8 Ağustos 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

Yunanistanda Sükünet lade Edildi ( Baştarafı 1 inci yüıd-lıl Kandiye'de bir kısım Işçiler tekrar grev yapmak İstemiş, fakat önüne çabuk geçilmiştir. Diğer yandan Macarlar Pera Takımını 7 3-2 Yendiler Üypeşt Ankaraya Gidiyor, Orada Uç Maç Yapılacak Hint Denizlerinde Türkler — cmema| Pirl Relse- Murat Rela - Hadım Siüleyman Hadım Vezir, Adeni Zaptetmeyi De Münasip Görmüş, Harekete Geçmisti | hükümet grevin bitmediği hak- Bu durumdan en sonra hakiki bir 3 facia çıkıyor. Emir Hz. genç Toramanı : K İ Grevciler işlerine tekrar başla* : | | mışlardır. zincire vurduruyor, çırılçıplak soydu- : rüp kamçılatıyor ve sakiliği kabul | ' Yunanistan'da Siyasal etmezse etlerini didik didik didik- Ş Gürüşmeler — yT w SELEA —- G”T PTT ” leyeceğine yemin ediyor. Toraman, gözleri kararan bu | Z kara yürekli ada« min dediğini yapa- cağına kanaat ge- £ tirdiğinden biraz dü- | şüneceğini — söyli- yerek kendini ser- bdst — bıraktırıyor ve ancak « Saförle karşılaştığı gün - fırsat bulup saray- dan kıxıyor. Mak- sadı. bir gemiye ean atmaktır. Lâkin koruculardan — bir küme onun dışar çıktığını — sezince ardına düşüyor va bildiğimiz — sahne yüz göstüriyor. Bu hikâyeyi ses- sizce dinleyen Sa- fer Reisin ilk sözü şu oldu: — Sen benim oğlum ol Toraman, bana bâba de. Bun- dan sonra talile« rimiz biribirine bağlı kalsın, Delikanlı, ne yaman bir yeğit ol- jduğunu gözile gördüğü şu adamın bu teklifini sevinçle kabul etti, elini öp- tü ve onunla birlikte Mımra geldi. 2500 kilometre uzunluğunda olan bir yolu bu ikl yöğit, biribirlerine geçmiş ginlerini anlatarak, karşılıklı plânlar ç zerek aşmışlardı. Safer Reis, ilk ele geçecek fırsatta Aden emirinden Be alacağına söz vörmişti. Öbürü de bu söze bütün kalbile İnanmıştı. Onların Mısıra geldikten sonraki hâdiseleri yazdık. —Yalnız şurasını kaydetmök isteriz: Sâfer Reis Hint seferi iİçin gönüllü yazıldığını duyunca kendinin ve Toramanın büyük İşler başarmayı kolaylaştıracak bir durumla karşılaştıklarını — anlamıştı, hemen gönüllü yazılmıya karâr vermişti. Bu adımın, kendilerini amaçlarına götü- receğinde şüphesi yoktu. Çünkü çarçabuk tanılıp sivrileceklerini bili- yordu. Ancak Toramanla baba oğul idurumunda olduklarının belli olma- masıtı gerekli bulmuştu. Ayrı yere lerde müşterek ülkü için çalışmayı daha doğru görüyordu. Talih, Safer Reisin plânını himaye etti ve onları, kendi umduklarından daha çabuk surette, Hadım Süleyma- van gözüne çarptırdı. Bildiğimiz durum vücut buldu. Hatta bu talih, Safer Relsle Toramanı emellerine erdirmek için boyuna kolaylıklar göstermekten de geri kalmadı, Hadım Vezir « yu- karda yazdığımız gibi - Adenl zap- tetmeyi de münasip gördü. Yalnız Zübeyd işinde Safer Relisin dediği olmadı. Zaten o da bu işi plân dışı bir. düşünce olarak ansızın dile almışt. Yemene yaklaşırken orada yediği silleyi hatırlamış ve kendini Zübeydden — kaçıranları hırpalamak hırsına kapılmışt.. Bu düşlünce suya düşmekle beraber Aden işi yürüyordu. Filo Aden Limanında! Süleyman Paşa, henliz Cidde ön« lerinde iken Sefer Reisle Zübeyd ve Aden meseleleri Üzerine kısa bir Aaytışma yapmıştı. Kımran adası önünü gelince filoya bir mola verdi. Daha önce İşaretle bildirilen emri tazelâdi, bütün reisleri yanına topladı, Babül. mündebe varmadan yapılacak İşler bulunduğunu söyleyerök bir müzakere kapısı açti. Hadım Vezir, yolcu yolunda göerek, sözüne pek bağlı olmakla beraber Sâfer Reisin düşüncesine değer ver« mükten geri kalamamıştır. Bu sebeplâ Adenin ele geçirilmesini istiyordu. Ancak Hint denizlerinde Portekizliler lle boy ölçüşmeye hazırlanan süvaril- larin bir kale önünde gün geçirmeyi Emir hazretleri Toramanı sincire vurduruyor ve kamçılatıyor hoş bulmiyacaklarından Ürküyordu. Bu sebeple o devrin kızıl, Umman ve Hint denizlerini ellerinde tutan Por- tökizlilerin durumu hakkındâ silâh arkadaşlarını aydınlatmayı — gerekli buldu: — Yoldaşlar, dedi, nöreye ve nİ« çin gittiğimizi göyle hep birlikte bir | köre daha gözdön geçirmek faydalı olacak. Şu üstünde — bulunduğumuz kızıl denizin baş tarafi — ve yanları bizim ise de alt tarafları ve hint de« nizine açılan ağrı yadellerde. Hele o ağzı aşınca bizim bayrağımıza kucak açan tek bir köşe yok gibidir. Çünkü Portekizliler hint denizinin — efendisi kesilmişlerdir. Biraz durdu ve sonra söylemeye koyuldu: — Portekizli deyip geçmeyin. On- ların kuruntusu Ççok geniş. Eğer dü- şündüklerini yaparlarsa bizim duru- mumuz haylı kötüleşecektir. İçinizde belki bilmeyen, duymayan — vardır, diye söylüyorum. Yirmi, yirmi baeş yıl önce mürd olup giden Albükerk adlı bir Portekizli kaptan vardı. Zen- kibar adasını “ben buldum, benim malımdır,, deye haraca — bağlamıştı, Maskat şehrine kendi kralının bayra- ğını dikmişti, acem denizine — varıp Hürmüz boğazını ele geçirmişti, Hin- distana yanaşıp bizim Mısırdan bü- yük ülkölere sahip olmuştu, — Işte o adam, müslümanların oturduğu yer-« leri böyle birer birer — zaptetmeklâ kanmadı, yaman bir düşünceye kapıldı. Mübarek Nil suyunun yata- ğını kızıl denize çevirip Mıiısıri çöl yapmak, Mekkeyi de alıp işine gelirse Kudüsle değişmek!.. Filo süvarilerinden çoğu Ünlü bir deniz kurdu olmak haysiyetile Albü Kerk'i tanıyorlardı. Fakat onun Mısırı çöle çevirmek ve Kudüse karşı Mek- keyi almak düşüncesini taşıdıklarını duymuş değillerdi. Hadım Süleymanın bu tarihsel hakikatı ortaya atması üzerine adeta sinirlenmişlerdi, otur- duklari duruyorlardı. tiyar vezir devam etti: —O, dediğini yapabilir miydi, yapa- maz miydi, burasını bir yana bırakakm., Fakat bir Portekizlinin böyle düşün- celer taşıması bile bizim kanımızı kızıştırmaya yeter. Eğer Albü Kerk bugün sağ olsaydı mutlaka ardına düşerdim, onu deniz kırıniın cehenne«e minde saklansa da yakalardım, cerza« landırırdım. Kaptan sordu:' — Bu kendini bilmez herif, rahat döşeğindemi öldü, bir derde uğra«- madımı” ( Arkası var ) yerde heyecanla kıvranıp ' Atina, 8 ( Özel) — Yugos- lavya Elçisi önce General Kon- dills, #sonra da Yugoslavyadaki Bled şehrinde Başbakan Çaldaris ila birlikte bulunup buraya dönen Dış Bakanlığı Siyasal Işler Direk- törile görüşmüştür. * Atina, 8 ( Özel ) — Hükümet taraftarı gazeteler, Başbakan Çal- daris'in Bled'de Prens Nikola ile yaptığı görüşmelere büyük önem vermektedir. — TAKVİM Gün PERŞEMBE Hısır S1 8 AĞUSTOS 935 95 | —— Arabt 1354 Rumt 1351 ]I 7 Cem.evvel Temmuz 26 Yakit |lııııı IVu.nı Vakit 9 43|5 02 |Exant |v.mı|| Güneş Akışam (12 — | 19 19 Öğle | 4509 11219| Yatsı | 1 46 ( 21 06 ikindi | 3 54 |16 13 | imsfâk |7 45|3 04 L v Hüi U SÜ C Toplantılar, Davetler ) Kır Balosu — Çamlıca ve cıvarını — güzelleştirme Cemiyeti önümüzdeki — Cumartesi — günü Büyükçamlıca tepesindeki gazl- noda bir kır balosu hazırlamıştır. Balo saat 16 dan itibaren ay ışığında sabaha kadar devam edecek, birçok eğlenceler göste- rilecektir. ADEMİ iKTiDAR Bel gevşekliğine HORMOBiN Tafsilât : Galata Posta kutusn 1255 Tebliğler Adaları