9 Kasım 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

|mak hırsinın sevkile harekete geçti. Ab dülmuttalib bey ailesinden kim varsa birer birer- meydandan kaldiracaktı. Yalnız bu plânda Nazan hanımı sona bırakmıştı. Ona karşı bir türlü karşı koyamadığı bir zâfı vardı. Bu zâfın sevkile evvelâ Hüsnü beyi öldürdü ve gene bu zâfin sevkile cinayeti Nazan hanımi sevdiğini bildiği mühendis İh- sana atfetmek için bütün zekâsını sar- fetti. Anası da onunla birlikti. Eren- köyündeki köşkte mevcüd gizli odayı oğlumya öğretmişti. Artık delikanlı köşkte kalıyor, birçok gecelerini kür- YET EKS BÜYİIK P z ERİYA DAHA aa. : adaki aPartımanımızın oturma I% üü kışı idik. Ridvan Sadul- dâ,,"mî ha Oğn_ıser_Osman ve müdde- Üştük .. Üsküdardan henüz K— “Yku ' ;üze biîâ—n Uyanan ihtiyar dadı hepi- Çi Ridva t çamaşır ve pijama ver- Yen < Sadullah ile benim eski, bâlarımızı bir araya ge- a dağıtmıştı. sigîîdmmh. arkasına yaslandı. ile et adan işsiz bir adamın hu- K $ Uzun bir nefes çekti. Du- Rvet ana üfliyerek söze başladı: kalfar, Mavi gözlüklü adam Leta- Vin oğlu, Abdülmuttalib be- Meşru evlâdı idi, Dört ka- a Abdülmuttalib bey genç erine Zi olan halayığı Letafete ku) € onu da bir müstefrişe o- ti Zh]şnmatu kta beis görmemişti. İş — Sutuluyordu. Karılarından TVetine ler Ve onları darıltıp ken- bdür,, Gtlği servetlerinden 0l- Uttalib beyin işine gelmi- daha kolaylıkla mevkii tatbike koyu- ELENEŞE Z T İ T 'Kullanılan herşeyin Ömrü kızsalıri İ fe;&'m &radan bir müddet geçip in karnı şişmiye başla- Üzakı, Olayını bul öğle zaklaştu—dı_ ularak onu köşk tfıü d dîltn'a-y kadar geri dönmedi.| M doğulçlnde hastaneye girerek bir sül'd_u. Bir müddet emzirdi, b he tllı_ı'ıeyıe vererek Abdül- Y 8ıle_sinin yanına döndü. doa—'jekı hfıstanesinde bir oğ- u_guırduguna ve isminin Süna dair kaydi buldur- RADYOLİN ile fırçalanan beyaz, parlak ve temiz dişler müstesna Sabah, öğle ve akşam her ye- mekten sonra günde 3 defa dişlerinizi - fırçalayınız. Abağ hi lzğğ Olan uâîğhb bey bu işler için lâ- üi ;eh'e k&daun Paraları veriyordu. Ö- L%& &lni> birr da vermekte devam et- kigl B * u vaş VALİDE SULTANIN DANLIĞIE banları arasında geçirerek plânlarını| CEVAD FEHMİ | yordu. İşte dostlarım benim anlatacak- larım bu kadar, artık yatalım, Nerdey- se sabah olacak. Halbuki yarın erken kalkmıya mecburuz. Serkomiser sordu: — Niçin hacam? — İhsan beyle Nazan hanım Ana- doluya gidiyor. Onları teşyi etmek 1â- zım. Avdette evlenecekler. Ceyvad ve ben şahidleri olacağız. Bu merasime şimdiden sizleri de davet ediyorum. — Başüstüne, gideriz ama hocam, soracak birkaç sualim var, Onlara ce- vab almazsam gözlerime uyku girmez. — Sor bakalım. (Arkası var) Trakyada kültür işleri Edirne (şususi) — Trakya umumi mü- fettişliği kültür müşaviri Celâl Ferdi bölge dahilinde kültür müeseselerini teftiş —için seyahate çıkmıştır. Yeni neşri y.t ] “ Doğu ,, nun ilk nüshası çıktı Erzurumda kurulan «Doğu» gazetesinin Cumhuriyet bayramında çıkan ilk nüshasi idgrehanemize