ada | İki Bayram bir ar Enver Paşanın ölümünü Komitesi bizden de Büyüklere — (Baştarafı linci sayfada) biste bahşettiği en mebzul servetlerden Çocuklara (Baştarafı linci sayfada) Bu bayramın adı evvelce, Millt Hâ- Menuur istedi hazırlıyan adam biri olan ağaç bile, ancak dikildiği an-| kimiyet bayramı idi; çünkü Atatürk in dan ilibaren itina ile bakıldığı halde | kılâbı bir mâlli hâkimiyet inkılâbıdır. matlüp olan feyz ve mahsulü verir. Ziraat erbabı bunu bildiği içindir ki diktiği herhangi bir nebat için, aklın, tecrübenn ve marifetin icap ve icat et- tiğğ her Hedakârlığı yapar, her vası- tayı kullanır ve nihayet bu çalışmaları Dın neticesi olarak ekilenden en güzel mahsulü alır. Fakât ne gariptir ki alelâde bir ne- rak, gene bin türlü itinalar sarfeden Hosanlar, kendi ömürlerinin mahsulie- ri olan çocuklarına, yavrularına karşı ekseriyetle lâkayıt kalırlar, bir ağacı bile tabiatin keyfine bırakmıyarak iyi yeliştirmek için gece gündüz çalıştık- ları halde, çocuklarını âdeta (hüdai na bü) olarak yetiştirirler. Çocuğa karşı bu lâkaydi, maattees- süf bizim memlekette de vardır. Bizde de vüka, vaktiyle (Himayei Etfal) de- diğimiz (Çocukları Esirgeme Kurumu) sdlı bir teşekkü) vardır. Hattâ İstan- bul Belediyesinin de kimsesiz çocuük- ları himaye için bir müessese vücude getirdiğini de biliyoruz. Öyle olduğu halde her gün İstanbul sokaklarında en ziyade göze çarpan e- lim manzaralardan biri de, ötede be- ride dolaşan başıboş, bakımsız, çelim- siz ve hattâ terbiyesiz çocuklardır. Tür kiyenin en kalabalık, en zengin ve en Ziyade göz önünde olan bir şehrinde ço cuklarımıza karşı bu kadar lâkaydi gös terenlerin acaba Anadolunun uzak bir köşesinde köylü çocuğu ne haldedir? Onu hiç hatıra getirebilir miyiz? İstanbul Belediyesi geçenlerde orta- ,ya bir eşek meselesi çıkarnıış ve Şehir Meclisi azasından bazı zevat ta bu e* şek işini büyük bir iş yaparak üzerin- de hayli kalahalık sözler söylemişler- di. Biz o vakit kendi kendimize, «Şehir Meoclisi şu eşekleri şimdilik kendi ha- line bıraksa da, çocuklarla daha esaslı Mmeşgul olsa, memlekete daha çok bü- yük hizmot: etmiş olurdu» diye düşün- Müştük, İsmet İnönü hükümetinin memleket te iki defa tatbik ettiği, bu suretle Tür kiyenin de bir hamlede modent millet- ler sırasına girmesini temin ettiği çok İyi bir iş vardır ki o da (nüfus sayımı) dır, Asırlarla nüfusu bir defa bile sayıl mamış olan Türkiyenin, hakikt nüfusu bat için bin türlü zahmetjere katlana-| bir şey demek değildir. Milletin hâkimi Atatürk işe başladığı zaman, millete güvenmişti; onun hâkim olmasını iste- mişti, onun için hem Büyük Millet Mec lisini kurdu, hem de bu günü bir Milli Hâkimiyet bayramı yaptı. Sonradan o- nu sizin de bu bayrama işlirak etme- nizi istedi. Bunun bir sebebi vardır: Miltetin hâkimiyeti demek, bir günde, bir senede on senede tamam olup biten yeti, asır içinde tekâmül edecek ve asır lar içinde hüküm sürecek milli ve he- pimiz için müşterek bir saltanat de - mektir. Bu hâkimiyeti siz temin ede - ceksiniz, bu hâkimiyet sızin kafaları - nızda, sizin kalplerinizde kurulmak lü- zaımdır. Mülli hâkimiyet bayramı size bü işi hatırlatmak için verilmiştir. Bugün, oynar ve gülerken, koşar ve sıçrarken, arada bir bu bayramın mâ- nasını da hatırlayınız ve onun ne de- mek olduğunu öğreniniz. Siz benim bu yazılarımın mânasmı temam anlaya - mazsınız. Onun için, büyüklerinize, ho- calarınıza, babalarınıza sorup onlardan daha fazlasını öğrenmeğe çalışınız. Çünkü Milli Hâkimiyet, kolay öğrenil- mez, kolay anlaşılmaz ve kolay kull: Tulamaz. sizin gibi, onun da doğup bü- yümesi için bir çok seneler lâzımdır. ©O kadar çok seneler ki, bunların içinde birkaç neslin doğması ve ölmesi bile mümkündür. Milli hâkimiyet bir ülküdür. Bu ül- künün tam tahakkuk etmesi için, siz- lerin ve sizlerden sonra gelecek nesil- lerin bundaki Mânayı iyi ve tamam gn- lamaları lâzımdır. Bu mânayı ne kadar iyi ve tamam anlarsanız Atatürkü o kadar çok seversiniz. Ve ona karşı bor- cunuzu o kadar güzel ödemiş olursunuz. Çünkü, ülkü onun ülküsüdür! Muhittin Birgen Esirgeme Kurumunun Tebriki Ankara 22 (AA.) — Çocuk E-| sirgeme Kurumu Genel Merkezinden: Çocuk Esirgeme Genel Merkezi 23 Nisan Çocuk bayramı ile çocuk hafta- sını bütün memleket yavrularına kut- lular. Hepsine sağlık, dirlik ve canlı- lık diler. Atatürk çocuklarının ulusal eğe- menlik bayramile birlikte kendi bay - ramlarını çok neş'eli ve sevinçler için- komitesi beynelmilel büro emrinde "; 550 İngiliz lirası verilecektir. ce tesbit edilmektedir. kat sözünü tutmadı. Avusturya hiçbir İtlifaka ve bloka Girmiyor (Baştarafı 1 inci sayfada) yük tezahüratla karşılanmıştır. Biyş müddet şehri dolaşan Şuşnig, re-| rağmen, gerek Lenin, gerekse Enver Pa fakalindeki zevat ile bir lokantada Öğ| şa ayrı ayrı maksatlar takip ediyorlar le yemeğini yemiştir. Musolini de, Kont | dı. Ciano dle Alfierile birlikte yemek ye-| Enver Paşa, kuvvetli bir isyan hare miştir. ketinin başına geçmek suretiyle müt- Röyter Ajansının bildirdiğine göre, | tefikleri korkutmak ve Türkiyeye dön- Bay Musoini ile belediye dairesinde| mek gayesini güdüyordu. Lenine gelin üç saâlt süren konuşma esnasında B.| ce , Şark milletlerinin isyanı ile Bolye Şuşnig, her şeyi açıkça izah etmiştir.| vik nüfuzunun artacağı, İngilterenin Öğrenidiğine göre, B. Şuşnig İtalya ha | sarsılacağı ve binnetice bütün Avrupa rici siyaseti değişmedikçe Roma proto-| da Bolşevik ihtilâlinin başgöstereceği kolları mucibince Avusturyanın da de-| kanaatini beslemekte idi. Bişmeden iş birliğine devam eyleyece-| - Tekrar Türkiyeye dönmek hülyala - plânı tasvir etmişti. gelen anlaşma mucibince, Bakü- mürakabeye iştirak eden devletler te-| ge toplanan Şark milletleri kongresini baasından memurlar istemiştir«Bu a- müteakıp, Enver Paşa Türkistanda bir rada hükümetimize de müracaat edil -| isyan hareketi hazırlayacak ve bülün miştir. Bu memurlara senede 300 ilâ| çeteleri bir arada toplamak sureliyle Şarkın istiklâli perdesi altmda, Efganis Gönderilecek memurlar vekâletler- |tan yolu ile Hindistana girecekti. Fa- Enver Paşa bizzat Lenin tarafından Kremlin sarayında kabul edilmiş, Şark taki islâmları ayaklandırmak için hazır ladığı plânı Lenine izah etmişti. Lenin Hindistana girmek üzere hazırlanan bu Aralarında vuku bulan anlaşmaya ğini bildirmiştir. Avusturya, hiç bir ittifaka veya blo- ka, ne Alman - İtalyan blokuna, ne de herhangi bir Alman aleyhtarı bloka girmek arzusunda değildir. Avusturya siyasetinin esası, bütün komşularına karşı müsavi dostluktur. Sanıldığına göre, Buy Suşnig, Habs- burgların yeniden tahta avdeti mesele sinin halen nâbemahal olduğunu ka - bul eylemekte, Bay Musolini ise mu- kıbeleten bu meselenin ylanız Avüs - turyayı alökadar eden dahili mesele ol duğunu, halbuki Almanya ile birleş- menin ise beynelmilel bir mesele oldu ğunu kabul etmektedir. Sa ığına göre iki Başvekil, bu e- saslar üzerinde son ihtilâfları gidermiş ler ve Roma protokollarının sağlamlı - ğını yeniden teyit eylemişlerdir. Avus turya Avrupa siyasetlerinin oyuncağı olmaktan çıkmıştır. Hiç bir tebliğ neş redilmemiştir. Konuşmaya yarın «a - bah devam olunacaktır. Yugos!nuya—;ıdnn : Balkanlarda rile Moskovadan yola çıkan Enver Pa- şa, bir müddet sonra Buharaya varmış | ve tezahüratla kabul olunmuştu. | Leninle yaptığı anlaşmayı ihlâl ede ceğini daha bidayette kararlaştırmış olan Enver Paşa, Buharaya varınca yerli rüesa ile temasa girmiş ve Sov - yetlere karşı cephe almıştı. Bunun üze rine, Enveri muhakkak sürette ele ge- çirmek isteyen Sovyet ricali, bu husus- ta kat'i emir vermiş ve G. P. U. nun şe- £ Peters tebu işle beni (Agabekof) tav zif etmişti. Kendime Rasulof adını takarak, bir tüccar sifatiyle, Taşkentten Buharaya hareket ettim. Gizli teşkilâta mensup diğer bir arkadaş bana refakat ediyor- du. Yolda, Albdurrahmean isminde bir Özbekistanlı ile tanışlım ve bu adamı “ Son Posta,, nın Müsabakası : (Baştarafı 3 üncü sayfada) Şimdi müsabakanın esasını anlata - hlm, 40 tane tanınmış simanın fotoğ- rafını aldık. Her fotoğrafı üçer parça- | (T ya böldük. Bunları bitbirlerile karış- nu ancak 1935 senesinde bizde, bizim- | de geçirmeleri Kurumumuzun en kut- ğ— beraber bütün âlem de öğrenmiş ol- u. Nüfus sayımı medent bir memleket için bu kadar mühim bir tâzime olmak la beraber, hiç bir vakit bir mitletin hakiki küvvetini gösteren bir vasıta değildir. Nüfus sayımının gösterdiği ye künun hakiki kıymeti, ancak efradının yetiştirilmesindeki itina ile ölçülebilir, Nüfusumuzun çok olduğunu görünce, tabil hakliyde seyiniyoruz. Yalnız bu sevinmek kifayet etmez. Nüfusun her sayımda daha fazla, daha kıymetli oldu Bunu istiyorsak, herşeyden evvel ve bu günden itibaren hiç ikmal etmeksizin, hiç yorulmaksızın çocuklarımızla uğ - Taşmalıyız. Her çocuğun, vatan deni- len kudsi mevcudiyetin istinat ettiği temel la#anrân:n biri olduğunu hiç bir a ü Bizde en cahil bir Ü bile bu; ekmesini çok iyi bili:ugıuüay lohgı:.nz nu iyi seçer, toprağı iyl krizme eder, Bütün sene buğdayının, filiz verdiği andan tane halinde ambarına girince- ye kadar, üzerinde titret, Fakat çocu- Bu için öyle mi? Fakat köylüye bu cehlinden dolayı nedoen kabahat bulalım? Biz şehirli - © ler de, okumuşlar da, hattâ terbiye mü tel geçinenlerimiz de sanki , Şocuklarımızla daha esa$lı daha mü - Tettep sürette, daha candan meşgul o- Lıhlliymj Müyuz? Olsaydık, meselâ bir Çocuk siyasetimiz olur, bir (çocuk mi- sakı) akteder, yer yer çocuk yurtları, çocul_ı İ:ahçolui, Çocuk terbiye mües- seleri vücüde getirirdik. Bu işler, öyle fazla Parova, fazla kül- fete mühlaç işlerden de değildir. Mese le çocuğun kıymeti hakkında hepimiz- de bir (milli akide) Vvüçut bulmasın- dadır. Bu akide hâsıl olduğundan itiba ten biday güç gidi görünen çocuk yetiştirme deta köndi kendine yü- Tür. lu dileğidir. Cumhuriyet — çocuğunun neş'esi ve sağlığı yurdun tükenmez kuvvet ve kıvancıdır. * Kültür işleri: Kültür direktörlüğüne bir talebe yurdu hakkında şikâyet yapıldı Toros Talebe Yurdunda intizamsız- hk olduğu, bakir kapların kalaysız br takıldığı hattâ bu yüzden bazı tehlike- ler geçirildiği hakkında Maarif Müdür- lüğüne bir şikâyet yapılmıştır. Bu şi- kâyetler meyanında yurdun terkos pa- ratını verememesi yüzünden terkos su- yunun bir haftadanberi kesilmiş oldu- ğu ihbarı da vardır. Bu bapla meselâ memleketin her ta. rafında yapılmış olan (Halkevler) i - miz ön ayak olabilirler ve çok büyük hizmetler ifa edebilirler. Hattâ bildiği- mize göre İstanbul Eminönü Halkevi- nin bü tarzda çok güzel bir teşebbüsü de Vârdır. Halkevlerinin önayak olacağı çocuk bakımı teşebbüsleri yavaş yavaş her mahalleye kadar teşmil edilebilir, her mahallenin o mahalledeki zengin ol - sun, fakir olsun, bütün çocuklarından mes'ul bir heyeti teşekkül eder ve bu suretle bir.gün bütün ülke, çocukları- nı en İyi yetiştirmek için elele vermiş bir kitle haline gelir. İşte bu tarzda mesaiye başladıktan sopradır ki yapılacak olan nüfus sa- yımlarının, mâna ve kıymeti tasavvur edilecek kadar artmış olur. Bugün çocuk haftasının ilk günüdür, halbuki gönül isterdi ki çocuk haftası değil, çocuk senesi yapıisın, senenin bü tün günlerinde ayrıca bir çocuk saati olsun, işte böyle çalışmak lüzumunu (milli bir tman) haline getirdiğimiz gündür, ki bu güzel Türk vatanına en büyük hizmeti ifa etmiş oluruz, Süleyman Sıtkı tırdık. Bu parçalardan her gün lâalet- (Baştarafı 2 inci sayfada) tayin üç tanesini neşredeceğiz. 40 gün rihi ehemmiyetlerini kaybetmiş buluna | bitince elimizdeki resim parçaları da caklardır. Bunlardan başka muhtelif bilmiş olacaktır. Sizlerden bu resim milletlerin muhtelif denizlere inmek, | parçalarının her üç tanesini bir anşı muhtelif yollardan serbesiçe istifade | yapıştırarak bir lotoğnl_ vücuüde getir- etmek gibi iddiaları da bü suretle hal-| menizi istiyoruz. Bu iş sizin için hiç te ledilmiş olacaktır. Moselâ, Bulgaristan | zor olmuyacaktır. Çünkü gördüğünüz o zaman sade Dedeağaçtan değil, Selâ-| gibi bu üç resim parçası ile beraber nik limanından da istifade edebileceği | ayrıca parçaladığımız resimlerin asılla- gibi Swbistanın Selânik limanından is-| rını da neşrediyoruz. & tifadesi hakkı da boş bir muahede ke-| Parçaların ynnırıdı hergün tanınmış limesinden ibaret kalmayacaktır. bir simanın !ofozralımlbulıcıkıımı. * Parçalardan biri bu resim, diğerleri Bu güzel fikirlerin burada hararetli |daha evvel çıkmış veya daha sonra çı- taraftarları bulunduğunu görmekle in-| kacak resimlere ait olMlir. san memnun oluyor, Hıç şüphe yoktux| — Yapılacak iş şu: Bu resim parçalarınr ki, bu fikirler henüz hamdır. Henüz| kesip saklamak, yanlarındaki modelle- Balkan milletleri bu fikirleri tamamen | vi de kğsip ayrıca hifzetmek, resim neş- hazmedöcek olgunluk derecesine var -|Ti bittikten sonra modellere bakarak mış değillerdir. Fakat, burada gördü-| ber üç resim P"î“mdan bir fotoğrat ğüm cereyana göre, Osmanlı imparator | Meydana getirmel luğunu yeniden kurmak diye şimdiden| —Bu suretle elinizde 80 resim olacak, adı konulmuş olan bu plânın tahakku-| bunları sarih isim ve Adresinizle bize ku için mütemadiyen propaganda yapa | Yollıyacaksınız. İşte müsabakamızın e- cak olan unsur kuvvetlidir. Bu propa-| 3981 bundan ibarettir. a ganda da yapılıyor ve yapılacaktır. A-| Resimlerin gönderme müddeti gaze- ralarındaki tariht moselelerin yüzde | tede Tesim neşri müddeti bittikten son- doksanını halletmiş bu'unan bu millet-| 7â Üç haftadır. Bunu müteakıp netice ler, halledilmek üzere geriye kalan me| ilân edilecektir. —— ğ selelerin hiç birini başka yolla hallede-| Birinciye bir beşibiryerde altın, ikin- mezler. Bu meselelerin başka yolla hal| Siye 2.5 liralık bir altın, 3 kişiye birer ledilmesi imkânı olmadığını anladıkla- | Oltın, 10 kişiye yarımşar altın, 20 ki- vxı gün de Balkanlarda federatif bir| $iYe çeyrek altın ve diğer 165 okuyu: devletin temelleri atılmış bulunacaktır, | SEYa hoşlarına gidecek hediyeler vere- t kalliüba Türgeii' — YERİRE A c bi e Sit di SD — | belerir Bzrot Şenik tarafımdan, & Türk mu: iki heyeti, 20,30: Ömer Riza tarafından a- rapça söylev, 2045: Vedla Rıza ve arkadaş- darı tarafından Türk musikisi ve balk şar- kıları; Saat ayarı, Zi,15: Örkestra, X215: A« Jans ve borsa haberleri, 22.30; Plâkia solü - Federasyon fikirleri Bu günkü Program 23 Nisan 937 : Cuma İSTANRUL Yarınki Program Öğle neşriyatı: Z4 Nisan 937 : Cumartesi 12,30: Plâkla Türk müsikisi. 12,50: Hüya- İSTANBUL dis, 13,05: Muhtelif 'plâk neşriyatı. Öğle neşriyatı: Akşamı neşriyatı: 18,30: Plükk dans musikisi, 19,30: Çocuk Esirgeme kutumu namiına kaonlerans: Dok- tor Petlil tarafından, 19,30: Spor müsaha - 12,30: Plikla Türk musikisi, 1250: Ha - vadis, 1305: Mühtelif plâk neşrlyatı. Akşam neşriyalı: 18,30: Plâkla dana musikiâi, 19: Çotuk &- Buhara havalisini, ve muhitini iyiâ tanıyan Abdurrahman, daimi surette yer değişliren Enver Paşanın nerede bulunduğunu kısa bir zaman içinde tes bit etmişti. Hep birlikte, Enverin bu- lunduğu Kişlak kasabasına gittik. Kişlakta gizlice tahkikat yaparak Enverin , arkadaşları bulunan Türk z22 bitlerile birlikte, kasabanın ücra bir e vinde yaşadığını anladık. Nadiren kasabanın sokaklarında gö züken Enver, sarık taşımakta idi. Bütün bu malümatı elde ettikten son ra, mesaj arkadaşımı ve Özbekistanlı — Abidurrahmanı Sovyet takip kolordu - — sunun bulunduğu Denau şehrine gör | dererek, kolordu kumandanını vaziyet | ten haberdar ettim, Beş gün sonra, ilk Sovyet kıt'aları Kişlaka varmış bulunuyorlardı. Ben ve arkadaşlarım jse, Denauya gelmiştik. Burada, bir gün sonra, Enverin katle- — dildiği haberini aldık. İ Karargâh ittihaz ettiği evinin Sov * —| yet askerleri tarafından âni br suret te muhasara edildiğini gören Enver Pa şa, otuz silâh arkadaşile birlikte dağe çekilmek teşebbüsünde bulunmuş, fa- kat firarı esnasında bir Sovyet müfre zesile karşılaşınca, silâha sarılmaktan — başka kurtülüş çaresinin olmadığın anlamış ve kılıcını çekerek öne atlamış tir. | Bu kanlı çarpışma esnasında Sovyet —| süvarilerinden biri, bir kılıç darbesile — Enverin başını vücudünden ayırmış ve çarpışma böylece nihayet bulmuştur İ Enverin arkadaşlarından yalmız ikl kle gi kurtulmuş, diğerleri hep maktul düşmüştür. Enverin topladığı başsız kalan ordu ise dağılmıştır. Bütün bu maceranın inkişafında, bü yük bir âmil olan Özbekistanlı Abdur” rahbıman ise, Enverin başını getirene vadedilerf 100 mğiyon rubleye sahip 4 olmuştur.» Hatayın dahili idaresi (Baştarafı 1 inci sayfada) Milletler Cemiyeti tarafından kabul e- dilmiş olan esaslar dahilinde her şeyin halledileceği kanaatinde bulunmaktar Buna mukabil, Cenevrede bulunan — Suriyeliler mahafilinde de, müzakere- ler esnasında Suriyenin arzuları dahi- linde bazı tadilâtın elde edileceği hak- kında büyük ümitler vardır, Bu maha- filde temin edildiğine göre, gelecek haftanın ilk günlerinde Ankaraya ge- lecek olan Irak Hariciye Nazırı Bay Naci Asilin, Suriye ile Türkiye arasın da bir dostluk tesisi namına tavassutla bulunması muhtemeldir. İki tâli komite teşkil edildi. Cenevre 22 — Anadolu ajansının hususi muhabiri bildiriyor: Bu sabah eksperler komitesindeki Türk delegesi B. Numan Menemenci- oğlu ile Milletler Cemiyeti-nezdindeki daimi delegemiz Sadık, Milletler Ce miyeti kâtibi umumisi Avenol'ü ziyar ret ederek komitenin mesai şekli hak* kında müdavelej efkârda Bulunmuş « ilk içtimamı akdetmiştir. Mesainin sür'atle ilerlemesi ve bir neticeye var- ması için anayasa hakkında — umumi - şekilde fikir teatisinden sonra bazı e saslı meselelerin tetkiki için Türk ve Fransız mütehassıslarının iştiraki ile — iki tâli komite teşkiline karar verilmiş” tir. 5 Komitelerden birisi İngiliz murah- haşının riyaseti altında —ana yasanın d tanzimi ve diğeni de Holanda murah — hasının riyaseti altında iktisadi ve mar K meselelerin teknik kısımları hakkin” — da rapor hazırlayacaklardır. Komite yarın sabah ve öğleden söon” ra toplanarak anayasa hakkında mü* l ğ Kutal tarafından, 19.30: Konferans: Doztdf —— Bükrü Ali: Mekitep çocuklarına bakmak W sulü, 20> Pazil saz heyeti, 2030: Ömer ROZü v tarafından —arapça söyler, 20.45: Fasıl Sf — heyeti! Bant ayarı, 21,15; — Şehir. tiyatrosü komedi Kıstnı tarafından (Choo en retoufl» — 22,15: Alans ve borsa haberleri, 22.30, P ılımm.mnwwwın