17 Aralık 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

17 Aralık 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Feneri derhal kanalın tam karşımızdaki duvarın dibine tuttum. Magda parlıyan şeylerin üzerine çömelmişti... Elile duvarı yoklıyarak zehirli bir gülüşle Ben lâmbayı —arkasından — tuta - rak, elimde silâhla onu takib ediyordum. , Magda evvelce atlığı büyük taşların hi- izasına geldikçe onları yerden alıp tekrar daha ilerilere atıyor ve kanalın sağlam- hğını bu suretle yoklıyarak ilerliyordu. Her geçtiğimiz yerde bütün duvarları da gözden geçirmekte idi. Kanalın içinde sıcak, rütubetle fevka- lâde ağırlaşmış, âdeta taatfün etmiş bir hava vardı. Bayağı güçlükle nefes alına- biliyordu. Ben terlemiye başlamıştım. Ö- nümde sağlı a duvarlara bakarak a- ın da, elektrik . yüzünde iri ter- adığını görüyordum. ğir ağır yür fenerinde Bilir, kaç görmemiş * seneden beri T yer oldu - — Buranın kim hava ce çabuk yürü. İşımizi sür'atle bitirmek ih- tiyatında bulunalım. Magda: — Korkma! dedi. Bizden evvel gelmiş olanların yolda ölülerine tesadüf etme- diğimizi görüyorsun. Mademki onlar sağ girip çıkabilmişler, bizim için de tehlike yok demektir. Merak etme, zaten de go - nuna geldik galiba.. Filhakika kanal bir kaç adım önümüz- de nihayet buluyordu, Birdenbire Magda heyecanla bağırdı: — Nedir onlar?.. Bak!.. — Ne var? — Feneri şuraya, duvarın dibine tut - sana biraz!, Feneri derhal kanalın tam daki duvarının dibine tuttum: İki maden! parıltı, fenerin aydınlığın- da pırıl pıril parlıyordu Magda çoktan parlıyan şeylerin üzeri- ne çömelmişti bile, Elile yokladı. Bunlar kanal duvarının alt kısmıma yapıştırılmış ve Üzerinden bir şey kı ış iki kur- şun levhadan ibaretti. Magda o vakit zehirli bir gülüşle gül- dü: — Buradan kurşunla tutturulmuş iki levha sökmüşler! Görüyorsun ya, dedi Levha veya heykel veya birer taş ve ya- hud da birer işaret. Fakat ne olursa ol- sun, her halde, bir şey keşfedilmiş ve koparılarak alınmış. Buna hiç şüphe yok. Ben bütün meyusiyetimle: — O kurd heriflerin bize bir şey bıra - kacaklarını zaten aklım kesmiyordu de- dim, Her halde çok geç kaldığımızı gö - rüyorsun, Atı alan çoktan Üsküdarı geç- miş... Baksana, herifler burayı çoktan keş- fetmişler, alasaklarını da alıp götür - müşler. Magda söylediklerimi asla işitmiyor gibiydi. İrileşmiş, korkunç bir şeytanet kaplamış gözlerini, kanalım haydudlar ta- rafından çalınmış esrarına nüfuz etmek ister gibi duvarlarına dikmiş, zihnen pek derin bir şeyler düşünmekte idi. Birdenbire dudaklarını acı bir kinle ısırdığını gördüm: — Tamam! dedi. Tahminimde asla ya- nılmıyorum. Ru kanal, kanalı yapanlar tarafından sırf şaşırtmak için yapılmış sahte bir kanaldır. Ve buraya evvelce konulmuş işaretler de gene sırf yanılt - mak için konulmuş sahte işaretlerdi Magdanın şimdi bir zafer sevinci için- de parlamakta olan ter içindeki yü: hayretle bakıyordum: — Sahte kanal mı? O, vahşi diyebileceğim kinli sevincini güçlükle zaptetmiye çalışarak: — Kut'iyyen! dedi. Buna kat'iyyen ima- nım var. — Nereden keşfediyorsun? — Şimdi anlıyacaksın!. Bir defa dü - şün ki eğer buradan koparıp aldıkları şey, onların işine yaramış olsaydı, definele - rin yerini çoktam bulmuş olmaları lâ- zım gelirdi. Bilhassa, hazinel evraktaki Şu manasız gibi görünen vesikaları arat- karşımız - mak için sana