geldi. Gadpte, karşılaştığı zorluklara rağmen güzel ve temiz çıkmıştır. Refikimize muvaffakiyetler temenni ederiz. İstanbul İkinci İflâs Memurluğundan: Müflis Mehmed Kadrinin Bursadaki köşkü hakkında iflâs idaresince açılan ip- tal davası üzerine cereyan eden muha - keme neticesini alacaklılara bildirmek ve alacaklıların da istenilen beyyine ve sair esbabı subutiyeyi idareye vermek ve idarenin sureti hareketini tayin etmek üzere alacaklıların 12/11/937 Cumartesi saat l0 da dairede hazır bulunmaları ve gelmedikleri takdirde masaca hiç bir mes'uliyet kabul edilmiyeceği iflâs idare kararile ilân olunur. — (1702) 1 DİŞ TABİBİ RATiP TÜRKOĞLU Ankara caddesinde: Meserret oteli karşısında (88) No.lı muayeneha- nesinde hergün saat on dörtten (19 )a kadar kabul etmektedir. bul çe N n Belediye Sular İdaresinden: İdaremizin Kadıköy - Üsküdar şubesi 15/11/937 tarihli pazartesi gününden büyü a: Abd"î;;dukçe_ Letafet kalfanın lut_tş;ıb beyle ailesi hal- kaîldıgı kin de büyüyordu. d"'lı Oğlu pi unlardan ne farkı var- llmhgah hede k ?lrn:_ık gibi kapkara bir da taş N ömrünün sonuna kadar Cocuk nip caktı? Abîşn itibar:yet Mektebe girdi ve bu Tn a I_'eîafet kalfa da ona ailesine karşı beslediği Öğ L Ana nn Atsı beş Ü Ved'â’er B Şilümağe th SSÜn wrtı'; Artuîe a O9na bütün hakikati an- Tş H lkauı almak d için çalışıyorlar- ü ka girdi ” Çocuk liseden son- b » âvukat oldu ve Ab- be ?rğl_ €vlâdi olan avukati ir vasiyetname bıraka- ib dııl- Karıları da birer ettiler, Abdülmuttalib 3Yatlar birer birer sö- Oğlun içindeki kin a- » Sönmek bilmiyordu. Ölmüştü ama zararı — haydud herif " diym ŞT çocuklarına bı- nn e_hlçbir şey Lırakma- V%îyğtkı EılaYıecliyoı'muş gi- ehhişu Ym'menm tatbikine de bilin D alnız Letafet kalfaya €N 200 liralık irad bağ- zaman Ülde ; Na ” Sul Beçti. Günün birinde Iî?adi. B::îıî Serdanlığı hikâyesi ta- rve:_llığa ö *tle mevcud kine bir de L elde :“şrnak ve diğer bütün A 8P Öine Tek hirsi karıştı. Diğer tafet kalfa, binne- İ Onu ü Tüp ti ' tk Aral. ün servete kona - başladı. Delikanlılık ça-| itibaren Kadıköy Mühürdar caddesinde Maliye Tahsil şubesi yanın_daki 78 nu- maralı eski İtalyan mektebi binasında faaliyete geçecektir. Bu tar_lhden sonra Anadolu yakasına aid bilümum müracaatların yeni binadaki şubemize yapılma- sını sayın abönelerimizden rica ederiz. <7563> Tİstanbul Orman Başmühendisliğinden : 1 — İstanbul vilâyetinde Şile kazasın.da hudutları şartnamede yazılı Koruca - v et ormanından 12201 kental meşe ve 6229 kentîl karışık olmak üzere al odun ve 3486 kental kömür 15 gün müddetle açık arttırmaya dağ devl ceman 17430 kent tur. k02n uımıâıîîttırı'ı'ıı,ı 23/11/937 tarihine müsadif Salı günü saat 14 de İstanbul Orman 3 islik muavinliğinde müteşekkil komisyonda yapılacaktır, Baaşmurğî;îîıkıkental odunun muhammen bedeli «5» ve kömürün «16> kuruştur. i ira 70 kuruştur. aa akkat teminat 108 lira ei 4 — Muv ukavelename projelerini görmek istiyenler bu müddet me ve m inliği 5d_ İîîjrîğîıl Orman Başmühendislik muavinliğine, Ankara Orman Umum benlla F ;Şlığdürlüğüne müracaat edebilirler. —--—İİSS& ; Baş, diş, nezle, grip, romatizma ve bütdn ağrıla- rınızi üç kaşe alınabilir. derhal keser. İcabında günde i İsim ve markaya dikkat! Taklitlerinden sakınınız. sim - Kadıköy ve Havalisi üdar ları Türk Aıî)nim Şirketinden : : i lerine -tatbik Kti Ik ve Orta mekteblerle Lise şnlîbe - _Şebckele'h'“;ı'î:::"ât; bilet ücret tarifesi, 15 İkinciteşrin 1937 Pa - edılmîklf v den itibaren, Şirketimizce usulü dairesinde tenzilâtlı gezi znrtj: gum:_!i' ln::k şartile, yüksek mektebler talebesine de teşmil edile- varakası ve Üsk Halk Tramvay İLK Jülien Cartier bir yıldır Mösyö Divi- er'in yanında kâtip olarak — çalışıyordu. | Ve bir senedir yani girdiği tarihtenbe - ri Madam Divier'e âşık olmuştu. Onun karşısına ilk çıktığı vakit bu his kalbini doldurmuştu. Julien on sekiz yaşındaydı, babası if- lâsz ederek ölmüş ve delikanlı da kimse - siz ve hayatın cahili olarak yetişmişti. Okuduğu bazı kitaplar neticesinde - ve çağının icabı - hayalperestti. Tahsiline devam edebilmek için para- ya ihtiyacı vardı. Babasının ve ayni za- manda Mösyö Divier'in zengin bir dostu onu buraya yerleştirmiş ve sosyoloji ders lerini takib etmesine sebeb olmuştu. Mösyö onu madama takdim ettiği va- kit gözleri kamaşmış ve şuursuz bir hal- de kadının önünde eğilmişti.»Madam ona birkaç söz söylemiş fakat delikanlı şaş - kınlıktan bu sözlerin hiç birini anlıya - mamış ve yüreği çarparak yüzü kızarmış bir halde durmuştu. Hergün onu, patronunun — yanında kahvaltı ederken görüyor ve ihtirası gün den güne çoğalıyordu. Bir çocuk safiye- tile onun için bir çok şeyler yapabilece- ğini, hattâ icab ederse öleceğini düşünü- yordu. Ah, o, ne kadar güzeldi!, Bazan kaçamak olarak sür'atle ona bakardı. Oh!. O anda siyah saçlarının dalgalanışı, gözlerinin parlaklığı!... Beyaz boynunun güzelliği ve kollarının biçimi... Onu müt hiş bir ihtirasla kavururdu... Akşamleyin eve, annesinin yanına döndüğü vakit, peresdidesinin zaferine dair mısralar yazar ve onun adını yüz - lerce defa kendi kendine tekrarlardı: — Jeannie!.. Jeanniel!.. * Böylece haftalar ve aylar geçmişti. Jülien'in aşkı gittikçe azı;ror, buna mu- kabil de cesareti azalıyordu. Bazı defalar, delikanlı kütüphanedey- ken madam bir kitap almak için gelir. ve Jülien'den bir şeyler sorarak onun'a bir lâhze konuşurdu. Delikanlı ise onun kokusunu içine sindirip heraman bu yüzün karşısında tit reyerek onu dinlerdi. Birgün Julien altüst oldu: Madam bi- raz kederli duruyordu. Acaba nesi var - dı? Şu Mösyö Divi&r'e onu mes'ut ede - miyordu. Delikanlı bunu anlıyordu. Çün- kü, çok zaman mösyönün suratı asık du- rur ve kadının suallerine kupkuru bir 'tavırla cevab verirdi. Julien vaziyeti kav rıyordu. Mösyö Diviğer muhakkak kafı - sını aldatmakta idi. Bu düşünce onu çI - ğırından çıkarıyor ve onu çılgınlaştırı - yordu. Delikanlı hislerini hiç bir vakit kadı- na söyliyemiyeceğini anlayınca ona yaz- mayı düşündü. Bu düşünce gitgide var- Lığına girdi. Jeannie daima kederli idi; Mösyö Diviğr ise aksine olarak sert ve haşindi. * Julien nihayet kararını tatbike koyul- du ve Jeannie'e mektup yazmağa otur - du. Belki yedi sekiz müsvedde yazdı, Fa- kat bunların hiç birini beğenmedi. Ki - misi ona soğuk kimisi gayri kâfi görün- dü. Neticede bir çok geceler çalıştıktan sonra ateşli cümlelerle ve prestişdidesi - nin güzelliğini bir şarkı gibi- metheden sözlerle dolu bir tane yazmağa muvaffak , v talebeleri için şimdiye kadar tatbik edilmek- ea yuk'îâthm;k:i;:l:;ni günden itibaren hükümden kaldırılacak- La alari nzi , oldu. AŞK Çeviren: Faik Berc —Evet, o mektu bu ben gönderdim! Yazdığı sayfaları bir çok de kuduktan sonra altını imza etm zarfa koydu; ve zarfın üzerini m le yazdı. Jeannle bu mektubun o duğunu pek âlâ anlardı. Çünkü & neye geldiği zamanlar, Jülien on gözlerinde kendisine karşı müşfil h bir şeyler sezmemiş değildi. Bir sabah yazdığı mektubu y: larak patronun yanına yollandı; ç yemek yedi. Madam ve Mösyö o çok dostlarile beraber otamobille rek köye gezmeğe gitmiştiler. An şamın altısında döneceklerdi. Antişambr'da iki tane gümüş vardı. Bunlardan biri Madamın di Mösyönün mektupları içindi. M tepsisinde birkaç mektup duruyor Hieri usulcacık kendi mektubunu arasına koydu. Uykusuz, kâbuslu, düşünceli, bir gece geçirdi. Acaba Jeannie şünecekti? Ne diyecekti? Onu k ve yahut da kendisini kollarına taktı? Ertesi sabah oraya gitti. Kapış uşağın halinden evde gayritabil b ler geçmiş olduğunu sezdi. Uşak o — Çabuk kütüphaneye girin! Madamla adamakıllı kavga etti dı liba bir mektup bulmuş.. Evet, bi tup.. Fakat Madam kimden geldiğ iven söylemedi. Mösyö bir kaplar kıskanç.. Adam sen de bu ne beni seni alâkadar eder... İşine bak sen Bu sözler üzerine Jülien sıvış tedi. Fakat gururu ve aşkı onu & tu. Kütüphaneye girerek bir sanda üstüne çöker gibi oturdu. Şaşkır ve ürkmüştü. Ne yapmalı?., Oturduğu yerden Mösyö Di hiddetli sesini duyuyordu. Ara Jeannie'in zayıf sesini de işitiyorı kâr ediyordu.. Mektubun kimder diğini bilmiyordu. İhtimal kend olduğunu anlamamıştır. Ne olurs onun şüphe altında ve müttehim kalmasını kat'iyen istemiyordu. B şi ve haksız bir hareket olurdu. E anne'in yanında alçak bir mevkie | istemezdi. Mösyö Divi&r'&e her şey lemeliydi. ğ Titreyerek yerinden kalktı vea doğru yürüdü. Fakat tam bu sırad ler kesilerek Mösyönün sert adıml yıldüu. Divier birden. kütüphaney di, Jüliene'e bakmaksızın — yazıhi doğru gitti ve elindeki buruşmuş tubu masaya fırlattı. Bu Jüliene'i dığı mektuptu, Boğazı kurumuş ve yüzü sapsa silmiş bir halde Julien ona yakla — Mösyö, dedi, bu mektubu be dım, Mösyö Diviğr başını çevirdi, devam etti: — Evet, onu ben yazdım, Şüph zi izale etmeliyim. Evet, onu sevi Madam Divitr'i seviyorum.. Bi beni çılgınlaştırdı. Fakat emin olu dair kendisine ne bir söz söylemi: de bir telmih yapmış değilim. mektubu yazdım; ve Antişambr'da siye koydum.. Biliyorum suçluy yö, suçluyum, ve işte emrinize â yim..

Bu sayıdan diğer sayfalar: