«Sen Postar nın telrikas : 1 Endülüs Şövalyesi D3 Genç kız, Kral Rodrike tokadı vurmuş ve “Siz bir alçaksınız!,, demişti Kralın — suratın - bir tokat şakla - Bu tokadı atan Benç kız, bir adım Reri çekilerek: e Haşmetme - iz, pek alçal ü p içak #7 adammış - Eğer sizin, atahlığınızı — bu lar ileri götüre - Seğinizi tahmin et- Miş olsaydım, sara- Yiniza adım atmaz- n Diye bağırdı. Kral Rodrik, bu aci hakarete daya - Tamadı. Derhal be- ki !")'muı., hançerin taşlarla K n Ö a Kızın üstü- saldıracaktı. O zf"""". arkasında - fl'amnın perdesi, Edenbire kalktı. İçeri, genç ve narin Florinda, sedyeye bindi. İhtiyar Do- ikadın atıldı. Kralın bileğinden şid- İritta da onu takib etti. Sedye, hafifce 'e Yakaladı. Dudaklarında beliren Tİf ve manalı bir tebe: mle: — Madmazel Florinda!.. d"ı'*'lıl sarayı terkediniz. I')': mırıldandı. ç JOrinda, başını dimdik — tutarak; :::h abanoz zemini, bembeyaz fildişi : :Sn_huıe süslenmiş bir kapıya ilerle- tien c defa olarak başını bri daha ge- Sevirdi. Kalbinden taşan ikrah ile: Lütfen, —— İspanya kralının entrikacı bir ser- | ,':_'-— f:dı bir katil olduğunu söyledik * Emnl_,.:':?"'.. ee a AA Simd bi T üçüncüsünü de ilâve et - ö dzım geliyor.. ırz d Sa- '“haıî ı|avît ettiğ:'mışuüîlerîn namu- Bunu €cavüz eden iğrenç bir çapk U da halka, ben ilân edeceğim. g. Ve söylendi... Kapının dışında ik duran, yalın kılıçlı iki muhafı: î'ııunıııd.ın sür'atle geçti. Duvarla - 4 aZziz resimleri asılmış olan geniş zin öteki ucunda, sedef işleme ie1 Depe üzerinde uyuklıyan ihtiyar li kadinın yanına ilerledi. Sert bir ses- inanmamıştım. naDI... n r deh e ş ğ e Dedj'oıııw., Kalk. Gidiyoruz. _n"i)’ır *Tür gö kadın, Florindayı o halde ör görmez; yerinden fırladı: d Ne oldun, yavrum,, niçin bu ka- Bi Ofkelisin>.. Ye mırıldandı... Fakat, öfkesin - apkırmızı kesilmiş olan genç İ hiç bir cevab alamadı. Yanına Koyduğz a *duğu klâptanla örülmüş torbası - de D z #ekerleme kutusunu, üzerinden l v!"lu tüyleri sallanan hotozunu tâkip Ve topladı. Madmüzel Florindayı *be başladı, * Vs_îı'“.v kıpııının merdivenleri önün- Tenkli deri ile kaplanmış bir sed- e uful:uıau. Bu #edyenin 'yanında; Ğ”ülıî',? k vücudları kaplan derilerile a lu:! nlıınh:ıltı Berberi bekliyordu. niy kÇ renkli adamların bellerindeki emerlerin gümüşlü tokaların - , dü dümd lü kılıçlar sar- Üüz ve enli yüz Yordu. < kı .|derin bir hürmetle bir haç çı! sallandı. Sonra, birdenbire Berberfle- rin kuvvetli omuzları üzerinde hava - landı. Sür'atle ilerlemeye başladı. Doritta, genç kızın yüzüne endişe ile göz gezdirdi. Saraydaki sualini bir daha tekrar etti: — Ne oluyorsun, yavrum.. niçin bu kadar öfkelisin?.. Florinda, bu suale fasih bir lâtince ile cevab verdi: — Öfkelenmemek mümkün değil ki Doritta... Bu adami, niçin öldür - mediğime hayret ediyorum. Kimi?, — Krtalı, İhtiyar kadın, başını önüne eyerek dı. Bü yük bir korku ve hayret içinde: — Kralı mı? Diye, mırıldandı. Florinda, bir türlü yenemediği