ı ı !! SON POSTA BU GÜN Hay Hay, Vah Vah ! Osmanlı vezirlerinin Nasreddini diye tanılan ve amılan Hacı İzzet Paşa “idarel maslahat,, denilen savsaklama ve atlatma usulünü en Iyi bilenlerden ve başaranlardandı. Kimsenin gönlünü kırmadan, kü- çük bir sızıltı çıkartmadan bl- tün işleri oluruna bırakırdı, her- kesi atlatırdı. Işte bu adama bir gün, “ldâ- relmaslahatın,, ne demek oldu- ğunu sormuşlar. O: “hay hayla vah vahtan ibarettir,, demiş ve sözünü şöyle bitirmiş? — Denizin yakılmasını isteyen- lere bile hay hay demeli. Bu işin niçin yapılmadığı sorulunca da “Vah vah, aklımdan çıktı, yakında Icabına bakarız,, deyip işin içinden çıkmalı. lstanbuldaki ilk okul baş öğ- retmenlerile espektörlerin makam aylıkları - ortada bir kanun bulunduğu halda- Üç ay önce kesiliverdi. — Yine İstanbul — ilk okul öğretmenlerinin kıdem ar- tışları - ortada bir kanun varken ve Türkiyenin bher tarafında bu kanuna göre o artışlar yapılırken- kaldırıldı. Gazeteler İlik — hızla haylı şeyler yazdılar. Öğretmen: ler de bir haylı sızlandılar. Kül- tür Bakanlığı, Finans Bakan- hğı, bu pek haklı — yazışlar ve yakarışlar üzerine — İstanbül Hbaylığına bitiler yolladılar. Ay- lıkların ve artışların verilmesini bildirdiler. Tbaylık “ hay hay ,, dedi, öğretmenleri sevindirdi. Aradan aylar geçtiği halde şu işin bir sona ermemesinden anlaşılıyor ki İlbaylığın hay hay demesi bir gün sırasını düşürüp (vah vah ) demek için imiş. Öğretmenlerin besledikleri üÜmide acıdım ve acıyorum. M. T. Tan Akşehirde İki Genç Değirmen Çarh- ları Arasında Kaldılar Akşehir (Özel) — Çimenlide Osmanın değirmeninde bir. kaza olmuş, bozuk bir çarhı İşletmek istiyen çırak All İle arkadaşı kollarını çarka kaptırmışlardır. Her ikisinin de memleket hasta- mesinda birer kolları kesilmiştir. z | Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) — Perşembe Dondurma Zararlı mıdır ? Bir hastam soruyordu; Dondurma- ya çok düşkünüm. Ne yapayım ? Midemi bozar diye korkuyorum, yiyeyim mi ? Ne zaman yiyeyim ? Dondurma süllştimal — edilmemek şartile çok güzel ve yenmesile ha- zim için zacarlı değil, ( içindeki üt kaymak ve meyva hulâsaları- nn kuvvetile ) faydamı aşikâr olan bir gıdadır. Yalaız; 1 — Aç karnına bulunduğumuz sırada; £ — Çok terli olduğumuz 1 manlarda; # — Hazim samanında yeme- melidir, Daha iylsl azami ikiyüz gramı geçmemek şartile ve yemeklerden sonra yenmesi hiç sarar vermez. (©) Ba netları kesip seklayınız, yahut bir aibüme yapıştırıp - kolleksiyon yapı. ma. Sıkınti Kamanınızda bu notlar bir detor gibi imdadınıza yetişebilir. Arsıulusal Izmir Panayırı Türk Endüstrisinin Türk Tarımı 5 a ©& , n b L A, b LND Kadar İlerlediğini LA dt ela Sakaka b VA L K Gösterecektir T” 4 FÇ .CP Y n 'y MIrARADI KYU ÜL U VYN 935 panayırının hazırlanan pavyonlarından biri Izmir, (Son Posta ) — 1935 Arsıulusal Izmir panayırı, 22 ağus- tos perşembe günü sabah saat onda Başbakan İsmet İnönü'nün bir söylevile açılacaktır. 927 lz- mir sergisinden 935 armulusal İzmir panayırına geçişin bütün manası ziraat Türkiyesinin kendi Ihtiyaçları için ağır sanayle yer vermesini tebarüz ettireceği İçin bu bakımdan çok değer bulmuş- tur. Bundan bir kaç yıl öncesine kadar Türkiye Üzümün, iİncirin, tütönün, fıstığın, valeksin, pala- mutun yetiştiği bir memleketti. Bugünkü Türkiye şekerini, kuma- gını, bakır endüstrisini ve değişik endüstri maddelerini kendi varın- dan çıkaran bir memleket ol muştur. İzmir panayırına bu yıl göste- rilen dışarı rağbet geçen yılların çok Hstündedir. Sovyet Rusya- dan sonra — Yugos'avya, — İtalya ve Yunanistan İzmir panayırıma resmen iştirak etmeğe karar ver- miş ve panayir alanında fazlaca paviyon kiralamışlardır. Bundan başka İrak, Ingiliz, Fransız, Al- man, Çekoslovak, Rumen ve Bel- çika firmalarından bir çokları özel surette panayire — İştirake karar vermiş bulunuyorlar. Görülüyor ki doğu Avrupası memleketlerinin İleri endülstrisi yanında Türk endilstri maddeleri yer alarak ziyaret edeceklere blir mükayese İmkânı verecektir. Bu mukayesenin sonucu ne olursa Türk sanayil, Türk xziraati kadar ilerlediğini haykırmıya çalışacaktır. 935 Panayırı gu evsase göre hazırlanmıştır: 1— Kültür ve basın, 2— Ta- rım, çeşitli tarım, toprak ürünleri, kuru ve yaş sebze ve meyveler, 3 — Maden ve maden kömürleri, 4 — Endüstri, ağır endüstri, kü- çük endüstri, dokuma endüstrisi, yiyecek endüstilsi, kimya endüs- trisi, motör, makine ve elektrik, işitma — ve isıtlma — eni 5$ — Gonel taşıma, kara taşı- ması şimendifer, otomobil ve yollar. Deniz taşıması: Başlıca Ilmanlara seferler, vapur kum- panyaları. Hava taşıması: Başlıca istasyonlar, hatlar, muntazam 66- ferler ve tarifeler. 6 - Tezyinatı Başlıca tezyinat ve dekorasyon eşya, mobilye, hah, kilim ve şal, 7 — Giyinecek eşya: Hazır elbise ve kumaşlar, çamaşır işleri, B — Lüks eşya: Kuyumculuk, 9 — Genel hizmetler: Sağlık korun- ması, sosyal yardımlar, İnzibat ve itfalye, Posta, telgraf ve telefon, turizm ve spor... Panayır, xiyaretçiler için günde 15 saat açık bulanduralacaktır. Ziyaretçilerden İsteyenler l2 mirin Bozdağ, Gölcükler, Yaman:« lar, Şaşal ve Kozak yaylasını ziyaret edebileceklerdir. Panayir günlerinde Yunanlatandan, Fran- sadan ve Amerikadan İzmire 14 seyyah vapuru uğrayacaktır. Sey- yahlar turizm servisi tarafından panayirin Ücretsiz olarak geze- ceklerdir. Antepte Pazar Yerleri Düzeltiliyor Antepte hayvan pazarı Gazisntep ( Özel ) — Burada diye anılan ve oldukça geniş bir alanda kurulmuş olan büyük bir pazar yeri vardır. Bu pazarda satılan şeylerin fiatları ile çarşılarda satılanlar arasında bü- yük bir fark bulunmaktadır. Halka ucuzça gıda temin eden bu pazar — yerinin düzeltilmesi kararlaştırıldığından, meydanının biçimini bozan ve daraltan birçok harap binalar yıktırılmış, burası muntazam bir hale getirilmiştir. Bundan başka — burada ayrı aymı hayvan, buğday ve - odun pazarları vardır ki bunlar da dü- zeltilmeye muhtaçtır. Bunların da düzeltilmesi ve asti birer pazar yeri haline konulması korarlaştı- rılmıştır. Pazarlar bilhassa halkın alış verişte çok fazla lstifadesini mucip olmaktadır. Karamanda Sıcaklar Karaman (Özel) — Sıcaklar şiddetini — arttırmıştır. — Sıcaklık ölgede 38 dereceyl bulmuştur. g)ığlırdıki kar — depolarından şehre indirilen kar ihtiyacı kar- gılamamaktadır. Ağustos MAHKEMELER Yedi Buçuk Sene Hapis On gün önce Yasef adını bir. Yahudi gencinin arka: Davidi öldürmek suçundan A; cezada duruşması yapıldığını y mış ve davayı tafsilâtile ani mıştık. Bir şarap — şişesi yüzünd. çıkan ve Davldin; çekiçle ba vurması Üzerine Yasefin şaşkıı bu ölüm davası sona ermiş, ka' rar suçluya bildirilmiştir. Mabei keme Yasefi adam öldürme! suçlu bularak on beş sene baj sine, hâdisede tahrik bulunma?| sından cezanın, yarı yeriya İndiş rilerek Yasefin yedi buçuk yıl ağır hapisle, umum! hizmetlerdi beden mahrumiyetine hük! vermiştir. Yaman Bir Kadın Iki ay önce yazmıştık. Emint lsminde esmer, kuru, ufak - tefeli bir kadın çıkıyor! — Fatma Hanım! Ben Hazekli hastahanesinde hemşireyim. Hağe tahanede bir kadıncağız vatı hamile, Fakat lohsalığı için altıns serecek bir şiltesi bile yok. Şize bir hemşire mfatile 4 biçare namına geldim; yatak tai kımınızı bir bafta müddetle ver« menizi rica ederim, — Lütfiye Hanım; siz de işlee meli eşyalarınızdan birkaç parçâ Hütfedersiniz tablil. — Aliye Hamım; sizin şefkat dolu kalbiniz bu muavenet işindö uz kalamaz. u minval entrikalarla tam altı kadıncağızı dolandırıyor. Yaş tak takımı, yastık kılıfı, — işlemeli oşyalar, çal, manto, ferace... Vele hasıl girdiği evde, gözüne ne çarparsa, — Emaneten... Dileğile koltuğuna kıstırıyor, Fakat bu emaneten verilen eşya* nın Üzerinden haftalar, aylar tiği halde iade edildiği görülm! yor. Emine bunlardan başka bi altı kadının muhtelif değerde pas ralarını bile cebine iİndiriyor. Fi kat.. yakayıda ele veriyor. a tevkif edilerek mahkemeye Şüyor; duruşmalar başlıyor, tarafta bu altı davacı kadın, diş ğer tarafta tek başına suçlu Emlp ne.. hakikat araştırılıyor. Evvelâ Emine davacıların içinden birisi için: — Benim ortağımdır. Ben bu işleri onun parmağile yaptım. Iddiasına başlıyorsa da bu, neticesir. kalıyor ve bütün bu dolandırıcıkların Emine tarafından başlı başına yapıldığı anlaşılıyor. Son duruşmada müdde'umumi iddlasını bildiriyor. Emine suçlu. Hakkında ceza kesilecek Fakat, kendis'ne: — Son sözün nedir? Denilince: — Avukat tutacağım efendir. Müdafaamı vekilim yapacak. Mab- kemenizden açık alınla kurtulmak istiyorum. Cevabını bastırıyor. Mahkeme Eminenin sou dileği i reddetmiyerek duruşmayı baş ( güne bırakıyor ve suçluya şı tenbihte bulunuyor : — Bu, sondur. Kimi vekil yapacaksan, tut getir. Mazeret falan dinlemeyiz. Duruşmadan sonra kapı önüne de genç ihtiyar altı davacı: — Al. vallahi bize iüadına yapıyor. Nedir bu çektiğimiz? Bu gelişimiz tam sekizlaci oldu. Onun vekil falan tutacağı yok; bizimle eğleniyor... Demekten kendilerinl alamıyorlardı. — xxxf muorrsrrtrcsı v ———T