Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
L SON POSTA Yeni .. ç i t V 4 r _N Hergün Resimli Makale El Gençlik ve Para B Bieme Kızem Bir Bulgarla Görüştük I G aKS ZN T ' y — Şu Bir Bulgarla Görüştük Dün Sofyadan yeni gelen Türk dostu bir Bulgarla görüştük. ve | dertleştik. O da bizim gibi, iki komşu ulusun barış ve sevgi İçinş de yaşamalarını istiyor. İki taraf gazetelerinin neşriyatından fitiz- leniyor. — Peki amma, dedik, Bulga hükümeti Neuilliy — muahed :ırtarak silâhlanmak ve ordusunu farttırmak istemiyor mu ? İstiyorsa bu, onun fena niyetini göstermi- yor mı ? Güldü : — Hatügi silâhlanmıya canım, dedi. Bulgarların ekmek paraları yök, silâbı ne ile alacaklar ? Alacakları silâh ne olursa ol- sun, Türkiyeye karğı gelecek & kuvvetle rine ithkân var mı — Ya tayyarelerin — halka, Türklere ve îürki.:y"ı :ıqı fena propaganda kâğıtları dağitmala- ikidebir - bize rına, gazetelerin çatmalarına, mektep kitaplarına varıncaya kadar her yerde Türklere karşı propaganda ya- pılmasına ne dersiniz ? Dostumuz bu defa gülmedi ' — Bunlar doğrudur. Yerden göğe kadar hakkınız var. Bulgar gazeteleri fena yapıyorlar. Bu ropagandayı yapaünlar faşistler- r. Aşırı nasyonalistlerdir. v Bunlar, bütün faşist fırkaları gibi, halkın ulusluk duygularını gidikliyarak — tutunmak - İsterler. Fakat Bulgarlar bunlardan ibaret değildirler ki! Bunlara siz de çatınız, İki ulusun arasını boza- cak yazılar yazmalarına göz ka- pamayınız. Fakat bundan ötürü Bulgar ulusunu hor görmeyiniz. Bu dostumuz, Bulgaristanın ekonomik ve siyasal durumu hakkında bizl aydınlattı, komşu- muzun ekonomik durumunun çok fena olduğunu anlattı. Hele siya- sal bakımdan Bulgaristanın çok güç mevkide olduğunu söyledi. Böyle ekonomik ve siyasal güç- lükler içinde bunalan küçük si- lâhsız, kuvvetsiz bir milletin harp etmek isteğinde olmasını kabul etmek mümkün değildir. Bu bakımdan dostumuz hak- hdır. Bulgarlara karşı fazla sert Hisan kullanmakta mana yoktur. Vakıflar Kanunu Azlıklar Vakıfları Kontrol Edilecek Ankara, 27 (Muhabirimiz tele- fonla bildiriyor) — — Yeni Evkaf Genel Direktoru Fahri vazifesine başlamıştır.. Genel Direktorluk altı ay sonra mevkli tatbika ko- nacak vakıflar kanunu üzerinde çalışma hazırlıkları yapmaktadır. Teşkil edilecek olan Evkaf idare meclisi ilk İş olarak yeni kanunun tatbikini gösteren bir ni- zamname projesi hazırlayacaktır. Azlıklar — vakıflarını kontrol etmek Üzere merkezde ve İstanbul Evkaf Direktorluğunda birer bü- ro kurulacaktır. Azlıklar vakıflarını idare eden heyetler, mütevelliler varidat men- balarını, bunların sarf ve tahsis ma- hlalerini, geçmiş her senenin varıdat ve masraflarının miktar ve nevi- ( Devamı 12 îx_ıchuyüıdo 1 “Askeri San'atkârlar Atina, 26 — Bakanlar He- yetince Onanan bir talimatname- ye göre askeri fabrikalar çırak mektebi Süel San'at lisesi olacak, liseyi bitirenler bir buçuk sene stajden ve 6 ay İhtiyat zabit mektebinde —okuduktan — sonra ihtiyat yarsübayı veyahut süel san'atkâr olacaklardır. ! Gençlik, para ve güzellik bir araya gelince, saadet tam ohr.%ıııı bu genç kızın ıevinoi:.ı ve ıııdıth.