müracaat ihtiyacında kal- | mazlardı. Demek ki onlar da burada bul - dukları işaretlerin hiç bir şey halletme - diğini, anları yanılttığını anlamışlar ve €vin vaziyetini anlamak için sana hazi - nei evraktaki fermanları çıkartmağa lü- zum görmüşler.. — Peki ama, Magda, bu ne isbat eder? Gördük ki hazinei evraktaki tevliyet fermanları denilen şeylerde de fevkalâde hiç bir şey yok... | güldü Şimdi bir zafer sevinci ile parta makta olan ter içindeki yüzüne hayretle « Son Posta ,, nın sergüzeşt romanı t eĞi Magda, beni dinlemiyordu bile. Birden- bire yerinden fırlıyarak: — Sür'atle buradan çıkalım! dedi. Ve &- -|deta koşar adımlarla önümsıra yürüme- ğe başladı. O kadar sür'atle yürüyordu ki çamur- larda ayağı kayıp yuvarlanmaması için feneri tamamile onun önüne tutuyor - dum. Kana tekrar mahzene çıkl bakıyordum zaman derin bir nefes aldım. Ayakları - mız çamurlar içindeydi. Magda bana heyecandan titriyen bir sesle: — Getir feneri şuraya diye bağırdı. Paltosunun cebinden matbu, almanca basılmış, bir İstanbul haritası çıkarmiş olduğunu hayretle gördüm. O elindeki haritaya bakarak sağa sola çevrilip du - ruyordu. Nihayet, yüzünü mahzenin sağ duvarına döğrü çevirip durdu. Ben anu şaşkın bir halde geyrediyordum. Bu ha - reketleri yaptığı sırada Magdanın hâri - tayı tutmakta olan elleri Nâha Vekâletinden Aşağıda cetvelde parti mikdarları yazılı olan cem'an 273393 adet normal ve 140 takımlık 5460 adet basi! makaslık kayın traversi dokuz parti ve 24/Birincikâ- /987 Cuma günü saat 15,30 dan itibaren ayrı ayrı eksiltmesi yapılacak sunet- te kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konmuştur. Ek: ltme Ankarada Vekâlet Malzeme Elc Her partiye aid eksiltme şartnamesi ve teferrüatı cetvelde hizalarında tme Komisyonunda yapılacaktır. yazılı bedel mukabilinde Ankarada Vekâlet Malzeme Müdürlüğünden alınabilir. Saylfa * Mülkiye müfettişleri dün gelerek otobüs işini tedkike başladılar (Baştarafı 1 inci sayfada) 2 — Bu nizamname tamamen tatbik e- dilmiş midir? 3 — Otobüs işletmek istiyenlere ne şe- kilde müsaade verilmiştir? 4 — Verilen müsasdeyi otobüsleri ile birlikte üçüncü şahıslara devredenler ol- muş mudur? 8 — Bu takdirde bu devir muamelesi ne şekilde yapılmıştır? 6 — Müsaade almak ve alınan mü deyi devretmek işlerinde hatır ve gönü- lün rol oynamış ciması ihtimalinin hatı- otobüs nizamnamesi bulurduğunu ve oto- büs işlerinin de bu nizamname tedvir olunduğunu biliy sahibinin otobüsünü satması da nfhayet kendisine taallük eden hususi bir işdir, şu halde anlaşılıyor ki tahkikat son mad- deler üzerinde temerküz edecek demek- tir. Esasen mül müfettişlerinin bele- diye ile teması müteakip çalışmalarının şekline verdikleri ceceyan da bunu gös- termektedir. Otobüs sahibleri belediyede Mülkiye müfettişleri öğleden sonra İs- tanbu'da otobüs işletmekte olan zevatı birer birer çağırtarak dinlemiye başla- mışlardır. İlâve edelim ki dinlenenler i dinlenecek olanlar arasında bugün otobü işleterler olduğu gibi otobüs işletmek is- teyip te işletme müsaadesini alamamış bulunanlar da olacaktır. İddialar etrafındaki derinleştirme Otobüs işine aid neşriyatta beledi. göl tabibi Avni Bayer tarafından ortaya atıl- mış olan iddlanın mülkiye müfettişlerin- €e yapılan tahkikatın il ydi. |alıp almıyacağı henüz belli di Adliye safhasıma gelince Otobüs işinin mülkiye