8 Sayfa # Son Posta , Nın Mehtab vardı. Deniz, tenha idi, kırmı- zı kadife minderlere yaslandım ve göz- lerimi kapadım. Rüzgür serin serin esi- İ da ğit Küzreklerin ne kadar gittik bilmi- bire ayaklarımda sıcak bir 1 duydum. Doğrulmak iste- kat kabil olmadı. Bir anda iki bütün vücudümü sardı. Ka- uf yeşil gözleri gözlerimin ıyordu. Kalbim duracak gibi ol- ek boğuk bir seslet «Bırak ye, bağırdım. Hemen ne oturdu. Yüzü ay ışığında bembeyaz görünüyordu. Yerimde hırsla doğruldum ve heyecandan, korkudan kısılmış —bir — Bu ne cür'et, dedim. Böyle bir ha- rekete nasıl cesaret ettin! Başını kaldırdı. Yeşil gözleri buğulu idi: — Seni seviyorum, dedi. Çabuk geri Gön, çabuk, çabuk, di- ye, haykırdım, Sinirden Utriyordum. Küreklere asıl- | dı. Çekmiye başladı ve yüzüme artık hiç bakmadı. Yalnız iskeleye çıkarken her parlıyarak fımldadı: — Yarım sizi gene sandalla burada gelmezseniz başımı alır, köyü- rim fitün gece ağladım. Kendimi çok za- slik bayağı buluyordum. anda şaşkın bir halde idim. Bu tah bir kayıkçı idi! Fakat bir türlü den silmek müm- ar. İztırab içinde kıvranıyor- den: «Hayır bu olamaz, bu ola- haykırmak geliyordu, kula- sesi <«Efer yarın gel- sımı alır köye giderim>. «Ne çı parçası, cehenneme k: » diye, düşünmem Jâzımdı. ıki böyle olmuyordu. Hasret şimdi- vüreğime düşmüştü. Bir aralık: «Ba- uda'a bir kayıkçı., deli misin!» kendi kendime telkin yapmak is dim, fakat ne mümkün.. birdenbire yeşil gözleri hayalimde canlanıyor ve sesim zıma tıkanıyordu. Sıcak büyük elle- ki hâlâ ayaklarımı okşuyordu. O , kalın mütehakkim erkek Seni seviyorum» nasıl yürekten Ve n2 büyük bir heyecan içinde söyle- aha kadar penceremin önünde ©- turdum. Senüânda ne zamandanberi dili- me doladığım şeyin yerine geldiğini ken- di kendime itiraf ettim, sevmek istemiş- sihayet işte seviyordum, fakat ki- Bir kayıkçıyı! rkes de yanan başımı avuçları- ve kim ne derse desin her fedakârlığı neticesi bu çıktı, iyim. teyzem yüzüme baktı, gözlerin kırmızı, hasta TMmisin?> Cevab vermedim. Yolda kal- bim beni rahatsız edecek bir şiddetle a- tıyordu. Ayaklarım sık sık dolaşıyordu. İskeleye indim ve ayaâkta durabilmek için büyük bir gayret sarfederek Yusu- fun kayığını aradım, yoktu. Birdenbire başım döndü. Derin bir kederle sarsı- dım, eyi unutarak onun Bitmemiş lua etmiye başladım. O sıra- anıma bir adam yaklaştı, koluma do- » Gözlerimde biriken yaşları sak- olması ' rumalarını beklemek uzun mesele ola- caktı. Sandalın sahibi eski kayıkçıdır. Be- ni çok sever, Başka bir sandalla oralarda benimle beraber dolaşıyordu. Ondan ba- na gidip giyecek bir şey bulmasını iste- dim. Üstündekileri çıkarıp verdi. «Siz gidip giyinin, bana geri yollarsınız» dedi. İşte tam Hkeleye geldiğim sırada beni gördün ve haklı olarak sandalcı sandın, sen -hemem sandalı kiralamak istediğini söyleyip te konuşmaya başlayınca itiraz edemedim. Çok hoşuma gitmiştin. Son- raları bu oyunu bütün gayretimle de- vam ettirmeye çalıştım. Çünkü seni sev- miye başlamıştım. Sen de bana pek 1â- kayıd değildin, bunu hissetmiştim. Dün akçam sana mahsus: eRlğer yarın gelmez- sen alır başımı giderim» dedim. Kendi kendime: «Bakayım ne yapacrak, bir gün sandalda arkadaşına söylediği gibi her mu sandığı halde beni terketmiyecek mi?, diyordum. Aşkmı küçük bir imti- CAFER Mu Tesiri kati, içiml Bugünkü program Birincikânun 977 CUMA 1SYANBUL Öğle neşriyatı: 1230: Plâkla Türk muslkisi, 1250: Hava- dis. 1306; Plâkla Türk musikisi Akşam neşriyatı: 17: İnkmlüb derderi: Ünivergsitedi Recep Peker tarafından, 18 30: 19: Osman peh halk şarkıları, 1930 n (Uyuyan kadın), 1955 Radyo rafındafi darı, (Saat âyar), 21,15; tarafından Şan örkestma refakatlle, 2145: Orkestra, 22,15: Ajans haberleri, 22,30: Plâkla solalar, Opera ve öperet parçaları, 22 50: Son haber- ler ve ertasi günün programı. Birincikânun 977 CUMA ANKARA Öğle neşriyatı: 12,30: Muhtelif plük meşriyatı, 12,50: Plâk- la Türk musikisi ve halk şerkiları, — 13.15; Datilli ve harici haberler. Akşam neşriyatı: 18,30- Plâk neşriyatı, 18,35: İngilizce dersi; Azime İpek, 19: Türk musikisi ve halk şarkı- ları (Hüsniye ve arkadaşları), 19,10: Baat Ayarı ve arabça meşriyat, 10945: Türk mu - âlkisi ve halk şarkıları (Hikmet Riza ve at - kadaşları), — M,15; Konferans: — Parazitolog Nevzat, 20,30: Saksofon solo: Nihat Esengin, ;|21: Ajans hüberleri, 21,15: Stüdyo salon or- kestrası, 2155; Yarınld program ve istiklâl marşı. Hilmiş, heyecan içinde, sık sık kesi- e — Sana her şeyi hemen — anlatacağım diyordu. Beni ilk sandalda gördüğün sa- bah ben erkenden denize çıkmıştım, fa- kat soyunurken elbiselerimi denize dü- şürdüm. Onları artık giymeme inıkân almamıştı. Çünkü sırsıklamdılar, Ku- ERTUĞRUL SADİ TEK TİYATROSU Kadıiköy (Süreyya) ginemasında Pazartesi günü akşamı Donanma Gecesi Vodvil 3 Porde : Yazan : Reşat Nuri Bir anda Üci kuvvetli kol bütüm vücudü mü sardı. Kayıkçı Yusufun yeşil gözleri gözlerimin içine bakıyordu fedakârlığa katlanıp bir kayıkçı olduğu | handan geçirmek istedim. İ SHiL Şekeri en iyi müshil şekeridir. Bilâmum eczanelerde bulunur. Posta kutusu 1255 Borsa ha« | BON POSTA " İ KAYIKÇI YUSUF ( Ç* Duyduğum sevinç ve heyecandan ola- cak gözlerimden yaşlar süzülmeye baş- lamıştı. O kolumu sıkı sıkı tutarak: — Niçin ağlıyorsun sevgilim, dedi, ben Yusufum, kayıkçı Yusuf, seni çılgın gibi seven Yusuf. Meğerse Yusuf bir mimarmış. Şimdi kerdimiz için deniz kenarında küçük bir ev yapmakla meşgul Sık sik denize çıkıyorum, eskisi gibi sandalcım Yusuf, bazan kürekleri bıra- kıp dizlerimin dibine geliyor, saatlerce öyle birbirimize Sokularak kalıyoruz. Çok mes'udum, sevmek istiyordum, sev- dim. Hem de nasil, bir çılgın gibi.. Allah bana acıdı. Sevgim karşılıksız kalmadı. Şimdi bir şey daha istiyorum. Bir çocu- ğumuz olsun. Bu Yusufun da dilinden irmediği bir istek. YARINKİ NUSHAMIZDA: Nereye ? Yazan: Muazzez Tahsin Berkand kolay rıklık, esnemek ve rahavet Hastalıkların piştarıdır, fakat onları z ile karşılayabilirsiniz ! GRİPİN. Radyolin müesseselerince hazırlanan ve Türk kimyevi müstahzarlarının en muvaffaklarından biri olan o ilâcdır ki vücudü nezle, grip, bronşit hasta- lıklarına karşı kale gibi müdafaa eder, harareti süratle düşürür ve bütün ağrıları geçirir. icabında günde 3 kaşe alınabilir. Taklitlerinden sakınınız ve her yerde ısrarla GRİiPİN isteyiniz. Mahallesi Vakfı No, Cinsi Aylık kirası Kira müddoti Lira 5 — 81-65- 938 » » » » Ev » Üsküdar Selâmi Aâ Tekke sokak — 29 Üsküdar Hacı Hesna Kireççi 29 5 Üsküdar İhsaniye — Bostan 6 B Yukarıda mevki ve cinsleri yazılı yerler kiraya verilmek Üzere arttırma- ları beş gün uzalılmışlır. 13 - 12 - 937 Pazartesi günü saat 1ö da Kadıköy Yakıflar müdürlüğünde ihaleleri yapılacaktır. (82565 ) aa No.sı - Cinsi Aylık kirası Kira müdden Lira 8 Mahallesi Sokuğu Si-6- 938 8B1-5-9838 B>> 81-6- 940 ZI -12- 937 günü saat (8266) Üsküdar İhsaniye Kadıköy Zübhtü paşa » » Bostan Bağdat caddesi 43 » 45 Tahltaköprü — 58 Yukarıda mevki ve cinsleri yazılı yorler Kiralıktır. 15 de Kadıköy Vakıllar Müdürlüğünde ibhaleleri yapılacaktır. Dükkân » » 8 B » 2 BAA ASA HER YERDE ARAYINIZ Alman Kimya Sanayiinin şayanı hayret bir keşfi Büyük bir ailenin üç dört liraya yıkatamadığı çamaşırları Bir kadının ipekli bluz rop ve çamaşırlarını Bir erkeğin palto, pardesü ve kostümünü Bir dükkânin camekân vitrin ve eam kısımlarını Bir mutbahın tencere, kap, çatal, bıçak ve her türlül cam ve porselen aksamını Şık bir gencin kirlenmiş, eskimiş boyunbağı ve gömleklerini Güzel bir apartımanın antresindeki bütün mermer, fayans aksamını modern bir banyo mahallini Çuk, ayna ve kurnasını 12 metre murabbamda eskimiş, kirlenmiş bir halıyı 30 kuruş yalnız bir kutu F B | E V A Temizler, yepyeni ve mükemmel bir hale ifrağ eder. Hasan deposu İR KAŞE NEOKALMINA GRİP e BAŞ ve DİŞ AĞRILARI © NEVRALJİ © ARTRİTİZM e ROMATİZMA e KIRIKLIK ve BÜTÜN AĞRILARI DİNDİRİR