ı ok. O şimdi yı penbe, şen ve renkli görür de bir mengşurun büyüsü vardır, 'İlİ# ve renkli gösterir. akat gençlik de, para da, güzellik de gelip geçicidir. luklarla — dolar. ona dlnyıy; Zaman, İnsafsız elile bunların hepnini silip süpürür. Bugün ter ve taze görünen Bugün bu genç kız, yarın parasız kalabilir. Hakiki saadet geçici olmıyan varlıklardadır. Geçici güzelliklerin kıymeti yoktur. çebre yarın buruşuk- para — kaygusu — duymayan SON TELGRAF HABERLERİ Köylüye Ucuz Ayakkabı Ekonomi Bakanlığının Projesi Göz- den Geçiriliyor Çarık kalkacak Finans Bakanlığı Soruyor... Ankara, 27 (Hususi - Tele- fonla) — Işlenmiş deri istihlâkini çoğaltmak ve köylüye ucuz ayalk- kabı temin etmek için ekonomi bakanlığı tarafından hazırlanan projenin finansibakanlığınca - tet- kikine başlanmıştır. Finans bakanlığı bu hususta defterdarlıklarla malmüdürlükle- rinden şu malümatı İstemiştir : 1 — Mıntakaları — dahllinde mevcut av yerlerinin isim ve ma- halleri. 2 — Verilen avcılık teskeresi adedile mıntaka dahilinde avlanan av derilerinin nevi ve mıktarı bunlardan bir senede alınan rusum. 3 — Av derilerinin nereye sevk ve ihraç edildiği, dahilde sarf edilenlerin mıktar ve nevileri. 4 — Diğer derilerin mıktar ve istihlâki bu malümat geldik- ten sonra ucuz flatla köylü ayak- kapları hazırlanacak ve çarığın kaldirilması çareleri aranacaktır. Kayseri Fabrikası Kayseri, 26 — Kayseri fabri- kası 1 Temmuzda işlemeye başlıya- caktır. Fabrikada her sekiz saatta 1500 amele çalışacak, bir günde 3 devre olarak 4500 ameleye iş verilecektir. Fabrika bir yılda 5 milyon kilo pamuk harcıyarak 30 milyon metre pamuklu mensucat çıkaracaktır. Bir Baba Üvey Oğlunu Öldürdü Kandra, ( Hususi ) — Büyük Kaynarca köyünden Halil üvey oğlu Musayı tarlada mısır bek- lerken balta ile — öldürmüştür. Cinayetin sebebi Musanın anasile birleşerek kendisini evden atmak İstemeleridir. Pıyango Kanunu Ankara, 26 — Karşılığı para voeya eşya olsun alelıtlak piyango hakkını Türk Hava Kurumuna veren bir kanun projesi hazır- lanmıştır. Cumartesi Yevmiyeleri Ankara 26 — Hergün yarım saat fazla çalıştırmak üzere ame- leye Cumartesi — yevmiyelerinin tam verilmesi şeklindeki formül burada da muvafık bulunmuştur. Esas amelenin haftada 48 saat mesaiyi doldurmasıdır. Dolandırıcılar Takip Ediliyor Ankara 26 — Vaktile kendi- lerine gazeteci süsü vererek abone ve ilân — dolandırıcılığı — yapan, devletçe haklarında takibat yapı- lan birkaç kişinin fırsattan istifade ederek hava ve zehirli gazlere ait yazılmış derme çatma kitapr ların zorla ve yüksek flatla sat." tıkları haber alınmış, haklarında takibata başlanmıştır. İstanbulun Plânları Beğenilmedi Ankara 26 — İç Bakanlığı Istanbul için yapılan İmar plânla- rını beğenmemiştir. Yeni plân yapılacaktır. . Londra - İstanbul Yolu Londra - Istanbul yolu üÜze- rinde etüdler yapmak üzere seya- hate çıkmış olan bir — İnglliz heyeti yarın şehrimize gelecektir. Muhafaza Teşkilâtı Tayyare Ve Otomobillerle Kuvvetlendirilecek Cenup hudutlarımızda muha- faza teşkilâtı İçin zırhlı otoma- billere — ihtiyaç — görülmüştür. Akdeniz — sahilindeki — muhafaza motörleri de çoğaltılacak, ayrıca muhafaza teşkilâtı emrine 15 kadar tayyare verilecektir. Zırhlı | otomobil ve tayyarelerin gelecek yıl alınması muhtemeldir. İstan- bul teşkilâtıda genişletilecektir. ——— bazı haberler: söylemişli * 27 sene evvel çıkan bir gazetede tesadef edilen u Evvel zaman içindö, Bahçekapısında bir handa sigorta acenteliği eden bir zat makamı sadarete bir istida vermiş. İstanbul şehrini meşhur Avrupa memle- ketleri gibi imar ve tezyin için mükemmel bir proje tertip Çettiğini söyliyerek bu bapta sarfı” lâzımgelen para için kale dahilinde hükümet vö beled!yeye ait hali ve metrük arazinin karşılık teşkil edebileceğini Halep vali muavinliğinde bulunmuş bir zat şehrema- netine bir istida verek İstanbul lâğımlarının temizlen- İSTER İNAN İSTER İNANMA! İSTER İNAN ISTER INANMA! mesli ve müzahrafatın kendisine verilmesi için imtiyâz istemiş. suretinde imtiyaz İstiyor. , Kadıköy belediyesi gayrete gelerek gehremanetine müracaat etmiş. Kadıköy belelediyesi Fenerbahçeyi “ İngilteredeki parklar tarzında ,, bir seyir yeri haline ifrağ için deniz hamamları, pavyonlar, apartıman binalar yapacak, bahçenin sağ ve gol tara- fında cedveller açacak, Üsküdar, Haydarpaşa ve Kadı- köyünden başlıyarak Fenerbahçede nihayet bulmak üzere elektrik tramvayı tesis edecekmiş. Bunun için Bugünde gazetelerde okuduğumuz haberlerde bun- dan farklı değildir. * | tarmıya ; gıLİ. Vapurlar ! Server Bedi Geçen akşam vapurun alt kat kamarasına girdim. Mübalâğasız yirmi, yirmibeş kişi yatıyordu. Hatta, bir kadın, iskarpinlerini çıkarmış, el çantasını başının al- tına koymuş. eteği açılarak bir bacağının tamamile dışarıda kal- dığının hiç farkında olmadan uyu- muştu. Koskoca salonda ufki vaziyete geçmiyen, oturan, bir tek sdsa vardı. Yatanlar arasında | &ç :anları örtmiye, kanape kena- rından yere düşebilecekleri kur- memor bir bekçi İmiş tek başına uyanık duran bir adam. Orta kat kamara salonuna girdim. Hemen gördüm ki bir çok yolcular çatır çutur fındık, fıstık yiyorlar. Köşelerde bir sanduviç kemirenler de yok değil. Üst kat kamaralar ve güverte malüm. Geçen gün oralarda an- zarot yuvarlayarak şarkı söyliyen, gramofon çalan keyif erbabından bahsetmiştim. Bu vaziyette vapurların alt kamaraları birer — yatakhane, orta kamaraları birer yemekhane, üst kamaraları ve güğerteleri birer bilmem ne hane oluyor. Nasıl olmasın ki bu kadar ağır giden vapurların içinde insa- nin canı kendini avutmak için iki kadeh çekmek ister, karnı da acıkır, uykusu da gelir... Sanır- sınız ki İstanbulun büyücek bir havuz kadar dasdaracık denizi bir Okyanus kadar sonsuzdur ve içine bindiğiniz makineli sala- purya da, güya, bir transatlantik! Karayı buluncaya kadar yer, içer, yatar, uyursunuz. — Allah afiyet ve rahatlık versin ! Bir Adama Yıldırım Çarptı Ve Bu Adam Mucize Ka-d bilinden Ölmedi Evvelki günkü yağmurlar İs- partakuleye 2 saat mesafede hat- tın bozulmasına sebep — olmuş, trenler 12 saat — rötarla yapılan muvakkat hattan işlemiştir. Arnavutköy ile Zincirlikuyu arasındaki sırta düşen yıldırım- lardan biri korucu Osmana isabet etmiş, göğsünü, bacaklarımı ve başını yakmıştır. Osman ölme- miştir. Bacakları tutmamaktadır. Şimdiki halde hastanededir ve yaşayacağı umulmaktadır. Tirlliyada Beş Ev Yıkıldı, Uludağa Kar Yağıyor Bursa, 26 — Yağmurlar Mu- danya ve havalisinde çok tahribat yapmış, Tirilyadaki dere taşmış, sokakları, evleri, su basmış, beş ev yıkılmış, dere boyundaki bütün evler yıkılacak hale gelmiş, köy- lerdeki mahsulât mahvolmuştur. Uludağa kar yağmaktadır. Korkunç Sıcaklar Lehistanda Deniz Kaynar Bir Hale Geldi Berlin, 27 (A. A.) — Alman- yada korkunç sıcaklar hüküm sürmektedir. Berlinde gölgede 34 ük | dereceyi bulmuştur. Varşova, 27 (A. A.) — Bütün Lehistanda bunaltıcı — sıcaklar vardır. Sıcaklık Varşovada 41 ve Gdyniada 50 derece santigradı bulmuştur. Puck körfezinde deni suyu 28 derecedir. Birçok güneş çarpma vak'aları bildirilmektedir. İtalyanlar Nihayet Ağızlarından Bak- layı Çıkardılar Berlin, 26 — Musolini İngiliz Bakanı Edene Italyanın şimendi- fer, yol ve mekiebler yapmak için Habeş stana girmek istediğini, bu memlekete karşı hiçbir düş- manlık — duygüsü — taşımadığını söylemiştir. KİiLİmE'n Fükelürie ee SÜĞ e a Ü Ddi l ÖÜ '3 Kü Sf ya TED a ; n v