safhasını anlat- tıktan sonra şimdi sdliye safbasına geçe- biliriz: Ahmed Emin Yalman evvelki gü lediği gibi dün bizzat adliyeye gelerek a- vukatlarının hazırlamış oldukları istida- İsteklilerin her parti için ayrı ayrı tanzim edecekleri teklif mektublarını cet- velde hizalarında gösterilen muvakkat teminat ve talimatnamesine göre Vekâ- letten alınmış malzeme müteahhitliği ves'kası ile birlikte 24/Birincikânun/937 Curna günü saat 14,30 a kadar Ankarada Vekâlet Malzeme Müdürlüğüne verme- leri lâzımdır. Parti- Miktarı Muhammen Müvakkat Şartname Traverslerin kesileceği lor Normal Basit bedeli 'Teminat — bedeli Devlet Ormanları. Adet Makaslık Lira Kr. Lira Kr. Lira Kr. adet ——— T 30835 70920.50 — 4796.03 Kocaeli Vilâyeti Hendek kazasındaki Çamdağı-At- başı ormanından, geaeli Vilâyeti Karasu kazasındaki Molla Hasan pımarı ormanından. Kocaeli Vilâyeti Hendek kazasındaki — Kerem Ali Haraklı Üstü ormanından. Bolu Vi 3.55 35206.90 — 4010.35 — 2.76 95505.20 — 6025.26 4.78 v 61901 216653.50 - 1208268 ti Düzce kaza- nından. Bolu Vilâyeti Düzce kaza- sındaki Kelkâhya orma- nından, Bolu Vilâyeti Düzce kaza- sındak! Kabalak koyuna- ğih ormanından. Bolu Vilâyeti Düzce kaza- sındaki Kokurdan orma- nından. Bolu Vilâyeti Akçakoca kazasındaki — Orhandağı ormanından, Bolu Vilâyeti Düzce kaza- sındaki — Keçidere Dik- menaltı ormanından. «8196> 69083.70 — 470419 345 49166.60 — 3687.50 2465 27867.00 — 2090.03 55265 Va 17519005 10000.50 8.76 ıx 13000 — 5460 67730.00 — 4636.50 3.39 Eksiltmelere hususi orman sahibleri de girebilirler. NEOKALMINA Grip, Baş ve Diş Ağrıları, Nevralji, Artritizm, Romatizma yı müddeiumumiliğe tevdi etmişi Ahmed Emin Yıılr—ı:m bu istidasında sayrıca verilecek lâyihada tafsil edilece- ğ gibi» diş doktoru Avni Bayerin «gerek yazı ile gerek muhtelif muhitlerde beyan İsuretile» kendisine hakaret ve suç isnad ettiğini söylemekte, muhakeme ve mah- küm edilmesini, ayrıca on bin lira mad- di ve yirmi beş bin lira manevi zararı- nın tazmin ettirilmesini ve bu dava do- layısile ödemeğe mecbur kaldığı bin beğ yüz Hira avukat ücretile, bilcümle mah- keme vesair masraflarının Avni Bayere tahmtlini ve verilecek hükmün masrafı davacı tarafından tesviye edilmek üzere İstanbul ve Ankarada intişar eden gaze- telerle neşir ve ilânmı, müddelumumili- n de bu babdaki âmme davasının tah- esifli istemektedir. » deiumumisi Hikmet Onat Ahmed Emin yın ted- a söylemiştir. İstanbul m.ü: dün bir muharr kik edilm olduğu Avni Bayere gelinci Diş tabibi A 4 Ahmed Emin Yalman aleyhinde aç duğu da sorduk 1f Kenana icab e- ti verdiğini, eğer üz verilmemişse bunun tamam'arımamış olmasından neş'et edebileceğini söyledi. Bunu mütcakip avukat Bay Yusuf Ke- | duk. Gerçekten istidanın tanzimi 'Vı-—ıuv itmemişti. — Yarın, belki öbürgün veririz, dedi. vanın hangi şekilde açılı ı Öğ- k istedik Bay Yusuf Kenan hukuk (avukatıdır, ceza işleri ile meşgul değil- dir, binacnaleyh sadece Bay Avninin a- lacak iddiası üzerinde dava açacaktır. İkinci bir dava var mı? ! Bay Avni Bayer ayrıca bir hakaret da- açmamak üzerinde henüz karar vermemiştir, bu meseleyi de bugün ted- kik edecektir. Bir de sevinç verecek kısım.. Otobüs işinin tahkik, tedkik, rivayet sımlarına bugünlük hatime çekmeden evvel okuyucularımıza, bir de hoşlarınu gidecek bir haber verelim: Aksaray ile Yıldız arasında işliyen, ya- ni şehrin hemen bütün bir kısmını dola şan otobüslerin adedi (3) den (9) a çıka-! rılmıştır. Bu yeni müsaade yılbaşından itibaren tatbik edilecektir. ' Bu yeni kararla birlikte otobüs fiatı da ucuzlamış olacaktır. Zira bu hat için tesbit edilen fiatlar şu lrdır Aksaraydan Eminönüne 5 kuruş. Fındıklıya 'ı'.Ş kuruş, Yıldıza 12,5 kuruş. İnanı bi ağ » » Günahkâr papaz (Baştarafı 1 inci sayfada) silmesini istedi. Fakat rahib, kadınla sırf vazife icabı alâkadar olduğunu ve ma- | nastıra gelen, günah çıkartmak istiyen bir kadını, kovamıyacağını söyledi. Dositeos maiyetinde bulunanlara gayet iyi muamele ederdi. Gönüllerini höş tu- tardı. Bu süretle lik senedenberi sürdü- lâne hayatın ortaya çıkmamasına Eleninin kayınbiraderi de şunlari Böy- lemektedir: Bu hâdiseden ben çoktanberi haber- dardım. Ağabeyimi ikaz ettim, son hâdi- sındaki Girişkuzu orma- İsenin vukuunda ve hâdisenin mahkeme ziyade | huzuruna çıkarılmasında, daha ben müessir oldum. Ağabeyim şimdi el- bet te boşanma davası açacaktır ve gene, papazdan da, maddi ve manevi tazminat istemesi tabiidir. Eleninin 20 yaşlarındaki kızı, çok me- yus bir halde demiştir ki: — Çok müleessirim.. bir şey söyliye- Evka/a aid mahiıîlAlgr (Baştarafı 1 inci sayfada) Hissedarlar kendilerine yapılacak tebligat üzerine mahlül hisseyi tefev - vüze talib olduklarını üç ay içinde ya- za ile bildirmekle beraber teffiz mua - melesini de müteakib üç ay içinde yap tırmaları lâzımdır. Aksi halde mahlül hisse umumi hü - |bunların hepsine müştereken |kümler dahilinde arttırmaya konur, ve İya şuyuu izale edilir. Şu kadar ki tef - fiz muamelesinin üç ay zarfında bitme- maesi resmi ve kanuni sebeblerden müte |vellid işe muameleye devam edilerek |teffiz intaç edilir. Mahlül hisse, bütün | hissedarlar talib oldukları takdirde, ve aksi halde yalnız istekli olanlara teffiz olu- İnur. Ancak mahlül hissenin tamamına Kissedarlar ayri ayrı talib — oldukları | cek ziyette değilim, esasen ne söyliye bilirim ki?.. An'emm muhakkak ki, kabahatı le . Fakat... Fakat, tamami Pu.nkhancd(n de bu demişlerdir ki: — Bu manastır bize bağlı değildir. Ku« düste «Turi Sina» kilisesine bağlıdır. Hü |dise çok çirkir ve esef edilecek bir hak dir. Papazın aforoz edilip edilmemesi «Turi Sina» kilisesi tarafından tayin olur nacaktır. Dini ahkâma göre Dositeosin Sen &i nodda muhakeme edilmesi icab eder. Bu -s;s:un muhtelif cezaları meyanında pa- pazın sakalının kesilmesi, silki ruhani- den tardı, hattâ aforoz edilmesi vardır, Kadlının kocası da: — Kafam perişan bir halde... limı başıma toplayamadım. H Daha ak- hissedarlara satılıyor takdirde yalnız hissedarlar arasında ve ilâna lüzum olmaksızın arttırma yapı « hlır. Mahlül hissenin kıymeti mahiülün mahiyetine göre bina veya arazi vergi- leri kanunlarındaki hükümlere göre ta yim olunur. Bu suretle bulunacak kıy - metleri, yapılacak tenzilât — nisbetleri şunlardır: Mahlüle aid hisse dörtte üçten faz- Ja olduğu takdirde yüzde 20, dörtte iki» den dörtte üçe kadar olduğu takdirde üzde 30, dörtte birden dörtte ikiye kâ r olduğu takdirde yüzde 40, dörtte bir ve daha aşağı olduğu takdirde yüz- de 50, Bulunacak bedel ilk taksiti fe- rağ anında verilmek üzeze birer sene fasıla ile on müsavi taksitte ödenccek - tir. Taksitler faize tabi olmiyacaktır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: