Sigaset Alemi Başlarına Hâlâ Belâ Davet Edenler Var Epey zamandanberi — Hababurg banedanının tekrar Avüstüryasın mu- kadderatını İdareye memur edilece- =nı dair şayialar var. Son Avusturya lacar İmperatoru Şarl'ın oğlu Arşi- dük Otto, Avusturya Lejitimlatlerinin Ümidini taşıyor ve bu tahta namzet KÖözsteriliyor. — Saltanatın — zararlarını Tamütenahi bir surette iİdrak eden, büyük harp gibi bir felâketi aztm fedakârlıldarla — geçiren — Insanların, kendilerini devletin Ostünde telâkki ederik keyfimayeşa hayat «süren ve Allah tarafından dünyayı idareye me- mur sayan İnsanları hâlâ başlarına belâ diye geçirmekte 1srar etmeleri. nin manasını anlamak cidden müş- küldür. Hele o insanlar, Habeburglar gibi koyu katolikler olursa. Hababurg hanodanı, İaanınız bana; dünyada mevcut hükümdar alleleri arasında Şayanı hayret bir mahiyet arzeder. Şimdiye kadar (2050) den fazla ekbör evlâdi. sayılabilen bu — ailevin bu mümessillerinden (1486) m Alman, (124) ü Fransız, (196) « İtalyan, (49)u İspanyol, (20) #i İngiliz, (32) si Lebli, (47) #i Danimarkalı olmakla maruftur. Demek oluyor ki Habsburglar, dün- yaya bükümdar yetiştiren ve bir Ba- bil Kulesinde yaşayan kesirülnüfuz bir 'alledir. Bu aile katoliktir. Jozefin gibl azasının husust hayatlarındaki iğrboçliği hatırlıyanlar, din tasssubu- nu şehövi rezaletlerle nasıl telife mu- vaffak olduğuna hayret ederler. Da- ha doğrusu İnsanlarin safvetine ve ahmaklığına şaşarlar. Geçmiş dereleri bu kadar çabuk unutan iasanlara, demek eöizdir. ki, Hababurg belâsı Neron da, Zavallı bndbaht anlar. — Süreyya İspanyada Dağılma Hareketleri Madrit, 26 (A. A.) — Hükümet, muhtariyat hareketi görülen şimalde- ki Başk vilâyetlerinde çok sıkı ted. birler alıyor. Çünkü Bilbao'da veya diğer bir gehirde gizli toplantı yapı- lacağı haber alınmış, polla kuvvetleri çoğaltılmıştır. Mmınyı;ıın Altın Mevcudu bir arada tek bir koğuşa topla- np eğlenmek izni çıkmış ! Akşam oldu. Ben odamdayım Ötekilerin — yanına — gitmiyorum Nesrin. Demir parmaklıklarımın önüne dikiliyorum. —Dışarı bakıyorum. Dışarda gördüğüm, artık sade yakık duvarın taşları, otları, oyuk- ları değil, Havada bir ışıklanış bir aydınlanış var. Ara sıra ne- reden atıldığını bilmediğim bir hava fişeği, yeşil, kırmızı, işık damlaları düşürerek — yükseliyor, Serpiliyor ve İniyor. Ben de bun- Bulgaristanın İstiklâl Yıldönümü Sofya, 26 (Bulgar ajansı bildiri- yor) — 1877/1878 Türk « Rus harbinln, Bulgaristanın istiklâline mebde olan tarihi muharebenin, cereyan — ettiği Şipka boğazında istiklâl abidesinin dikilmesi münasebetiyle büyük me- raslım yapılmış, Kıral ile bütün hükü- met azası o zamanki milli elbiselerle bu merasimde hazır bulunmuşlardır. $0,000 kişilik büyük bir halk köt- lesi huzurunda o zamanki harp sah- nesi canlandırılmış ve buna bütün vatani cemiyetler mensupları eylemiştir. Borazan vııt:ıılıı ımıdıı oldi bi yoklama yapılmış Ş|p=. ı:ıııhır:bulıdo ölen Bıılııı ve Rus rzabitlerinin isimlerile cevap- lar verilmiştir. Merasimden sonra muazzam bir fener alayı yapılmıştır. Felemenk Te Yahudi nedenberi burada bulunan ve ekserlesl n Yahudisi olan 300 ecnebi, leketi terketmek emrini almış- Viyanada | Mahkümiyetler Viyanâ, 26 (A. A.) — Liorz divanı harbi, Temmuz hadizelerinde bir jandarmayı Ööldüren asller grupuna mensup iki mlllt sosyallsti müecbbet hapse mahküm etmiştir. Fransa Komünistleri Ve Japonya Tokyo, 26 (A. A.) — Fransız ko« münistlerinin Japonya — aleyhindeki hareketleri hükümetin nazarı dikka- tini celbetmektedir. Bu — hareketin Moskovadan teşvik gördüğü zanne- diliyor. İngiliz Radyo Sergisi dra, 26 (A.A.) — mLo—ı:': ( .N Radyo serglsl ziyaret etmiş ve 30 milyon İagiliz liralık sipariş yapılmıştır. Yeni Bir Tayyare Rekoru Etamp, 26 (A. A.) — Tayyareci Arnu ve Braban, santte 292 kilometre uçmak suretile yüz kilometrelik sürat rekorunu kırmıştır. Almanyadan Bir Tart Berlin, 26 (A.A.) — Meşhur Ame- rikân romancısı “Levisin zevcesi ma- dam Levla milli sosyalistliğe muhale. Fet ettiğinden Almanyadan çıkanıl- mıştır. Laypzig Panayırı Layptig, 26 (A. A.) — Bugüa açil- teşbir. etmekte- dirler. Bunların 188 | ecnebidir. Pa- nyııı geçen sene 4380 firma iştirak ları seyrediyorum. İstanbul sokaklarında, cihanın en gerefli — harplerinden — birl olan İstiklâl savaşının ne heyeca- nını, ne acısını, ne de güçlüklerini çekmemiş kim bilir nice İnsan Beviniyor, eğleniyor, ve geziyor. Halbuki o yulların, — varlığı küçük amma, içi çok büyük insanı hemşire Nazan, yaralı as- kerlerin ablası, trahomlu, bereli hasta Anadolu çocuklarının asası, hastabakıcı Nazan da taş bir hapishane odasında bu büyük günün sade yeşilli kırmızılı fişeğini görüyor, çok uzaklardan gürültü- sünü, sevincini işitir gibi oluyor. Ne vakittir. ağlamıyan gözle- rimden durmadan yaşlar akıyor Nesrin. Önümden sürü #sürü, ya göğsü, ya başı, ya kolu ya yüre- eiği kanlı yaralı mehmetçikler, | Rus - Japon Gerginliği Japon Maliye Nazırı, Muharebe Olması ÂAkıl Ve Hnyale Sıgmaz, Diyor Avrupa, (Juponyaya) — Bu malları aldınya güle yüle kullan. Fakat sakın muharebe falan edeyim deme hal! Tokyo, 26 (A. A.) — h—w kdı — Sovyetler veya Amerika ile ııhniı etmek, akıl ve hayale ge- lecek bir iş değildir.,, Bu sözlerden, deniz ve hava büt- gesine konulan paranın maliye nazırı tarafından kısılmak İstendiği manası çıkarılıyor. Alman Gazetelerinin Mütaleaları Berlin, 26 (ALA.) — Alman gazete- leri Uzak şerktaki vaziyete karşı bü- yük bir alâka gösteriyor, Rus- Japon münasebeti hakkında pek ümitelz davranıyorlar. Angrif gazetesi, diplomasi İmkân- ler tükenmeden silâha — sarılmanın muhtemel olmadığını, asker tahşidi- nin göz korkutmak için — olduğunu, nihayet bu işte büyük devletlerin he- nüz son sözlerini söylememiş olma- larını yaziyor. Kores pondans Politik gazetesi diyor kir 'Ruslarm Ameri- | Sar Havzası Ve Ameri- kaya Borcu Müzakere Yarıda Kaldı Vaşington, 26 (A.A.) — Rus bor, Tarı lı.ı.llıkzı:ıdıkl müzakereler luvnu: tur. Bunun sebebi şudur: Birtakım Amerikalılar, Soyet Rur- yada mer'i Devletleştirme Kanununu bildikleri halde birçok emlâk satın almışlardır. Sovyet Hükümeti, Amerl- kalıların bu hakkını tammak isteme- mektedir. Mevzubahs emlâkin kıyme- Hi 4 milyon donıır::hn- vacanıp bü- bir kısmı petrol kuyuları :ıı:ı almış olan Standart Olil kum- panyasına gittir. - Yeni Bir Keşif 26 (A. A.) — Bir mühendis ı.’,G..ı::'eıln :"""l hedef bulmaları için yeni bir fener keşfetmiştir. genç zabitler geçiyor... Burnu kopuk, tek gözü sönlük korkunç bir yüz “Öp benil,, dermiş gibi hâlâ — yüzüme bakıyor... Yüzü gözü dağılmış bir asker hülâ: “Bayrak nerde, bayrak,,diye hay- kırıyor... Renk renk gözler, boy boy insanlar, hep — dumanlar alevler, kurşun vızıltıları arasında sanki yürüyor, düşüyor, koşuyor, sanki hepsi bana doğru İlerliyor, 1921 senesinin yüzleri gamlı, ağızları aci ile bükülmüş geçici bozgun günlerinin şehiltleri., Sonra da zafer ordusunun mucize ço- cukları, sevinerek gülerek, can- larını veren memnun ve mes'ut yüzlerile önümden geçiyorlar.. Gazetelerde yapılan geçit re- simlerini okuyorum... Yer yüzünde geçmiş ve gele- cekte en büyük olan “insanın,, önünden Ankarada geçip yürüyen lâcivert pardesülü, kenarı beyaz lâcivert başörtülü beyaz çoraplı iki sıra kadının ortalarında ulu- #una selâm iİçin yarı eğilmiş bir bayrağı, “beyaz Üstüne işlen- ı:ıı'ı kan — rengindeki — hilâln,, Maliye nazırı * Çin şark demiryolları — ihtilâfı Moskova ve Tokyo arasında siynsl bir mesele oldu. Fakat Japonların bu hattı satın almak için teklif ettikleri miktar ile Rusların istediği mikdar arasındaki fark o kadar ehemmiyet- sizdir kl ufak bir hüsnüniyetle bir itilâfa varmak kolayca kabildir. Etra- fında kavga edilen birkaç mllyon yen, harp iHân etmek hususunda hiç bir hükümet Için kâfi bir sebep teşkil edemez. Esasen diğer birçok mühim #miller de müsellâh bir ihtilâfı varit kılmamaktadır.., * Moskova, 26 (A.A.) — Harbinden bildirildiğine göre Mançuri ve Japon polisleri Çin şark domiryollarında ça- lışan Sovyet memurlarını tevkife de- vam etmektedirler. Mevkuflara işken- ce edilmektedir. Bu cümleden olmak Üzert Pogranitichnaya Istasyonunda tevkif edilen Likodzeveski'ye işleme- diği cürümleri itiraf ettirmek İçin po- Hs karakolunda Üç aaat sopa alıl- İREEE L ea aa e eai Bi ç e e B EüeĞı Sar Havzası Ve Fransa Burası Almandır, Diyorlar Kolonya (Almanyada) — Burada kurulan Sar sergisli — münasebetile Sardaki —Alman — cephesi relsi M. Plno demiştir. klr — Fransa Sar'da 150 bim yııll Fnıııı bulunduğunu söylüyor. Halbuki dört defa meb'us intihabı yabıldıiğı halde bir tek Fransız meb'us — seçil- memiştir. Bütün dünya Sar'da 150 Fransızın mevcut olmadığını anlamıştır. İsyan Kolejvil, (Amerika) 26 — Civür- daki hapishanelerden birinde İsyan çıkmıştır. Asiler, uıwıı yerleri atep- lemişler, küçük bir gemeğlr. lıkların ardından havaya, boşluğa, karşıki yıkık duvara bakarken ma, kimsenin çokluk . hatırlayıp anmadığı bu zavallıyı eski harp günlerinin vefalı evlâtları unut- müyor İşte.. İçimde garip bir hafifleyiş oluyor... Sanki elim kolum kesiliyor, ayaklarım kesi- liyor, ayaklarım yerden kalkıyor, Gönül İşleri Çaresi Bulunamıyan Dertler Bazan öyle meselelerin karşı- sında kalırım ki, beni saatlerce düşündürür, günlerce İşgal edeni de vardır. Muayyen bir hâdise önlinde muayyen bir tavsiyede bulunmak - kâfi değildir. Bu tav- siyenin kabili tatbik olup olma- dığına da bakmak lâzım. İşte size bir nümune: “Dört sene evvel evlendim. Kocamın küçük bir.. — kazancı yardı. Fakat evlendikten dokuz ay sonra işinden çıktı, bir müd- det sonra da — askere gitti. O sırada bir çocuğum olmuştu. Pa« ramız ve bakacak kimsemiz ıoktı çocuğu anneme — bırakaral ittim, çalıştım, cabaladım. HıM zancımın bir kısmını ayırarak kocama m ettim. Nihayet askerliği gltd. fakat şimdi, ay- lardanberi — işsizdir. Ben ise hastayım. Evlendim evleneli daha evine bir iğne bile almıyan kocam belki birgün olur da İş bulur ümidile darılmak İstemedim, dört sene sabrettim, fakat şimdi işte has- tayım, doktorların - tavsiyelerine göre açık havada dinlenmek ıstı- rarındayım. Talak için mahkemeye müracaat etmeyi düşünüyorum. ,, Çncuğuıııııu alarak annenizin evine gidiniz ve kocanıza vaziyeti anlattıktan sonra onu mutlaka bir iş bulmak mecburiyeti karşınında bırakınız, yalnız ve ümitsiz kalınca elbette daha çok uğraşacaktır, diyeceğim, diyeceğim amma kabili tatbik mi, kendim de emin değilim. K. Hanıma: Hayatta esas, — öteden beri vazedilmiş kaide erkeğin dışarıda, ikadının içeride çalışmasıdır, fakat harp — sonunda başlıyan sıkıntı muayyen ahvalde kadının da zev- cile birlikte dışarıda çalışmasını mucip oldu. Siz bunlardan birisi- niz. Zevcinizin maaşı yükselinceye kadar sabredeceksiniz, hattâ bu vaziyette zevk bulacaksınız. Fakat sokakta zevcinizle birlikte, ıylıl zamanda dönünce ev İşlerine da- larak onu — yalnız bırakmanızı tecviz etmem. erken gelmek, biraz gitmek, ev onun bülenmliği sür'atle daha sabah akşam — gidecek yaşlı bir karısını bulaşık ve çamaşır yıkar- ken görmemelidir. HANIMTEYZE sanki maddi kabından fırlamış bir ruh oluyorum ve o zaman am . elele geliyorlar, — yüzleri yvıll;ınl.hpü.hıiden- ları msulca geçerlerken ! —Üıliııılıll!ollhcııı. bak bizler vanız... Bizler seni Küçük Nihalden Ninesine: Ağustos 1934