Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
T V OŞ —- - « B -. L D A a ! y vA “ Tei dK mumr B ai U 5 <a KI eli , Begülein e —- —YEt B Ça n AĞ ASN ST Ğ € Ü öti HV.____—,___..— v Bi y geremar GA n ğ İA a A K İ eç : eğiri - İ H ”| — 14 Sayfa « Son Posta » hin tefrikası :689 CARLIK ÜLKESİNDE DÜ BiR TÖRK ZABİTi Wülâzım — Cemil'in Gkıbeti a INCI KISIM — Grandük Dimitri birdenbire Poroçkeviçin sözünü kesti: “ Durunuz aklıma mühim bir şey geldi dedi, eğer bunu yaparsak çok parlak bir şey olur. Başvekil Şturmeri kaçıralım. ,, A, R. Rasputin, kısa ve kat'i bir ifade ile fik- rini söylemiş; «Haşmetpenahi.. Bun: ların hepsi palavradan ibarettir. Kat'"- iyyen zaaf eseri göstermeyiniz. Ben yaşadıkca, sizin hayat ve saltanatınız tamamile emniyet altındadır. Ancak, ben ölürsem korkunuz.» demiş... Bu- nun üzerine, Çariçe geniş bir nefes al- mış.. ayağa kalkıp Rasputinin boynu- na sarılarak: «Mukaddes pederl.. Şu andan itibaren hiç bir şeyden korkmı - yacağım. Artık kabine hakkında hiç kimsenin sözüne kulak asmaması için (Niki) ye yazacağım... O, cephede harbetsin.. ben de buradakilerle harb açacağım » diye bağırmış. Grandük Dimitrinin kısılmış dişle- tinin arasından, ağır bir küfür yuvar- landı. Prens Yusupof yumruklarını gıkarak anlaşılmıyan bir kaç söz ho: 'murdandı. Poroçkeviç, ellerini yuka- ti kaldırarak: — Doğrusu, bu işe ben memnun oldum. Demek ki, çarpışacağız... Pe. kâlâ., Diye bağırdı. Ve, kısa bir süküttan sonra, Prenses Emmanm sözlerini tas: dik edecek mahiyette bazı şeyler an- lattı. O sustuktan somnra; Grandük Di - mitri söze başladı. O da; sarayda, ça- riçenin dairesindeki gizli telâşler hak- kında gözüne çarpan şeyleri anlattık- tu... Prens Yusupof, kaşlarını çatarak cevap vermişti: çalışalım. Daha doğrusu, işin başında çariçe ol- duktan sonra, kabineyi ıskat etmeyi, akıldan geçirmemeliyiz... — Herşeyden evwvel, kabineyi ıskata Poroçkeviç, sert bir sesle itiraz etti: — Boşuna yoruluruz. — Niçin?; — Evvelâ kabineyi ıskat edemeyiz... Grandük Dimitri, birdenbire Pa - roçkeviçin sözünü kesti. — Dürunuz. Aklıma mühim bir şey geldi. Eğer bunu yaparsak, çok parlak bir şey olur. Hem de; şimdiye kadar hiç Bir ihtilâf tarihinde görülmemiş bir ŞEY... Bütün gözler, Grandük Dimitriye çevrilmişti. — Ne yapalım?.. — Başvekil Ştumeri- kaçıralım: — Ştumeri kaçıralım mm>?.. — Evet. — Nereyen.. — Nereye olursa olsun... Şturme- ri.. hattâ, kafadarlarmdan bir kaç na- zırı kaçıralım, bir yere saklıyalım. ' — Sonra?. — Sonrası.. tabiidir ki Bu hareket; bir terör teşkil edecek.. Alman taraf- tarları bir sarsıntı hissedecek... bu. şaşv tan sonra; — Bamna kalırsa, artık yavaş yavaş harekete geçmeliyiz. Diye mırıldandı. Şimdi, karmakarışık bir muhavere başlamıştı : — Evet.. bu fırsatı kaçırmamalıyız. Fakat, ne yapmalıyız?.. — Evvelâ, bir hareket tanzim etmeliyiz. — Niçin?.. — İşe, nereden başlayıp nerede bi- tirilmek için. —İşe, nereden başlanacak).. Doğ- rudan değruya ihtilâl,.. — Hayır.. bir anda ihtilâle atılmak doğru olamaz. — Ya, ne yapmalıyız?. — Evvelâ.. rüzgâr gelecek delikleri tıkamalıyız. programı — Doğru. — Daha doğrusu, halka geniş bir ihtilâ! sahası hazırlamalıyız. — Bunu nasıl yapacağız?. Bu suali, Grandük Dimitri sormuş- kınlık esnasında da ihtilâl... | Bu sefer de, prenses Emma, Gran- dükün sözünü kesti: — Hiç yorulma, aziz yeğenim... Bu fikrin, çok parlak olmakla beraber şimdiden sana senet vereyim ki, bek- lediğimiz neticeyi vermez... — Nasıl vermez?.. — Şunun için. vermez ki.. bu hare- ketten çariçe fena halde öfkelenir. Ştur- |mere bimn kere rtahmet okutacak - bir adamı başvekâlet mevkiine getirir — Büuna meydan vermeyiz. Derhal 'ihtilâle geçeriz. — Haa.. bBunda da iki ihtimal var... Ya, ihtilâle geçeriz.. veyahut, geçeme- yiz... İhtilâle geçtiğimizi — farzedelim. Şturmerin intikamını âalmak için kar- şımıza dikilecek yeni başvekilin, (has- sa) süvarilerine kısa bir emir vererek iki saat zarfında bütün Petersburgu kılıştan geçii #"yeceğini — bana te « min edebilir misiniz?.. — ... Ba e ELİLE LA EL) Bir Doktorun Günlük Perşembe Notlarından — €) Buradadır... Biliyorsunuz ki, — ihtilâli | yapacak kuvvet, halktır. Halk ise, çar- :miş. ve bunalmıştır... Haydi, arş; de- |diğimiz zaman, Belki: bin kişi, on bin Cilt nastalıkları Cilt hastalıklarında herşeyden evvel idrar tahfiii lizımdır. Buzan kan çıbanı !pşı]mnda kazakların: ve hassa süvarile- görmez, | 1kişi ileri atılacaktır. Fakat': bunlar;. kar- rinin yalın kalıçlarını görür derhal çilyavrusu gibi dağılacaklardır... De ekzemalar ve salr cilt hastalıklarının Ve şeker hastalığının. tedavisi yapılmadaımn bu hastalıklar da geçmez. Bir çolk defa aylarca devam eden kançıbanı büyüyüp vücutü istilâ ettiği Halde idrarı muayene olunmamış ve nihayet muayene olunca Htrede kırtt beş gramı şeker çıkan Bir vak'a tanmımı, Derhal şeker tedavisi tat- bik edildi ve bir haftada bütün. çıbanlar kayboldu. Ekzema. da böyledir. Bir çok defa müzmin ekzemalıların idrarında şe- ker gürülür. Daima tekrar ettiğim gibi, yılda hiç ölmazsı ikit defa herkestn idrar tahlill yaptırmasımı bir defa daha tavsiye ede- rina. bir çok defa sebebi şeker hastaliğidir. | Amma, yüz bin kişi birden ihtilâle iş- ':tirak ederse, o zaman işin şekli deği - şir. — E » Biz de, yüz bin kişiyi Birden ihtilâle sevkederiz. — Evet amma.. yüz Bin kKişiyi Ka- ' Yekete getirmek kolay mm>. içim henüz kâfi derecede teşkilât ya - lpılhıamış kk Aradan geçen kısa süküttan istifa- de ederek Cemil söze davrandı: | der misiniz?.. Emma, dudaklarında tatlı bir sümle mırıldandı: / *) B notları kesip saklayınız, yahut V Glbüme yapıştırıp kölleksiyon yapınız, Sinartı zamanınızda bu notlar bir dolitor' gibi imdadınıza yetişebilir. etmek isteriz. sevdiğini sezersem,. seni (Ölüm Ku - yusu) na attırırm, Tunçayt Ben al - danmaktan hoşlanmam.. eğer beni al- datıyorsan... yım. İstersen beni mâbed cellâdına tes- lim eder, boynumu: vurdurursun! yordu: ceğim. Eğer vermezse... inkâr ederse, ne yapacaksın? viyi cebinden çıkardı : man seni seviyoar diyeceğim ve senden önce onun cezasını vereceğim. Nâraş! Ben, onun beni sevmesine nasıl mâni olabilirim ? ötesini- sonra konuşuruz , — Acaba, tam zamanında ihtilâle: geçebilecek miyiz?. İşte asıl mesele . İiğın zulüm ve: istibdadı altında ezil - Bunun | — Bir şey söylememe müsaade e- Hepsi birden Cemile baktı. Prenses tebes - — ElBet, aziz dostum. Senin gibi! eski bir komitecinin fikrinden istifade: SON POSTA « Son Posta » nın Tarihit Tefrikam : 28 “SÜMERYILDIZI TUNÇCÇANY Yazan Celâ B Gudea, Nâraşı Hamat Kralının üZ? göndermeğe karar verdi. — şra le l — 5 : Nâraş bu nagihâni seferberlikten hiç hoşlanmadı. Hamat Kralı Zand © azat edilmiş bir kölesi idi ve ona meydan okuyordu, bu vaziyet * 'M ' Nâraş fazla bir şey söyliyemedi. b | — İnanıyorum. Fakat, yarın onu “Tunçay, Nâraşım sözünü: kesti: — En büyük, en ağır cezaya razı - Nâraş hiddetinden yerinde oturamı- — O kalkle bu ilika Sama'dan istiye — Almadığını söyliyerek her şeyi Nâraş Cüceden aldığı küçük altın çi inkâr edaecek ? Ol 2ar — Bunu da mı — Fakat, sen.çok garibbir erkeksin, — Hele bir kere istiyelim de. Ondan Nâraş kapıyı kapayıp gitti. Ve a gün ilk işi Sirtellâya: bir adam göndermek oldu. Nâraş bu: adamla Sama'ya şu haberi göndermişti: «Suz kralının sarayındaki bah - çede, büyük çam ağacının dibinde gömülü: olan Tunçayın göz ilâcını Elâmdani Ur'a;. Ur'dan da Sirtellü: ya birlikte götürmüşsün! Tunçay çoktanbBeri iyicedir, Fakat' gözleri bBir türlü görmüyor. Sana Bu haberi getiren sadık adamıma, yanında bulunan tilsimle ilâcı hemen teslim et ve orada fazla alakoyma! Ve sa- Rın bu ilâcı inkâra kalkışma.. Çün- kü onu çalarken, koynundan dü - gürdüğün (uğur çivisi) bugün be - nim elime gcçnu'ştir...ı) Nâraş. bu. haberi gönderdikten son- si. içim iki. ay bekliyecekti, bir vaziyet karşımndâ' ne yapacağını o larla Sirtellâya kadar yürüyecekti. kendini göstermemişti. Mezopotamyanın cenub sahillerinde daha çok tanınmış bulunuyordu. Sir- |nunla bir karşılaşsam da, kuvvetimi de- İryine on beş at göndermiş ve erzaktan, ra, sadık. adamının Sirtellâdan dönme-| O zamana kadar Tunçayın gözleri| açılmaz ve yahud Sama bu tılsımlı ilâ- cı Nâraşa göndermezse, Nâraş, böyle zaman düşünecekti. Her Halde Suz'"lul bir esite karşı mağlüb ve mahcub düş- mek istemiyecek, ona üstün gelmek,|, onum sırtını zorla yere getirmek için, | icab ederse kendi maiyetindeki akıncı- | Nâraş zaten o civarda çoktanberi| tellâlkı bir pehlivan, Nâraş için: (O - nesem!) demişti. Nâraş bunu işittiği gündenberi Sirtellâya gitmek istiyor - du. Bu vesile ile kem o pehlivana, hem de Samaya kendini daha iyi tanıtmış olacaktı, ... Hamat kaalının vergileri Hamat (bugünkü Hama şehri) Su- riyede küçük bir krallıktı. Hamat kra- İx Zano her yıl Sumerlilere vergi olarak erzak, kumaş, hayvan ve on talan altın gönderirdi. Zano son yıllar içinde ordusunu düzmeğe, kargılı atlılarının sayısını ço- güçlükle gönderdiği bu vergiyi © yıl epeyce geciktirmekle beraber on yeri- ne- beş talan altın göndermişti. İki yüz koyun yerine de yüz koyun, elli at ye- kümaştan da hemen yarı yarıya kes - mişti. Zano gelecek yıl Bu kadarını da gön- deremiyeceğini — bildirmekten çekin - memişti. Sumer krali, Hamattan bu haber geldiği zaman büyük mâbede gidiyor- du. O gün Gudea çok hiddetliydi. (Ulu tanrı)nın huzurunda diz çökerek, Ha- mat kralından öç almağa and içmişti. ileri gelen kumandanlar: İlğı yapılacak.. Diyerek sevinmeğe başlamışlardı. matlılara karşı garip bir duygu vardı: mat kralr Zanonun tacını (Karakartal) | H d ki d L B-E Si n L Zaten bu istek YE“ÜE b karşısında açığa VW -? Sumerliler, Sumer ” l' altında yaşamak istef” : kümdarlara karşı ay?” ) dünyadaki insanlar: "” | miş, ihtişam ve sallâ” mat kralı da bunlardâ& ğiç, | ğaltmıya muvaffak olmuştu. Her yıl! Bile, gelecek yıl bize Wğfibi Maâbette bulunan hassa zabitleri ve — Yakında büyük bir savaş hazır- Her nedense Bütün Sumerde Ha - Herkes Hamata akın yapmak, Ha- | dilekle yaşarlardı. tebaası olsun... Ve YEŞE diz çöksünler. Gudea, Sumer tün dünyaya yayıldığ? ve kudretini de bütüf — mış bir hükümdardı: O yıllar içinde Su9” ren ve Sumer kralın'? da yaşayan dokuz #” l Gudea, Hamat krâ” Ühar bu haberi bir - türlü " YEL O gün (büyük m# Şi | dönmez Nâraşı çağif ” Vp mühim işlerde herk& yi - gösteren Gudea, hidf İ m oturamıyordu: — Hamat kralı | cak.. vergisini tam B7 * ol lecek yıl da hiç gönd ; ” ll Diye söylendi ve M gilhin k ta ne düşündüğünü *7 #oda a — Sen Zanoyu: 99" fifldan Nâraş! Bu adamın PF l giril, sına bağışlamıştım. £ Şiütlm; kaldıracak kadar € " b yor acaba? AĞ 4 BELSOĞUK WEFRENGİYE YA -S S İÇİN ENSY,, PROTE!! : | istiyordu. devirmek 50 KŞ; HER ECZAN olan ilâna ektir : hasarata, ticaret taahhütlerine, hizmet akitlerine; cürümlere; Nöbetci Eczaneler dir : Aksarayda: (Bthem Pertev), Alemdar- da: (Esat), Bakırköyünde: — (Merken), Böyazıtta: (Belkis), Eminönünde: — (A. gümrükte:. (Suat), Küçükpazarda: (Ha- san Hulüsi), Sümatya Kocamustafapa- şada: (Ridvan), Şehremininde” (A. Ham- di), Şefzadebaşmda: (Hamdi). Beyoğlu cihetindekiler: * (İzmet), Hasköyde: (Bar- But), Kasımpaşada: (Vasıf), Merkez na- hiyede: (Kanzuk), (Paronakyan), (itl - Minasyan), Fenerde: (Emilyadi), Kara- ! larına; kanuni tatbikat. İnhisarlar Umum Müdürlü$ Muhakemat Şubeleri Amir ve Memurlukları için © 1 — Hukuk Fakültesinden mezin olup ta mış olanlar imtihana tabi tutulmıyacaklardır. z 2 — Diğer talipler için imtihan mevzuu aşağıda $“| A — Kara ve deniz ticaret kanımlarının 1 B — Borçlar kanununun umumi hükümleri ile C — Ceza kanununun esaslarile devlet emvali E — Memurin Muhakemat, tahsili emval, icra ve V Müteallik hükümlerle İnhisar mevzuatını - ilgile I.IE'.I ” ’. alelıy ” y Vı Tahmini bedeli. 2050 liradır. Devlet Basımevi Direktörl Basımevi için almacak muhtelif puntoda 853 T eksiltmesi 18/1/1937 Pazartesi saat 15 de Basım | İsteklilerin eksiltme. çağından önce 4 7,5 pey lira 75 kuruşu Basımevi veznesine yatırmaları lâzımdi” Şartname Fen Memurluğundan alınabilir. v FE y bi Li *B yi a. rihine rastlayan Cuma günü saat mat), Şişlide: — (Necdet), 'Taksimde : (Taksim), . Üsküdar - Kadiköy ve Adalardakiler: Büyükadadı: (WMerkez), Heybelide : (Yusuf), Kadıköy Püuzar yolunda: (Rifat Muhtar), Modadu: (Alâeddin), Üsküdar- İmrahorda: (İmrahor). , (Arkası var) V .. p “.wc*"*"W|»© l Inhisarlar U. Müdürlüğür Paşabahçe fabrikasında mevcut 600' adet buş bif G | |ilerin malları görmek üzere hergün Paşabahçe fab e hk için de tayin olunan gün ve saatte 94 7,5 Güve | — birlikte Kabataşta İnhisarlar Levazım ve “mübayaat | ğündeki satış Komisvonuna müracaatları. P0 da pazarlıkla i | c