu dakikada, bize, n İlüm ve muayyen bir zihniyetle İmak istener mahud harb psikozunu İsesirinden silkinmeliyiz; harb old tıkamalı ve yeni işimize, yeni bir azi farb her zaman olabilir. Fakat mamalıyız ki onu yapanlar da pi? gibi insandırlar. Bu itibarla maddi duğu kadar manevi bakımdan da h zırlıklı isek, korkmaya hiç lüzum tur. Yaşamanın sonunda ecel var di (Devamı 18 inci sayfada) * - aantan F Sabahtan Sabaha: ta tatbik etmek için ameli metodlâr hızı ile faaliyettedir. ğ Fakat siyasi akideler böyle yavaş nın açtığı yulda ilerliyor. rüyenlerle ihtilâle tekaddüm eden dular, Zavallı Robesplerre, tanıdığı kle çekti. Fransa senelerce allak , Büyük Britanya — ve F 3 Ş idenet Ve teşriki mesal muahedename- | İrlânda prensesi Frederigue'i Yunanis - as sultanını bir ameli at sinin merbutlariyle birlikte daha onl|tana getirmek üzere başvekâlet hususi sene müddetle temdidi için bir proto- | kalem müdürü ile orta elçi Saltaferas Al- kol imza edilmiştir. Protokolun metni önümüzdeki şubat manyaya gidecaktir, Bütün Yunan şehirleri veliahde hodi - yen! bir ameliyat yapılmıştır. Ameli-|ayının birinci günü her iki memleket-| yeler hazırlamaktadır. Atinada da fev - at muvaffak ı;!;nu;mr_. Üa Te « yena e aa te ayni zamanda neşredileceklir. LEE y 0n öeün v alary, İ kalâde parlak şenlikler yapılacaktır. C a yüz binlerce evlâdımı kaybetti. Bugün bütün medeniyel dünyası rab Fransa ihtilâlinden daha uzun bından gönra dünya nasil ağ çök devamlı bir sükünete kavuşmuşsa bu; r Mmücadelesi de istikametini bulduktan sonta dünyaya emniyet ve sükü avdet edecek. Fakat bunu görmek kehanet olmasın ama bizim nesili mot değil gibi görünüyor. Ki Kehanet olmasın Dün gece yarısı dünya yen: yıla girdi. Havaya atılmış bir avuç fikir.. henüz bir noktaya kümelenmediği için ne ifade ettiklerini anlamak imkânı yok. Bir yanda Marks'ın nazariyelerini hay münizm var, Buna karşı da nasyonalizmin yeni tohumlarını çemiyeti bünyesinde üretmek için daha müsaid hava ve cereyan bulan faşizm büti emperyalizm de boş durmuyor. Fikre ve akideye kiymet vermeden topla Medeniyet dünyasında başlıyan fikir, akide ve menfuat ıyn!ıkhnnı' istikametle toplamak için çok beklemek lâzım. Mücadele devam edecektir. Fransa ihtilâli zamanında aynı buhran görülmüştü. Realiteler üzerinde cak ve bir fikir, bıir akide hâkim olacak. Fakat öyle görünüye ki umumi 1 FU İ aramak ve tecrübe etmeğe uğraşan küs yavaş tebellür etmeğe çalışırken mah filozofların parlak fikirlerini tal ettirmeğe çalışanlar bir türlü anlaşamadılar. Nazariyeciler, hazmedemedik- leri akidelere, realistler de şahlanmış halk tabakalarının hincina kurban öl. Rousseau'nun fikirlerini 0 kanlı hengâ- içinde tatbik etmeğe kalktı ve bu softalığının cezasını başını giyotine ven bullak oldu. Bonapart da bu n zebanisi kesildi. Nihayet dünyaya temiz bir demokrasi çıktı ama Fransa da aynı buhranı geçiriyor. Elbet de durula- sürecek ve daha kanlı olacak. 1789 inkı