Güzelleştirme Kuru- munun Müsameresi Tehir Edildi Adaları güzelleştirme kurumu- nun Heybeliadada tertip eylediği 11 Ağustos tarihindeki denlz yarışlarının Balkan Olimplyadı münasebetile yüzme seçmelerine tesadüf edildiğinden 25 Ağustos tarihine geciktirilmiştir. — Nöbetçi Eczaneler Bü gece nöbetçi eozanalar şun- ladır: İstanbul tarafır Şehzadebaşında ( Asaf), Cerrahpaşada (Şeref Ce- lâl ), Fatihte ( A. Kemal ), Topka- pıda ( Nazım), Samatyada ( Teo« filos )) Küçükpazarda ( Küçükpa- zar ), Eyüpte ( Hikmet ), Gedik- peşada ( Asadoryan ), Defterdarda (Arif), —Divanyolunda ( Esat ), Bıhçekıpıdı (A Rıza ), Bakırkö- yünde (Hilâl Beyoğlu — tarafır — Taksimde (Dellasuda), Yenişehirde (S. Baro- nakyan), Taksimde (Ertuğrul), Ga- latada (Karaköy), Maçkada (Feyzi) Kasımpaşada (Merkez), Hasköyde (Halk). Kadıköy tarafıs Muvakkithane caddesinde (Leon Çubukluyan ), Kuşdilinde (Hulusi Osman), Bü- Dünkü Maçtan Heyecanlı Bir Dakika Dün Taksim — Stadyomunda ; doğru bir sayı kazandılar. vaziyet Macarlar Üçüncü ve son maçları- | 2-1 oldu. Her ikli taraf da iyi nı Peraya karşı yaptılar. oynamliya başladı. Ve seyredenler Macarlar daha ilk dakikalar- | heyecanla topu takip ediyorlardı. da seri ve kombine bir oyun oy- | Macarlar sağdan yaptıkları güzel | namıya başladılar. Fakat iki» gü- | bir akınla Üçüneü sayılarını kazan: zel fırsattan Istifade edemediler. | dılar. Devrenin nihayetine doğru Nihayet Macarlar bu akınlardan | Pera bir sayı daha kazandı, birinde santraforları sayesile bir Oyun 3-2 Macarların galibiye- sayı kazandılar. tile bitti. w Peranın uzun zamandanberl Macarlar yarın ankaraya gide- Idmansız olduğu ap aşikâr görül- cekler ve orada da liç maç ya- dü. Macarlar devre ortalarına pacaklardır. doğru iklaci sayılarını kazandılar. | « İkinci devrede, birinci devre hafif esmekte olan rüzgâr şidde- tini arttırmıştı. Rüzgârı arkalarına alarak oynayan peralılar birinci devreye nazaran iyl oynamiya | başladılar. Ve devre ortalarına | Kayıp — İst. gümrüğünden 80-5- 934 tarihinde çıkardığım P.F. mark& 1408/9 No. lü iki sandık makineye ait 30-5-934 tarih ve 131339 No. lu güm- rük makbuzunu zayi ettim, Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur, Matbaacı Alâeddin TÜRKIYE SEKER FABRİKALARI ANONİM ŞIİRKETİNİN Alpullu, Uşak, Eskişehir ve Turhal Şeker Fabrikalarında ı ve İSTANBULDA fabrikaların teslim edecekleri tarzda: İ KRiIiSTAL Kitosu 25 Kuruştur KESME Kilosu 28 Kiruş Müşterilerimize bir kolaylık olmak üzere aşağıda yazılı yerlerde de ve hizalarındakl fiatlerle 10 Ağustos 1935 tarihinden itibaren satışa başlanacaktır. Kristal Kesme Bi Bursada 25,530 İzmir — Vagonda 26,10 Balıkesir 26,40 28,60 29,25 29,70 SA ı Adana » — 26,80 3015 B İzmit a 25,25 — 28,30 Ü Adapazarı ,, 25,65 28,80 | Samsun — “Frob” 2510 — 28,10 (Fob Samsun fiatı; Karadeniz sahillerinde her hangi bir iskeleye gönderilmek üzere fabrika —tarafından — vapura yüklotilmış bulunmak kaydiledir. Ve Samsundan sonraki navlun ve sair masraf müşteriye aittir. ) Siparişler, fabrikalardan gayrı yerlerde on gün İçinde ifa edilir. Fabrikaların bulunduğu yerlerde en az BİR TON, b Istanbul ve salr yerlerde en az BİR VAGON sipariş kabul edilir. (Bir vagon 150 çuval veya 260 sandıktır. ) Yukardakl fiatlere siğorta dahli değildir. Sipariş bedelleri fabrikaların bulunduğu yerlerde veya Istanbul, Ankara ve Samsun Bürolarında ödenebilir. Diğer sipariş şartları fabrikalardan ve Istanbul, Ankara ve Samsun Bürolarından öğrenilebilir.