MY e Siyaset Âlemi Jtalyadan Yükselen Bir Ses İtalyanın Hebeşistan — hakkındaki emellerini mazur göstermek için İtal- yan gazeteleri, mütemadiyen İtalya- Dın mifus fazlalığından ve bu nüfu- sun her yıl arttığından bahsediyorlar, Bu ara da Lavoro Fascista da bir bent yazınış. Dikkate değer mahiyettedir. Adın: “ Faşizmin sesi , diye tercü- me edebileceğimiz bu gareteye göre İtalya, itiraz kabul etmez bir mesele karşısında bulunuyormuş, bu mese le dö, bir İmperatorlule yaratmak za- Pureti İmiş. Gönç, Enerji va fikir Wibarile zen- gin, böyük bir sosyal inkılâp yapmış bir ulus ince toprak parçasının Üzerinde ya mahküm edile- mözmiş İtalyanlar, yeni bir medeniyes Hin alemdarı İmişler ve bü iddiayi yap- makta devam edebilmeleri Için kuvveti olmaları lâsimmış. < İtalyan toprağı, 1038 yılma kadar nüfusunun 9,5 mil yonu yabancı memleketlerde yaşıyan bu ulusa kâfi gelmiyormuş. Bunlar, için kaybolmuş enerjilermiş. kları memleketler ise, bu İtalyanları temassül etmeye çalın #yorlarmış. Halbu ki cenubi Afrika Tunus, Fas ve hattâ Avustralya, İtal. yan medeniyetinin İzlerini taşiyormuş. Her devirde ve her kıtada İtalyavlar medeniyet rehberleri olmuşlar. Şimdi bu emelle ana vatanlarını terkederek muhacir sıfatile değil, sömürgeci (müstemlekeci) olarak doğu Afrika- sınd yollanıyorlarmış.,,. * Bu telâkki gösteriyor ki her ken- dini kuvvetli hisseden (başkasının toprağına el atmak hakkına sahiptir. yedi ve on sekizinci asrın müs- temlekeci ve emperyalist zibniyetini inde eden bu düşünüş tarzı, bugün- kü ulusal teşrikimessiyi inkâr de- mektir. Uluslar Kurumunun mevcu- diyetini dahi kabul etmeyen © böyle bir iddia karşısında Cenevrenin hâlâ #usmakta devam etmesi, aczinin bü- yüklüğünden Obaşka obir gey Ifade etmez. — Süreyya Almanyada Film Sansörü Berlin, 2 (A.A) — 28 Haziran tarihli kenuna göre, Propaganda Ba- kanı Doktor Göbbels, halk işin zararlı göreceği filimleri, filim kontrol ofisine danışmadan yasak edabile- gektir. Daha yakınımızda .oturan o prensesle kocası ve yanların. kiler gülüştüler. Biri: 3 — Bu bir nevi otlamaktır! Dedi. Prenses dedikleri sarkık ger danlı kadın da: — Ne yazıkki adada çayır yok! Diye aklınca nükte yaptı. Emin Tosun sinirlendiğimi an- ladı. Böyle züppeliklere oda kı- xiyordu. Garsonu çağırdı. Yük- sek sesle: P — Bize de marul getir. Dedi. Ve sonra sesinin perdesini bozmıyarak bize anlattı: — Avrupalılar marulun sala- tadan çok daha lezzetli olduğunu yeni anladılar. Ve doktorlar ma- rulun en tabil bir dijestif oldu- ğunda ittifak etmişlerdir. Prensesin masâsına taş gibi bir durgunluk çöktü. Bir gece galiba Adaları gü zelleştirme cemiyetinin bir balosu vardı. Güzel bir Amerikan cazı herksi çılgına çevirmişti. O kadar kalabalıktı ki bahçede bile dans i Sovyet Rusyanın Bir Protesiosu 5 Moskova, 2 (A.A.) — Juponyadaki ovyet bliyük elçisi, dün, Japon Dış İşleri Bakanı Hirotaya bir protesto notam vermiştir. Bu notada, iki Mançu gambotu- nun, 27 Haziranda, Poysrkovo köyü yakınında Amur nehrinin girerek böylece Sovyet kara sularına tecavüz ettikleri yazılıdır. Nota, kendilerine tekrar tekrar yapılan ihtarlera kulak asmıyarak, gambotların yollarına devam ettlidle- rini ve gemi subaylarının oralırda birtakım resimler çektiklerini ula" maktadır. Bu türlü tecavüzler yenilendiği taktirde, Japon ve Mançu orunları (makamları) bundan doğabilecek s0- muçlardan sorarlı (mesul) tutula- eaklardır. Rusyada İdam Cezsları Moskova, 2 (A.A.) — Devlet mal- larını çalmış olan birtakım kimse'er ve bu arada, üç yıl içersinde 60.000 ruble agırmış Ni Leningrat demir- yolu durağı kasıdarı hakkında ölüm eczas verilmiştir. : Amerikanın Harp *. seye Denizciliği Nevyork 2 (A. A.) — Newyork Tribune gazetesine göre Waşingion andiaşması İle deniz yapılarına verilen ara yeni bir anlaşma ile uzatılmazsa Ameriken harp denizciliği 1987 ikinci kânundan başlayarak ve her yıl bir gemi yapılmak üzere 85.000 tonluk yedi harp kruvazörü yapılacaktır. Kru- vazörler yirmi yılı doldurmuş olsn gemilerin yerine gâçecektir. Amerikan harp denizeliği gele- eek finansal yıl için 35.000 tosluk bir harp kruvazörü 12 destroyer va altı denizaltı gemisi istemektedir. İtalyadaManevralar Halk Bundan Memnun Oluyormuş Roma, 2 (A.A) — Hükümetin Temmuz ve Ağustos aylırında 500 bin elradim iştirak edeceği sekeri bir manovra yapmaya körar (vermesi İtalyan efkâr'umumiyesi tarafından candan karşılanmıştır. Tribona gaze- tesi: “ Hükümetin bu kararı da göstö- riyorki Oo müstemlekelerde © yapılan askeri hazırlıklar ana vatandaki or- duyu zayıflatmamıştır. İtalyanın silâh kuvveti o Avrupadaki ödevleri (için olduğu gibi durmaktadır, demektedir. Burhan edenler vardı. Biz salonun taraçaya açılan kapıları önünde idik. Birdenbire salonun antre kapısının önü ka- rıştı. Bir gürültü koptu. Herkes koğuştu. Emin Tosun Beyde yerinden fırladı, Cazbant durmadan o çalıyor. Fakat dans edenler gevşediler. Meraktan çatlayacağız. Nihayet iş anlaşıldı. Boloda o akşam güzel tuva- leti ve ince uzun boyu ile gözleri Üzerine çeken Neclâ isminde bir kadın O yüzünden iki (tanınmış zengin ve kibar erkek biribirini tokatlamışlar. Emin Tosun Bey gelince an- lattı. — Bu kadın bir zamanlar tokatı atan Cemal Beyin metresi idi, Şimdi de tokatı yiyen Mar lum Beyle nişanlanmak üzere, Cemal Bey eski sevgilisinin büş- bütün elden çıkacağını düşünerek içlenmiş ve salon kapısında rakibi ie karşılaşınca kendini tutamamış, — Ne yapmış? | Eden Roma Ve Paris Gö- rüşmelerini Anlattı İngiltere, İtalyaya, Kendi Toprakların- dan Parça Vermek İstemiş Amma... Londra 2 (A.A.) — Dün Lort Eden Paris ve Romadaki görüşmeleri hak- kında Avm kamerasında Izabatta bulunmuştur. Önce oralara nicin gittiğini izah oden Eden, İngiliz hükümetinin İngi- liz - Alman deniz anlaşmam bakkın- | da Frsnsaya ap açık İzahrt vermek ve 3 Şubat tarihli bildirikte ayıp dökülen bütün meseleler üzerindeki görüşmeleri mümkün alduğu kadar çabuk ileriletmek yollarını Fransa ila birlik olarak gözden geçirmek dile- Bini söylemiştir. giliz * Alman deniz anlaşmısına gelince; Eden bunlsr hakkında daFi- ravsa küküm verdiğini söyl — “Bu konuşmalı ması hava kuvvet'erinin azaltılması, doğu aatlaşması, orta Avrupa intisg- mas, kara silâhları uzlegması gibi mese'olerin kurtarılması işinle iki devletin sıkı bir el birliği yapmaları lüzim olacağını o göstermiştir. de miştir. Eden bundan sonra Avrupa ban» gını sığlamak işiös devam etmek hususunda Musolini ile uyuştuğunu, İtalyan - Hal eş anloşmamuzlığına ger lincâ; İngiliz metoilarının bencil şahsi olmadığı gibi İngilterenin Afrikadaki menfnatlerile de alâkadar bulunma» dığım ve fakat Uluslar sosyetesi azası sıfatile bu metotları kullanmakta ol- duğunu Musolin'ye anlattığını söyle- miş ve — “ İngiltere hükümeti Cenevre kurümunu tehlikeye © düşürebilecek olan hâziseler koırgınnda ilgisiz bir durum talınamaz. Onun içindir ki İtatya - Habeş anlaşamamazlığını bürs- bütün sonuna erdirmek #macile İngiltere hükümetinin kendi somali müstemlekesinden Habeşistana, de- nize doğru yol verecek bir toprak şeridini bağışlamağa hazır bu'undu- ğunu da Muso'iniye bildirdim, Bunden maksat Habeşistenin İtal- yaya birtekim ekonomik ve toprak İmtiyaxları vermesini kolaylatmaktı. İngiliz hükümeti buna mukabil bir gey İstemiyor, sncak İtalyaya bu — Iki tokat yapıştırmış. He men iki tarafın dostları ahbapları ayırmışlar. — Ayıp şey, dedim. Herkes te bu fikirde idi, Böyle adları sanları herkesçe malüm insanların sokak külhanBeyleri gibi kadın için o dövüşmelerini kimse affedemiyordu. O gece arlık bütün dedikodu bu tokat hüdisesi Üzerine oldü, Güzel kadın da hemen ortadan kayboluvermişti. Bazıları: — Galip gelen alıp götür- müştür. Diye eğleniyorlardı. Kulüp idaresi cazbant görül tüsüne karışan tokat şakırtısını gazetelere duyurmamak için epi çalışmış. Fakat oradaki bir iki gazeteci ertesi gün İsim yerlerini nokta ile geçerek bu hâdiseyi olduğu gibi yazdılar. Ondan sonra İş büsbütün dal dudak saldı. Bilmeyenler: — Acaba kimlerdi ? mıya başladılar. Yalnız ben bu hâdise üzerine belki yüz ahpaba cevap vermeye mecbur oldum. ane amam bre ders yerine r, Para de çirkin- İlklerin örteklem bu kibar Antony Eden suretle geçecek topraklar üzerinden kendi kabileleri için geçit hekkı dileyordu. Musolini bu teklife her yanaşmak ( İstememiştir.,, Edenin izahatından sonra | İşçi partisi reisi Lansbury © Japonyanın kismen de Çini ele geçirmekle uğ- ragtığı uzak doğu hakkında bugün. lerde bir görüşme öçilmasıni İstemiş İ fakat hükümet namına cevap veren Sir Samne! Hoor bunun için bir gün takip eimek istememiştir. , Londrs, 2 (A. A.) — Edenin Avam Kamarssındaki diyevine ilgili olarak Daily Herald gazetesi “Eğer Uluslar Kurumu Afriksyı tatmin o edemezse, Ayrupayı da tatmin edemiyecektir, yor. * Parla, 2(A. A.) — Edenin diye. vinden Yana Ordra gazetesi diyor klı “İngilterenin Uluslar o Kurumuna bağlılık duyguları, onun Habeş « İtal yan meselesindeki durumu ile bir kor deha belli olmuş, fakat Alman » İngi- liz deniz avleşmasi da o bu duyguları Yalanlamıştır. nüşlü İnsanlar arasında ne İğrenç mahlüklar olduğunu anladım. Emin Tosun Bey eski bekâr arkadaşlarile yavaş yavaş dost luğunu azalttı, Bunda benim de uwranın oldu. O daha geniş düşünüyor. Ben kuracağımız alle cemiyetinin daha derlitoplu, daha ahenkli olması için kadınlarla erkeklerin adet itibarlle olsun birleşmelerini doğru buluyorum. Bir mecliste iki kadın, beş erkek olursa bu ahenk bozuluyor. Bazı erkeklerimiz bâlâ kadını dişi diye tanıyorlar Ove ahpaplık, dostluk kaidelerini bazan unutacak kâdar kendilerinden geçiyorlar. Fırsat bulup yahut yüz bulup içlerini dışarı vurmak için dişleri seyiriyor. Emin Tosun Beyin bekâr arkadaşları da iğreti bir nezaket altında kötü bir kaldırım çapkını ruhu taşıyorlar, Evlendiğim gündenberi gözle rimde aranan cinsi arzulara genç kızlığımda tesadüf etmedim. Ne- dense evli bir genç kadın erkek- leri taze bir ev kızından de ba çok çekiyor. Her fırsatla beni tecrübe et- mek İstiyen bu ahbaplara karşı yavaş yavaş kapımızı kapamıya gebe min Tosun Beyin bana kuv- vetli bir itimadı var. Bu emniyeti kaçırmamak için değil, fakat -.. önül İşleri Kasabada Canı Sıkılan Kadının Derdi Kooamın İşi icabı küçük bir kasa» bada bulunuyoruz. Bu hayat bana dar ve sıkıcı geliyor, yerlilerle konuşamı- yorum, yapyalnızım. Sanki yaşamıyo- rum. İstanbula dönmek için can at yorum. Bü işi nasıl halledeyim. ,, Huriye Kadının cenneti kocasının bus | lunduğu yerdir. Kocanır da elbet kendi arzusu ile bu yalnızlığa razt olmuş değildir, yaşamanız ve ge çinmeniz için bu fedakârlığa kat- lanmıştır. O halde sizde aynı fedakârlığı yapmağa mecbursunuz. Hem hayat böyle geçecek değil a, bir gün elbet daha geniş bir mu- hite girersiniz. Saadetinizi koca- nızda ve önun arkadaşlığındd arayınız, başkalarında değil. * “Bugünkü kızların büyük bir kısmı flürt yapıyor, diyorlar. Bu doğru mudur? Evlevirken bunu dikkate almalı mı, yoksa ehem- miyet vermemeli mi? Gulata: Mithat Size de ben sorayım: Bütün erkekler evlenmeden flört yapıyorlar, diyorlar. Bu doğ- ru mudur? Genç kızlar evlenir. ken bunu dikkate (almalı nı, yoksa ehemmiyet vermemeli mi? Siz bu suale ne cevap veri- yorsanız, benim de eslze ceva- bım odur. * Ankarada Ş. E. Sorduğunuz sorulardan birin- elsi okadar oğlu değil. Bu genç nihayet akıntıya kürek çektiğini anlayınca vax geçer. İsrar ederse kız ailesine evlerini 0 lerini teklif edersiniz. eyi anlarlarsa bunu yapmaktan çekin mezler.. Ikinci sorunuza gelince Nişan- da büyük masraflara k ru değildir. Kızın vir ni anlatınız o ve'ısrar ediniz. Daha ortada fol ve yumurta (yokken masrafa boğulmakta manâ yoktur. TEYZE kendi onorumu korumak Için bu sırnaşıklıkları © anlamamazlıktan geliyorum, ; Ona bu samimi görünen arka- daşlarından şikâyet etmiyorum, Bunu yapsam belki onlarla bozu- şacak. Belki birçoklarile iş üze rinde sıkı bağları var. Iş adamla" rum karıları çok temkinli olma- lıdır, ters ve düşüncesiz bir hare" ketleri kocalarının mesleki hayatı üzerinde derin yaralar açabilir. Diye bir kitapta okumuştum. Zaten kocamın karşısına geçipi — Falan arkadaşın bana göz süzdü. 5 — Şu dostun yemekte aya- ğıma bastı, — Okadar güvendiğin şu ahbabın dansederken belimi fax- laca sıktı, Demek pek terbiyelice bir şi- kâyet değil. Böyle sırnaşık ve cür'etkârlara karşı dostluk kapılarını kapatıp temas fırsatların azaltmak en doğru bir “hâreket.. Kocam bu arzumu hisseder de tedbirli dav- ranırsa na âlâl Geç yaşlarına kadar bekâr hayatı geçiren erkekler bir az kalender oluyorlar. Hovardalıktan kurtulamıyorlar. Yanlarındaki ka» dının bekârlık o devrinin metresi veyahut yosması olduğunu geç auliyorlar. (Arkas var?