öf- |kesinin heyecanı ile titriyerek devam — Evet, kra (Viçya) yı entrika ile hal' ettirdik - ten sonra, onu bir hançer darbesile de ahrete gönderen bu katil ve çapkın ar damı!.. — Ah.. susunuz.. yahud, vavaş söy- leyiniz yavrum... Buraya geldiğimiz gündenberi görüyorum ki İspanya çok değişmiş... Her tarafta, insanın du - daklarına doğru uzanan - birer kulak hissediliyor. Kralın casusu, engizis - yon'un casusu, muhaliflerin casusu... Hülâsa, casus Onun casus,. casus.., için biraz daha sakin ol yavrum. İhtiyar kadın meşin perdeyi arala - dı. Endişeli bir nazarla dışarıya baktı, Sonra geri çekilerek yavaşca nısıldan. d: — Yavaş yavaş anlamıya başlıyo - rum. Her halde kral ile aranızda mü - n bir hâdise geçmiş olacak. Acaba muhterem pede hakkında müna- sebetsiz bir şey mi söyledi?. Aklımda kaldığına göre muhterem Kont haz - retlerine dair bir şey görüşmek için si- zi saraya davet etmişti. Florinda öfkesinden nar gibi du -İniz. Madmazel Florindanın, odanızdan | £ « Zavallı sabık kral! Yazma! A. R. Bu saf ve dindar kadın, anlıyamamış gibi, bir an Florindanın yü: ile ellerini yüzüne kapıyarak: — Ey Meryem!. Ey Betülü azrât.. Sen bizi affet... Artık, kralların sa - |raylarında, genç kızlara tuzak kurul - duğu bir devirde yaşıyoruz. Bu, ne fe |lâket?.. Diye Hoçkira hiçkira ağlamıya: baş-| ladı, * | Sarayda Kral Rodrik, Madmazel Flo:inda Z| dan gördüğü hakaret karşısı pısından çıkıncıya kad nasıl müukabele edeceğini kararlattıra mamıştı. Fakat Florinda kapıdan çıka! çıkmaz, yaralı bir canavar gibi bağır - İnun omuzlarını, altın kabzalı hançeri- nin üç köşe demiri ile parçalıyacak, suratında kıpkırmızı iz bırakan toka - din intikamını alacaktı. Lâkin; bileğini tutan ka de kapının önüne gerilmişt tehditkâr bir sesle: — Haşmetmeâbi.. Ne yapıvorsu -| nuz, çıldırdınız mı?.. Yoksa, hayat ve saltanatınızı kendi nizle mahvet -| mek mi iştiyorsunuz?.. Demişti. Bu sözler kralı durdurmıya kâfi gel- ; mişti. | Kral ellerini kalçalarına dayamış, | geniş adımlarla, öfkeli öfkeli gezinme- | ye başlamıştı. Ve sonra, birdenbire o| kadının karşısında durarak : ; — Fakat; sen ne karışıyorsun Eji- | lonal Benim işlerime sen ne karışı-| yorsun ? | | Ağır, ve | Diye bağırmıştı. | Kadın: daha hâlâ aralık duran kapı- | yı sımsıkı kapamış, arkasını kapıya el yamış, ellerini göğsünün üstünde ka- |* vuşturarak mırıldanmıştı: — Haşmetmeâbi.. Yavaş söyleyi -| ö “'admazel Florinda, saray kapısında |daklarını ısırarak, kısık dişlerinin ara-|ne suretle çıktığını gören kapıdaki nö- ,"e"““r görünmez bunlar, evvelâ yer- apandila: . Üller ilar. Hanımlarını selâmla - “Hıl"_h"r.' sedyenin meşin perdesini Bay aŞ ea ,_'i’ O zamanlar, kadın! ır el çantası "e böyle torbalar kullanırlardı. sından cevab verdi: — Meğer bu davet, bir tuzakmış. — Bir tuzak mı?.. — Evet. — Ne tuzağı?.. — Benim güzelliğimden istifade et- mek için kurulmuş bir tuzak. betciler, zannederim ki şimdi hayret| içindedirler. Bari bu adamlara, İspanya | kraliçesini tahkir ettiğinizi de işittir - meyiniz. — Ejilona!.. Kızdırma beni!.. Şimdi çıkar, o adamları da hançerlerim, (Arkası var) bu sözleri|, üne baktı. Ve sonra derin bir hicab | , Niçin , nasıl Bütün hastalıkla- rın sebhepler! üç bü- yük esasa istinat e- r. birincisi her fizik - tesirat! Meselir ğ cak mahalle ve * bepler İkinci yahut sınai memle hâd ve müzmin zchirle sule gelir ki bunlar derece grasına dahildir. a alkolizmden tevek klar da bu me- emekl âz ve hağla yarıda 5 Üçüncü. roplar ve paraz ve mühlik düşünerek tahmin edebil. lar umumiyetle Yani bura de - Fiyevrjon) zebile bütür henüz gi nilen sarıh ( |heykel gibi donup kalmıştı. O, oda ka- Ni |mış, kapıya atılmıştı. Hiç şüphesiz ki | ,, |bu genç kızın arkasından yetişecek, 0- | p, haştalık 1 etimek “nol r çok sebepr » tesir kuv- , Şimdi| , ve kend Buna bazı mikrop tohumlar ki bunlar uzun müd- det ve uzük yerlerde mukavemetlerini muhüfaza ederler. Meselâ şarbon has- talığının mikrobu, bir de tetanoz has- talığının mikrobu bu cinstendir. Fev - vimdirler, müddet ni muhafaza ederler ikroplar vardir k Mukavemetleri m uzun ha Di htm j rüsbeten azıdır. de miknoplar — var ki hastanın bedeninden bir kaç s içinde sbu bu e mukave - mi ayrılır ayıalimaz mahvolurla 1 cinsten & metsizdir. Dikkat edrlecek olure bu söyledik- lerimi şu anlaşılabilir: İnsanlar insanlar - ruya diğer ettnek suretile h: Y bilirler ki bir , çiçek ve yahut b: hur etti mi evdeki çocuklarda rine haslalik geçliği vak vahim şekil en son has cukta göri .İyete pek inanıllmıyordu. Fakat ne zaman ve hastalanırız ? Dr. İbrahim Zati nuncu ötekilerin ağ aldı derler ki çok doğrudi Hariçte un, bi daimi m r vardır k bi )i 1 bulunan bunla i müessir ve almalar himdir. Bu lüm tebeddü ve sebepl re âdi meselesi, opların o a bir in üzerinde bir m kıt'al arz üzerim pacak — derecede r ki hastalık mikropla * ndir. Miknop- meselesi meselü te - n tedabi tirmektedir. dikten sonra b n ziyade lera mikroplar ların bu ortaklığ tanoz için hususi bi |hiye itlihazını i andan k nci kelidir. entanlar ilha ğönı y lığını yi hastai bu streptokokla Mikropl pan mikröoplar, cilt hastalıklarında bilhassa çiçek inde çıkan bal- tat ta çok sari ve va- ndir. Burundan ve boğazdan — çıkan |tükürük ve diğer ifrazat arasına karı - şan mikroplar da sirayet vaki olduğu nan çok ehemur sbederler. Me- seli grip, k İ n sirayet tar | Büyük abdest İmikropların vir başlı başına mü- Tr. Meselâ tifo has- mevad don, y büyük taların idrarl dan addolumu n übdestten maada t da sirayet vasttal Eskiden jidrarla sir: sonra * pdan anlaşılım ği id - İramla da sirayet eder. Bundan maada | bübrek veremi ve bazı kolibasil hasta- flıkları gene id |rardan ma fraz ettikle yani zehidli te Ürek başka vücunl, k ve mü fo mikrobu, m miknobu gib;. B höğt henüz geçimi PHarın muhtelif ifraz telvis edip durur'lar, Bu sebeple gere | difteriden iyi olandarın Ve gerekse ( Devamı 15 inci sayfada )