4 Aralık 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

4 Aralık 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Muharriri: A. R. No.r 103 Şövalyenin Arzusu 4-13- 934 “ Kılcımı Bizzat Kendi Dizimde Kırmak, Bir Boşnak Kızile Evlenmek İstiyorum.. ,, — Ya, Ikinci sebeb?... caba manastırlara kapa- nanların hakiki bir inziva ve süküta malik olduklarını. gerek dünya ve gerek ukbada aradık- ları selâmet ve saadeti buldukla- rını zanneder misiniz, haşmetma- ab... Bunlardan kaç tanesinin ruht ve hissi mahrumiyetler içinde inledillerini gördüm.. Kaç tanesi- nin beşer! ibtiraslar İçinde sürüm sürüm sürüklendiklerine şahit ok dum... İşte, rahib Löyülâ.. Görü- nüşe nazaran her nefesini, Allah için alıyor.. Her adımını İsâ için atıyor. — Evet, görünüşe nazaran... — Halbuki... — Ah, dostuml.. O adam.. © adam, bir Taön'dur.. bir felâket- tir... Şövalye, acı acı başını salladı. Gözlerinde birer damla yaş par- iadı: — Çok güzel tasvir ettiniz, haşmetmaab... O adan bir felâ- kettir, Diye mırıldandı.. Kral, Şövalye- nin birdenbire teesstire kapıldığını anladı. O teessürü dağıtmak için sözü değiştirmek istedi: — E. şu halde (o Şövfiyem.. reni nasıl iknâ edeceğim?.. Dedi. Fakat Şövalye, (yine biraz evvelki bahse rücu etti: —Bilhassa nefret ettiğim bir Bey varsa, haşmetmeâb.. o da, taht ve saltanat gibi insanları ihtirasa sevkeden şeyler... Vakıâ bunları bir kralın huzurunda söylemek küstahlıktır. Fakat benim gibi, babasını o uğurda . kaybetmiş.. ve sonra da bütün hayatını hür Şövalyeler arasında geçirmiş bir adamı nazarı dikkate alırsanız, bu fikrinden dolayı onu takbih etmezsiniz, değil mi haşmetmeâb. - Birinci Fransuva, ciddileşmişti, — Bu noktadan size hak vermemek mümkün değil Şöval- ye... Fakat şunu da nazarı dik- kate almalısınız ki, artık şövak yelik te if.âs ediyor. Bütün dün- yayı kendi malikânesi.. (atının eğerini de bürriyet saltanatının sandalyesi te.âkki eden Şövalk- yeler yavaş yavaş tarihe karışıyor... Hattâ darılmazsan söyliyeyim kl azi- zim bunlara, serseri deniliyor.. ve hatta biraz da bunlarla eğleniliyor. — Evet, bunları ben de çok iyi biliyorum. bhaşmetmeab.. hatta onun içindir ki; Italyaya kadar giderek son vazifemi de ifa ettik- ten sonra, krlıcımı bizzat kendi dizimde: kırmak.. Bosnanın hücra bir köşesinde beni bekliyen, mü- tevazı bir Boşnak kızile bir köy- lü, bir rençber gibi sak'n bir ha- yat yaşamak istiyorum... Ayıb değil ya.. işte, benim idealim de bu, haşmetmeab,.. — Alâ. güzel.. Üç evli bir köyün sinyoru olmak, hiç şüpbe- siz ki büyük bir ülkenin hükümda- rı olmaktan daha rahattır... Ba- husus insanın yanında, başını di- zine dayıyacak sarişin bir Boşnak dilberi de olduktan sonra... An cak şu var ki, Şövalyem. sizin hududsuz ruhunuz, şimdiye kadar büyük maceralar arasında halliha- mur oluşunuz, acaba o sakin ve mütevazı hayaltan sizi çarça- bük bıktırıp usandırmayacak mı?.. Bak, şu size ettiğim bütün tek- liflere kulaklarınızı tıkıyor ve son bir vazife için Italyaya koşuyor- sunuz. Bu vazifenin son olduğunu kim iddia edebilir?.. Ben eminim ki, sizin gibi bir adamın, kıyıda köşede döküntü olarak bırak- tığı birtakım aşklar ve maceralar vardır. Bunlar, şöylece etrafa savrulmuş ve üzeri kül bağlamış kıvılcımlara benzer. Günün birin- de, herhangi bir taraftan