SON POSTA Nafia Vekaletı Denizli | Bir üfürükçünün şehır planım yaptınyor Denizlinin umu mi görünüşü Denizli (Hususi) — Belediye reisi M.| Bütün vilâyetin yiffk istihsal vaziyeti Naili Küçüka, 4000 liraya tanzim ettiri- len mar plânının tasdiki işini takib et - mek üzere Ankaraya gitmişti. Belediye Peisimizin çektiği bir telgraf?, bize, fahri hemşerimiz Nafia Vekili Ali Çetinkaya- nın Denizli şehir plânı yapılmak üzere, Gerlikte bulunan mütehassıs mühen - dislerin Denizliye hareketleri için emir verdiğini müjdelemektedir. Fahri hem - gerimizin yardımı halkı pek memnun ve mütehassis etmiştir. Merkoz kazesile beraber yedi kazası bulunan Denizlinin sathı mesahası 61150 kilometre murabbar, nüfusu da 291626 dır. İklimi mutedil ve her mahsule el- verişlidir. 51600 hektar ormanı mevcud- dür, Sarayköy kazasında kükürd, Acı - payam kazasında zımparataşı, Honaz na - hiyesinde alçı madenleri vardır ve bunlar işletilmektedir. Henüz işletiimiyen tebe- şir, linyit, krom, amiyant, mika ve kur- şun madenleri de mevcüddür. ğ—ı;'—ğoban bir genci öldürdü Eskişehirin Kayapınarı köyünden Karataş oğullarından 23 yaşında Ali oğlu Mahmudu aynı köyün muhtarı Mu sanın çobanı Ali Rıza tabanca ile kafa- sına bir kurşun sıkarak yaralamıştır. Hâdise derhal köyün jandarma kara- koluna haber verilmiş ve Eskişehir müddelumumlfliği de haberdar edilmiş- tir. Yaralı Eskişehir hastanesine getiril- miş ve ifadesi alınırken ölmüştür. Es- kişehir müddeijumumisi Ragıp tahkika- tı derinlendirmiş ve köyün Mmuhtarını getirerek isticvab etmiş, bu katil hâdi. sesinde muhtarın teşviki görülmüştür. ” Hastanede ölen Mahmuda hükümet Gdoktoru ve hastane sertabibi tarafından Otopsi yapılmış ve yaralının başından bir kurşun mermisi çıkarılmıştır. Katil We müşevvik tevkif edilmiştir. Erzurumda kaymakamlar toplantısı Erzurum (Hususi) -- Erzurum vilâyeti kaymakamları bu hafta vali Haşim İşca- Bin riyaseti altında umumi bir - toplantı yapacaklardır. Erzurumlular bir seneda ne kadar et yiyorlar? Erzurum (Hususi) — Belediye ista - tistiklerine göre bir sene zarfında Erzu - Tum şehrinde yenen etin mikdarı bir mil- yon (l fede nüfus başına vasati bi hesabla 30 kilo et düşmektedir de şöyle tesbit edilmektedir: 22 milyon ri'o buğday, bir milyon kilo- dan fazla arpo, 89770 kilo mısır, 198 bin kilodan fazlı susam, 266 bin kilo pa - muk, on bin elo kıl, 22 bin kilo nahud ve ceviziçi, 63000 kilo yapağı, 12 bin ki- lo anason, 22 bin kilo ipek kozası, 2500 kilo yün, bir milyon kilodun fazla fa - sülye, 20 bin kilo börülce, 7500 kilo af - yön, ön bin ki'odan fazla tütün, iki mil- yon sekiz yüz bin kilo pirinç, 36000 kilo sarımsak, 2 milyon kilo soğan, bir milyon kilo patates, 65000 kilo Mmercimek, sekiz yüz bin kilo hadem, 125000 kile elma, 200000 kilo erik, 300000 kilo fındık, 10000 kilo kestane, bir milyon kilo kiraz, 200000 kilo şeftali, 50000 kilo vişme, yüz bin ki - lodan fazla incir, 80000 klo nar, 25000 ki- l6 kaysı, 5 milyon kilo yaş üzüm, 250000 kilo armud, 50000 kilo ayva, Halen faal bulunan yedi un fabrikası mevcuddur. Bunların yıllık un istihsali 17 milyen kilayu aşmaktadır. İki deri fabrikası, senede 875 bin kilo deri ve kösele yapmaktadır. Buldan, Babadağ, Kızılesbölük ve De- nizli merkez kazasında olmak üzere 8300 dokuma tezgâhı mevcuddur. Bünlar, yıl- da 30 milvon metre kadar dokuma yap maktadırlar. Memlekette spor dolandırıcılığı Sâf bir köylü iki beşi bir yerdesi ile 7 altınını kaptırdı Hayrabolu (Hususi) — Hayrabolunun Canhıdır köyüne bir kaç gün evvel he - nüz hüviyeti onlaşılamıyan bir adam gel- miş ve köylülere kendisinin hoca oldu- ğunu söylemiştir. Köylülerden Kâmil hasta olan #nzsına muska yazması için hocayı çağırmış, hoca da hastaya baktık. tan sonra Musta içine koymak üzere iki beşibiryerde ile yedi altın lira istemiş ve | paraları alarek muskayı yapmıştır. Hoca | bundan sonza kaza aşırı bir mezarlıktan | toprak alınacağını söylemiş ve muskay evde bırakarak Kâmil ile beraber Alpul- luya gitmişlerdir. Hoca Kâümille beraber Alpullu mezarlığından biraz toprak al- dıktan sonra bir aralık sıvışmıştır. Hoca- nın gelmediğini gören Kâm'! hemen köye dönmüş ve içindeki paraları almak üzere muskayı açmıstır. Muskanın içinde para- iarın yerine Üzerinde (gülme komşuna, gelir başına), (zarüret her şeyi yaptırır) Tahkikat lâzım! Bitaraf mutel'ııısıılırı yıptırılıcak tahkikat neticesi bize belki de şu (Hisar) faciası kurbanlarının yetimleri karşısında kızarması lâzım gelen birçok mes'u! yüzlerin mevcud olduğunu gösterecektir. (Baştarafı 1 imci sayfada) riyatikte olduğu gibi kudurtur; bunun için, bv denizde senede bir iki defa böy- le fırtınalar kopar ve bu fırtınalar bir takım kazalar yapar ve kurbanlar verir- ler. Kaza, kazadır; fakat, şu evvelki gün- kü Hisar kazasının kurban'ları karşısında insan bir lâhze duruyor ve düşünüyor: Acaba, bu kazalara mâni olmak için kâ - fi derecede tedbir alıyor muyuz? Acaba bu kazalarda hizim kusuriarımız da var mıdır? Bir kere H'sar gemisini gözönüne ge- tiriyoruz: Du şemi, Amerikanin harb es- nasında 917 senesinde yaptırdığı gemi- lerden biridir. O tarihte Alman denizal- arı deniz üstünde rasgeldikleri gemi- leri batıra batıra dünya tonajını fevka- lâde azaltmışlardı. Gene o-tarihte demiri ve çeliği az olan Amerika, Avrupaya mü- temadiyen silâh, cebhane gönderiyordu. Amerikalılar «Büyük ve çelik gemiler yapacak yerde küçük ve ahşab gemiler yaparız; birin! bat,ı rlarsa öteki kurtu- lur» dediler ve bunları yaptılar, Harbden sorra Ametikslilar bu gemilerin bir ço- Bunu yaktılar, batırdılar, bunlardan bir yazıları bulunan iki kâğıd çıkmış, Kâmil / ç;nost de nasılsa bizim memlekete geldi de ün Üzerine hemen zabıtaya mü - racaar etmişlir. Zabıta meçhul hocayı a - ramaktadır. Bir soygunculuk vak'ası Sivas (Hususi) — İnşa edilmekte o- lan Sivas - Erzurum demiryolu üzerir de bir soygunculuk vak'ası - olmuştur. Divrik mıntakasında on birinci —kısım ve sönrlerce çalıştı. Acaba, bu gemi kâfi doreeede sağlam mıydı? Acaba, — sür'ati bit Karadeniz fırtınasına mukabele ede- cek dereceyi haiz miydi? Bu, sualler, zihnimizde bir düğüm ya- pıyor, TecrüLeler ve bildiğimiz bir takım hâdiseler, bizde bu gbi işlerin çok kere- ler ihmale uğradığını gösterir. Kaza taf- silâtinı öğrenince zihnin bu noktalar ü- zerinde durması gayet tabıldir. veznedarı Rasim, amele bordrolarını ve 4100 'ırn)ı hıımı!En tevzia İ ış, M-ıcd..n tabanca 4100 lirayı alarak kaçmışlardır. Uzak tan veznedara yapılan taarruzu gören ameleler meçhul şahısları kmılımıgı İkinci derecede zihne gelen bir sual de, acaba bizim memleketimizin metleorolo- ji teşkilâti, bugünkü dünyanın deniz ve hava soyrüsoferlerinin ihtiyaçlarını tat- min edecek kir kuvveti haiz midir? Biz zannediyoruz ki bu teşkilâtunız henüz başlamışlardır. Hırsızlar bu sırada on—;ıhnnsînn karşılıyacak bir kuvvette de- lerine çıkan bir atlıyı da yaralıyarak | ğild: Senenin muayyen mevsimlerinde ortadan kaybolmuşlardır. Arama net'ce | büyük hırçın'ıklar yapar: bir denizde do sinde çalılar arasında 1300 lira ile bor-|laşacak vapurları gelen havalardan ha- -|drolara tesadüf edilmiştir. Hırsızlar a - ranmaktadır. Errürumda dağcılık faaliyeti başla - mıştır. Bu spera gençlik arasında bilhas- sa fazla rağbet vardır. Kiş mevsimninin uzun olması dolayı - sile devamlı antrenmanlar yapılabilece. Binden 940 Jsponya olımpiyadına Erzu- rum kayakçılırının gidecekleri kuvvetle ümid edilmektcdir. Resmimiz kayak sporu yapan Erzu - rumlu gençleri göstermektedir. Adanada cirid Adana Halkevi ciridçileri bu hafta - İ vüz bin kiloya varmaktadır. Se-|dan itibaren Demirköprü civarında cirid oyunlarına başlamışlardır. Cirid oyun - den sonra bu mahalde yapılacaktır. İzmit - Hereke takımları imaçı İzmit lâman Yurdu ile Henkupnr klü- bü futbol takımları karşılaşmışlar, mMaçı, İdiran Yurdu 3-0 kazanmıştır, Hereke ta. kımı buraya, zayıf bir kadro ile gelmiş bulunmaktaydı. İzmir ikinci devre lig maçları İzmir, (Hususi) — Lig heyeti, ikinci devre liğ maçlarının devamına karar vermiştir. lig maçları ikinci« kânun nihayelinde tamamlanacaktır. Alsancak ve Üçok takımları, rakibleri- ti beşer puvan geride bıraklıkları için milli kümeye girmeleri mubakkak gibi- ları her pazar hava müsaid oldukça öğles 'dir. Pazar Ola Hasan Bey Diyor ki: — Hasan Bey şu tabia - tin cilvesine bak.., »« Bir fırtına, bir rüz - * Bir kaç saat şehrin alını üstüne getir- Hasan Bey — Altı nasıl çıktı; belki onu daha çok beğenizdil “içinde berdar etmel bu zamanda bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyacın tatmin edilmediği de mu- —— |hakkaktir. Şu halde, kazada ve onun kur- hanlarında elbet bu noksanın da tesir- leri vardır. Sonra da Faptanlar gelirler. Şu daki- kada Türkiye sularında Türk bayrağım taşıyarak dolaşan, can ve mal taşıyan ne kadar vapur vardır ki can ve mal mes'u: liyetini tamamen müdrik olan herhangi bir kaptan, bu gemilerden birinin ku- mandasını eline almayı kabul etmez. Hiçbir gemi baptansız kalmadığına göre demek olur k! bizim kaptanlarımız ara- sında lâubali iş görmeğe ve geminin selâ- metini teknesinin salâbetinde, makinesi- nin kuvvetinde ve dümeninin intizamın- da değil, yalnız Allahın inayetinde ari maya Mmütemayil olanları yok değildir. Acaba, bu faclada böyle bir zihniyetin, böyle bir ruh'ır. da tesiri var mıdır? Yok, diye hernen tüküm veremeyiz, “çünkü hafızamızda pek acı hatıralar vardır. Bütün bu sebeblerden dolayı gönül iş terdi ki şu kaza münasebetile bir tahki kat açılsın ve bu ihtimaller birer birer ve derinden derine tedkik edilsin, Tedkik her işde faydalıdır. Belki bu suretle ele birkaç müsbet nokta geçer ve bu müsbet noktalardan ders alınacak bir takım hü- kümler çıkarılabilir. Hem de biv'e bir tedkiki meslek sahib. lerine yaptırmamalı. Daha bitaraf olması n meslek haricindeki ihtisas erbabına dkik ettirip hükmü ona göre vermeli- yiz. Böyle bir şey yapılsa, şu Hisar faci- ası kurbanlarının yetim çocukları, yahud ana, baba ve kardeşleri karşısında kim bilir ne kadar mes'ul yüzün kızarması lâzım gelecektir. Bir mütehassısın fikri Mütehassıs hir denizci dün bir arkada. şımıza facia münasebetile demiştir ki: e— Gemi'erimiz eskidir. Yolları yok- tur Bunları yenilemek lâzımdır. Esasen bundan sonra alınacak gemiler için hü- kümet yeni şartlar koymuştur. Ancak es ki gemileri muhafaza etmek, yeni kaza- ları beklemek olacaktır. Çünkü nasıl es. ki ahşab evler tuluşmağa, yakılmağı mahküm iseler, yaşını doldurmuş eski ve sür'atsiz vapurlar da fena &kıbâtlere her an maruz bulnnmaktadırlar.» Her sene Karadenizde kaç kişi boğuluyor? Diğer taraftan tutulan istatistiklere göre her sene Karadeniz — sahillerinde fırtınalar esnasında batan takalar, mo törler ve kayıklarda boğularak ölen * lerin sayısı 400 - 500 arasındadır. Meclis arzuhal encümeninin salâhiyetleri Ankara, 23 (Hususi) — Büyük Millet Meclisi arzuhal encümeninin vazile ve salâhiyetlerinin tayini için tedkikler ya- pılmaktadır. Parti grupu idare heyeti bu maksadla Bursa mebusu Refet Caniteze bir rapor hazırlaımıştır. Maliye Encümeninin ilgası ve bu en- cümen işlerinin Büdce Encümenine ve- rilmesi için de Erzurum mebusu Aziz tedkikler yapmaktadır. Japonya, Rusyada Çarlığı ihya için Plânlar kurmuş ! (Baştarafı 1 inci sayfada) ponyanın da askeri yardımile Sibiryaya doğru yürüyecektir.» Siyasi mehafilin kanaatine göre es- ki Çin imparatorluğunu — Mançukoda, Cengiz Hanın bayrağını Şimali Çinde ihya etrhiş olan Japonyanın, bu defa da eski Rus Çarlığını canlandırmak hede- file Romanofların riyasetinde muhtar bir hükümet vücude getirmeği düşün- meleri pek de inanılmıyacak bir haber değildir. Ankarada bir Tiyatro kuruluyor (Baştarafı 1 inci sayfada) Daime tevdi odilmektedir. Bu tiyatronun kuruluşuna Ar:kara Belediyesi ile Kültür Bakanlığı âa müzaheret etmektedir. Şehir Tiyalrosuna yukarıda ismi geçen artist- lerin gönderilmesi için malümat veril- miştir. Erzurum civarında zengin kömür ve petrol bulundu Erzurum 23 (Hususi) — Bayburd ve Çoruh fabrikalarında pulluk imaline başlanılmıştır. Bu kompile pulluklar köylüyü — sevindinmiştir. Hasankalenin Kirtabal köyünde tren hattına yakın lo. komotiflerde yakılacak kömür damarlatı bulunmuştur. Bundan başka Tortum ka- zasile' Ovacık nahiyesinde de zengin kö mür, Tercan kazasında büyük ümidlek veren petrol aamarları bulunmuştur. Petrol kuyuları muhafaza altına alınmış, mühendisler bunlardan birer nümune a- larak Ankaraya götürmüşlerdir. Maden arama enstilüsü burada tedkikler yapa- caktır. İngiltere harb Gemilerinin dostane Ziyaretleri İzmir, (Hususi) — Akdeniz sularında dolaşan İngiliz harb gemileri sık sık Çeş- me körfezine gelerek kara sularımıza dost ziyaretlerde bulunmaktadır. Yapılan ziyaretler büyük bir dostluk ve yakınlık havası yaratmaktadır. Evvelki gün Çeşmenin Tlıca körferzi. ne gelen İngi'iz «H. 31» torpidosu geceyi körfezde geçirdikten sonra — sabahleyin Çeşme limanına gelmiştir. Ayni gün İzgiliz bahriyelileri karays © çıkarak şehri gezmişler; öğleden sonra kendi aralarında bir futbol ögzersizi yap- mışlardır. Halk, İngiliz sporcularının ©« yununü takdirle seyretmiştir.