9 Kasım 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

9 Kasım 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

I2 sıyh SON POSTA- () SPOR ee İEEE Son güreş müsabakası danışıklı mı idi? Ufak bir tetkik, bazı gazetelerin bu yoldaki iddialarının İki hafta evvel Mi le yaptığı gü- dakikada yenilmek su - n ve iki gün evvel intikam tekrar karşılaştığı Mülâ- hur Hind pehlivanı Fazzal Muhammed n İngiltereye hareket edec organizatörler edecek cıl_'ak msenin ru ve işi heyocanla seyre - iniz der, bunu kuvvet, ve salâhiyetle ükten dem vurur, bilgi ç bir yolsuzluğa feda et - karşısında işin iç yüs k güçleştikçe güçleşir. nden çıkılmaz bir hal alı m“.n etmek İâzımdır. bakayı kazandım, gidiyo- kada ben daldım, Hindli bastırdı. Bu £ ler bana ne - fes aldırmıyacak k.sdar birbirini takib etti. Hiç bir güreşte bu kadar sıkıntı çek- tiğimi bilmiyorum. Kendimde bir kesik - lik, Hindliye karşı d ği kabul e- na çok hâ - kim ve benden cnk fazla idi. Yalmz ha- saniye beklemederi benl mağlüp dedi. - Organizatörlere baş vur - sten fazla bu işe üzü- in dedikleri gibi ikin- irdağlı Hüseyin ile Hindli hi rln]eıı, bırakırken g_ -rı'_klon 8 rdu, ura gelince, kendisini, içinden, tipindeki bi şimdi yalnız yni zamanda mi yordu. İşte onun bir göz yarısını bir elde çıkar- r el daha., giderayak ö- yarısını da.. Hah işte.. müthiş bir kâğıd tutmuştu! Şimdi dediği oluyor- du! Fakat böyle düşünen Tayfurun ümi- di bir anda boşa çıktı. Çünkü Papazya- nin yeni dağılan kâğıdla berabez çek- tiği bir reste, zavallı Tayfur, Rus h işareti rün elinde kare vardı, hem de dam- an... Fakat ne çare ki Papazyanın ka- irmiş, kin- Ş lan, parası tükenenler, ihtimal yalnız fiş aiup iti- bara borca oynıyacaklardı, Zaharyadis bunu da kabul ediyordu. Çünkü «Fa- Bulyeyi de para diye alırım» diyen ©- | İs- rottar | derninki | pottan maada önündeki bütün parayı| kaptırmıştı. Aksi gibi bu defa Tayfu-| doğru olmadığını meydana çıkarmıya kâfidir |müsabakasını hazırlamak kasdile yapıl « mış değildir. Bizim Hindli ile iki güreş konturatı - mız vardı. Tekirdağlı güreş yapmadığı için bu intikam maçını mecburen tertip ettik. Mülâyimin mağlübiyetile biten bu güreşten sonra Hindli bugün İstanbul - dan ayrılacaktır. Görülüyor ki Hindli ile Tekirdağlı Hü- seyin güreşi mevzuubahs bile değildir. N linin gider ayak Mül i$ olması Hindliye karşı ilk müsabakada güzel bir galibiyet kazanan yim için de ağır bir mağlübiyet ol- |muştur.» Yukarıki tafsilâttan anlaşılacağı üzere so akanın pehlivanlar, organiza- tör ve hakem tarafından yapılan bir an- |laşma neticesinde bu şekilde bittiğini ka- bul etmek bir parça gü Bü güreşin hakemi bermutad Cemal o- lacaktı, Jürl heyeti arasında oturan Sa- mi Karaye! Hindli, Mülâyim maçından evvel yapılan güreşi idare etmişti. O sırada masanın üzerine bıraktığı pal- toyu sırtıra aldım. Ve bu hakemliği de ısrarla Sarii Karayele kabul ettirmeğe çalıştım. Büyük bir samimiyetle içini çe- ken Sami Karayel «Besim benim başımı derde sokacaksın, Mülâyim her zaman !müşküıiv. çıkarmıştır. diye işi üzerinden Jatmak istedi, O ledi, gene ısrar ettim, nihayet müsabakayı idareyi kabul etti. Güreşten evvel cereyan eden şu hale göre hâkem ne organizatörlerle anlaş - mış ve ne de pehlivanların danışıklı gü- reşeceklerini evvelden öğrenmiştir. Her sporcunun olduğu gibi fena bir nde olan Mülâyimin durgunluğu or- udn böyle