SON POSTA 11 Mayıs Londra zabıtasına karşı 6 muharrir: 2 , FEDA EDİLEN KAN | "e korkarız stanın tefrikası : S e Kamın yanlış olduğunu isbat ede - cekler miydi? Otopsi yapsalar da, kanın yanlış ol- duğunu isbat etseler de ne çıkardı) Doktor cevap verecekti. Yahut ihmal ile itham olunacaktı. Çünkü hiç bir kimse tabağın çevrilmiş olduğunu an- lamamış ve görmemişti. Bu yüzden cinayet gizli kalmağa mahkümdu. Polis Müfettişinin Cevabı Okuyucuların bir çoğu bu cinayetin keşfedilmez soydan olduğunu sana - caklardır. Hakikatte bu hâdise keşfo- hansa da isbatı çok müşküldür. Hattâ Yazan: (Dorothy Sayers) İngilterenin en tanınmış -_ln z2a- bıta romancısı Margery A'Wlfi'ı Anthony Berkley, Freceman Villa Grofts, Father Ronald Knox, Do- rothy Sayers, Russell Thorndike kahramanları meçhul ıln. ı::;: romanı yazıyor ve katillerin T ni İngilterenin en maruf zabıta mü- fettişi «George Cornishs e oıılu— yorlar. Bunlardan Freeman Vılfı Mülettişi de Fikrini anlattı. Şcıılı ikinci muharrir Dorothy Sayers'in G d yeti cinayet olarak ortaya koyama - mıştır. O halde okuyucular - isterlerse bu vak'ayı, keşfedilemez cinayetler s- rasına koysunlar. Bana kalırsa b'f h'a— diseyi cinayet saymak doğru "deîıılgn'. Bunu delâil bulunmaması )'unin len ilel:i sürmüyorum. Fakat nv('n:a şünhe- - lacak bir şey bulunmaması icin kanımı feda € -İye sebe pol z Ü : G B do çin b Garik iyile İyüzünden bunu böyle telakkiye mee şecek ve ikisi kan kardeşi olacaklardı. |burum. : guna inananlar eaki-Maslların, kedi Halbuki Skele bu adamın gebermesini,| — Acaba muharrir, Sayı * şeş. | Kadı tekrar etmektedirler. yok olr:ıamnı iı:yordu. Kanının içine | çin zabıtaya müracaat eaıpp";“:;'—:l;î:l Fi Mecie EL A DE S Bt zehir ümkün olsaydı |yaf etmesini mi umuyor. Fakat za ; n İ c at he f *ıâ“ı:i v;r:ll:;ln::r"::;i sanılan ğîx itirafları dinlemekle insanı cani say- E'a"’a ;:;:::! on;_;ğîlı,îoıîı::î:ğlı e iyi olurdu i öldürmü onun N ÇöR i di İ oıdgmw G mı;iı çok - cinayetlerin irtikâbından 3000 k;rı ll:d'"'f' kebiz ı l*ıî':îh: '"S":'n T nra zabıtaya müracaat edip katil ol -|maiş d"'luîı arın bir kısmı - İngilterey ğ K rılmıştır. X "î': i iznesini çekerek | Juklarını söyliyenler bulunur. Bunla- | gönde: Şti v ğ ç — Kâfi, dedi ve iğnesini l ea e Sereği İ seleri ik edilir ve neticede ci- a battığı yere biraz yot sürdükten SonTa |yın "l’""ı_';î: bulunmadığı anlaşı-|şırlar ve bunların yaptıkları — ilâçlara stordu : Va İN & tü li beyni kattıkları zannedilir - — Nasılsın? hr. Bu uıhmların.::::'nk. n;înıf:nne':": ::" kedi beyn k — Biraz baygnnilik geçiriyorum. — Eî?ml::ıeîîvd" Kimi bir takım| — Bugün kara kediden — eskisi kadar — Git, yat, ve biraz istirahat et. himlere kapılmak yüzünden bu şe - korkulmı_ıyor?ı da ıurlım devam e - teyin kalmaz Vter iey İlllir Bileket eder. Kimi edimın gaze -İden telkinlerin tesiri altında kalanlar sakanetir var fnk"olıaı -İtelere geçmesini ve herkesin — nazarı|da G Bo "_'_ Jan iki söylemek istedi. Fakat '”"v_d dikkatine çarpmayı ister. Birbirine küsen, darı lan iki ukıı_ilq madı. Doktor elindeki şişe ile hastaya Biz bu itirafları ele geçirdikten son- (için «aralarına lıa"f' _ı'f'd'*gırdı-ı dfnı » doğru ilerliyorken o da dışar cıkn Fl' llhm delil olarak kullanmayız.|mesi de k.hr'.n“l_n_imın uğarsuzluğunu zete muhabiri hâlâ beklemekte idi. Fa> ıa.ı:kn_ bunları ölçer, tartar, tahlil c -|ve ıevim'ıı'ı!ıgım ıfııd_e_eı_ier. Bu da es- kat gazeteciye bir ”r:.'." çk":ğ 5:' :_mm olan vak'alarla karşılaştı-|ki bâtıl itikatların biridir. Sanatkârdan hoşnut, battâ ona » öre hüküm veririz. Gaşküe d üreieela ğ i uharrir, arkadaşı u- İrır, ve ona göre ü ı > ::ıl:un:â:"hoyı::ı Tedı ediy:ıdu. Bunu| — Muharririn ınint:;:fc::::ı igî.ı:;î F EN ümkündü. da cürmüni af ettiğ :Üekrgtî:mğ:rkw:::;: [ı: 3::;: olıfrııık ı'ı:ııııı göreceği muamele I la lıe';relıc kabarıyor, ve kendi kendi-|bundan ibarettir. : : Otomobil yaylarını bağlıyan âlet Yine Garik'in sesi yükseldi, Skels der- hal susarak içinden: — Allah belâsını versin. Dedılıi— lâ geberemedi. Vaziyeti izah edip Ga- rik'i diriltmeğe uğraşmaktansa işi O - luruna bırakmak daha doğrü olur. Doktor kanı almağa başlamıştı. tap kara kedilerin kılık değiştirmiş bi- yücü olduklarını söyler ve bunların do- kuz canlı olduğunu anlatır. Bu itikatların izlerine ta eski Mısır- da tesadüf olunmaktadır. Eski Mısırlı- ların bir Allahları vardı ve bunun do - kuz canlı olduğuna inanırlardı. Bu - güne kadar kedinin dokuz canlı oldu- ğuna inananlar eski Maesırlıların kedi cani saydığı Skel- Bu davada tahkik olunacak ilk nok- ne: hakikaten kan ği , canf sanılan adamın yi T F- Koykü lll Sebli Ö .,ydıydı:ıKâ Hamlalarını ihtiva eden KBA N ke kanım yılan kanına dön: çevirmediğidir, ç,wdıy;e ? Varma - Yordu . üi lakecik miydi? |nun [arlımî)::rmı:u T:n:vud”'“ al- o tdeke BN AĞA i itham eder miy- | mış mıdır? “î' rmamışsa Skelsin Şüphelenirse k'."a":-uauiılil varsa | danmamış olur. Va! a maya a di? Fakat bu D e buna hühmzme"mluı bu adamı bir doktora aitti. icinde idi. Doktorun ne| — Cani ddum:.-:l:':ıw geçelim: Artis' HL mcc:: ı:k.ç; ne halde bulundu- |tarafa bırakıp Yaptığını, n ü Fakat bu © KL : ölmüş bulunuyor. b ğunu anlamak istiyordu. Yirmi daki- ıG.—.:.