26 Nisan 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

KU Nizipte İmar Faaliyeti Para Olmadığı İçin Su Ve Bu Yıl Zeytin Mahsulü Elektrik İşi Başarılamıyor, Pek Fazladır. Kasabaya Lira Para Girecek A V — —K — y H Nizip Belediye gazinosu Nizip (Özel) — Kasabada büyük bir imar faaliyeti başlamıştır. Kazayı vi- lâyete bağlıyan şosenin Batal ile Ke - fercebel arası yapılmakta ve 936 yılı içinde bütün yolun tamiri için çalışıl - maktadır. Bu yolun ehemmiyeti pek fazladır. Urfa ve Bireciğe geçecek olanlar burada konaklarlar. Yol, bu sene çok bozulmuştu. Kasaba içinde de imar faaliyeti baş- lamıştır. Yedi bin küsür liraya çıkacak olan sebze hâli inşa edilmektedir. Dört bin liraya çıkmış olan belediye gazinosu üzerine bir kat olarak beledi- ye dairesi yapılacaktır. 936 bütçesine tahsisat konmuştur. İnşaata yakında başlanacaktır. Belediyemizin 936 faaliyet progra- mına pazar yerlerinin İslâh ve tanzimi de dahildir. Belediyeye yılda dokuz on bin lira varidat getiren pazar yer - lerine büyük ehemmiyet verilecektir. Elektrik tesisatının genişletilmesi de İzmir tramvay direktörünün muhakemesi İzmir, 25 (Son Posta- — İzmir e - lektrik şirketi müdür ve mümessili Sol Görmezano, gümrük tarife ka- nununun yedinci maddesine istina - den gümrükten muaf olarak ithal olu- nan demir malemeyi tahsis olundu - ğu yerlerde kullanmıyarak gizlice pi- yasaya çıkararak satmak suçile ihtisas Tahkikata el atan ihtisase mahkeme- si sorgu hâkimliği, tramvay şirketi di- rektörü Sol Görmezano'yu 1918 sayı- h kanunun birinci maddesinin E fik ; rası delâletile 25 inci maddenin ikinci fıkrasına göre toziyesini istiyerek mah- kemeye sevketmiştir. Şirketten, şimdiye kadar gümrüksüz olarak ne'kadar hurda demir malze - mesi celbettiği sorulmuştur. Verilen malümata göre piyasaya çıkarılarak satılan eşyanın gümrük reşmi 35000 liradan fazla tutmaktadır. Suçlunun — muhakemesi 4 mayıs ta- rihinde yapılacaktır. İzmirde bir idam kararı Aydın, 25 (Son Posta- — Geçen yıl Bozdoğan kazasının Alamut köyün- de Bahar isminde genç bir köy kadı - ninı öldürmekle suçlu ayni köyden Hüseyinin uzun — müddettenberi ağır ceza mahkemesinde devam etmekte o- lan muhakemesi neticelenmiş, mahke- me Hüseyinin idam edilmesine karar vermiştir. Hüseyinin şerikicürümlerinden — Veli bir ay hapse mahküm edilmiş; Alinin suçu sabit olmadığından beraetine karar verilmiştir. : Antep Evkaf Müdürü uldü Gaziantep (Özel) — Evkaf müdü- rü Nedim, bir gece rahatsızlanmış, u- yumak üzere yatmış ve bir müddet sonra ölmüştür. Bu ölüm muhitte bü- zi yük bir teessürle karşılanmış, merthu- mun cenazesi törenle kaldırılmıştır. düşünülmektedir. Mevcut tesisat bir müteahhide ait olup kasabayı tenvire kâfi gelmemektedir. Belediye büyük bir makine getirtmek ve mevcut tesi- satı satın almak için belediyeler banka- sından istikraz yapmağı düşünmüş ve fakat tesisatın başarılması için bir çok fennf lüzumlar ileri sürüldüğünden 'teşebbüsünü 936 ya bırakmıştır. Bele- diye reisi İzzetin Ankaraya giderek bu işl sona erdirmesi beklenmektedir . Kazada trahom teşkilâtı vardır. Halk trahomdan fazla mustariptir. Bu yıl zeytin mahsulü fazladır. Dört bin ton tahmin edilen rekolte kasaba- ya iki yüz bin liradan artık bir servet getirecektir. Esasen nefsi kasabanın en mühim ihraç maddesini bu mahsul teş- kil etmektedir. Nizibin ehemmiyetli ihtiyaçların - dan birisi de sudur. Fakat tesisatın faz- la paraya lüzüum göstermesi, teşebbüs- leri tehir eylemektedir. Atatürk heykeli Gemlikte büyük tezahü- ratla açıldı Gemlik (Özel) — Atatürk heyke- li büyük tezahürlerle açılmıştır. Mera- simde belediye, muallimler, Halk Par- tisi, gençler, Ticaret Odası namına söylevler söylenmiş, köylerden gelen davetlilere büyük bir ziyafet verilmiş - tir. Geceleyin belediye önünde şen - likler yapılmış, heykelin kaidesine bir — — — — çok çelenkler konulmuştur. SON POSTA Elâzizde Belediye Faaliyeti Yeni Caddeler Açılıyor, Parklar Yapılıyor, Sıhhi 7 Bayram Gününde 7 Makale: ÇOC Tedbirler Alınıyor 'Elâfiz (Özel) — Elüziz belediyesi- nin ()35 bütçesi tesbit edilmiştir. Bu s?nekı bütçe geçen seneye nisbetle 17 bin lira fazlasile 97 bin İiradır. Belediye dar sokakları genişletmi- ye başlamıştır. Bu sene şehre su geti- rikecektir. Kanalizasyon yaptırılacak, mezbahanın yeri değiştirilecek, İstas- yon caddesindeki evler istimlâk adile- | cek, yerlerine park yaptırılacaktır. İs- timlâk ve par kinşaatı başlamıştır. Bütün esnaflar çalıştıkları zaman tıkları mallara etiket koymıya mecbur tutulmuşlardır. Adapazarında Kaçakçılık Adapazarı (Özel) — Budaklar kö- yü şosesinde bir araba içinde İl1 ki- lo kaçak tütün yakalanmıştır. Kaçak- çı kaçmıştır. Yapılan takibat neticesin- de bu kaçakçılığın bir şebeke tarafın - dan yapıldığı anlaşılmış, failleri mey- dana çıkarılmış ve ihtisas mahkemesi- ne sevkedilmişlerdir. Beylik kışla köyünde de gazi İsma- ilin evinde 10 kilo kaçak tütün yaka - lanmıştır. Bir Camüii Soydular Adapazarı (Özel) — Alan cuma köyünde camiye hırsız girmiş, 6 kilim çalarak kaçmıştır. Hırsız aranmakta - dır. Yalvaçta Şiddetli Bir Fırtına Yalvaç (Özel) — Burada - şiddetli |bir fırtına olmuş, kazaya 20 kilometre uzaklıktaki Sağır köyünde 150 çam a- ğacı yıkılmıştır. Kasabada da bir çok ağaçlar kökünden yıkılmıştır. Sakaryada Bir Genç Boğuldu Adapazarı (Özel) — İstanbulda ev- li bulunan Adapazarlı Mehmet oğlu İsmail Sakarya kenarında Trabzanlar köyü hocası olan kayın pederi Halile sinde yüzmekte iken kuvveti kesilmiş, boğulmuş, ölmüştür. Kuşadası Geîıçleri Bandosu — VRRİ Kuşadası (Özel) — Kuşadası gençleri her sahada olduğu gibi musiki sa - hasında da muvaffakiyet göstermektedirler. Gençler sırf kendi gayret ve e- meklerile mükemmel bir bando takımı vücuda getirmişlerdir. Fırsat bulduk- ça eski bir müzikacının nezareti altında ders almakta ve çalgı kabiliyetlerini arttırmaktadırlar. Bando sık sık halka mahsus konserler vermektedir. ham kaynağıdır. Doğduğu günden, erkin- her tezahürü, şâirlerin, hikâyecilerin seve seve terennüm ve tasvir — eyledikleri - bir Muharririn nazarında çocuk, sabahın safhğından, bahattn taravetinden, çiçek- lerin renginden, — kuşların — cıvıltısından, denizlerin rakit yüzünden, saba rüzgârının ıilık nefeslerinden daha güzel, daha munis, daha cazip bir varlıktır. Gülüşü iç açar.. ağlaması -ekseriya bir istirap ifade et. memekle beraber- yürek parçalar.. e- meklemesi bir semboldür. Hayreti, sevin- ci, safiyeti, zekâsı ayrı ayrı hayranlık uyan- dıran, gönülleri heyecanlandıran vâkıâlar- dır. GCarbın va Şarkın en büyük mütefek- kirleri, şâirleri, nâsirleri, kendi dehaların- dan çocuğa pay ayırmışlardıs. Ve bunlar çocuk ruhunu, çocuk kalbini, çocuk duy- gularını daha iyi anladıkları, bunlarda, her göze görünmeyen daha başka — hususiyet- ler keşfeyledikleri için, kendi evlâtlariyle beraber alehtlâk çocuklara karşı yine baş- ka türlü bir sevgi, bir saygı beslemiş ve bunu eserlerinde göstermişlerdir. Garpta, Romantizm devrinin en büyük şâiri Viktor Hügo, sazmın en hassas nağ- (melerini torunları için yazdığı «Büyük ba- balık san'atir adındaki şiir mecmuasında terennüm ettiği gibi, babam Recai zade Ekrem merhum da en yanık feryadlarını kızı Piraye ve oğulları Emced ile Nijad hakkmdaki mersiyelerinde duyurmuştur. Babasız bir çocuğun serencamını hikâ- ye eden Alfons Dode'nin «Yak» 1, Hek- tor Malo'nun «Kimsesiz çocuk» u, Anatol Frans'ın «Küçük Piyers ve «Piyer Nozi- yer» adlı eserleri, hattâ bizde muallim Na- ci merhumun, bazı parçaları ötede beride perakende surette intişar etmiş «Ömerin çocukluğu», hep çocuk ruhunu ve duygu- larını tasvir eden birer samimi eser olmak itibariyle daima zevkle okunmuş muhalle- dattandır. Misallerimi yalnız Türk ve Fransız ede- biyatından almış olmaklığım — karilerimi- İzin ekseriyetince bu iki lisandaki eserlerin ileri gelmiştir. Yoksa, diğer milletlerin muharrirleri de çocuk mevzuuna bigâne kalmış değillerdir. bi TÜPİRE, SESLRERĞİ Şenkiyeviç'in külliyatında çocuk — önemli bir mevki tutar. Bize sığınıp burada ölen yine Polon. yalı şâir Adam Miçkiyeviç, gürlerinde; «Mavi bakışlarının içinde yurdunun has- retini taşıyanı Leh çocuğunu sık sık teren- nüm etmiştir. Almanyada Lessing, Şiller, İngilterede Bayrın, Longfellov'da, yarattıkları şahe- serlerin bazılarında çocuktan mülhem 'ol- muşlardır. Bunun sebebi pek basittir: Çocuk, ha- Pazar Ola Hasan B. Diyor Ki: —W A T — Fena halde üzülüyorum, Hasan Bey! *«Bizim oğlan — mektepte bir türlü okumuyor.. ... Aklı, fikri köşe İııpmı-l ca, kovalamaca — oyununda., aü d Sadk n aÖN Üü d Bdi L Hasan Bey — Ne mi ola- cak? Bu söylediğin — şeylere bilmem ? | bakılırsa, Balıkpazarında sey. K v ' ... UK ve MUHARRİR. | yatın bin bir sıkıntısı altında bunalan in« En yorgun, bezgin, üzüntülü ve tasalı anımızda onun bir gülümseyişi, sevinçle bir el çırpması, derhal gönlünüzdeki — bütün gamı, endişeyi silip, süpürür. " Çocuk fazilete, manevt temizliğe, ülü- dan, hile ve hud'a'dan en upak olan var- lıktır. Ruh ve vicdan onun — bakışlarının, temizliğinde, berraklığında, dinlenir, —ısti- fa eder. En honhar adam © masum bakı- şin önünde gayri ihtiyar! kuzu kesilir. Bir (çocuğun ağlaması en taş yürekleri yumu- şatır. En âvare meşrep bir insan, evlât sa- hibi olduktan sonra işine bağlanır, evine ısınır. Çocuk bir gayedir, bir vasıtadır, bir idealdir. Aileye sevinç, sağlamlık, — dirlik verir. Muhtelif ferdlerin emellerini, kay- gularını kendi üzerinde toplar, onları ar- monize eder. dir. İ Miniminiler ellerile yüzünüzü okşadığı zaman, kederinizin birden silindiğini — his- hayata güvenciniz artar. O ufacık varlik, sarsılmaz, kapkavi bir destektir. İşte bütün bu hususiyetlerdir ki, çocu- gu edebiyata maletmiştir. Tâ, en eski zamanlarda, Yusülf'ün ço- cukluk cazibesini ölmez bir efsane olarak, seçen milletler edebiyatı bu İintihabını bo—_ şu boşuna yapmış değildir. * Çocuk en asil ve en cazip bir mevzu dur. Tıpkı bulutuzz bir. gökyüzü, yeni ' AÇA yavrusu, gölgelikte mırıl mırıl akan serin bahar sabahı gibi.. Ercümend Ekrem Talu Çingeneler - Bir resim gösterdiler: zere İstanbula geldiklerinin resmi.. Sordum: — Kışı Niste mi geçirmişlerdi? * * Kimsenin atı, arabası kalmadı am, ma; çingenelerin atı var, arabası dı...ı * * İçlerinden birine sormuşlar: — Âvrupa ne âlemde? — Ne bileyim! Demiş, gene sormuşlar: duydun mu? — Nereden duyacağım! — Peki sen ne bilirsin?. lirim| Ne mes'ut insan. * * Şöyle bir iddiada bulunabilirim: — İstanbul tam manasile bir yaz şehridir.. Havası iyidir, suyu iyidir. İddiamı şununla isbat — ediyorumı riyorlar. X aK şalarına bayılırım. * * Yetmiş iki buçuk milletten ten daha rahat yaşıyorlar. yar esnaflığa hazırlanıyor| KT SA YLLAĞI AA Çamlek T e hiyete en yakın, riyadan, zulümden, yalan- : Gençliğin imanı, ihtiyarlığın — tesellisi,, k sedersiniz. Yanınızda bir çocuk — varken — mış bir gül, kanatlarını deneyen bir serçe — bir pınar, taze bir aşk, henüz doğan hi: <i — Çingenelerin yazı geçirmek U « — Habeşistan — mahvoluyormuj Çingeneler bile yazı İstanbulda geçi - —— Çingenelerin sazlarına, — sözlerine; j başımda kırılmamak şartile de, ma « — derler amma, yetmiş iki buçuk mille! Y OĞ -d ! “ y veği t