esecek kuvvetlice bir ruzgâr, bu külleri kaldırır ve o küçük kıyılcımıda parlatır... O zaman... Şövalye, oturduğu yerde, bir- denbire dimdik kesildi: — Çok iyl tasvir bmyurdunuz, haşmetmeab... Yalnız şu varki, hayatımın bütün kıvılcımları, tama“ mile kül olmuş... Yalnız bir tanesi kalmıştı. O da şimdi, tıpla tosvir ettiğiniz gibi parladı. İşte ben şimdi, o ateşi söndürmeye gidiyorum. — Fakat, o ateş sizin için bir tehlike oluverirse ?.. — Artık, bu bir baht işl, haşmetmeab |... — Ya o, sizi bekleyen Boş nak kızı ?.. — O da talihine razı olsun. Birinci Fransova, masanın üs tüne bir yumruk vurdu: — Şövelye 1. Siz hakikaten çok tuhaf bir adamsınız... Şu zavallı Boşnak kızını tehlike için- de bırakması muhtemel olan ye- ni maceranızı öğrenmeyi çok İs- terdim. — Haşmetmeab 1. Bunun bi- raz da #ze taalüku olduğu İçin, Arzu buyurursanız nakledeyim. Zaten ben de, uzun zamandan- beri kalbimde kalan bir ukdeyi sizin huzurunuzda teşrih etmek isterdim. — Mesele, gittikce tuhaflaşı- yor, Şövalye.. âdeta bana büyük bir merak veriyorsunuz. Demek ki bu İşin bana taallâk eden cihet- leri de var öylemi ?.. — Evet haşmetmaabi.. — Şu halde, dinlemeye hazır- laniyorum... Heyyy. Kim var orada.. Çabuk bize birer şartröz getirin... “ E, anlatınız bakalım, Şövalye... Şövalye, elini alnında gezdirdi. Yüzünün hatları gerildi. Derin derin içini çekti: — Haşmetmaabi.. Hükümdar- lara sual sormak ayıptır. Bunu biliyorum. Fakat müsaade buyu- rursanız, sözlerime bir sual ile başlamak istiyorum. — Şövalyel.. Sizi tamamen serbest © bırakıyorum. O Sizinle, tam bir dost gibi görüşebiliriz. Ne istiyorsanız, açıkça sorabilir- siniz. — Şüphesiz hatırlarsınız ki, size İlk tesadüfümde, sizi öldür- mek istediğimi açıkca söylemiştim. — Evetl., Hattâ, sizinle hiç bir alış verişim olmadığı İçin ben de bu teşebbüsünüze bir haylı hayret etmiştim, — O zaman benim bu hare- ketime ne mana vermiştiniz?... — Doğrusunu ( söyleyeceğim.. Ve siz de darılmayacaksınız de- mi 2. ( Arkası var ) Hepsi Bir Hesap... - İngilir karikettirü Kadın — Ah, şimdi buradan aşağıya bakarken 25 kuruş dü- şürdüm. Polis — Ziyanı yok madam. Zaten aşağıda yapılan bina bir banka binasıdır. sesrremraresasasassananasane sana sananmana srsume suana smanae Dünya İktisat Haberleri Romanyada Ispirto Inhisarı Kuruluyor Romanya kredi omüessesele- erin mandi ir gurup başın- da S Banka di kredi Roman, olduğu halde Romanya hüküme- tile müzakeratta bulunmaktadır. Bu gurup Romanyada İspirto satışı inbisarını almak arzusunda dır. Konuşmalar oldukça ilerle- miş ve müspet bir netice alınma- sı zamanı yaklaşmıştır. İspirto satışı İnhisarı, konuşmalara göre, 25 sene için bu sermayedarlara verilecektir. Romanyada ispirto inhisarı * Almanya hükümeti, sırf siyasi Almanya bir maksatla, Yu- oslavya ve Ro- Bloke para- emmi bulu man Bloke ala- cakları ile mısır ve arpa satın almışt. Fakat bu mallar Almanyanin dahil! istib- lâkine yarayacak değildir. Haber verildiğine göre, şimdi Almanya bu hububatı Holanda ve Iskan- dinavya memleketlerine oradan alacağı harp malzemesi karşılığı olarak vermek arzusunda imiş. Böylelikle Almanya Bloke olan ve bir işe yaramayan alacaklarla askeri techizat ve malzemesini tamamlamış bulunuyormuş, * İngiltere ve Amerikanın ısrar- la reddetmeleri- ne rağmen Mam