27 Haziran 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

27 Haziran 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

, ” ; î “na uğramadan eve gitmek istemedi. v D Dukkan kapmnda yomna mede baktı. “boynu var. Sanki demin yediği tokat — diye mi? Yooo! - Ben sığıntıyım onun yanında. Sakat. | Yazan : Orhan Selim 'İngiliz anahtarını fırlattı yere. Bir çe- kiç aldı ve cıvatanın kafasına indirme- ge başladı. Çekici de fırlattı. Bütün kuvvetiyle bir tekme attı tezgâha, Can acısıyla: — Memed! diye bağırdı. Al şişeyi, İ şuradan git yüz dirhem doldurt. Ahmed kaç gecedir içiyor. Makinayı her yendiği ve maki- | naya her yenildiği günün gecesi, dük- - kânın üstünde, kepenkleri kapanmış çarşıyla başbaşa kalınca içiyor. Ya bir “zaferin neşesini çıkarmak, ya bir mağ- lübiyetin acısını unutmak için içiyor. Fakat bu güpe gündüz ilk çişi olacak. - Geceyi beklemeğe tahammülü yok. Memed rakıyı getirdi. Ahmed ço - " — cuğun elinden kaptı şişeyi. Tezgâha — ters ters baktı. Sonra tezgâhın üstüne — oturarak şişeyi dikti. Memed korkuyor. Ahmed arka arkaya dört beş yu - dumda şişeyi yarıladı. Başı dönüyor. Şimdiye kadar dön- — mediği gibi dönüyor başı. İçinde bir şeyler yumuşuyor .Ağlamak geliyor i- — çinden, Tezgâhın üstüne kapanıp hün- gür hüngür ağlamak. Karşısında başı yana eğik duran Me- Çocuğun ipince bir onun başını böyle yana eğriltmiş, Şişeye bir daha sarıldı. Boğazında “yutkunmalar. Tezgâhın aynasını ok - ' şamağa başladı. Tıpkı haşarı atının ba- şını okşiyan bir arab suvarisi gibi. Memedin korkusu yavaş yavaş ge- ' çiyor. Şimdi birdenbire sarhoş olup, yüzü yumuşıyan bu tek kollu aksi us- taya merakla bakıyaor. Ahmed, gırağın kendine baktığını gördü. Bu mavi çocuk gözleri karşı - 'sında dehşetle zavallı buldu kendini. — Sarhaş ve acıklı bir sesle: — Bak oğlum, dedi, iyi bak bana.. - Ben bakılıp ibret alınacak bir herifim. Benim gibi olma sakın. Kolun kesilir- se kaldır kendini denize at. Fakat kim- senin dükkânında sığıntılık etme. Nu- ri ustayı kötülemiyorum. Hayır. Hayır — katiyyen. Nuri erkek çocuktur. Sapına Har arkadaştır. Ama ben de enayi Jegilım Beni ortak aldı. İş çıkarırim Bana acıdığı için.. Bir kalem ayarını beceremiyen bir sı- gantı.. Bir yudum daha içti. Sözlerini korkunç ve karışık bir ma- S Kesl gibi dinliyen Memede doğru eğil - " di: — Benim de dükkânım vardı, dedi. Wilnden daha buyuk daha çok iş çıka- rır bir dükkân.. ne oldu? Yandı kül oldu. Memed farkında olmıyarak cevab < verdi: —Savruldu... * — Doğru söyledin be çocuk! Külü Ahmed, şışmm ıonumhkuu çektı Bir müddet sessiz durdu. Sonra, sallan- — dı. Sonra, tutunmak istedi. Sonra, yıl- &nmîn vurulmuş gibi, sapsarı, yıkıl-| dl tezgâhın üstüne. Başı aynaya çarp- O tr. ÂAlmı kanadı. Memed, makinaya ve makinanın üs- tünde yatan tek kollu adama baktı. İ- ki şeye karar verdi: Büyüyünce raki içmeyecek ve ne olursa olsun kolunu — kestirmeyecek. Usta, yağlıkçılardan kundak takımı, MUzun çarşıdan beşik, Mısır çarşısın - dan bir emzik aldı. Beşikle kun- © dak takımını, küfeciye verip eve gön- — derdi. Emziği kendi götürecek., ; Vakit akşama yakındı ama dükkâ- Selim “nı: :; . _*' ;' KAN KONUŞMAZi Son Postanın Edehi Tefrikası: 27 ——— — Nerde kaldın be usta? Ben de bekledim, bekledim gidiyordum ar - tık. İçeri girdiler. Usta Ahmedi arandı. Yok. Çırak Memed tezgâhı temizliyor. Ahmed bir yere gitmiştir, diye düşündü. — Ne var, ne yok Selim bakalım. Seni görmiyeli bir on beş gün oldu.. Selim güldü: — İşimiz başımızdan aşkın be us - tam. Politikalıcık bu boru mu? Usta da güldü: —Haydi bakalım, dedi, göster ken- dini!, — Sahi mi söylüyorsun usta? — Niye yalan söyleyim. Madem ki yazıldın bir kerre. İnsan tükürdüğünü yalamaz. | — Amanusta! — Biliyorum, Ahmede yardım i - çin... Her ne hal ise.. Daha ne var, ne yok.. —Sağlık.. Ha, sahi be usta, geçen cuma günü bizim çocukdlar seni Kızıl- toprak istasyonunda görmüşler.. — Evet, gâvur Cemal hocayla o - nun bildiklerinden bir paşazadenin köş- küne gitti. Ama herifle yarım saatten fazla konuşmak nasib olmadı. Sana bir şey söyliyeyim mi Selim, ben kendi payıma, bizim evkaf kâtibi Nuri bey- den yukarısına dayanamıyacağımı an - liyorum. O bile domuz ya.. Heriflerin her sözü, gülüşleri, kımıldanışları ba- tıyor bana! Ama sen benim gibi dü - şünmemelisin artık. Yarın öbür gün Talâtla, Enverle ahbaplık edeceksin.. Selim dargın: — Deme be usta, diye sızlandı. To- punun canına okumuşum. Nuri usta, sırf bahsi değiştirmek için sordu: w — Ahmed nerde yahu? | Çırak Memed atıldı: — Yukarıda ustam. Uyuyar.. Usta şaşırdı: —Uyuyor mu? Hastalandı mı yok- sa?, gancı Selim, bilhassa gayet ehemmiyet- siz bir şey söylüyormuş gibi, çocuğu- nun yaramazlığını ört bas etmek isti- .|yen bir ana gibi izahat vermeğe başla- |dı: — Hasta filân değil, usta, Biraz başı dönmüş hani, Demin dükkâna gelince |İşurda tezgâhın üstüne abanmış bul - dum onu. Yukarı odaya çıkardık. Usta korkuyla sordu: — Sarhoş mıydı? Selim telâşlandı: yi gelir diye.. Ustanın fena halde canı sıkıldı. Za- *tiğinden şüpheleniyor. Bütün mahalle, ustanır. dehşetli bir sarhoşluk düşmanı olduğunu bilir. Selim hâlâ konuşuyor: — Gençlik be ustam. İnsan dertli oldu mu çekiyor kafayı. Dert de bir. |değil ki.. Dert gelirken sabah. akşam, saat, gün tanımıyor ki.. Hani iş zamanı içmek yakışık almaz ama ...Kim bilir delikanlının aklına ne gel'dı, niye iç - lendi yine.. Hoş gör ustam. Geçer.. Usta Ahmedin içmesini hoş görüp M düşünmüyor. — Ahmedi kurtarmak lâzım, diye mırıldandı. Selim ses çıkarmadı. Çırak Memed. başını eğdi işinin üstüne. Çarşıda, kapanan kepenklerin sesleri dolaşıyaor. _ ' Usta ; ı — Hâydi, gidelim, dedi. Memed sordu: ta? Ahmed ustanin baş ucuna, sefertas - larıyla beraber, şöyle görebileceği bir yere koymı İ (Arkası war) "İA, - "J'..ı ğ*ı "Vı ç v -_'_ı- l Pa NZ Çırak, yorgancı Selim2 baktı. Yor- || — Yemek almağa geleyim mi ws 'i, e llükküne kapit, gük “ Aaalean | Yü larma sayın saylavlarm şeref verme -| tevkif edildi (Baş tarafı 1 inci sayfada) İseyi çıkaranları yakalamıştır. Bu hâdi- se dolayısile 17 kişi tevkif edilmiş, 31 kişi de muharrik ve müşevvik olarak nezaret altına alınmıştır. Hâdise bir çiftliğe su vermek yüzün- den çıkmıştır. Mehmet Bey çifliğine Kollar köylüleri su vermemektedirler. Çiftlik sahibi mahkemeye müracaat et- miş, haftanın bir gününde Kollar kâ- yünden geçen dere suyunun çiftliğe verilmesine ilâm almıştır. Bir icra me- muru ile bir jandarma bu ilâmı tebliğ için köye gitmişlerdir. Fakat köy ihti- yar heyeti jandarma ile icra memuruna muhalefet etmişler, yardıma giden jandarmalara da taş, sopa ve çapalarla hücum ettiklerinden bir jandarma hafif surette yaralanmıştır. - Köylüyü hâdise çıkarmaya sevkeden köy muhtarı kaçmıştır. Adliye tahki- kata el koymuştur Bir Doktorun Günlük | Cumartesi Notlarından €) Yaz sporları Havaların sıcaklığı arttıkça sinirleri bozuk olan bazı hastalarım soruyor: — Bu sıcaklara karşı biz ne yapa- lim ? — Yaz sporları yapınız. Yazın sıcaklığını giderecek birinci spor sudan başlar. Evvelâ ılık sonraları gittikçe soğuklaşan evde su düökünme- leri sabahları kahvaltıdan evvel bunu yaptıktan sonra bir çeyrek kadar bir beden hareketi ve yahut biraz hızlıca bir yürüyüş bunu takip etmelidir. Soğuk su duşları ve silinmelerde hava cereyanlarına mani olmak için, azami bu duşların dört dakikadan fazla de- vam etmemesine dikkat etmek lâzım- dır. Tatlı sudan başka denizi olan yer- lerde banyölar ve yüzme hareketlerini yarınki sayfamıza bırakıyorum. (*) Bu notları kesip saklayınız, ya- hut bir albüme yapışltırıp kolleksiyon yapınız. Sıkıntı zamanınızda bu naotlar bir doktor gibi imdadınıza yetişebilir. Bir amelenin ayağı parçalandı Şark şimendiferleri Yedikule atelyesinde çalışan Selâhattin torna tezgâhı üzerine 700 kilo ağırlığın- demir, düşerek sol ayağımı par- çalamış mecruh derhal Yedikule Rum has tahanesine kaldırılmıştır. Üç - tramvay birbiri ardına yoldan çıktı Dün saat dokuzda Beşiktaş tram- vay caddesinde Recep eczahanesi önünde Bebek cihetine gitmekte olan 1005 No.lht vatman Enisin idaresindeki 239 Na.lı tramvay*v yoldan çıkmıştır. O sırada Ortaköyden Aksaraya gitmekte olan 1039 No.l1 vatman Mustafanın idaresindeki 217 No.lı tramvay da bu tramvaya çarparak raydan çıkmış, onun da camları Bunları raya koymak üzere de- podan 1153 No.lı vat- manın idaresindeki 245 No lı tramvay arabasıda makas kapalı üç tramvayın birbiri arkasına ray- Saym saylavları davet Türk Olâmpiyad hazırlık komite - sinden: İstanbulda ecnebi — takımlarla pılacak güreş ve futbol nrüsabaka - . *« leri rica olunur. Adres malüm olmadığı için davetı- | : Val —hmtğ 4 Ti WE “LA b 5 V ee DA — ha <€ l alü _'ıu—_'._ı;—ıg..—_—__*._ı ee köylü (F Güreşcilerimizin yeni ve parlak bir zaferi Dün gece Almanları 7 - 0 ların dörd Dün Gelen Macar Macar futbolcularile maç bugün Berlin Olimpiyadı hazırlıkları — dolayı- sile İstanbula getirtilen Alman güreş takı- mı dün gece Taksim stadyamunda güreş takımımızla ikinci defa olarak karşılaştı. 56 kilo: Hüseyin, Şönleben. Minder hakemi: Sadullah, yan ha- kemler: Alman, İsmail Hakkı. altına aldı. Alman hakemi tarafeyni bera- bere, Türk hakemi Hüseyini galip ilân et- ti. İkinci devre ayakta başladı. Hüseyin, bütün oyun müddetince rakibinden üstün güreşti, bir iki kere tuş yapacak olduysa da rakibi minder kenarına kaçtı. Hüseyin itti- fakla galip ilân edildi. İkinci Güreş 61 kilo: Yaşar, Şönleben Minder hakemi: Alman, yan hakemler: İsmail Hakkı, Sadullah. Alman oyun tatbik edeyim derken Ya- şarın altına düştü. Oyunun yedinci dakikâ- larında Yaşar rakibinin sırtını yere getir- di ise de orta hakemi Alman görmediğini söyliyerek oyuna devam ettirdi. Biraz son- yere getirdi. Yaşar burguya aldığı sırada gönk çaldı, ilk on dakika “Yaşar galip. Yerde güreşmeyi tercih etti. 15 inci daki- |kalarda Yaşar yine tuş yaptı, hakem ka- da bir demir yereleştirirken bu || güreşten sonra sayı hesabile galip geldi. bul etmedi. Nihayet Yaşar çok hâkim bir Üçüncü Güreş 66 kilo: Serbest güreş Sadık - Güldö ' Mayster Orta hakemi: İsmail Hakkı, yan ha- kemleri: Alman, Seyfi Cenap. Oyun başlar başlamaz Sadık — muhak- X'kak bir şey yapmak niyetinde. Alman gü- zel bir atılış ile Sadığı altına aldı, — fakat |kurtulmakta zorluk çekmeyen Sadık güzel bir oyunla Almanın sırtını dört &ıkıl.a al- saniyede yere getirdi. Dördüncü Güreş 72 kilo: Nuri - Vikke _ Orta hakemi: Alman, yan hakemleri: Seyfi Cenap, İsmail hakkı. — larda rakibimni altına aldı, fakat Alman mütemadiyen minder haricine kaçmağa başladı. Güreş yerde devam ederken Al- man hakem mütemadiyen ayakta güreşil- mesinde ısrar ediyordu. Fakat Nuri vakit kaybetmeden rakibini altına almakta ge- cikmedi. İlk on dakika bittiği vakit Nuri rakibini mütemadiyen eziyordu. Neticede sayı hesabile Nuri galip ilân edildi. 