Birinci sıra solda — Beyaz fötr. Gro gren kordele ile süslenmiş. Tayyör üzerinden pek iyi gider. | incf sıra orta- da — Gene tayyör üzerinden giyilecek şık bir fötr. Bir yanı yüzü tamamile meydana çıkarmakta. Öbür yanı yü- tü kapamakta. Birinci sıra sağda — Mavj grogren kordela ile lâcivert payason karıştırılarak yapılmış bir öğleden sonra ** Altta solda — May Kark'ın giydiği bu küçük şapka bu seneki yüksek şapka modasının güzal bir Altta ortada — Lâcivert panamadan.. Yün pompon süsü vardı SON POSTA Altta sağda — Kenarları yukarıya kıv. Dudaklar Nasıl boyanmalı Güzelliğin de ) elbiso, şapka ve Balre gibi zaman- la değişen bir ma dası vardır. Gü - zellik modası öte kilerine nazaran biraz daha uzun sürer, Fakat en sonunda mutlaka gene değişir, ka- y * Ter kılmaz. * C Vaküyle sol - “* 0 gün beniz, ateşli İ * dudaklar ve ya - L' yi kıcı gözler moda f W d vardı. O devir - | K İ ö &) Jerde kırmızı ya nak, sağlık ve ne şe göze pek te (1) Küçeli dadak. (a) — P0S Börünmezdi. Kalb biçiminde dudak. — Tabit Den güzel (3) Bugün beğenilen yüz tuvaleti de dedak moda olan güzel- Eğe en yakın olandı. Bu modanın ar- | kasından tam bir zıddı başladı: Sağ: lan güzel.. Fakat 1936 söonuna kadar hör yeri Ve her şeyi saran bu modanın yanında #imd; bir yenisi beliriyor, Kırmızı, can h ve neşeli güzelin vücudu gene $*pordan, hareketlen sımsıkı ve ince. Fakat gözleri ile rengi değişiyor. Oh- lar da şimdi eski modayı halırlatan hayal dolu bir bakış, ve hafif bir sol lukluk başlıyor. Eski roma: tip ye Miden canlanıyor, Alt ve üstünün ka- lmlığı bir, ortası kalp biçimind, olan dudaklar da gözden düşmek üzeredir Romantik yüze üstü hafifçe 'nce, mâ Ralı bir ağız lâzım. [ Bu yeni güzellik hoşunuza gidıyorsa mzinizin solukluğuna yalnız göz hizin ve dudaklarınızın ateşziyle © Vermeye taraftarsanız, yana oyamaklan — vazgeçiniz. Du zin şeklini Bu (ip belki size eskiz Şok yaraşacaktır. Bir tecrübe... Bilhas Nü 1NıZI alttaki resme yaklaslırınız. | his len daha |dan mürekkepür. Şapka ayni kumaşta | Şık bir elbise modeli nı-| Küçük dilimlerle süslü bir yemek elbisesi. Yakanın, kolların ve bütün el- n şekli çok şıklır. Münşon kadifeden yapimış menekşe ve yapraklar- ar, Biçimi çok sade ve güzeldir. Her [ Tarihten Sayfalar: Meşhur Kırım harbine sebep ol x Yüksekten atan bir Elçi ne kaz 1853 yılı şubatının yirmi üçüncü gü nü Karadeniz boğazından geçen bir Rus gemisi İstanbul limanına demir at mıştı. O sırada Çar Birinci Nikolanın idaresindeki Rusya devletile Türkiye anda sert bir hava esiyordu. Mosko va etrafındaki st erde doğan, Deli Petronun el tıktan sonra şarka, şimale, cenuba ve Hearbe doğru büyük bir hızla genişle- yen Rus Çarlığı kenfiidini artık pek kuvvetli buluyordu. O kadar ki terazi bir kefesine bütün Avrupayı, bir kefesine de gnu koysalar onun bulun- ,duğu taraf ağır basacak sanıyordu. Asırlardan beri, çok zaman Avustur iya ile birleşerek ve her zaman da Bal- ıkanlardaki milletleri fatilâl Için kış- pırt&rık, 'Türkiyenin başına dert açan, şonu her yirmi yılda muhakkak bir har be sürükleyerek ezen, doğrulmasına ymeydan vermiyen Rus Çarlığı son dar ,beyi vurmak zamanının geldiğini sâ- guyordu. Türkiyenin adını bile çoktan koymuş tu: Hasta adam... İşte bu hasta adamın ,yecanını almak, Karakartalı Boğazlarda ve Anadoluda uçurarak Akdenize İn- mek hırsiyle tutuşuyordu. , Bunun içindir k$ Çar Nikolanın en çok güvendiği ve memlekette en yük- sek mevkilerden birkaçını birden İş- (gal eden Prens Merfçikofu İstanbula elçi göndermişti. Prens Mençikof o sırada altmış altı (yaşında, Rusyanın Baltık kaleleri ku- mandanı, Bahriye Nazırı ve Finiandi- |Ya umumi! valisiydi 1812 de Napolyon |la Rusya arasındaki harplerde Nikola- niın yaverliğinde bulunmuştu. Sür'atle yükselmişti. 1828 de Türklerden Ana- payı alınca Balkan orduları kumanda- yi olmuş, Varna önünde yaralanmıştı lama, itibarı da bir misli artmıştı, Zâ- Dim, sür'atle hareket eden, karşısın- dakine zerre kadar kıymet vermiyen bir adamdı. Finlandiyadaki ihtilâllleri kanlı bir surette bastırmıştı. Birinci Nikola Çarlığın bu en müt- hiş Amirali ve Generalini göndermek suretile Türkiyeyi korkutmak istiyor- du. Hattâ onun beybetini arttırmak i- çin Rusyanın meşhur diplomatların - dan Prens Galiçin ile Kont Dimitri Ne selrod, Karadeniz kumandanı Amiral Honilofu, Besarabya ordusu erkânı har biye relsi General Nikapoçenskiyi de yanıma katmıştı. Sefaret heyeti, diğer müşavirler, kâtipler ve uşaklaria bir- likte yüz kişiye yaklaşıyordu. Böyle | bir sefaret heyeti ne görülmüş, ne de işitilmişti. Prens Mençikof büyük bir gurur ve azametle karaya çıktı. Gene büyük bir alay halinde etrafa heybet (!) saçarak Rusya sefarethanesine gitti, Sultan Mocit bu vaziyetten telâş et- mişti. Fakat Babıâli bu sefer hiç aldır mayor; sükünet ve soğukkanlılığını mu hafaza ediyondu, Çünkü ona Avrupa - nin en ük iki devleti kuvvet veri- yordu. Bunlar da Fransa ile İngiltere idi. * Rus Çarlığının bu kızgınlığının elbet bir sebebi vardı. Bu da bizim öteden | ebri Fransızlara karşı gösterdiğimiz man zamanından beri memleketimizde /kapitülâsyon namile birçok imtiyazlar ,koaparan Fransızlar, ayni zamanda Tür yedeki Katoliklerin de hâmisi salâhi etini almışlard. Kudüsü ziyarete ge- y : len katolik papaslara ve halka kolay- |. lık gösterilecek, ayni zamanda Mukad des yerlerin bir kısmı Lâtin papasların Adarelerine birakilacaktı. Fakat 1740 da birinci Mahmutla on beşinci Lüj zamanında verilen himaye hakkından sonra katolik papasların Ku düsü ziyaretleri hemen hemen hiç ol- muyordu. Bu yüzden bu hususa dair kapitülâsyonlar örtüldü. Halbuki Orto doksların ziyaretleri sıklaştı. Hele Kay narca muahedesinin yedinci maddesi- le Ortodoks hzükın serbestçe ziyaretle x» »* anır ? 1853de Çarı temsil etmek üzere İstanbula gelen Prens Mençikofun hattı hareketi bunu bize bütün açıklığıyla anlatıyor le Avrupaya pencere aç-| büyük dostluktu, Kanunt Sultan Süley |. an adam Napolyon, amcası Napolyon Bonapart gibi imparator olabilmek için p: K ra dayanıyor, Papanın hoşuna gitmek jçin elden geleni esirgemiyordu. Bu gmeyanda Şarktaki Lâtinlerin hâmlsi gıfatını ve Kudüsteki mukaddes ma « hallere temellük meselesini yeniden canlandırdı. Fransa elçisi Lavalet kas ,pilülâsyonların iadesi için Bal ye karşı şiddetli hareketlerde bulundu. Şimdi İstanbulda Ruslarla Fransız « ların menfsaatleri çarpışıyordu. Rusya, Fransadan geri kalmak ister mi, Kaynarca ve Edirne muahedeleri. ne nazaran Türkiyede bulunan Örto « doksların hâmisi olduğunu ilân etti. Fransa bundan telâş etti ve sefiri geri çağırdı. Bununla beraber R iya bu işi kendi aralarında konuşmak jMetediğini bildirince Çar Nikolanın ha« şuna gitti. Fakat konuşmalar bir seme pe vermedi ve iki taraf ta aslan payı koparmak, Türkiyedeki hıristiyanlar üzerinde daha çok hakları olduğunu İ- leri sürmek suretiylç nüfuz kazanmak istedi, . İşte Prens Mençikof bunun üzerine İstanbula gönderildi. Çarın maksadı Sultan Mecit ve Babıâliyi zorlamak ve ,blöf yapmak suretiyle Fransadan daha gabuk davranmaktı. Fransa boş durmadı ve gizlice İngi jJizleri de kışkırtarak Türkiyeye itlifak teklif etti. Mençikof — bunlardan habersizdi. ,Onu tanımıyanlar, Çar Birinci Nikola- nın İstanbulu zapteden ve burada o « nun vekâletini yapan bir adamı sanire Jardı. * Prens Mençikof Martın ikinci birden Babığlinin önünd, dü. Hariciye Nazırını ziyaret ve onu şimdilik hi olarak bir bam« bardımana tutar L gil Öimemiş biİr surette olu Prens Mençikof Babidliye ve H (Nazırına sokak - elbisesiyle geliyordu. 'Büyük bir devletin en yüksek dairesle jme ve o devletin hariciyesini temsil e- gden en yüksek mevkie ziyaret yapare ken sanki Kapalıçarşıdaki bir antikacı ,dükkânına gidiyordu. Prens Mençikof etrafına azamet sa- çıyordu. Fakat o kadar kabardığı ve hâ (cuma hazırlandığı halde aradığı hede- fi bulamamış ve büsbütün köpürmüş- tü, Çünkü Hariciye Nazirı Keçeci za- de Fuat Paşayı görememişti. Şair Keçeci zade İzzet Mollanın oğ- lu olan Fuat Paşa kibar ve zeki bir a- damdı. Şimdi Prens Mençikof bütün düş « manlığını ele geçiremediği hedefe sa- vuruyor; Fuat Paşa için «Rus düşma- nıdır.» diyordu, Nerdeyse onu bizzat kolundan tutup dışarı atacaktı. Türkiye kendisinin Ortodoöks tebansı üzerinde Rusyanırm hâmiliğini Tı Mt Mençikof İstanbulda kaldığı müddetçe hep yüksekten attı, sağa sola ras1gele çattı. Hiç birşey elde edemedi. Nihayet sabrı tükendi ve Babıâliye müthiş bir ikisinin de rengi « gi bakkı verilince Rusya kendisin, Tü ; olduğu güzel. | kiyedeki Ortodoksların hâmisi telâkki | ültimatom verdi. etti. Fransada Cumhürrelsi olan Lüll ( Devam) 12 inci sayfada ) kadar bep|leri, bu moda İle, | güzel göz-|lik mertehesine erişecek .. Sa gözlerinizin güzelliğine güveniyor- Banız hiç durmayınız. Kimbilir, Yor. 21 gözlü bayanın şimdi; kaç gÜ iKinci plânda kalmış Glan