S e T N T Ş e" U, T SA? - 350 - KD TENT VA CZ T Y P R $ 8U e A VU FO Ç a SS 2 aysım Halkın Sesi Esnafın . Nelerinden ; ., A B SA Şikâyetçisiniz ? Fatih, Caml sokağı 23 Nollu Güneş fotoğrafhanesi sahibi Bay Cemal Olgun: — Bir nisandan itibarsı kâğıtlara sarılıp ta k karnacılar bu işin de hilesini buldular, Bir kilo makarnayı yüz gram ağır. rayorlar, bu yüzden tabil ahali ziyama giriyor. Belediye, hem onları onar, yirml- ger kiloluk paketler yapmıya, hemde ambalâj için çok ağır çekmeyen kâğıtlar kullanmaya mecbur etmeli. * Pangaltı; Sakız sokağı, 110 Nolu hanede Dr. bay Rıza Reflkı — Esnafın bence en büyük kaba. hati, malını — tutturabildiğ'ne satmıya kalkışmak illetinden kurtulamaması- dır. Bu yüzden çektiğimiz sıkıntıyı bir biz biliriz bir de Allah. Biraz pazarlık atmezseniz; herşeyi iki misli pahasına alıyorsunuz. Pazarlığa giriş- seniz, çok defa, edeta hakarete uğru- yorsunur. Onlar; az kazanca kanaat etseler, mallarını daht çok sürecekler. O takdirde bizler de, hem pazarlık beliyelerinden, hem de kazıklanmak- tan kurtulmuş olacağız. ö Küçükpazar, Meyvacı sokağı 36 No,liı hanede komisyoncu Bay Refik Sevinçı — Hazır geldinlz, daha bu sabah gördüğüm bir #sahneyi anlatayımda dinleyin; pencereden bir portakalcıya seslendim. O sıkılmış limona dönmüş portakalların ikisini beş — kuruştan sokmak İstiyordu. Ben dördüne bir çaeyrak verdim. Suratıma baktı bak- tıdal — Senin, dedi, portakal neyine? Bunu cebinde parası olan yer! Bu cevabı alınca, aşağı İnipta he- rifi tokatlamak, yahut küfür etme- mek — İçin kendimi zor — tuttum, Pararlık meselelerinde başımıza buna benzemez daha neler geliyor, Bu iti- barla, ben bir mağazaya girdiğim zaman! “ Acaba yine neyle karpılaşa- cağım!,, diye adeta içim titiriyor! » Osmanbey, Çiçekçi sokağı 3 numaralı hane, B. Rıfat Salim: — Nelerinden şikâyet edeyim bi. çarelerin, yok malın kötüsünü ekal- giği yutturuyorlarmış, yok — pahalı orlarınış, yokk kahveye arpa katı- Yok daha bilmem me yapı yorle Dünyada namuslarına su katılmış insanlar ende flar a kif Onlara gelinceye kadar daha meler yutturanlarımız, ve daha nelerimize, meler katanlarımız var dostuml Yurtta Ne Kadar Milil Emlâk Var? Ma'iye bakanlığı yurddaki milli wmlâkin hakiki miktarının ve de- ğgerlerinin tesbitine büyük ehem- miyet vermektedir. Miüll emlâk itibarile çok zenğin olan İstan- bulda milli emlâk idaresi eski devirlerden kalma ve her birisi birer kucak tomar teşkil eden dosyalarla doludur. Müdür bay Münür bu rın tasfiyesi ve imlâkın tespiti İçin umumi nmi- dürlükten bazı memurlar — iste- miştir. koliarı biribirinden ayrılmış diye ediyorum. Hasan B. — Bayan! Siz. beyne'milel Kadın Birlği Başkanı imlşsiniz. Size şu e Ş W ÇAA C 22007 NFN SS KENNEE İN AŞ K AF FAŞ S0 * CAİ GAĞ İ KK ÇAA SON POSTA DARHİLİ HABERLER İki Yüz Elli Kilo Esrar Müsadere Edildi Yedi Kaçakçı Yakayı Ele Verdi Emniyet müdürlüğü kaçakçılık memleketlere kaçırma İşile uğra- şan bu şebeke mensuplarından şimdiki halde yakalananlar yedi kişldir. Bunların içinde bir rum, blr ermeni, birde rum kadın bu- lunmaktadır. Diğerleri Türkdür. Şehirden sevkedilmek üzere iken ele geçirilen esrarın miktarı 250 kilodur. Kaçakçılar cürmümeşhut ha- Hinde yakalanmış olup, 250 — kilo esrarı taşıyan bavullar müsadere edilmiş ve tahlile gönderilmiştir. Tahkikata ehemmiyetle deyam ediliyor. Verem Hastası Bir Suçlu Emin Olunuz, Diyor, Bu Sahtekârlığı Tedavi İçin Yaptım,, Göz evleri çukurlaşmış, avurt- ları çökmüş, benzi sapsarı bir genç. Titreyen ve inleyen bir sesle yalvarıyor: — Emin olunuz muztar kaldım, Bu habis verem benim yakamı bırakmıyor, hergün biraz daha eritiyor. Tedavi olmak, sanator- yuma yatmak, veremle pençeleşmek emelile Bursadan buraya geldim. Baş vurmadığım yer kalmadı. Verem dispanserine de müracaat ettim, Oradan tedaviye başladılar, fakat parasızrdım. Paraya olan ihtiyacımı gidermek için başka çare bulamadım. Denizli mebusu Bay Necip Alinin imzasını taklit eltim ve ağzından Halkevi müdü- rüne bir tezkere yazdım, bu tez- kere ile eğer alabilseydim elime 30 lira geçecekti. Fakat imzayı tanıdılar, sahte olduğunu fark ettiler ve beni polise verdiler, polis te işte buraya getirdi. Hergün en axz yüz suçluyu dinleyen Müddeiumumi! Bay Şefik, Mehmet Kemal adını taşıyan bu yeremli soçluyu da dinlemiş, belki söyledik'erinin — doğruluğuna da inanmıştı. Ancak büküm verecek mevkide değildi. Hükmün veril- mesini sorgu hâkimine bıraktı ve enci, hakkındaki evrakla bera- er Altıncı müstantigin huzuruna sevk etti. YrRELeA ea se ea eee bame enne AA oK a KaRa Te bEREEES LA LeSELeRanAArın Ağır Cezada Bir Duruşma Relis Soruyor: “San'atınız Nedir?,, Suçlular Cevap Veriyor: “Kaçakçılık!,, — Adın 3 çocuğun var, 85 yapındasın. Âlâ. Peki nö iş yaparsın? Onu söylerenel , — Kaçakçıyım efendim. — Anlamadım, ne dedin bakayım, bıçakeı mısan?.. — Hayır efendim, bıçakşı — değil kaçakçıyım?.. — Kaçakçımı, — kaçakçılık işmi? Senin başka san'atın. yokmu?. — San'atım kaçakçılık efendim, işeiz kalınca arada sırada kebabcılık yaperım, Hım... Söyle bakalım Celâl, sen me İş yaparsın? — Bende kaçakçıyım bayım... — Başka işin yokmu? — Yok Bayım, sada yapar, onunla geçinirim. . Ağır Ceza hâkiminin sorgularına cövap veren bu İiki suçlu, Yusuf adlı birinin yemiş iskelesinde 60 kilo tütünü Üzerine petrol dökerek yak- maktan ve onun bir kasım tütününü de çalmaktan suç'u idiler, Fakat suçlarını İnkâr ettiler, bir ağızdan: — Hapır, dedi'er, biz onun tütü- nünü falan yakmadık. Gasbettiğimizi söylediği tütünlerde bizimdi. Bir xa- ten kaçakçıyız. Her zaman için bizde 50 kilo, 100 kilo tütün bulunur. Ne yapalım, geçimimiz bu yüzden. Mahkeme reisi Şahitlerin çağırıl. madığını öğrenince duruşmayı başka güne biıraktı ve sucüları — getiren jandarmalarar: — Götürün dedi. Sonra suçlulara döndü; Şahitleri çağıracağız, beş Ma- yısta sizi tekrar getirtirir. buraya, Gir Günde ikl Yangın Dün biri Kuledibinde, biri de Pangaltıda iki yangın çıkmış, genişlemeden söndürülmüştür. Balıkçılık için Ökonomi Bakanlığı — balıkçılı- ğın inkişafı için neler düşünül- düğünü Ticaret Odasına sormuş- tu. Oda — tetkikat — yapmıya başlamış, balıkçılarında mütalea- larinı sormuştur. Gümrüklerde Gümrüklerde tatbik edilecek yeni teşkilât etrafında hazırlıkla» ra başanmıştır. Bu işle meşgul olan tetkik müdürü Bay Mustafa Nuri yeni anbar servislerini tanzime başlamıştır. kaçekçılık Grenacekenbarena e sen ı ee o ea RErTEREEAARa, SeRasaneSeEERcAnan Biçaklı Bir Ölüm Mahkümu Tevkifhanede Si- lâhını Çekti, He- men Gardiyanın' Üstüne Hücum Etti Istanbul tevkifhanesinde dün, heyecan uyandıran bir hâdise ol- du, jandarmanın müdahalesini icap ettirdikten sonra yatıştırıldı. Tah- kikat yapan bir mubharririmiz şun- ları öğrenmiştir ; Tevkifhanede Kürt Yusuf adın- da bir mevkuf vardır va ölüm ce- zası mahkümudur. Kürt Yuasuf dün bir aralık koğuştaki arkadaş- larını ikna ederek, kendilerine kimseyi müdahale ettirmiyeceğini söylemiş, bu sırada içeriye gardi- yan girmiştir. Kürt Yusuf, nasıl tedarik ettiği henüz belil olmıyan sustalı çakısını çekmiş ve gardi- yanın Üzerine saldırmışlır. Bunun üzerine derhal jandarmaya haber verilmiş ve hüdise, büyümesine meydan verilmeden bastırılmıştır. Kürt Yusuf ile yedi arkadaşı da, idari bir tedbir olmak üzere Üsküdar tevkifhanesine nakledi- mişlerdir. Sokakta Iki Ölüm Bir Veremdi Ve Derman- sızlıktan Caddeye Yığıldı Dün şehrimizde, sokak ortasında Iki ölüm hadisesl olmuştur. 1 — Veremin enson devresin- de olan Edirneli Salim adında birgenç dün bahçe kapısından geçerken — dermansızlıktan yere düşmüş ve polisler tarafından hastaneye götürülürken ölmlştür. 2 — Beyoğlanda Polonya so- kağında oturan sobacı Venson dön hammal başı caddesinden ge- çerken, kalp durmasından ansızın ölmüştür. İ Beyoğlu Adliyosi Başka Yere Taşınacak Beyoğlu Adliyesi şimdiye ka- dar Beyoğlunda Köçeğla kona- Ağanda yer.eşiyordu. Burası hem ihtiyaçtan çok büyük, hemde <- firi karanlıktı, üstelik kira bedelide çok yüksekti. Adliyenin buradan taşınması kararlaştırılmış ve bina aranmıya başlanmıştır. Pazar Ola Hasan Bey Diyor Ki: he- Birlik Başkâanı Eçnebi Kadın — Te- şekkür ederim Hasan B. amma bu ma- kasın kolları niçin biribirinden aynılmış ? Hasan B. — Bayan | Yıldız sarayında uluslararası kadın kongresini açtığınız va- Kit herkese bu makası gösterinir... f Günün Tarihi Birkaç Satır Arasında -« Gösteriniz ve deyiniz ki: Erkek — ve kadın bir makasın kol Ayrı ayrı hiçbir. işe yaramaz, birleşme — leri lâzımdır | Nisan 10 Meşhur Sovyet — Artistleri Şehrimizde Memleketimize muhtelif kon- serler vermek Üzere gelecek olan — büyük devlet tiyatrosu artistleri Moskovadan harekete başlamış- lardır. | Heyette şu artistler vardır: Büyük akademik devlet tiyat- rosu örkestra şefi: Steinberg, piyanist bestekâr: Şostokoviç, Bası Pirogov, Mezzos Oprano: Make- Akova, Soprano: Barsova, balet artisti: Messerer, Solist: Yadam ve Nortzov, Balerin: Dasinskaya, piyanist: Oborin ve Makorov. j Heyet büyük devlet tiyatrosü müdür muavini Arkanov idaresin: dedir. Orkestra gefi Steinberg ayım üçünde hareket etmiştir. Diğer artlstler, Odesadan ayın on birin* de kalkan — vapurla — Iİstanbolr hareket edeceklerdir. * * * Sütçülerin Şikâyeti ! Şehrimizdeki süt müstahsilleri bir İstida ile belediyeye müracaak edorek belediye sınırları haricime den getirilen sütlerin sıhhat şartı Jarma uygun bir tarzda istil : edilmediğinden — şikâyet — etmiş — * * * Esnaf Bankasında Müşterek esnaf bürosu id heyeti bugün toplanacak, büra İşlerinin tanzimi etrafında görüs şecektir. Esnaf cemiyetleri yenli yıl bütçelerini hazırlamışlar ve tetkik edilmek — Üzere müştereli esnaf bürosu müdürlüğüne ver? mişlerdir. * * * Filmlerin Gümrüğü Sinemacılar film gümrüğünün azaltılması için teşebbls yapmışt lar, bu teşebbüs üzerine odadt bir komsiyon teşkil — edilmiştin Komsiyon önümüzdeki Salı günü toplanacaktır. * * * Vilâyet Bütçeleri Ş Gümüşhane — vilâyeti um | meclisi mesaisini bitirmiştir. bin 808 liradan ibaret olan varle datından 46-497 lirasımı mahalli — işlere, 59, 300 lirasını nafiaya. —— * * * Sürt vilâyeti umumt me! İ çalışmasını bitirmiştir. Adi bütçe 94 bin, fevkalâde bütçe 68-048 lira olarak tesbit edilmiştir. * * * Nakzedilen Korar Evvelce sekizinci ihtisas m kemesi tarafından kaçakçılıktam dolayı 9 ay hapse mahküm edi- len Ege vapuru Başçarkçısı Bay Hilmi hakkındaki karar nakze* dilmişti. Dün ihtisas mahkemes # eski mahkümiyette ısrar kararl vermiştir. arıma benzer. —