SON POSTA Bgendıgımz kadın ve erkek tipleri hangileridir? — 152 — — 15T — Kadın erkek Her cevap yollıyan Erkek kadar mert okuyucuya — hediye kıskanç olmalıdır verilecek, neticede olmamalı ! Beğendiğim kadın ; sahibi 50, üçüncü malıdır. Boy ı7' ile 1,75 arasında, şiş- mana yakın, balık clmdı, hastalıksız buğday rengine yakın beyaz ek kadar mert, na- iyecek, müz'iç ol- bır kadınlık gururuna malik, * olmalıdır. recesi: Kadın evinin müşfk bir anası, hastabakıcı: cı, iyi bir çocuk ye rm:g— ne kadar lâmr sa o kadar tahisilli, gözlü, hoşı sözlü Ankara Maliye Vekületi Hesabat Müdürlüğü memürlarından Behçet ER gL İdsat erkek: Hassas, mağrur tatlı bakışlı, dürüst Bütün inceliklerile en hassas kadın ruhunu anlıyan ve yuvasına son dere- ce sıkı bir bağla bağlı, mağrur başlı, de rin, fakat tatlı bakışlı bir erkek.. Öyle bir bakışa sahip bir erkek ki her bak-i tığı )exde yuvasını ve bu yuva içinde | kendisi için daima tükenmez bir mem- badan gelen sevgi ve saygı ile bir kal- | bin çarptığını gören, anlayan ve seven bir insan.. Cana yakın, sevimli bir yüz.. Daha çok vatanı ve milleüi için çalışan şerefli bir memur.. Eşini aldatmaktan çekinen, kalbi samim? bir hisle çarpan ve anlayışlı bir kalbe malik dürüs! bir Bençe Ankara: Alnımın yazısı (İzsim ve adresini yazmamıştır) b Y Aranacak yegâne şey rul güzelliğidir Kadın veya erkek, hangi tiple olur- Ba olsun, bâribirlerinden aradıkları ye- gine şey, ruh güzelliğidir. Sevenler yer yüzünde yegâne güzel olarak daima kendi sevgilljerini görürler, Ben Türküm. Tarihten bugüne ka- dar tekâmül ederek kendine edindiği Türklük vasıflarınm eşimde bulunma- Bını isterim. Şehremini M A. (İsim ve adresinin neşrini istememiştir) — $0ğ -. Erkeğin yaşlı olmasını isterim! Hayalimde yaşayan erkeğin oldukça yaşlı olmasını, çapkınlıktan bıkmış bu- Junmasını isterim. Böyle bir erkek u - zun boylu, muntazam beyaz dişli, iyi ve güzel giyinen, ttiz değil, karısını şımartmaıyacak kadar sevimli, kazancı- na göre harcayan, eşiyle beraber islik- balini düşünen, içkisi ve kumarı olmı-: yan, karısını seven ve karısının kusur- || larını sözle değil gözle ihtar eden bir| erkek olmasını isterim. Beyoğlu Servet Gülgün (Sarih adresinin neşrini istememiştir) — 156 — Kadın hayale kapılmamalı! Beğendiğim kadın: Böyle bir kadın bana var kuvvelile bağlı olmalıdır. Yuvarlak yüzlü, sarı | saçh, cazip ve yeşi! gözlü, ince ve uzun ce belli, pembe tenli, müntazam orta boylu, ve balık etinde bir | malik bir genç kız olmalıdır. kı n bür tabiatte olmalı. esini yuvası teşkil etme ! li orla mektep olsun, kif.dir.i üvasını takdir edecek kabili- yette bulunsun ve hayallere k;pılmaı* gıh. | Ankara Altay mahallesi Aktaş Li 18 de Ziya Nur en güzel cevap mükâfat alacaklar Beğendiğim aikek: Vücudu: Kumral, uzun boylu, lâci « vert gözlü, sıhhat - 'Tabiati: ,Kıskanç, çok sevimli, kimse ile meşgul olmayıp yalnıp benimle Mi olmalı. ğî:lıq;mm eri olup herkes tarafın - dan takdire mazhar olmalı. İstanbul: Hepşen (Sarih adresinin neşrini istememiştir) ikinci 25, 10 lira Beğendiğim kadın tpi şudur: Vücudü: Balık etinde, ince belli, kum ral, ağız, burun ve göz mütenasip. Tabiali: Kocasına ve çocuklarına mer but, uysal, fazla düşkün olmamak şar- üle süslenen, ev ve el işlerini soven bir genç kiz. Tabhsili: Orta mektep mezunu.. İzmir İkiçeşmelik Natırrade mahnllesi Çömer sokak 6 de Nurettin Hediyelerimiz Dünkü 145 - 151 numaralı cevap- ların hediyeledi, cigara tabakası, kol düğmesi, dolma kurşun kalem, mürekkepli dolma kalem, kemer, tu valet malzemesi seçilmiştir. Bunlardan İstanbul dışın - da bulunan okuyucuların hediyele- yi posta ile adreslerine derha! gön- derilmiştir. İstanbulda bulunan ©- kuyucuların da idarehanemize ge. lip hediyelerini almaları lâzımdır. Hediyeleri ayrılmıştır. Kendilerini bekliyoruz. Pazardan başka hergün müracaat edilebilir. Hediyelerini idarehanemizden ala cak okuyucularımızın yanlarında hüviyetlerini isbat edecek bir vesika bulundurmalarını rica ederiz, Pazar günkü maçlar B.İ.T. O. K. den: 1 — Milli Küme maçlarından Gala- tasaray-Fenerbahçe maçı 18 Nisan 937 Pazar günü saat 15,30 da Fenerbahçe stadında yapılacaktır. 2 — Maç hakemi Adnan Akın, yan hakemleri Feridun Kılıç, Samim Ta - ludur. 3 — Tribün 50, duhuliye 25 kuruştur. 4 — Akay tarafından ara vapur pos- taları işletilecektir. Dr. A.K. KUTiEL Karaköy, Topçular 33 Nöbetçi Eczaneler .ı ıocı mnöbetci olan cczancler şunlar - H—H elhetindekiler: Aksarayda : (Sarın), Boyazıdda : (Bel- kıs). Fenerde : (Vitalli. Şehremininde : (Hamdi). Karagümrükte : (Suad). Sa - matyada : (Brofilosi. Şehzadedaşında : (Hamdi). Ryüpte : (Arif Beşie). Eminö- nünde : (Salih Necatih. Küçükpazarda: (Necati Ahmet). Alemdarda : (Esad).| Bakırköyünde : (Merkez). Beyoğlu cihetindekiler: İstiklâl caddesinde : (Galatasaray). Tü- nebbaşında : (Matkoviç). — Galstada : (Yeniyol). Fındıklıda : (Mustafs N Cumhuriyet caddesinde : (Kürkciyı Kalyoncukulluğunda : (Zafiropulos). Fi- razağada : (lrtuğrul). Şişllde : (Avm) Beşiktaşta * (Nall Halidh. Kadıköyünde: (Moda), (Merkez). Boğaziçi ve Adalarda: Üsküdarda : (İttihat). Saryerde : (A- :uıımmm : (Ginasi Rıza), Hey- “ Son Posta ,, nın büyük deniz romamı : 5 Sancak diregindeki çanaklıkta nöbet bekliyen gözcülerden biri bağırdı : - “ Barbaros geliyor... ,, — Evet. Beş adanın üçü altın ka - çakçılarına yataklık yapar.. Halki bu yüzden geçinir. Hepsi de zengin in - sanlardır. Bir fakir kimseye tesadüf edemezsiniz orada, — Ne güzel yerler.: bır kaçakçıla - rın başında kimler var.. biliyor mu » sun? — Bilmez olur muyum? Kocam bu işi yedi yıldır yapryor. Geçimimiz bu yüzdendir. Ha... Ne anlatıyordum?! Bana kaçakçıların başında kimler bu: hunduğunu sormuştunuz, değil mi? — Evet. Haydi, anlat bakalım.. Maryana, Salih reise, Arşipelde al- tın kaçakçılığını idare edenler hakkın- da şu malümatı verdi — Altın kaçakçılığı iki koldan idare edilmektedir. Birini Venedik cumhu- riyeti.. diğerini de papanın kardinalla- ı takip ediyor, Gelen altınların kor - san payı veriklikten sonra, bir kısmı Venediğe, diğer kısmı da Romaya gönderilir.*Bu işde en çok nüfuz sahi: bi olanlardan papanın vekili kardinal Kontarino ile Venedik cumhuriyeti na- mına Arşipele sık sık gelen şöyalye Ciyovaninin adları başta sayılabilir. — İspanyollardan kimseyi tanımı- yör musun? — Amiral Alvaroda Arşipel adala. rına sık sık uğrar. — İtalyanlar ona da pay verirler mi? — Elbette.. amiral Alvaro Akdeniz- de hatırı sayılhır korsanların başında - dır. Hem İspanya hükümeti hesabına dolaşır.. hem de kendi hesabına. Maryana gözlerini süzerek ilâve et- : — Alvaro bu yüzden dünyanın en zengin adamı olmuştur. Bir gün Ar - #ipellez uBan İipanya . kralim " satır alırımt» demiş. Bunu duyduğumuz zaman hiç de bayret 'etinedik. . — Altın kaçakçılığı yaptığını bili - Yordunuz, değil mi? — Bilmez olur muyuz? Korsika - dan gelen altınlardan bize bile bir kere dağıttı. Ah ne güzel şeylerdi onlar. Hemen babam ahvermişti elimden — Demek korsanlar bu Korsikadan getiriyorlar.. öyle mi? — Şüphesiz.. oraya da büyük deniz- Terde dolaşan korsanlar - getirirlermiş bu altınları.. altınları şipelde değil, Korsika da olacak... — Bunu bilmiyor muydunuz? Salih reisin bu kaçakçılıktan haberi bile yoktu. Fakat Maryanaya hiç bir;sar.. şey bilmiyormnuş gibi görünmek is - temedi. Salih Reis Maryananın sırtındaki kaputu çekti: — Haydi, şu ince fistanını belint Burada yabancı kimse yok. He” pimiz neşeye susıyan gemicileriz. Dedi. Maryana birden yerinden ff — Her şeyi biliyorum, dedi. Bu iş-|ladı.. leri senin ağzından dinlemek de hoşu - Gemiciler kenara çekildiler.. ma gidiyor. Başka ne iş yaparlar bu Ganç İ güvertede dolgun korsanlar? — Hangisini soruyorsunuz? Korsi- inlanr Hanelak döalğe Telağli Dümenci Hüseyin, Reisin kulağın* kahları mı.. yoksa Arşipel ile Venedik eğildi : arasında mekik dokuyanları mı? — Uzaktakilerle alış verişim yok. — Bu kadın bir meyhane rekkasetİ değilse, ben bileklerimi keserim.. d€ Şu şövalyelerden, kardinallerden anlat di. bakalım.. mi? Maryana gözlerini yere indirdi: — Başka bir şey bilmiyo lardan başka bir çok korsanl * Bunlar başka iş görmezler .. bun- | kırılmaları 5 ir da ge- ziyade oynak bir rekkaseye benziyof Maryananın — oynayışı, dönüçldl' tavrı, edası.. Hâsılı bütün kırtma V? le, namuslu bir kadında!! lip giderler ama.. ben onların adlarını | du. bilmem. Güvertede toplanan gemiciler bu Salih Reis hükmünü vermişti: — Bu bir Arşipel rekkasesidir. V güzel kadını « bıyık altından gülerek-|Cezayire kim bilir ne için gönderil * şehvetli bakışlarla seyrediyorlardı. miştir: Türk denizçileri o güne kadar hiç| Çolak Hüseyin ilâve etti: bir gemide kadın görmemişlerdi. Denizçiler Maryanaya baktıkça: — Gökten düşmüş bir yıldıza ben - ziyor.. şu kahpenin ateş dolu gözleri- ne bakın! Diye söyleniyorlar ve güverteden ayrılmak istemiyorlardı. Salih reis Maryananın hüviyetini anlamak merakına düşmüştü.. Marya- na: — Ben bir asılzade kızıyım.. Diyordu. Fakat, onun tavrı, yürür yüşü ve konuşması Salih reiste oldu- gu kadar diğer gemicilerde de asil bir kadın tesiri yapmamıştı. Adalardaki meyhanelerde Türk de- nizçilerinin sık sık rastladıkları rakka- seler bu kadından farklı değildi. Salih reis, Maryananın bir rakkase olup olmadığını anlamak - için, genç kadına sordu: — Sen raksedebilir misin? — Niçin sordunuz? — Çok severim de.. Eğer biliyor * sari, şurada biraz öğlenelim diyecek - tim! Maryana itiraz etmedi: — Elbisem yok.. Bu yırtık elbiseler ve şu sırtımdaki kalın kaputla nasıl raksedilir?t * — O halde asıl altın mahzenleri Ar-| — Dedi. — Barbarosun gemicilerini baştaf! çıkarmak, onların arasına girerek hâ' fiyelik yapmak için.. — Çak doğru söylüyorsun, Hüse * yin! Bu kadını başambara atıp saklı * yalım.. Barbarosa rastladığımzı zamâf kendisine gösteririz. Belki de Maryi” nayı onlar tanırlar... Maryanayı başambarda w lerdi. * “Barbaros geliyor!,, Sancak direğindeki çanaklıkta nö * bet bekliyen gözcülerden biri yül sesle haykırıyordu: — Barbaros geliyor... Tiyor... Salih Reis direğin dibine sokuldu: — Nereden gördün Barbarosu?- — Uzaktan gelen gemi, Barbarosufl gemisidir. Ben o gemiyi tanırım. Barbaros 87 Sancak direğinin dibinde toplana? gemiciler hep birden sevinçle bağtit tılar: — Barbarosa kavuşuyoruz... Çok sürmedi.. Baş küpeştesi yük?0k bir geminin sür'atle Salih Reisin misine yaklaşlığı görüldü. (Arkası var) ğ —H