çurl o hükümeti petrolu İnhisara tâbi tutmuştur. İnhisar önümüzdeki yılbaşından evvel (o çalışmaya (başlayacaktır Inbisarın İdaresi Jehol civarın daki petrol damarlarınıda işle- tecek olan bir teşekküle veril miştir. Maamafik petrol kuyula- rınm İşletilmesi meselesi paraya bağlı olduğundan ancak bir müd- det sonra tatbik olunabilecektir. a m -—-ZTAKVİM— Gin SALI Kasım sı 4 inci KÂNUN 934 m Arabi Rumi 25 Şaban 1988 (21 2ei Teşrin 135) e. Exa51/Vasatif Vakit 228)7 09) Akşam 722) 1303) Yatsı 947) 14 28) İmsak larla silâh alıyormuş Bant | Vana) — ım 24i 16 41 .» La Bulgar Komitecileri Yeni Baskınlar TertibEtmişler! ( Baştıarfı 1 inei yüzde ) kumandanlıkları, Bulgar çetecileri tarafından her hangi bir kanlı hâdiseye meydan verilmemesi için emir almışlardır. Burada çıkan Venizelos ta raftarı muhalif gazeteler, Çalda- ris ohükümetini, son hâdisede gevşek davrandığı iddiasile it- ham ediyorlar. Bu gazetelere göre, bu hâdisenin biricik mes- ulü Bulgaristandır. Yunan hükü- metinin bu işte çok şiddetli ve cezri bir şekilde davranarak işi kökünden halletmesi lâzimge- liyordu, — A. V. Kahbece Bir Pusu Atina, 4 (Hususi) — Yunan- Bulgar hududunun beri tarafın- daki kanlı hâdisenin doğurduğu heyecanlı hava ve sinir gerginliği henüz yatışmamıştır. Diğer taraf- tan Yunun hükümeti tarafından bâdise yerinde tahkikler yapan bir jandarma yüzbaşısı, hazırladığı raporu hükümete vermiştir. Bu ra- pora göre, yedi Pomak ailesi Bulgaristandan gelip Yunan hu- dudunu gizlice aşmıştır. Fakat burlardan daha evvel üç Bulgar askeri hudu aşmış ve kaçakların geçeceği yol üstünde pusu kurmuş, kadın, erkek ve ocuk bu yedi ailenin bera- erinde (170) kadar da koyun vardı. Bunlar tam pusu civarına ge zaman şiddetli bir ateş rşısında kalmışlar, bu arada birkaç tane de bomba patlamıştır. Beş erkekten biri süngü, üçü kur- şun ve biri de bomba misketle- rile ölmüştür. —A V Sofyada Mütslea Yok Sofya, 4 (Hususi) — Sofya azeteleri, hudud hâdisesi hhk- hadı sadece hükümetin ve Har- biye Nezaretinin o tebliğlerin! neşretmekle iktifa ediyorlar, şim- dilik mütalealarını söylemiyorlar, Hedise Bir Tertib Eseri MI? Atina, 3 (Hususi) — Hasıl olan bazı kanaatlere göre, hudud hâdisesi Bulgarlar tarafından ter- tib edilmiş bir vak'adır. Bu Po- maklar, memleketi birakmak ve kaçmak için teşvik görmüşler, o şekilde onların hareketi, onların katillerince zaten evvelce malâmdu. Sonra Yunan arazisin- de yolları kesilmiş ve pusuya dü- görülerek öldürülmüşlerdir. Bulgarların, Bulgaristanı ter- ketmek meylinde bulunan Po- makları dehşetlendirmek suretile gözdağı o verdikleri (fikri hâsıl olmaktadır. ( Bunlar dün saat (17,30) a kadar aldığımız haberlerdir. Bundan sonrası ise, Atina mubabirimizin tayyare poz- tasile gönderdiği tafailâttır. | Yunan Harbiye Nezaretinin Tebliği Atina, 3, Saat daş e pos tasile, muhabirimizden) — Yunan Bulgar sınırında'vukubulan hâdise hakkında Yunan Harbiye Bakan- lığının neşrettiği tebliğ şudur: “ Evvelki Cumartesi günü sa- bah saat sekize doğru Bulgaris- tanın Pomak Müslümanlarından bazıları aileleri ve koyun sürüle- rile birlikte bermutad Türkiyeye iltica etmek Üzere hududumuzu geçmek teşebbüsünde bulundular, (14) öncü Bulgar hudud kara- kolu efradı,) işbu müslümanların teşebbüslerini haber alarak takib- lerine koyuldular. Bunlar, hudud- larımıza tecavüz ederek erazimiz üzerinde, dokuz kilometre mesafe alarak Termiya namındaki 93 ün- cü karakolumuzun şimal şarkisine kadar bunları kovalamışlardır. İşbu takibin neticesi olarak Pomak müslümanlarından beş kişi Bulgar askerleri tarafından öldürülmüşlerdir. e Aileleri ve ko- yun sürüleri tekrar Bulgar erazi- sine naklolunmuştur. Müslüman- lardan (Obir tanesi (o kurtularak (93 ) üncü karakola iltica etmiş, orada tutulmaktadır.,, kw Drama şehrinden alınan taf- siiâta göre, hadisenin cereyan şekli şudur: Yunan hududunu geçen Po- mak Müslümanlar Dramaya doğru ilerlemekte idiler, Bunlar, Drama dan Gömüleineye gaçecek ve oradaki Türk konsoloshanesi va- stasile Türkiyeye gideceklerdi. Pomaklar, koyun sürüleri ve ailelerle (o birlikte (| ilerlerken (3) üncü kilometrede Bulgar askerleri tarafindan fark olunmuş, ve Yunan hududunu tecavüz ede- rek Pomakların peşine koyulmuş- lardır. Bu arada Pomakların Üze- rine mitralyozlarla ateş açmış- lardır. Dokuzuncu (kilometrede bulunan (93) üncü Yunan hudud karakolunun şarkı şimalisine kadar kövalanmışlardır. £ Pomaklardan beş kişi öldürülmüştür. Beraber- lerindekl kadın ve çocukların birçoğu da yaralanmıştır. Katlo- lunan Pomakların cesedleri Yunar erazisinde bırakılmıştır. Yunan askeri idaresinin tahkik katı vak'anın şekil ve cereyanını böyle tesbit etmiştir. Bu cesedler delik, deşik bir haldedir. Bu hal, mitralyoz ateşine maruz bırakıl malarını göstermektedir. Yunan erkânıharbiyesinin, Drama hava- lisinde Yunan fırkasına verdiği emirler, hâdisenin derecel ehem- miyetini göstermektedir. Yunan erkânıharbiyesi, Yunan ve Bulgar hudud karakol kuman- danlarının müzakere ve tahkikat icrasını kabul etmeyip bu tahki- katın hususi mubtelit bir askeri barak tarafından yapılmasını mu- lunmuştur. — A, V. Yeni Malümat Atina, 3, saat 12 (Uçak ile) — Drama Jandarma kumandanlığın- dan dün gece hükümete verilen resmi malümata göre jandarma yüzbaşısı Pitsaridis hâdise mahal line giderek tahkikat yapmış ve sureti vukuu hakkında şu tafsilâtı vermiştir ; 1 — 3 Bulgar neferi Yunan arazisinde kurmuşlardır. 2 — Hududdan Iki saat m fede Yunan arazisine girerek Yunanistana iltica eden Pomak kafilesi üzerine ateş açmışlar ve bomba kullanmışlardır. 3 — Pomakların üçü kurşun- la biri süngü İle, diğer birisi de başının arkasından ağır surette yaralanarak öldürülmüştür. 4 — Bunların beraberlerindeki , eşya ve İnsan şundan ibaretti: 6 kadın, 11 çocuk, 170 koyun, 8 katır. Bunların hepsi tekrar Bulgar arazisine götürülmüşlerdir. Atin, 3, sant 12 ( tayyare İle) — Hâdiseyi tahkika memur Yu- nan zabitleri vak'a (mahalline gitmiş ve Bulgar tahkik zabitleri- ni meseleyi görüşmeye çağırmış- larsa da bunlardan cevap bile alamamışlardır. Bu tarzı hareket, Yunan hükümeti nezdinde derin ve fena bir tesir bırakmıştır. Bunun üzerinedir ki o Yunan hudud kıtaların Otukviye (İçin gönderilen kıtaların geri çekil- memeleri emrolunmuştur. Atina 3, saat 12 (Tayyare ile) — Yarın (bugün) mebusan meclisinde, hududdaki müessif hâ- dise mevzuubahs edilecek, hükü- metten izahat istenecektir. Bazı mebusların, bükümet tarafından ittihaz edilen hattı hareketi tenkid edeceği söyleniyor. mu kn a a ml MR li b Ki GMK mea e same AE i ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: