SÖON POSTA İTTİHAD - TERAKKİ Hasıl Doğdu?.. & incl' kımım No. 267 Her hakkı mehfuzdunr. Ziya Çekir Okuyucularımızdan Aldığımız Mek- tupları Da Şimdi Basıyoruz Yazılarımızı karşılayıcı mahi- yete olarak gelen ve uzun obk dukları İçin tefiika — arasında dercedilemiyen birkaç mektubu, bitaraflığımıza binaen - asıllarına dokunmayan fazla kısımları taye- derek - aynen dercediyoruz: Muhterem efendim Tefrikanızı başındanberi alâka ile takip eden okuyucularınızdan birlsi de benim. Tefrikanızın 36 numaralı ve 28 mayıs 933 tarihli nüshasında bahsettiğiniz Kayserl mutasarrıfı; zamanın en ileri gelen münevverle- rinden ve serbest fikir sahiplerinden birisldir. Umum matbuat müdürü ike Takvimi Vakayide xülfüyara dokunan bir hüdise yüzünden Abdülhamit Han tarafından az- ledilmiş ve irade İle llk açılacak vilâyete tayini tebliğ — edilmiş iken beklemiyerek mevkilnin çok dunundaki vazifeleri kabul ile se- nelerce Manastır, Selânik, Dede- ağaç taraflarında mülkiye müyet- tişliği ve yıllarca Arnavutlukta dolaştırılmış ( ve bu havalide tef- rikanızda ismi geçen birçok xe- valıı çok İyi tanıdıkları) Kırşehir ve Havran gibi galeyanlı yerlere nelyedilmiş ve Havranda asayişi temin etmiş, yedi İlsan bilen bir zattir. 1 — Ezcümle Kayseri çok btt- yük bir tehlike geçirmiş Idi. Sa- raya ve idarel mutlakaya şiddetle merbut olan ve aynı zamanda halkı dilgir etmek yüzünden aley« hinde şiddetli bir nefret uyandı- ran... diyorsunuz. Babamı ebedi metfenine ( Zeynelâbidin Ef. ha- tırası ) binlerce kişilik bir kafile ( baba bizi biıraktın nereye gidi- yorsun ) feryadı ile götürmüşler- dir. Hürriyetin ilânından iki gün sonra halkı dilgir eden ve şiddetli bir vefret uyandıran bir adam hakkında halkın bu sesi en büyük şahit değil midir? 2 — Hacil köyüne bu xzatın «l altından bu şekilde haber gön- derdiğini ne ile tesbit ediyorsu- nuz? Böyle bir propaganda olsa olsa halkın gazabından korkanlar tarafından uydurulmuş olabllir. Bundan babamin zerre kadar ma- lümatı yoktur. 3 — Galeyan arasında hükü- mete gelerek isim ve hüviyetlerini zikirde mazur görülmekliğim lâ- zimgelen bir kaç zatı adeta linç etmek isteyen halkın karşısında babamın vaziyeti tarif ettiğiniz gibi değildir. 4 — İşte ben annem ve kar- deşlerimle bu sırada Asarcık sayfiyesinden, gönderilen haberle yetiştim. Ak sesi henüz geçmiş olan babamın bu hasta halinde gözyaşlarını zaptedemiyen aile ef« radımız karşısında beni yanına oturtarak her zaman verdiği fa- zilet ve doğruluk nasihatlerinden birisini daha aldım. Kadınlar babamı eve nakli için hazırlık yapmak Üzere ayrıl- dılar, ben yanında kaldım. Bu sırada odasına hatırını sormaya eşraf ve memurlardan bir haylı zevat geldiler. Hiçbirisinde baba- ma karşı her zamanki sevgili ve 26 * 4- 935 başka bir şey görmedim. Babamı eve götürdük. Selâmlık ile harem arasındaki mabeyin odasına yatır- dık. Her ihtimale karşı da bele- diye doktoru o geceyi selâmlıkta geçirdi. $ —O gece sakin üykuüsu arasında gelen sonuncu bir akse babamı hiçbir. hâdisenin lekele- mediğl temiz hayatından ayırdı ve ertesi günü halkın göz yaş- ları arasında gömüldü. 6 — Ölümü bu şekilde iken güya kendisine hakaret etmek ve mevkiinden düşürmek İstiyen- lerden korkarak ve felç gelerek öldüğü hakkındaki fıkra da ha- kika ta tamamen muğayirdir. Bunun hakikat olduğu iddia edi- İlyorasa vesaikini de öğrenmek isterim. Hülâsa: Bilenlerin hâlâ hürmetle an- dıkları ve Ahmet Arift Bey is- Tarihi Müsahabe ( Baştarafı 7 inel yözde ) görülmüştür. Bu inanılmaz hâdise 1615 te oldu ve kıral ikinci rl'ın Üzerinde cereyan etti. ir büyük doktor, * iblisler, ilâçlar ve — hekimler ,, — adlı eserinde o kıralın böbreklerinden rahatsızlanmış olmasına ihtimal veriyor. Kıral, saçları kesllirken ihtilâç Saray doktorla- rının ilk marifetleri bol bol kan almak oldu. Sonra hastanın arka- sına hacamat vuruldu, saçsız ba- gına sert bir. yakı konuldu ve sonra akla gelen, gelmiyen her ldı. İkinci verilen .ll.l'çlı’:ı:' bir kasmı uış.ı'lı:ıdır: Antimvan, kaya tuzu, ebegü- meci yaprağı, menekşe, pancar, kökü, papatya çiçeği, dereotu tohumu, zafran, sabırotu, arpa suyu, tatlı badem, anason, nane; sedef çiçeği, ercin pisliği, ka- vun çıklıdıith hıdng h'ııîuıı, karakiraz suyu, erimiş inci, kireç, kır zambağı, şakayık çiçeği, hin- distan cevizi, kinin, yonca, amon- yak. Zavallı kıral bütün bunları yiyib içti ve ... öldü!.. Zamanımızın doktorları hentiz pek az şey bilirler. Fakat en fa- kir hasta bunların elinde yakın zamanların hükümdarlarından da- ha çok emniyettedir!. (Not: Bu musahabe bir Ame- rikan gazetesinden iktibas edi- miştir| M. T. Tan Gayrimübadil Bonoları ( Baştarafı 1 inci yürde ) iki defa teşebbüs yapmış, fakat bu teşebbüslerin Ikisi de neticesiz kalmıştır. Gayrimübadil bonoları borsada kote edildiği takdirde fiatları derhal yükselecektir. Çünkü bankalar ©o zaman bo- noların yüzde yetmiş beşi nisbe- tinde avans verecekler, bu sayede bono sahipleri de bonolarını sat- mak zaruretinden kurtulacaklar- dır. Borsa da bono fiatları üzerin- saygılı hareket ve muameleden | de nazımlık vazifesini görecektir. Wasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü? mini taşıyan babamın evvelsi günkü, dünkü ve bugünkü rical arasında çok — tanıdığı — vardır. Bunları teker teker zikretmek ve malümatlarına müracaat etmek te mümkündür. Sulniyetle vuku bulmadığını zannettiğim bu yanlış ve bir ölü- nün temiz hatırasına — hakaret eden kismin tashih — edilmesini Ümit ve rica ediyorum. Merhumun büyük oğlu Hükümet tabibi Dr. Cemalettin Arifi Cevapı (Doktor bay Cemaleddim Ârif) € bu mektubu mütecakip — verdiğimiz cevapta, bu yazılarımızın mehaxı, o mrada gazetelerde intişar eden ve hiç kimse tarafındam - tekzip edilmeyen yazılar olduğunu bildirmiş.. Ve bita« raflığımıza binaen bu uzun mektubu, eserin hitamında neşredeceğimizi va- deylemiştik. İşte bu vadimizi zama- nında ifa etmekle — vazifemizi ifa etiiş oluyorur. “ Gilediçya ,, Çitleri Pek Iyidir ( Baştarafı 7 inel yüzdü ) mak gibi İrili ufaklı ve bıçaktan tehlikeli dikenlerle dolar ve bu ağaçların biribirine giren dalları öyle bir duvar olur ki arasından ne kötü hayvan, ne İnsan geçe- bilir. Hattâ böyle bir duvarı yok etmek lâzımgelse bu İşl ateşten başka çare kolaylıkla başaramaz. Gilediçyadan çit yapmak için bahçenin çevresine bir hendek açılarak toprağı güzelce işlenir. Sonra bu hendeğin toprağına çit sıra Üzerine çaprastlama olarak ellişer veya yetmiş beşer santim — aral er çekirdek ekilir. Yahut ta doğrudan doğruya genç fidanlar di:iğ:ı llk yığ;:âı iken arasıra sulanırlarsa İyi bü- yürler, Büyüyüşüne göre birkaç sene sonra boylanınca tepeleri ve dış yanlara taşan dalları kesilir. Böyle kesilip budandıkça dallar sıkışır ve bu iİş her sene tekrarlanırsa istenilen yükseklikte dikenden aşılmaz bir duvar elde edilmiş olur. Gilediçya çiti ondan sonra tarlanın hem sınırı, hem bekçisidir. Böyle bir çit torunlarınıza bile miras kalarak onları da çit derdinden — kurtarır. Çiftçi Nazillide muallim Bay — Rıza Örz, Kemaliyenin Şahsor köyünde Osman Eröz, Saray Çerkesköyde —A. İhsan Eryola: Mektuplarınızı — yeni — aldım. Sırası gelince cevap vereceğim. ç V Ziraat hususundaki mllş. öllerimlii sorunuz. Son Posta'aın (Çiftçi) 1 Toplantılar, Davetler Galatasaray İzcilerinin Müsamereleri Galatasaray — izcileri dün akşam lise konferans — sa'onunda — senelik müsamerelerini vermişlerdir. Müsa- merede bir çok tanınmış zevat hazır bulunmuş ve Molyerden bir piyes oynanmıştır. Heyet tarafından — açılan resim sergisi çok beğenilmiştir. Müsamere bugün de tekrar edilecektir, Nisan 28 — Nasıl Öllesiniz M ( Baş tarafı 1 inci yüzde ) —— kalp durmasını, bütün emsali ke- siresine tercih eylerim. Fakat tabii, münasebetsiz bir yerde kıkırdamamak şartile, zira kalıbı, meselâ belediye helâsında, yahut — Eminönündeki — tramvay bekleme yerinde dinlendirmek hiç. işime gelmez, Hayatımızday- ken, meslek, vazife icabı ortalığı telâşa verdiğimiz olmıyor değil, fakat ölürken de etrafı yaygaraya vermek, dosta düşmana, ve elâ- leme kepaze olmak istememl * Kadıköy, Mühürdar caddesi, Şerel sokağı, 103 numaralı hüne, — Aavukat Bay Celâl Sirre — Vallahi, ben de herkes gibi evvelâ ölmeyi istemem. Ön- dan sonra da ta olabilesiye geçinden gelesi ecele; acı dızı, sefalet, hastalık çekmeden kolay- kavuşmayı tercih ederim! * Nişantaşı, Karaman sokağı, 18 No.lı hana komlayoncu B. Vedat Cavit: — Bu da ne biçim... Daha doğrusu —ne — biçimsiz. sorgu! tıpkı: “kırk satır. mm - İatersin, kırk — kalır mi? ,, gibi bir şey. Halbuki, eski masallarda bu su- Halledilmiyen Bir Muamma ( Baştarafı 1 inci yüzde ) ların üzerinde tebeyyün etmemişti. Bu iki adam nezaret altında Bülundurula dursun, bay Hüseyin, hastanede — zabitaya bir ifade daha vermiş, bu işte kimsenin sun'ütaksiri bulunmadığı, kazaen kendi bıçağı Üzerine düşerek yaralandığını —anlatmış, — eldeki suç maznunları da serbest bıra- kılmıştır. Dün, adliyeden polise bir istida havale edilmiş ve gizli kalan bir cerh vak'asının meyda- na çıkarılması istenmiştir. Bu Istida, yukarıda hikâyesini yaz- dığımız hâdiseye aittir. Bay — Hüseyin, — şimdi yine eski İlk iddlasında israr etmekte- dir. Kendisinin, karısı tarafından öldürtülmek — tehlikesine —maruz kaldığın — ve geçenki hâdise- de de ilk söylediklerinin doğru olduğunu — beyan eyleyerek ve kendisini — vuranların meydana çıkarılmasını, karısı hakkında da tahkibas icrasını istemektedir. Şimdi Samatya polis komi- serliği bu karmakarışık hâdiseyl aydınlatmaya çalışıyo. Küçük Katil ( Beştarafı 1 inci yüzde ) evinde bir sığıntı olarak yatıp kalkıyordu. Küçük katil hâdise günü bahçede kıvrılıp uyumuştu. Yanıbaşında — çiftesi duruyordu. Dayısı Bay Ibrahimin altı yaşın- daki küçük çocuğu Hilmi yanına geldi. Küçük Hilmi çifte ile oynar- ken horozunu ka'dırdı. Sonra bu kimsesiz, himayes'z çocuğa sata- şarak bir çocuk şakasile uyandırdı. Mehmet uyandırıldığından hid- detlenmişti. Delice bir hiddetle çifteyi eline aldı, tetiğine dokun- duğu gibi dayısının oğlunun ka- nına girdi. Beragma ağır ceza mahkemesi küçük katili altı ay hapis ceza- sına mahküm etmiştir. Küçük Mehmet, hapis yatacağı için de- ğgil; dayı oğlunu öldürdüğü için hapishanede ağlıyor. d Bil ı ale maruz kalanların büyük biref suçları varmış. Benim günabımi | neki? yokea. bayattaki, dünyar — daki isteklerimizi yerine getirip tamamladığınıza mı kanisiniz kij Ahret sorgularına başladınız ? — Hem, insanlar, istedikleri ai da, hatta İstedikleri şekilde ölmek imkânlarına aşağı yukarı sahip — sayılabilirler. Âsıl güç olan, İ0 sanların, ölmeden evvel, -istekle” rine kavuşabilmeleridir. Ve bet istediklerime kavuştuktan — sonrâ | gelecek olan ecelin, bilâistisnâ — her türlüsüne razıyım! Zira, emet lerine kavuşmuş ve kanmış klm selere gelen ölümlerin en İşket” | celisi, en kötüsü bile tatlıdır! —— 4 4 Sirkeci, Ankara Perukârı bay Mustafat — Hiçbir şekilde ölmiye nit yetil değilim. Hem durup durur” — ken ne diye ölümü istiyeyim ? istenecek şey kıtlığına kıran mı diki? Ya mazallab, verdiğim ce" vap azrailin kulağına gidiverir de, gelir başıma dikilir : — Al isdediğinli derse? Vazgeç bayım, vazgeç... Seni sahife dolduracaksın diye beB tatlı canımdan olamam ! Bir Inhidam Daha ( Baştarafı 1 inci yüzde ) | Vaka hakkında yaptığımız tab' | kikata nazarn, şöyle olmuştur: Kocamustafapaşada, Müdafani milliye caddesi üzerinde Bay Mur zaffere ald (5-7) numaralı bif arsa vardır. ; Bay Muzaffer bu arsayı kaşın biraderine vermiş, o da ev yap” tırmak üzere - tesviyeitlrabiyesini lera ettirmiye başlamıştı. Akşam beş buçukta amelenin sıkı bir çalışma zamanında, bir” denbire büyük bir toprak yığın! çökmüş ve ameleden Salim ile Hasan bu yığın altına diri - dirl gömülmüştür. j Vakayı görenler, polisi haber* dar etmişler, memurlar, bu yıkın” tinin — kaldırılmasını — ameliyey* muhtaç görmüş, itfalyeden yardılı istemiştir. Derhal yetişen itfalye memur” ları, az zamanda toprak yığıntısın! kaldırmışlar ve iki ameleyi d* yer altından ölüm halinde çıkar” mışlardır. Bunlardan Salim zamanda kendisine gelebilmişse Hasanın vaziyeti tehlikeli görüldü tedavi için Cerrahpaşa hastant* sine kaldırılmıştır. Polis inhidam sebeplerini tet” kik ediyor. Nöbetçi | Eczaneler H Bu gece nöbetçi cezaneler gunlardı!i | İstanbul tarafı: Şehzadebaşındi H (Hamdi), Yenikapıda (Sanm), B | | fızpaşada (M. Fuat), Şehreminli (A, Hamdi), Samatyada (Teolilosh | Unkapanında (Yorgi), Eyüpte (Bik | | met), Beyazıtta (Ceml), İ (Hüsamettin), Sirkecide (Eşref No şet), Bahçekapıda (Agop )[inu'y Bakırköyünde — (İstelfan Terziyi Beyoğlu tarafı Kalyoncuda (BeY” oğlu), Taksimde (Taksim eczan' Galata - Mahmudiyede (Mişel Sİİ ronyadis), Şişli Hamamda (Halkh | Kasımpaşada (Yenitaran), Haskör” de (Yenitürkiye), Kadıköy İskele caddesinde (Sotiryadis), Y" değirmeninde (Üçler), Büyük! (Şükrü Rıza).