îîı: takım hâdiselere bağlıdır. Dok- :“'_ yarım saat geçti. Fakat içerden hâ- tor, hâdiseye w E um.;n].::; & a 4 â ses yoktu. a iceri |pacağı işin - -| —Otomobil yaylarının gıcırdamasına Nihayet fazla sabredemiyerek iceri B !'hmıfı ':, mani olmak için yeni bir ölet keşfo - Birdi. Garik yatıyordu. Doktor başını (C3| T L lini Ve TÜMEtel adai Âkiii vcünu yayların:kallir çevirerek Skels'i İ"d“ Nön fakat he -|him olduğu 'ç:“l:mıu arasına sokmak mümkündür. Uç 30- ee Vaziyet eeit e Ca < |ST ea e ae L e Ca yağdımkkaki yağ bu- Pimiz de elimizden ge yi unu itiraf etse dahi| raya pürskülmekte ve bunun neticesi Skels sordu: olduğ! itil olarak yaylasın gıdırdamasına, pas - — İyileşmedi mi? lanmasına karşı gelinmektedir. — Bir şey söyliyemem. ba gidiyor. Garik'in mor ğ ayrıldı ,gözleri açıldı ve ağzından Böz üküm:ı&de? — Erik ne! HÜi Doktor etrafına bakındı ve kimi i- tediğini sordu: : Valter cevap “dı:Biı — Oğlunu istiyor. ğ N İ ra burada olacak. Fakat Garik son ne- delil dl:îi“’" a fesini vermişti. ei SEı v slElalk Skeks, Garik'in ölclııâ.l:îl '-;:";apu_ bidi BRCET ” HBi ve onu tevkif ıı:;ey-ız Tıv:.ji:ıd: ile hiç bi bibi damı mahküm etmez. Hın::ı:l:::":,: lar, Lord Vimcey hâdisenin cinayet oldu - ğuna dair beni ikna eder ve caniyi ya- kalayıp mahküm ettirmeğe muvaffak olursa ben de bu cinayeti keşfolunma- sı imkânsız tanımağa söz veririm. : daha var. Garik üzeri|n- ci ir ve ölümünün yanlış ga dlap a Te N ileri geldiği tes - : n :" ”'ı. de Skelsi muhakemeye ı:- dakika son kân yoktur. Çünkü bu da mühim bir YARIN Üçüncü muharririn eseri YIKILAN PUT ldı. İ y B : Ronald Kn Haa D a A aa a yantp dakür| — Yezan Romi kacp Acaba otopsi y $ |byorum hemen. Bir saat 'Sıyfş 9 «Maurice Leblanc» dan O facianın sahnesi olan eski şatonun ka- pisıni çalıyordum. Dostum Bertrand, an- Tatacağım faciarın — kurbanı, ve — kapısını çaldığım şato da onundur. Onu bir sabah kanlar içinde, iki gözü oyulmuş olarak yatağında bulmuşlardı. Ne bu işi yapanı ve ne de bunun sebebini kim- seler öğrenememişti. Bertrand © gün beni ağır halılarla döşeli güzel salona aldı. Ka- msı Mathilde de yanı başında... Dostum, koltuğunda.. Dimdik oturmuş. — Saçlarına henüz kır düşmüş. Yüzünde — bir tatlılık. Yalnız oyuk gözlerine bakınca insan o tat- hhğın birden acılaştığımı hissediveriyor. “Karısı aapsan. İşte burada misafir kal - dığim üç haftanın her akşamında bu tab- loyla kayşı karşıya geldim. Onlar, sast - lerce, el ele birbirlerine şefkatle dalarlar- Faik Bercmen — Bir şey söylemeden döndüm oda ma, dedi, delirmiştim. Evet delirmiştim Kocamı öldürmek istiyordum. Öldürme - liydim. Öldüremedim.. Fakat.., İntikamımi böyle aldım. Dinleyiniz: İki uzun altın toplu iğnem vardı. Ko « cam İspanyadan getirmişti bana. İşte o iki iğneyi alıyorum. Yatağa yavaş ve :emiz adımlarla yaklaşıyorum, uyuyor. Her el « Himde bir iğne... Eğildim kocamın lstüne.. Ve bütün kuvvetimle her iki iğneyi gözle- Tine batırdım. ” Buraya gelince kadın tutamadı. kendi- ni. Hıçkırmağa başladı. Ve fazla durama« di, çıktı salondan. * Salonda derin bir sessizlik. Bertrandın yanına yaklaştım. Elini avucuma alıyorum. n Ş Kara kedi, hemen her müuhitte kor- |dı. Eli heyecandan titriyor. Bense kadına kars — — eseri başlamıştır. ç irin daha başka bir eserinde ya- ; Z eyecandan titriyor. E na Bu esrer bitince gene polis müfet- ||muharririn z :ı...;:..ı Lord Vimcey |u ile karşılanır. Ve bu kedi ötedenbe- |— pa aa C bebini öğrenmeliydim mut- | # Uyanan kinimden ve öfkemden titriyo » tişinin katili nasıl tayin ettiğini ken- ||ratmış olduğu © ik ri büyücülerin arkadaşı sayılır. Bir çok /1.x Kam kocayı dinliyorum. Sükünlarına | "Um- ŞNSÜ ÇUN D ahi bu tü İçnCiN gee — — İ yorlerde öclerinderi kusü Bdi ge0 (h aç a Bo gimek issidikçe badl <— Ne İ Na mülür'ee e e T Ba bakaüdek keyti YaRkAS 5n “İni görenler bunu ağurekdiik düder İ aöe el SYA ği Hazırlığını — tamamladıktan — sonra (Kangız olan bir tinıyelhn nı'hFa::ı ı:_r- ler. Eski bir itikada göre cinler, periler, ü çi UNĞ e — Bunun daha müthişi, daha — fenuss R dışarı çıkar - bildiği zannolunur. at bir (p kedi " a H 4 'ostum iyi konuşur, güzel t eder| var. Dinle... x.ksî ıı.kı:.ıııııı da:ı“:s:îema ıçıçı:i ağ - ::eolîıuın:inıaydi teşhis etmek imkân -| gua Av::::: mfmdı_m &NY;:TİAŞ bir adam. Karisı da ondan aşağı değil. —— Nanık 56 denük istiyoisn: iin _:m_k _::â', Fakat tam bu sırada| , >dır, O kadar ki muharrir bile cina -| (Kodiden sakın, adını taşıyan bir ki-| , Bir gün tam sabırsızliğim üstümdeydi.| — — Muthildenin dediği o xadını sevme: Dostumun karım, dostum da aramızda bu- hınduğu halde faciayi anlattı bana, Bir akşam. Hava bulutlu. Gürükülü bir yağmur yağıyor ve rüzgâr ortalığı yıkı - İyordu. Kadın, söze başlamadan önce duraklı - yor, kazarıyor, ah nasıl anlatacağım diye | kıvranıyordu. dim ben. O da beni sevmemişti. — Şu halde karının manasız bir kıs « kançlığı.. — Evet... Manasız ve baksız yere bit kıskançlık. — Fakat seni, onun odasından çıkar « ken görmüş. — Yanlış görmüş olacak. O gece uy « küm kaçmıştı. Biraz kitap okumak için kü« tüphaneye gittim. Biliyorsun ya, kütüp « hane o misafir kadının odasına bitişiktir; Odaların kapıları da öyle yanyana.. İşte karnmın aldandığı nokta, — Demek karın yanılmıştı. — Evet... Ölfkesinden ve telüşmdan kadının odasından çıkıyorum — zannetmiy beni.. Boğazım tıkanır gibi oluyor.. Ne vahijl bir intikam. Fakat anlamadığım bir nok« ta kalmıştı. Kocası neden hakikati ona söylemiyor. Sordum: #Kocamın gözlerini ben kör ettim. — Siz mi? İnanamıyorum, — şaşırmıştım. —O vakit dostum ağır sezile tasdik etti: — Evet., Mathilde kocasının elini avucuna ala - rak öpüyor, muztaripti. Hikâyeyi anlat - mak onu fena halde hırpalıyor. — Kocamı ne kadar çok sevdiğimi tah- min edemezsiniz.. Bir çılgın gibi.. Bir de- li gibi. Ve hâlâ da öyle. Ondan ilk şüp - helendiğim günlerde, Acaba beni sevme- mesine imkân var mıydı? Beni ilk günkü gibi ateşle sevdiğini biliyordum. Bunu ba- na her tavrile isbat ta ediyordu. Fakat bon çılgınlaşmıştım. Ve ne yaptığımı — bilmez bir hale galmiştim. Muhakkak © mel'un ka- din onu aldatmış olacak. Dostumun karısı biraz duraklıyor. sonra boğuk bir sesle devam ediyor: — Aile dostumuzdu o kadın. Anası ba- bası ölmüştü. Yanımıza almıştım. Bir ara- lık onda kocama karşı bir zaalın başla - dığını sezdim. Kocam.. Bilmiyorum.. Bil- miyorum., dim. Ne fayda. Büsbütün azap duyacak. Bu şekilde, hiç olmazsa kendisini aldat - tığımı düşünerek biraz rahat eder.. Söyle« miş olsaydım belki öldürürdü kendini.. O zaman ben büsbütün kimsesiz mi kala » yam? Emin ol.. Onu her zamankinden çok seviyorum. Hayır.. Hayır dostum bilme « melidir. Ona bir şey söyleme sakin. Ve T AAA SüLE A e Ademi iktidar Bel gevşekligi Dermansızlık VÜCUt ve dımağın yorgunluğunda | Ve kocasına dönerek soruyor: — Sen de seviyor muydun onu Ber - trand)> — Hayır... — Görüyü Hayır. unuz ya., Sevmiyordu. Fa- kat kalasını işgal ediyor. Arzulu bakışla - yını kocamın üzerinde gezdiriyor.. Ben bir dakika bile peşini bırakmıyordum. Fakat gene şüphelenemiyorum. Bir gece.. Kâbuslu bir uykudan uyan - dım, Kocam odasında yok. Koridora h- LAİDAİA İA Kutusu 200 Kurusş DSN (: MNAHKMUD CEVAĞ sonra kocamın ©- radan, onun odasından çıktığını görüyo « rum. Kadın birar yutkundu. Kekeliyerek : TT MAL imtihanları yapılmak üzere şimdiye kadar çalışdıkları yerlerden aldıkları bonservislerile doğruluk — kâğıtlarını, Millet Mektebi şahadetnamelerini, nu- fus ve askerlik vesikalarını alarak İstanbulda Haydarpaşa — İşletme Müfet- "l'hh di h" * M .H’_. yllı“'m’ e _üw Haydarpaşada ve İzmir de imtihan olanların gündeli'deri, Eüüdııel-_ dikleri zaman ikinci bir defa yapılacak imtihandan sonra takdir olunacaktır. «933» 42359 İnhisarlar İstanbul Başmüdürlüğünden: WMWMW&üwwmmhye- Mwwwummwmmn 15 ilâ 22 ve İstanbul ile diğer mmtakalardaki satıcılar için de ayni ayın 22 ilâ 30 tari hi arasında yapılacaktır. 936 Haziranının birinci gününe kadar tezkerclerini — yenilemiyerek içki satanlar hakkında kanuni icabların tatbik edileceğini v — mında müracaat ederek yeni tezkerelerini almaları ilân olunur. (2277) İktisat Vekâletinden: Mart 936 tarihindenberi 14 kuruş 30 para Baz fiyat üzerinden muamele gören Karfiça tabir edilen Demir çiviler ilân tarihinden itibaren 13 kuruş yirmi para olarak tesbit edildiği alâkadarlarz bildirilir. (2538) 4 — Hayır, dedi, ona bir şey anlatma « — İdaremiz Eskişehir atelyesi için usta tornacıya ihtiyaç vardır. Taliplerin — 1