29 kilo: Serbest güreş, met « Butner. Ahmet rakibinin üzerine — saklırarak müthiş surette eziyor, yaptığı bütün oyun- ları Alman köprü ile kurtarıyrdu. Ahmet halkın coşkun tezahüratı içinde — rakibinin sırtını 5 dakika 37 saniyede yere getirdi. Altıncı Güreş 87 kilo: Büyük Mustafa * Kalner Orta hakemi: Alman, yan hakemlen Sadullah, İsmail Hakkı. ye gondcrılmemıştı—r._ crei ÇA Şi “. Mustafa çok güzel bir oyunla- şılu'hinı Oyunun ilk anlarında Hüseyin rakibini ra Yaşar Almanın sırtını minder haricinde Nuri de öteki arkadaşları gibi ilk dakika- mağlüp ettiler, müsabaka- ü tuşla bitti takımı istasyonda altına aldı, ve bir dakika 36 saniyede ra- kibinin sırtını yere getirdi. Ağır siklet: Çoban Mehmet - Fogedes Orta hakemi: Sadullah, yan hakemleri: Alman, Doktor Saip. Çaban arkadaşları gibi rakibini altına aldı, ve eze eze 4 dakika 4sa.myedetuçh galip geldi. Almanlar Son Maçı Pazar Akşamı Yapacaklar Evvelce tesbit edilen programa göre Alman güreş takımı son müsabakayı pa- Zartesi akşamı yapacaklardı. Fakat Almanyaya mümkün olduğu ka- dar çabuk dönmek isteyen Alman takımı bu mazereti dolayısiyle son müsabakayı pazar günü akşamı yapacaklardır. Boçkay bugün ilk maçını yapıyor Berlin olümpiyadı hazırlığı — dolayısile İstınbula çağrılan Macar Boçkay takımı dün sabah şehrimize gelmiştir. On beş gündür olimpiyat hazırlık kam- pında idman yapan futbolcularımız bir ay sonra yapacakları müsabaka için ne dere- cede hazır olduklarını bu maçta — göstere- ceklerdir. İkinci maç da yarın Taksim yapılacaktır. Çarşamba günü oynanacak — son maç Macarlara karşı iki müsabaka yapan takı- main en iyi oyuncularından çıkarılacak bir takımla yapılacaktır. Macarlarla yapılacak maçların bu iti- barla büyük bir ehemmiyeti olacaktır. Fenerbahçenin 28 inci kuruluş yıldönümü Önümüzdeki temmuz ayının beşinci pa- zar günü, Fenerbahçe spor klübünün 28 in- ci kuruluşa yıldönümüne tesadüf etmekte- dir. Bu münasebetle, bu kıymetli klüp ta- rafından Kadıköydeki stadında, spor teza- hürleri tertip edilmiştir. Bu tezahürler, o gün saat 14,30 da başlıyacaktır. Atletler Bursaya gidiyor İstanbuldan seçme bir atlet takımı Bursada yapılacak şampiyonada bu- unma küzere yarm dokuz kişilik bir kı_dm ile Bursaya hareket edecektir. Galatasaray deniz bayramı tehir edildi -7 Haziran 936 cumartesi günü Be- bekteki denizcilik lokalinde yapılması karar!ışhr&mıp olan deniz bayramı - mız O aymi — tarihte şehrimizde müuhtelif spor hareketlerinin — bir a- Faya gelmesi dolayısiyle 14 Temmuz cumartesi gününe bırakilmıştır. “Basketbol maçları tertip heyetin - stadında iden: İstanbül - Atina muhtelit basketba, maçı, bu akşam saat 21,30 da Beyoğ- iu Halkevi salonunda yapılacaktır. Bu maçtan evvel, Borkohba Kurtu - luş takımları saat 20,30 da aralarında ibir maç. yapacaklardır Bzde İkmdük 20 | Fıyııthr 25ve50kumşnn 4, .._ı DURU -—.ı f&l.ı kar (d Vi ö Ü ai MN LA FU

Bu sayıdan diğer sayfalar: