SON POSTA Sayfa 9 j — e — —————— — p 27 Nisan eye KA l I Havacılığımız İl İ Türk Kuşu Çalışma Yoluna Girdi Ankara ( Hususi) — Türk Tayyare Cemiyeti yeni bir çalışma devresine (e girdi." Türk kuşunun kuruluşundan sonra yurda uçucu üye yetiştirmek, tayyareyi ve Sayi sporunu gençliğin gönlün- de yaşayan bir varlık haline getirmek İçin kurulan Türk kuşu; Rusyadan getirlilen planör ve planeristlerle çalışmasını netice verecek bir şekle soktu. Üç gündenberi devam eden toplantılarda bu işin mümkün olan sür'atle başarılması kararlaş- ınılmıştır. Şimdilik getirtilen iki» e m edilmektedir. Uzun iiren araştırmalardan sonra planörün uçuşları İçin elverişli bir saha bu- lunmuştur. Hava istasyonu yakının- da olan bu sahanın bütün şartları haiz olduğumu mütehassıslar #öy- lemektedirler. Rusyada bile uçuş” lar bu Okadar müsait saha bulunabilmesinin çok güç olduğunu söyleyen Sovyet dostlarımız, « ancak (| Kırımda ve o da mahdut yerlerde bu gibi uçuş sahalarını yaptıklarını ilâve ediyorlar. Şimdilik planörlerle uçuş öğ retilecek ve paraşüt ekzersizleri yapılacaktır. Bir plahörle uçuş öğrenebilmek için günde vasati sekiz saat çalışmak şartile bir ayın kâfi gelebileceği temin edilmek- tedir, Motörlü ( tayyarelerde İse bu müddetin dörlte birine İnece ğini uzmanlar ( Mütehassıslar ) temin ediyorlar. çi Daha sonraları metörlü tayya- reler de alınacaktır. Cemiyet genç“ lerin her saat çalışmalarına imkân k bir program hazırlat- BALE, Cemiyet ( binasındaki salonu âzaların her zaman okuma- ları ve oturmaları İçin hazırla” maktadır. Önümüzdeki hafta cuma günü sahanın açılış resmi yapılacaktır. Bu merasime Bakanlar ve saylav- larda çağırılacaktır. Gelen müte- hassıslar Türk gençlerini yetiştir. mek İçin günün her saatinde çalışmıya bazır olduklarını söyle- mektedirier. in VAPURCULUK TÜRK ANONİM ŞİRK ISTANBUL ACENTALIĞI Uman Han, Telefon 02925 KARABİGA YOLU. TIN san li ali de Ka rabigaya kadar. Ml | TENZİLATLI HALK BİLETLERİ Memleket m ez dile bir kolaylaştırmak maksan: 5 . iki aylık tenzilâtlı halk biletleri ihdas olunmuştur. Biletler 1 Mayıs 935 tarihinden itiberen bütün eyi le scentalarında satılacaktır. e silât almak istiyenlerin acente ari mıza müracaat etmeleri ilân olunur. KİRALIK KAHVE OCAKLARI Şirket — vapurlarının yi Trabzon, Mersin, Bartın, Ayvalı Karabiga, (Bandırma, Mudanya, İmroz, İzmir, hatlarına çalışın va- purların kahve ocakları açık art tirma ile 8 Mayıs 935 Çarşamba günü istiyenlere verilecektir. İstek* Ülerin teminat paraları Ve © gün için saat 14 te, şartnameyi görmek is» teyenlerin hergün Kamara ve İnge İ Şubesine mürcast etmeleri. —— Dünyada Olup Bitenler ——— mermer al Şİ maş emele e ulgaristanda “Vatandaş! Damarlarında Dolaşan Kan Senin Değildir !,, Her Vesileden İstifade Ederek Propaganda Yapmak, Hitler Almanyasının Sarsılmaz Bir Prensibidir | Hayat Mucizesi Adını Taşıyan Sergide Camdan Bir Adam — Bitler Alman ordusuna «n asil ruhunu iade etti, diyorlar | Berlin, ( Nisan ) — Uzun 7x manlardanbesi Almanyada otur- makta olan bir Fransız bana: — Almanya müslümanlaştı, mukaddes (cihat için o hazırdır, demişti. Bu cümle ile milliyet se- verliğin balk tabakasında olduğu kadar burjuvazi ve aristokrasi içinde de dini vecdi andıracak bir şiddet kesbettiğini anlatmak istemişti. Bu satırları yazarken Ünter den Linden caddesinde yapılan bir geçit resminin uğultularını ayak rapraplarını, tambur gürül tölerini ve ince fifre seslerini du- yuyorum. Sokakta hayatın durdu- ğunu, herkesin zevkle seyre dal dığım, harp omerasimlerine en yüksek ve en asil manasını veren (Fuhrer) e içinden sonsuz bir minnet düyduğunu biliyorum. Hitlere karşı munsif olalım; Bu gayeye varmak için ecnebi düşmanlığı gibi kullanılması ko- lay bisleri körüklemekten istifade etmemiştir. Almanyayı bir nokta ya toplayarak, meselâ Fransa ve Rusya gibi doğrudan doğruya, muayyen birisine karşı saldirma- mıştır. Seçtiği hareket vasıtaları, hiç değise görünüşte, daha ziya- de iç poli.ikaya, milli şeref işle- rine aittir. Fransanın, en son mevzubahs edildiğinden şöphe etmemeliyiz. Yalnız vaziyet öyle bir cepheyi muhafaza ediyor ki, bu milleti idare edenlerin dehhaş bir ordu hazırladıkları sırada bile Fransaya dostluktan behsetmelerine müsa- ittir. Maamafih ben bu dostluk temennilerinde samimiyet olduğu- na da İnanıyorum. Niçin, bunu sırası gelince söylerim. * Bütün bunların arasinda, yek- diğerine bitişik barut fıçıları ha- line gelen Avrupada, Almanyayı saran slevin büyük bir tehlike doğurduğu muhakkaktır. Fuhrer bu alevi nasıl yakmıştır, hiç durmadan nasıl körüklemektedir. bu da ayrı bir meseledir, ve tet- kike değeri vardır. Bir defa her vesileden istifade edilerek reklâm yapılmaktadır, gözden, kulaktan kafadan propaganda alkolü dur- maksızm, damla damla akıtılmak- tadır, içeni mest balde tulmakta- dır. Bu milletin üzerinde yaptığı ilk tesir bu oldu. Almanya sar- hoştur. Fakat açık görüşü kaybet- tirmeyen bu sarhoşlukta büyüklük vardır. * Biz, Almanyanın verdiği ders- ten niçin istifade etmiyoruz ? Meselâ ben, Hitlerizmi tesit için yapılan, hayret verici filmin Fransada, küçük kasabalara va- “rncaya kadar her yerde göste- rilmesini isterim. Bu filmin adi (Azmin Zaferi) manasına gelmek üzere (Triumph des Willens) tir, şüphe yok, mevzun adimların geçit resmi, bayraklar bayramı, müzika ve top sesleri, hele başkana tapın- ma bizi irkiltir. Fakat Almanyanın yeniden ihya edilen azametini an lamak İçin bundan daha parlak bir delil olamaz. Kimbilir, belki de tehlikenin gözönüne serilmesi, Fransızların bir nokta etrafında toplanmaları Için bir sebep teşkil eder! Ah! Beyaz perde üzerinde, çılgınca alkışlar uyandırarak, yek- diğerini takip edip geçen bu ( Chef )leri bir görseniz... Işte Hitler, kuvvetinden, nüfuzundan memnun, sevinç içinde! İşte roma pehlivanlarını andıran siması İle, tere boğulmuş, kuvvetli çenesi ise.. İşte ağır bir avcıya benzeyen Gohring. işte kurnaz bir venedik tacirini andıran Gabbels., * Daha evvel “sıhhat,, sergisini gezmiştim. Bu sergi ( hayat mu- cizesi ) adını taşır, geniş bir hal de öyle parçalara ayrılarak tanzim edi miştir ki, herkes garip maka- nizmasını bel bol vakit bularak, anlıyorak tetkik edebilir, sergide İnsan vücudunun bütün parça.arı (şematize) edilmiş, işleme şekileri gösterilmiş, öyle bir açık- maz 7 Bulgar Gazeteleri Hücuma Geçtiler (Baştarafı 1inci yüzde |) Bulgar gazetelerinde, bu hü- cumlara karşı mukabil hücum neşriyatı başladı. Zarya gazetesi diyor ki: “— Yugoslavya gazetesi son Bulgar değişmesini geniş (bir hırsla takib ve tahlil ediyorlar. Yeni başvekilin beyanatı, bütün şübheleri izale etmiş olmak lâ“ xımdır. Bulgar siyasetinin esas gidişi değişmiş demektir ve Bul- gar milleti komşularile dost ge- çinmek İsteğindedir. Hulâsa, Bık gar milletinin Garb komşularile sulh ve adalet içinde en İyi kor'- şuluk münasebatında bulunmayı istemekte olduğunu Belgrad an- lamalıdır.,, Sofya Elçimizin Görüşmeleri Sofya, 2 7 (Hususi) — Yeni Togef kabinesi iç ve dış işleri siyasetine (o başlamıştır. İlk defa olarak başvekli bay Andrey To- pef hariciye bakanlığına giderek hariciye bakanı B. Köse İvanof İle memleketin iç ve dış siyase- tini oOalâkadar eden mühim meseleler (hakkında bir hayli görüşmüştür. Bundan sonra bay Köse İvanof Türkiye elçisi bay Ali Şevkiyl, Sonra da Italyanın Sol- ya sefiri M. Sapupo'yu kabul ederek Bir hayli görüşmüştür. Bay Ali Şevki, (bakanlar beyetinde de başvekil bay Tojef tarafından kabul edilerek bir hayli içli dışı konuşmuşlardır. Bu arada Yugoslavya sefi- ri de başvekil tarafından kabul edilerek bir saat görlüşmüşlerdir. Siyasi mabafilde bu ziyaret- lere ehemmiyet verilmektedir. aaa TAKVİM Gün CUMARTESİ Kanm w 27 NİSAN 935 1 Arabi Rumi 7) Muharrem 1354 14 Nisan 1051 Vahit JEsani (Vanati) Vakit JEsani Vasat Güneş 1005/5 05) Akşam (1900 #ujiaj Yan (490 901 |16ğ21 İmenk /06 12) 312 lık ileki, en işlenmemiş bir kafa bile sırrına erdiğini sanabilir, Bana bir göz kamaşması balin- de görünen şu manzarayı na”İ unutayım; camdan yapılmış br adam, içinde bir iskelet var. B - tün uzuvları yerli yerine yerleş i- rilmiştir. Cam damar ve sinirler» den kırmızı, mavi, beyaz, kan geçmektedir. Ara sıra elektrik ampulleri yanar, karaciğerin, saf- ranın, kalbin, ciğerlerin sira ile nasıl İşlediklerini gösterir: Bu akla hayret verici insan makinesinin altında göze çarp# cak bir cümle okuyorum: — Kanınız, size verilmiş mu- kaddes bir emanettir, iyi sakla yınız. Zira yarın vatan onun besa- bini istiyebilir. Sergiye giren herkes burada (insan vücudu)nun, (insan hayatı)nın ne olduğunu anlamakta ve anla- yışın akabinde yapılan propagan- da ile “bütün kanının vatana ait olduğunu,, kafasına yerleştir- mektedir. Didier Pouldain i | İlini ameli.