.SON POSTA Hergün Yazı Çok Olduğu İçin Bugün Konamadı İstnabul ve bütün memleket bayram yapıyor (Bayarafı 1 inci sayfada) dakikadan itibaren şehirde coşkun tezahü rat yapılcuşur. Dün gece her yer sabaha kadar açık kalmış, her tarafta halk küme küme ba mos'ut hüdiseyi kutlulamız, eğlemmiştir. Tramvaylar, otoblsler, sabahlara ka- dar işlemiy. bütün eğlence yerleri, gazino- lar, kahveler ve dükkânlar sabaha kadar açık kalınıştı. Bu hal bugün de devam &- decektir. Bu gece fener alayı da yapılacak- tır. Dün gece, muahedenin gekli ve merasimi Beyazıt meydanı, Taksim, Şehremini, — Bakırköy, Büyükada iskelesi, Kadıköy Belediye ö- nü, Üsküdar Dağancılar, Sazıyer, Beykoz. Eyüp, Kartal, kaza ve nahiyelerinin — mu- ayyen meydanlarında toplanan halka rad yo ve hoparlörlerle tepşir edilmiştir. Bu meydanlardan Şehremininde İtfaiye bandosu, Taksimde Şehir bandomu — milli Bavalar çalmışlardır. Her yer, bütün s0- kaklar sabahlara kadar tezahürat yapan halkla dolup boşalmış. bir çok müessese- ler elektrik tenviratı yapmışlardır. Büyüklere Telgraflar Bunu mütcakip Cumhur Başkanlığına, Başbakanlığa, — Hariciye — Bakanlığına, C.H.P. Genel Sekreterliğine tebrik ve te- gekkür telgrafları ve Genel Kurmay — Baş- kanlığına da İstanbul halkının büyük ordu- ya inan ve güvenini teyit edici telgraflar gekilmiştir. Bugünkü Bütün — vesmi — ve — hususi — da keler, — müceseseler, — binalar, — kule- ler, dükkânlar, bilâmum kara ve deniz ve- maiti bayraklarla ve defne dallarile tezyin edilmiştir. Gece bu yerler ışıklandımlacak- lır. Şehitlikte Merasim Bugün saat 14,30 da Edirnekapıdaki Ça- | aakkale Şehitliğinde toplanan halk tarafın- dan Şehitlikte büyük bir tören yapılacak ve Halkevleri namına çelenkler — konacaktır. Bu töreni Fatih Kaymakamı idare edecek- ür. imzalanması Cümhuriyet Program Üniversitede Konferanslar Saat 16 da Üniversite konferans salo- nunda Üniversite rektörlüğünce tefrik edi- lecek zevat tarafından konferanslar veri- lecektir. Beyantta Miting Saat 17 de Beyazıt meydanında bülün İstanbulluların iştirakile büyük bir miting yapılacaktır. Bu mitingi bir hey'et terlip ve | idare edecektir. Şehir bandosu bu saatte Beyazıt meydanında bulunacak — milinge İsiklâl marşı ile başlanacaktır. Bando İs- tiklâl marşı çalarken Üniversite — ve diğer yüksek okul talebeleri hep bir ağızdan marşa iştirak edeceklerdir. Miting idare hey'etince dört kişi tara- fiından bu muahedenin ehemmiyetini izah edici sözler söylenecektir. Mitingin bitme- sini müteakip Miting idare hey'eti tarafın- dan Taksimdeki Cumhuriyet — âbidesine gelenk konacaktır. Bunun için İtfaiye ban: dosu saat (17) den itibaren Taksim mey- damında milli marşlar çalacaktır. Halkevlerinde Merasim Saat 21,30 da bütün Halkevlerinde kendi idare hey'etleri tarafından bu mua- hedenin hukuk, emniyet, tarih, askerlik ve dünya sulhu bakımından değeri hakkında konferanslar tertip edilecektiri: Bulunan yerlerde bu konferanslar hoparlörlerle de | büyük meydanlara verilecektir. Fener Alayı Saat (21) de büyük bir fener alayı ya- pilacaktır. Bunun için bütün İstanbullular bu saatte Beyazıt Cumhuriyet meydanında toplanmış bulunacakla Esnaf teşkilâtı ve diğer bütün teşekküller kendi bayrı larile ve fenerlerile iştirak edeceklerdir. Önde İtfaiye müzikası olduğu halde a lay tam (21,30) da Beyazıl meydanından hareket ederek Divanyahı - Ankara - cad desi - Sirkeci . Reşadiye enddesi - Köprü- Voyvoda caddesi - Şişhane yokuşu ve İs tiklâl caddesini takiben Taksim meydanı- na gelecek orada bandanun iştizakiyle mil- Ki marşlar çalınacak, hava fişekleri atılacak ve Fener alayı burada bitmiş olacaktır Fener alayını başından sonuna —kadar Resimli Makale Onun sesini işitenler vazife başına koşarlar, _—J—h.hıt:l—n'ü—lın_hnıldıdınp kinmezler. Yurddaşları valan vazifelerine çağıran bu ses, seslerin en kutlasu, en beyecan vericisidir. İnsanlar bu sesle, kalkınırlar, ve insanlığın asil kuvvetleri, en yüksek meziyetleri ve en e- refli kahramanlıkları bu kalkınma ile beraber kendini gösterir. vazife yolunda ber Vatan sevgisini coşturan ses B Vatan sevgisi, sevgilerin en nezihi ve en ulvisidir. Bu sevgi, insanlık faziletlerinin en yücesidir. Bu sevgiyi coşturan, ve bu sevgiyi coşturarak yurddaşları en şerefli yollarda zaferler ka- zanmağa sevkeden ses, borunun sesidir. Bugün de Türk yurdunda bu borunun öttüğünü, ve yeni bir zaferi ilân ederek yurddaşları yeni ve büyük vazifelere davet yaşarken, vazifelerini yeni bir şevk ve hahişle hatıriryorlar. (SÖZ ARASINDA ) Bir otomobil faciasının Yegâne şahidi Amerikada bir otomobil kaza - &ı ölmüş, ve bu kazada bir - oto - mobil ” piiçülim' | mış, içinde bulu - | nanlardan — dört 5 kişi olmuş, yak nız bir çocuk sağ kalmıştı. Bu otomobile diğer bir otomo - bilin — yandan çarpmasının kazaya sebep olduğu mevcut izlerden anlaşık- maktadır. Fakat çarpan otomobili tes- bit etmek ihtimali bulunamamıştır. Yegâne sağ kalan şahit de hiçbir şey söylememektedir. Çünkü bu şahit altı aylık bir çocuktur. Ve kazadan hiçbir yeri yaxahnmîdın kurtulmuştur. iazğt- eei konmallakığı edecektir. l sevk ve idare ? Çanakkalede yapılacak törene — İstan- bul halkı namıma iştirak etmek üzere inti- Bap olunan bir hey'et vapurla Çanakkale- ye gönderilecektir; Daireler Erken Tatil Edilecek Yapılacak tezahürata iştirak edebilme- leri ve serbest vatandaşler gibi sevinçleri- ni izhara imkân bulabilmeleri için bütün! Tesmi ve mali müesseselerle belediye ve bususf muhasebe müemeseleri saat dörtten | (itibaren memurlarına izin vereceklerdir. Manisada sevinç Manisa, 20 (Hususi) — Teb- Eııfhınuiı önünde mahşeri bir ll% var. Bütün halk sokak- ara külmüştür. x r mü- kavelesinin İınh—n"h.:tn sü- rekli ve coşkun alkışlarla karşı- |lanmıştır.Herkes heyecan ve sevinç HERGÖN BİR FIKA Vehimli kadın y Bay Âşir arkadaşına dert yamıyor- haz — Birader! dedi; bizim bayan © derece vehimli ki, geçeleri, evin içinde her ne zaman bir patırdı duyacak ol- sa, hırmız var zannı ile beni — tath uy- kumdan uyandırmıp, aşağı katlara indi- mr. — Lâkin, hırsız girdiği yerde patır- di etmez kil. — Ben de ona öyle söyledim.. şim- dü, bunun üzerine de, kulak verip bir gey deymadı mı, © vakit uyandırmağa başladı! * Litvinofun yemek İstemediği gemek Montröde bir lokantada yemek yi - yemek İistesini okurken - birdenbire yüzü buruşmuş. Garson şaşırmiş, ya- ntna sokulmuş: — Affedersiniz, bir şey mi oldu? Litvinof listedeki bir yemek admı göstererek cevap vermiş: — Biz bunu evvelden çok yedik, artık yemek istemeyiz.. Litvinof'un garsona gösterdiği yemeğin adı: __chn_îf__ usulü çilekmiş! bu içindedir. Coşkun tezahürat ya- ılmaktadır. Sinema sahibi İhsan Eı mes'ut gün şerefine sinema- sını halka tahsis etmiştir. Bedava sinema göstermekte, birbiri arka- sına seanslar yapmaktadır. Pudra kutuları Koleksiyonu Kolleksiyon meraklısı bir A- merikalı kadın - Jarın kullandık - pudraların R tün dünyada ya - pilan pudraların meye — başlamış. Beş sene içinde topladığı ayrı ayrı cinslerde pudra kutularının sayısı dört yüz bini geçmiş... Amerikalı, kollek - siyonunun çok eksik olduğundan, ta- mamlamak için daha çok sene bekle - mek ve çok para sarfetmek lâzım gel- diğini söylüyormuş. ... Zaman mefhumunun ehemmiyeti Fransada köylerde gönüllü tulumba- ı teşkilâtı vardır. Tulumbacılardan bir tanesi belediye reisine gitmiş: — Civarımızdaki F ... köyünde yan- gin varmış, söndürmeğe gidelim mi? Bir samanlık tutuşmuş, diye sormuş. Belediye reisi, derhal: — Gidin! emrini vermiş. Fakat onlar yola çıkarlarken arka - larından koşmuş, izini isteyene sor - muş: — Bu haberi nereden aldın? — F... köyündeki arkadaşım evvel- ki gün bana bir kart yazmıştı. O söy - lüyordu. İSTER Zonguldak muhabirimiz yazıyor: | «Zonguldak tüccarlarından bir kısımı müracaal ederek bazı mallarınm vapurda çalındığımı bildir- mişlerdir. Tüccarların iddiasına göre bu gibi bırsızlıklar daha ziyade seferini yapan vapurlarda vukua gelmek- || İstanbul » Bartın tedir. İstanbul - Bartm postasını yapan vapurlar ekseriya Zom guldağa ait yükü gidişte değil, dönüşte çıkarmaktadırlar. İşte bu gibi hırsızlıklar bu dönüş seferlerinde Kendisiyle konuştuğum töccar Bay Mutesim bana dedi ki: — Hırsızlık çok mahirane ve çok ustaca — yapılmaktadır. Sandıkların alt tahtalarından biri gayet belirsiz bir şekilde ye- rinden çıkarılmakta alâkadar — dairelere İNAN İSTER İNANMA! ve sandık muhteviyatından bir kısmı bo- şaltıldıktan sonra gene kapatılmaktadırlar. Gümrükten bu sandıkları alırken sandığın açıldığını anlamak herbalde bir po- lis hafiyesinin mehareline bağlı bir iştir. Bir kaç defa tekerrür eden bu vaziyet karşısında Denizyol- Jarı Müödirliğine şikâyet ettik. Bir netice alamayınca çaşırdık, Bir kaç tüccar arkadaş Gümrükten malamszı alacağımız sırada yapılmak'adır. eksikliği tesbit eden fatura ile sandık muhteviyatını bir bir karşılaştırdık ve aradaki bir zabıt tuttuk ve alâkadar dairelere baş vurduk, Gene bir netice alamazsak ve melımız — çalınmakta devam ederte siparişlerimizi kendi bususi vasıtalarımızla ge- tirtmekten başka çare kalmıyacaktır. İSTLR İNAN İSTER İNANMA! eei S e la eei n eee ) ae lli gll Iluce bekledik, Sabırsızlığımızın Son Ekselâns Ağirezgü ibataşını, çiökinliğine rağmen sempaljk olduğunu. cerbeseelük, gükteleeiii bi liye söyliye bitiremezler. Kendisini ilk defa Belgratta, Balkan konferansının bir kaç ay evvelki son toplantısında gördüm. Ve hakkında söylenilen iyi şeylerden onda dokuzu.. na benim de aklım yatar gibi oldu. Fakat bir şey hoşuma gitmedi: Dik- kat ettim, her yere, daima - herkesten #onra geliyordu. Bu gecikme eğer bir itiyat eseri ise, birinci plândaki bir dip- lomat için affedilmez bir kusurdur. Yok eğer kasten yanıyorsa, o zaman da onun bu hareket. auaşeret adabının en iptidat düsturlar ile tearuz eder. Bunuü; o zatım takdir etmesi ve bil, hassa dost ve müttefik milletleri alâ. kadar eden işlerde biraz daha- nazik ve daha mütehalik davyranması lâzım gelirken, bu sefer Montrö koufcransı- nin Boğazlar hakkındaki kararını onun yüzünden yime yirmi dört saat techhür- le imzalamıya mecbur olduk. Boğazlar itilâfı gibi, bir milletin bi: hakkm sevincini mucip olan büdisele rin bir saat bile tehiri o millet efradının üzerinde pek fena tesir yapar. Biz bu. rada, konferansın vereceği kararı kız: gin kor üstünde dokuz doğurarak gün: ve B Talu tedenberi herkes onun senasında, bulunur: Zekâsımı, kurnazlığım, heyecanımızın ölçüsü yoktu. Ve karar bir sürü engellere takılıp da geciktikçe onun tacilini dost ve müttefiklerimizin himmetinden ümit ediyordu. Halbuki, adına en uygun kafiye « larak ağırezgü kelimesini bulup yakış tırdığım bu muhterem Ekselâns, tam iş pişip te kotanlacağı sırada, sılai rahim arzusunu duydu ve kalktı, Bükreşi boylöğk: Biz de onun sebebine bağrımıza taş bastık ve şenliğimizi yirmi dört saat sonraya bıraktık. Bu satırlar şimdi Ekselânsın ıttılana wasıl olacak olursa, ihtimal ki: — Geciktiyse ne çıkar? diyecek ve kudretten büyük dudaklarını biraz da; ha sarkıtacaktır. Lâkin bu işin gecikmesinden ne çık: tığını, ne çıkacağını o bilmez, biz bili: riz; çünkü dava bizimdir. Onun için de, infialimizi gizleyeme- yip bü kadarcık olsun izbar ettik. Bizim dost ve müttefik bir devletin hariciye nazırindan beklediğimiz hare- ket bu değildi. Bugünkiüi sonsuz, neşe- mize, bu yirmi dört saatlik teahhur bit damla zehir kattı. Umarız ki, bir daha sefere böyle şey tekerrür etmez. İnsanin hayatta en çok gücüne gi - den, dost elinden eziyet görmektir! P— - /z&_ç Biliyor Musunuz? Zi — ——— — 1 — Çanakkalenin kadim tarihi ismi ne- dir? GKU 2 — Çanakkalenin beynelmilel ismi ne- dir? 3 — Şimdiki Çanakkalede büyük harp- ten başka yapılan en büyük ve tarihi harp hangisidir ve kimler arasında yapılmıştır?. 4 — Çanakkalede Atatürkün kuman: danlık ettiği ve zaler kazandığı yet nere- sidir? | (Cevapları Yarın) * Dünkü Suallerin Cevapları | | | — Asya Framsadan B0 defa, Avru - padan 4 defa büyüktür. 2 — Andrenikos çok eski Lâtin şairle- ıîı-n biridir. Aslı Yunandır. ü nul — Annamı Asyada Fransız Hind Çi * ir. Merkezi Hucdir, Nü İfuasu 4,945,000 dir. 4 — Anabis eski Mesirlıların ilâhların e dan biridir. İnsar dcutlu, çakal başlı bir