KŞNTT AT Sayla Yugoslavya notları: Balkanlarda Federasyon fikirleri Yazan: Muhittin Birgen an — Paktını kan Fede: betmek fikri, Yu tarı olan bir düşün dar konuştuğumuz hattâ benim tara den babsedilmed bu fi larına tesadü de bu fikri şu t yardır: «Osmanl derat şekild hududu zda İrik bir » «Osmanlı bir nra c..'nı<h ktan r.'ıh.v da © zaman müştü üdafı dan beri pek az rahat g( İşte, burada bu fikr pek çok tesadüf ettim. Balk. manlı imparatorl! sözü, bir nevi imparatorluğu, daha dirilmez bir da yeni yapılması Ti arası! kolaylaştıracak, hem de (l sebetleri daha feyizli bir su şaf ettirecek bir könfederasy göoslavyada bu fikirleri mü ler, nazariyelerine, bizim içi Hade tarzı yermek üzere, buna O: h imparatorluğunu yeniden kut yorlar, nak d * Balkanlarda konf: kurmak fikri, birçok kuvvetli taraftarlar men, buügün için, cak bir tasavvurdı - yyada bu fikri har müdafaa eden ler, tarihi göstererek divorlar ki: Roma devrinde, Bizans d )- Osmanlı devrinde Balkanlar bi are altında bu lundukları zaman, oldukça geniş hu atif bir devlet remleketl bulunmasına rağ yal olmasa bi aretlı O zaman bu imparatorlukların bü: leri, federatif bir şekil almaya m değildi. Bugün ise, başka bir şeklin im kânı yoktur. Hiç bir Balkan milletinin diğeri üzerinde hâkim bir rol oynama- sına imkân yoktur; kurulmalıdır ki onun için hakkı müsavi olsun ve hiç bir milletin ğerine ka ti bulunm ucul, ar:n öy! gn.> ö»'(l!—ı'ı &yrı ayrı ayrı siyaset yaptı! tle 'ar.! b r uv:ıgcl sah ıhı O bünların biribirlerine maları lâzımdır. Bu sı hın birinci € |bir Hintli imiş. İlk insanlar bayrağı evvelâ bir lar: lerdi. Z rak din ve mezhep teşekküller de derebeylerin ve hükümdarların bir bez parçası ile haber ve Şimdi !muak bütün hıı milletin varlığını ifade e€ SOZz. Aşk tebabete bir teşhis|* Makinesi kazandırdı A H//////// Doktorlukla hiç alâkası gexç bir delikanlı sevdiği kıza nin çarpıntısını işittirmek olmıyan kalbi mi ü tofonlu tertibat sayesinde kalb göndermiş. Bu vaziyeti gören bir doktor, b dan derhal mülhem olmuş, şim <İitik mühendisi arkadaşlarır İmile kalbinin darebanını plâğa İ sesi büyültüyor ve kalp hastalıklarını | de İhyor, teşhis ediyormuş. Halı parçası köpeğin midesini bozar mı? Amerika devlet mahkemesinin mes hur dokuz âzasından bir tanesinin vine, eski bir şı gelmiş. Bu ar- isile beraber tahsil Yanında kadşar kendi etmiş gü- |bir de köpek girmiş. Mahkeme âzasının bu işlerin böyle ni olanlar vardır v benim uzaktan tahmin çok fazladır, kımdan da, bu takım mil. yetler mese- eleleri el hal çareleri de muhtelif Balkan tlerinin biribirlerine sımsıkı bağ I_nmalmıı adır, diyorlar Eğer böyle tehit bir siyaset takip| edilecek ve bu devletler arasında sü- Mimi bir birlik kurulacak olursa artık bu nevi meseleler de bütün milli ve ta- » |misafir kabul ettiği Ti |İhtiyar hâ (Devamı 12 inci sayfada) dada antika zihi bir acem balısı varmış, köpek na- ve ta: sılsa bu halının bir patçasını — yer imin fena halde canı peğiniz galiba halıyı yedi diye, işaret olarak kullar Bir köy hücuma uğradı mı tehlikeyi man ilerleyince bay- remzi, daha $- | İdeğil, krpuzdur. a e-|) mükemmel s | Hayat ancak or karşı köye bir | çocuğu, ta sonra alemi oldu. d der. hayılı hepimizin nü hatirla, ve bü nun gölgesi altında mümkündür. Türk ni düşün, Türk bayrağının himayesinden mahrum kalan yerlerde Türk cemiyetinin de söndüğü- in kuvvetinle bayrağına sarıl, onun İ:Avıh:ım da üstündedir. ARASINDA HER GUN GA FAKRA | Obur'ar karşı karşıya oturmuş üzüm yiyorlardı. Oburlardan biri ü- zümü salkım sokuyor, ve dişlerile üzümleri sıyırdıktan sonra salkımı atıyordu. Karşısındaki obur: — Üzüm büöyle yenilmez. Dedi. Öteki sordu: Ya nasıl yeni İki obur ser ikişer yenilen armuttur. Hayır canım, armut sapmdan tutulup ağza atılır. — Sen de birşe Sapından tutulup bilmiyormuşsun. atılan armut ——> Fıstıktan süt istihsal eden zenci Amerikada tebcil ediliyor Nevyarktı yor: ve pamuk çıkan Life gazetesi yazır bir zamanlar esir olan bir zenci ilk d tebcil edilmekte, ve | k.r Zıı"n(ı nin de, Bu zenci bir PkedE: yöyie fler şunlardır ğe muvaffak olmuştur. Bunlar meyanında Doktor fı'xr—' isminde olan, bu ı""' mütefennin ş: nevi pamük istihsal etmek için uğraşı- yormu. stemiş. Hintli ise speğim böyle şeyleri yemeğe alışıktır, merak etmeyiniz, — midesini azmaz! diye cevap vermiş. Bu cevap ihtiyar hâkimi büsbütün (_ılu len Çlkaımu Hintli arkadaşını ka> pi Y etmiş. Çinde ağaca yada çıkan Kölni tung yazıyor: Çin ve Hindi Çi nıdı— Je yeni bir mıştir. | uklar kuım;:_ı nın - diket nde en yüksek ağaçlara müthiş |bir sür'atle çıkabiliyorlar, ve dışanda | da uzun müddet yaşayabiliyorlarmış. | Bu balıklar yarım saat zarfında yüz metrelik bir ağacın tepesine kadar çı: Aİ—İurLcs Hintli fakir olabilir mi? Londra üniversitesinin tal psikol leri Hintli bi hakikaten ateşte - ürümediklerini anlamak — üze- re bir tecrübe yapmışlardır. Hintli Fa- rlerden birisi yanında ayakları çıplak üç İngiliz talebesi olduğu halde üniver- site profesörlerinden otuz kişi huzu - rTunda yanmış kömürün içine gır'nn- tir, Fakat neticesi, hiç —de beklendiğ gibi çıkmamış, bir kaç dakika fakirin de, genç talebelerin de ayakla: rında büyük büyük yanıklar peyda ol- mağa başlamış ve tecrübeciler ayakta | duramıyacak bir hale — geldiklerinden İçıkarılıp hastaneye gönderilmiştir. şubesi #onra u olan bir| ”— İSTER İNAN Dün İstanbul sokaklarında dolaşan taksi otomobille- rinden bazılarının camlarına: — Buüu ötomobil 750 Cümlesini taşıyan levh: İSTE a satılıktır, lar yapıştırı — Eğer yol par lmıştı. Bu otomo - | süslenecektir, diyc R İSTER İNANMA! billeri kullanan şoförler de soranlara: ası indirilmiyecek olursa yak'ında İs - tanbulun bütün taksi ıılamubıllen bu şekilde ievhalarla orlardı. İNAN İSTER İNANMA! | Tırmanan balıklar var * Fakirlerin id -|T yorlarmış Sözün Kısası ! Memlekette | Tiyatro ihtiyacı İstanb enlerde n güzl Şadinin muvakkat e-avde arını te « başlarlar. kültür ve min çarc!| iyçların en ba de hvı 111 ür v Ki okşayarak - eğlenditirken, öbür mölli olmuştur, masında, Nam Jistre» piy apların Kıvn_m'v ıVa an - £ su'e wı"t'n i iyi tesirler gi mem'eketin sosy bir aht Bu .tihnr'n. 1 durumun! bir tiyatro, amie uk 'w'n ve !M.lru L n:ıluı. vüc de gı tinmişlerdir. Eıı hu mrlıı :Ipr' al faz! gün, )nkı—ırh zmılu—' m l) rkaç hâ se de gösleriyor halkın bu ihti cını düşünmek zamanı gelmiştir. Ve onun i Kültür Vekâleti âmül edecek © n ve buranın eli etirmiş, en gü » bunun i hükümette, her b P ge an bir âtide, sı dahilin- ârların şa ak fırsatını dunun her kle bahtiy ir müjdedir. A |Zelzelenin hışmına ugru_yal' isim Fransızca Lu gazetesi yazıyor: İki rkadaş, Pariste metroda konuşt” Biri diğerine müthiş bir f&” lâket haberi vermiş: — Azizim demiş, Plezschojerakâ* reslan'da dehşetli bir zelzele — olmu$r İmilyonlarca insan ölmüş, her şey & lak bullak olmuş, birbirine girmiş. | | — Arkadaşı kemali safiyetle şu sua! İsormuş: 4 — © dediğin yerin ismi zelzeledef evvel acaba neymiş? j