bir hava yapmıştır. Mağlübiyeti Nân edilen Mülâyimin gü- en sonra neticeye itirazı, hele hake- i tahkir derecesine sözlerine ba- kıldıktan sonra bu güreşi danışıklı bir dövüş şeklinde göstermek fazla ileri gi - dilmiş bir haksızlık olur. Ömer Besim Usulsüz defter tutan komisyoncular inzıbat meclisine verildiler Gümrük başmüdürü tarafından yapı - Han teftişlerde 36 komisyoncunun def . terlerini usulsüz tuttukları tesbil e miştir. Bu komisyonculara âid tahkik im |evrakı dün başmüdürlük tarafından inz İbat komisyonuna verilmiştir. Mücadele kabiliyetini arttırmak lâzımdır Zonguldak oku- yucularımız- dan Musttaja da gunları soruyor: — İstikbal ve sa- adet yolunu — aça- bilir miyim? , Noksan tedbirle- rin meydana ge- tirdiği hâdiselerle kuvvetli dilekleri müteessir etmemek, müşküllere kargi koaymak ve mücadele kabiliyetlerini art- makla da istikbal ve saadetin maküs nfi yollarını kapamak mümkün Ciddiyet ve irade sahibi bir genç Ankara okuyucu- Muvaffak o - Tacak meyım? Muvafakiyet;'ia * man ve muhit te - girlerini göz önün. de bulundurmak - la kolaylaşır. Cid « diyete ve iradeye gahip olan, bu kolaylığı kuvvetlendirmiş olur. Çetin ve mütehammil bir küçlk Samsun okuyucularımızdan A, Hikme- tin suali de ayni: — Muvaffak olacak mıyım? Çetin olmak, müşküllere tahammül göstermek muvaffakıyetsizlik karşısında yılmamağa ve dileği oldurmağa 'delâlet eder ki, başlı başına muvaffakiyet doğu- rabilir. Mıhl Fıııı yuncuların katmerli ustalarındandı. Evvelce aldığını geri vermiyecek .| duktan sonra alacaklı olmaktan ne zi- ü ? Yalnız ganyot parası kti, Onu da Bayan Neri- | 'xdn.—m şimdi, burada ne aradığını, hâlâ ne diye çıkıp gitmediğini düşü |Nüyordu. Burası ufak mikyasta bir ba- takhane ve Neriman bu batakhanenin, sâf adamları yolan habis bir ruhu de- ronun mağazasından yarın yeni ku - Mmaşlar alabilmek için masalara çok para çıkması ve ganyotun da o nisbette fazlaca ayrılması lâzımdı. Bu işi de Papasyanla Zaharyadisten daha iyi dostlarını yoldürürken pek Öyle ince eleyip sık dokumayordu. Bu son düşünce, bu son ihtimal, Ad- nanı büsbütün Nerimandan iğrendirdi. Büu kadını nasıl sevmişti? Şu iki masa- daki ganyoat parasını alnının terile bir ayda güçlükle kazanabilen ne namuslu adamlar, ne fakir aile babası Neemiler vardı! İhtimal bu düşünceyle daha uzun müddet dalıp gidecekti. Birden, etra - *|rüklerken pufluyor, yıkılacak ğil mi idi? Hiç şüphesiz meşhur pat-| > kim becerebilirdi? Demek ki Neriman, | fındaki sesler ve hareketlerden ıilki—l Resimli fıkra müsabakamız Resim : 39 Fıkra : 39 “ Ben de onuün için yapıyorum yal ,, Bekri Mustafanın bir âdeti varmış. Kendi içmeye giderken bat kalarını da beraber götürürmüş. Bir gün ona: — Sen ne yapıyorsun, diye ;liqmıçlar Bütün bu adamları yarın ahirette senin peşine takıp Sırat NP' rüsünü gaçırlecı“a — Ben de onun için götürüyorum ya, demiş, birinden birinit belki köprüde ayağı kaymaz, ona tutunur, cennete giderim. ha Emlâk ve Eytam Bankası ilânları Bankanın Hesab No. fcra ğmı No Ka EE Palum Flııtııu 4 -4 İkraz 726 . mahallesi Gümüşsüyu caddesi eski 19 yeni 1-28 No, li Bankamıza ipotekli olup İstanbul dördüncü iera datresince yukarıda numa rası yazılı dosyâ ile 2.12937 tarihine müsadif Perşembe günü açık arttırma satılacak olan gayrimenkulü satın alanlar arzu ederlerse Banka bu g:yı'mıınk“ıı mevzuatı dahilinde kendilerine para ikraz edebilir. Inhisarlar 2 Müdür Nev'i Ehçcn v lüğünden: | Eksiltme Muhammen ganli bedeli 195 takım elbise, Ceket, Yelek, Pantalon, kasket 3095 lira 51 adet palto 58l » 217 çift fotin 1085 » 1 — Şartname ve nümuneleri mucibince mikdar ve muhammen bedelleri Y? karıda yazılı melbusat ve fotin eksiltme ile 2 n alınacaktır. Eksiltme 24/X1/937 tarihine rastlıyan Çarşamba günü her birerlerinit P zalarında ıli aaatlörde Kabataşta Levazım ve Mübayaat Şubesindeki komisyonunda yapılacaktır. X 7,5 güvenme P? <7564> 3 — İsteklilerin eksiltme için tayin olunan gün vo saatt nip kendin yanlardan bir dans p mıştı! Ne tablo! Poker oyn ve gülünç jestlerile il çiftler fokstr. 1 lardı. Muhakkak ki qau kattaki apar- tımanda oturanlar, uykuda iseler, zeh- zele oluyor diye çoktan yataklarından fırlamışlardı. Bu dansın bir hususiyeti de, damhlar- I.ı kav; 1heler araşında pek oygunlük ol- idi. “Meselâ bahriyeli Nizam hissesine düeşn şişman bir bayanı sü- bi ©- luyor, k:msı Ax !en de, saloı.duı da - in gramofona koyduğ aif mi zaif, yü ve mısır püsküllü saçlarının or- den açılmış biraderlerden bi- rinin göğsünde yeşil robiyle acaip bir kelebek gibi titriyordu. Bir lâhza sonra, Adnan da dans e - denlerin arasında idi. Rus tipindeki madam, Tayforu kumar masasında kendi mukadderatına bırakmış, Adna- na sokulmuş, ona teslim olmuştu. Ne- riman, çok fena danseden Münir Al- günün kollarında sarsılırken, her kar- ına dik dik bakı nçlık bu sösyeti enin le çerezi 5 Ad'ıana gelince, bu pokcrlı ve danslı hayatın içinde kendisini herkesten gü- lünç buluyordu. Fakat böyle daha iyi idi. Hiç olmazsa ne zamandır içini yi- yen büyük derdini bir gecelik uyutma- yeldi. İşte şimdi de, ba -/ğa başka bir âlem başla- | ——— âhattin «Haydi dansale ki Bir tarafta poker, bir tarafla dans| yordu. böyle epeyce devam etti. Nihayet, saat Bgeci nı geçerken, bir hizmetçi kız aa salonun kapısında göründü. Elinde bir telgraf tutuyordu. Hizmetçi; — Atnan bey, Dedi. Birden dansedenler man hemen gramofonu sustur! ncular, bir lâhza başlarını kaldırıp İKİNCİ KISIM I size telgraf var, ( ADNANIN DEFTERİNDEN ) d lar, Neri - 9 Temmuz 1936 B aa sr*u e(r)ı £ gece, sabaha doğrü — lÇ Dört gündür yalıdayım Ve " |gündür bir can çekişenin karşf m,mr“kmxm de ecel terleri döküyü |Ölmek korkunç bir şey! fakat en geçip sayıklayışlarla, gene bu kâbustar silkinip soluyâ ya ve ihtimal morarması- yaklaşa” naklarını yorganlara batıra batıra © rinden haykırışlar, uluyuşlarla 6' geciktirmek © korkunçtan da K0 ö İlk günü — İstanbuldan ge€f ) profesör hastanın ku ırlıııam'ym kalbin bütün vücud gibi çok 78 müş olduğunu söyledi. Cığ'!"ıe ihtikanlı buldu. Buranın belediye doktoru e! Her gün geliyor ve dun“c" n ve gilkani vermeğt n, salanun kapısında açarken, Nerimana; ki Nesrine buraya geldiğimi — Merak ediyorum. Aç hele şu tel- grafı.. Adnan, telgrafi açıp okur okümaz kaşların: çattı. Belli ki canı sıkılmış - tı. — Kimden bu telgraf? — Mahmüreden? — Mahmured. Nerimanın ğ bir sesle: — Babası ağırlaşmış da... Yarın er- ken erken beni çağırıyar. Muhakkak iyi bir doktor götürmeliyim! Dedi. Artık —alondıkııorn merakı dağıl mıştı. Oyu lerine aldı rısı Ayten hemen koşup gramofonu iş- lber kadına, tabil jeksiyonlasile kuvvet yor. Gündüzleri ne 1se ama gect ço" na... Her gece nöbetle hastayı rüz, Hacer memedeki çocuğunu kıp Üsküdardan g»leme;iı v

Bu sayıdan diğer sayfalar: