- l l Ziraat İşleri — —_—_—ıî Mavi Ortanca Bahçe ve salonların gölgeli yerlerini süsliyen çiçekler arasında ortanca kadar güzel — ve uzun ömürlü hiçbir çiçek yoktur ortan- canın sön senelere kadar yalnız pembe ve beyaz çiçeklisi yetişti- rilmekte idi. Fakat son zaman- larda ortancanın — koyu pembe, kırmızı, — kan rengi, — büyük ve geniş çiçekli çeşitlerile açık mavi renkli çeşitleri — elde edilmiştir. Ortanca çeşitleri arasında birkaçı müstesna olmak üzere hepsi de sun'i! olarak — mavileştirilebilir. Koyu mavi veya eflâtuni renkte çiçekli ortancalar bahçelerla #son moda çiçeklerindendir. Ortancanın toprak harcı funda ile ince ve mil denilen kumdan apılır, Fuonda — toprağının ta'mı ıımızl yani ekşimsidir. İnce küm, suyu emmiyen fun- danın suyu süzmesi için kullanılır, bu harç içinde yetiştirilen ortan- caların yaprakları koyu yeşil, dal- ları kuvvetli, çiçekleri büyük ve parlak olur. Diğer toprak harç- İarında ise ortanca ekseriya klo- rüz denilen — sarılık hastalığına tutulur.Ortanca güneşten biraz kor- kar. Gölgeli yeri sever. Güneşten mahfuz duvar ve merdiven kenar- larında — kuvvetli olarak büyür. | Ankara gibi kışı sert yerlerde açıkta yaşıyamaz ve doner, İstan- bulun her semtinde kışı bozulma- dan geçirir. Ortanca kireçli top- raktan korkar ve bir iki senede sararıp kurur. Bazı fenni gübreler bile ortanca fidamna zarar verir. Muhtelif ortanca nevileri üzerinde yapılan — tecrübelere — göre her toprak ve her nevi fenni gübre ortancaya — iyi gelmez ve bazı gübreler sarılık hastalığı yaparlar. Muhtelif fenni gübrelerle yaptığı- mız tecrübelerin gösterdiği netice- den anlaşılbığına göre koyu mayi Afyon Gaziantep Fıstıkları Ame- jyetisi Gazlantep (Hu- e susi) — Romalı- | lardan — kalma kıymetli eserleri etrafına toplamış bulunan Gazian- — tebin belli başlı istihsal madde- leri üzüm ve fıs: $ tıktır. Bilhassa siyah — üzümler şıralı olduğu için şarap — imaline çok elverişlidir. | Antep fıstığı ta- bir. edilen ve yalnız muhitimiz- â de yetişen fıstık pek meşhurolup & senede — birkaç milyon kilo harice gönderilmek- tedir, Geçen seneden satılmayup kalan fıstıklar bu son günlerde müşterisini bulmuştur. Hergün rikada Rağbet e Antepte hastane kamyonlarla Halebe oradan da Amerikaya sevkedilmekte ve bü- yük rağbet bulmaktadır. Bu sene- nin taze fıstık mahsulu da yetiş- Buldu beş kuruşa (ma- lar. — Mevsimin ğu ve ucuzluğu büyük rekor kır- mıştır. cereyanı ve te- şekküller kendi sa- halarında hara- | getli bir çalışma * devresi — geçir- â mektedir. Halkevi <a konser — grupüu & müsait zamanlarda umuma konserler vermekte — oldu- - fugibimnılh' yur- unda da dersler gösterilmektedir. Halkevi temsil şubesine mahcus olmak Üzere muazzam bir tiyatro mahalli ha- zırlanmaktadır. ümüşhacıköyde |Kızılcahamam'da Mahsul Ve İnsanlara Zarar Pazar Veren Ters Yel Esiyor Gümüşhacıköy — (Hususi) — Gündüzleri havalar çok sıcak ol- masına rağmen geceleri çok so- ğuk olmakta, paltosuz — oturula- mamaktadır. Burada çiftçinin ters yel dediği bir rüzgâr esmiye baş- lamıştır. Bu rüzgâr mahsulü ke- male ermeden sarartmakta ve renkli — ve mor veya — menekşe renkli ortancalar almak için alo- minyom, krom, demir madenleri- nin suda eritilebilen terkiplerini kullanmak kâfidir. Meselâ: Sulfat döfer (zaç kıbris) şap yanl sulfat dalomin ve kromat — döfer gibi terkiplerin evvelâ bir litre suda bir gram ve tedricen dört grama kadar arttırarak bu gübreli su ile fidanlar henüiz yaj açmıya başlamadan birer famla ile sulanmalıdır. — Terkibinde demir bulunan kırmızı renkli toprakla yarı yarıya - karıştırılmış funda toprağıda mavi rengi — vücude etirir. Çivit kullanmak zararlıdır. idanı bozar, aynl nisbette sulfat dö manganez — dahi ortancaları açık mavi rengine getirir, Ortancaları menekşe renginde açtırmak İçin binde bir nisbetinde yani bir litre yağmur suyunda bir gram (sulfat J'ıu'ıniıııı) eritip bu su ile fidanları lâzamdır. Herhangi madeni terkibi havi su ile sulanırsa sulansın mavi veya mor rengin devamı yalnız o sene açan çiçeklerde — görülür. Ertesi sene ayni terkiplerle sulanmıyan ortancalar yine yavaş yavaş eski pembe veya — beyaz renklerine dönerler. Bu terkiplerin hiçbiri ortancaların hayatlarını zehirliye- cek veya — kısaltacak — bir tesir yapmazlar. Ancak her — sene ( saksıda olanların) toprağını değiştirip yeni harç kullanmalıdır. Saksı değiş- tirme zamanı şubattır, Sarılık hastalığına tutulan — ortancaları bir litre suda eritilmiş ( yaprak açtıktan sonra iki ay mlüddetle ve haftada iki defa dört gram zaç kıbris ile sulamak sayesinde kurtarmak kabildir. Ortancaları kireçli su ile sulamak sarılık has- talığını tevlit eder. Lütfi Arif ÖRa eli eaklisli sorunuz. Son Postanın (Ziraat mü- tehassım Gize gevap vereceklir. çiftçiyi zarara sokmaktadır. Bu rüzgâr insanlar için de zararlı olmaktadır. Trabzonda Muallim Mektebi İnşaatı Trabzon, 26 (A.A.) — Burada yapılan büyük muallim mekte- binin inşaatımın — kontrolu için Ankaradn bir heyet gelmiş ve mektebin vaziyelini ve inşşaat malzemesini kontrola başlamıştır. Eskişehirde Bir Kaza Eskişehir (Hususi) — Bozan- dan Kocabekir oğla İbrahim tahta yüklü arabasile tren yoluna muvazi yoldan ve arabasının fzerinde — uyuyarak — geçerken mandalar trenden ürkmüş ve arabayı - devirmişlerdir. -İbrahim tahta yığınlarının altında kalarak ölmüştür. Ankara - Ayaş Şosası Güdül (Hususi) — Ayaş-An- kara şosasının tamiratı ikmal edi ir. Cüdü-Ayaş şosesi de taşları hazır ğu için bu yolu müteakip yıoplıîıııgukhr.çm Kızılcahamam (Hususi) — Ka- zamız merkezle beraber beş na- hiyeye ayrılmıştır. Bu nahiyeler ; Gövem, Şurba, Pazar, Çiftlikçi nahiyelerinden ibarettir. Seneler- denberi bu nahiye merkezlerinde muntazaman haftada muayyen bir günde pazar kurulur ve bütün köylüler mallarını bu pazarlara getirerek halka satarlar. Kızılca- | hamamda ise pazar yoktur. Bu sebeple en ziyade maaşlarından başka bir geliri olmıyan memur- lar ve kaza halkı çok zarar gör- mekte, yiyeceklerini pahalı teda- rik edebilmektedirler. Eğer, Beypazarı, Ayaş, Nallı- han, Çerkeş, Gerede gibi civar kazalarda olduğu Üzere haftada bir gün kazamızda da bir pazar açılırsa bu yüzden varidatı pek zayıf olan kaza belediyesi de az çok bir varidat temin edecek halkın da mühim bir ihtiyacı kar- şılanacaktır. Kaysoride Belediye İntihabı Kayseri, 26 (A.A.) — Belediye intihabı — hazırlıkları — temamen bitirilmiştir. Belediye seçecek ve seçileceklerin — defterini hazırla- mışlır. Eylöl içinde intihap enci- meni seçlierek intihabata filen başlıyacaktır. — İntihabatın — bir günde İcrası için lâzım gelen tedbirler alınmıştır. Kayseride 30 Ağustos Şenlikleri Çok Parlak Olacak Kayseri, 26 (A.A.) — 30 Ağus- tos büyük zaferin yıldönümü Kay- serido çok parlak bir surette kut- lulanacağından kolordu zengin bir program vücuda getirmiştir. Halk- evi de ayrıca bir program tanzim etmiştir. 30 Ağustos gecesi kok ordu büyük bir balo verecek ve- de açılma resmi yapılacaktır. Kayseride Tahsil Hevesi Kayseri, 26 (A.A.) — miz lise ve orta tahsil mektep- lerine kayıt ve kabul işleri beş gündenberi devam — etmektedir. Bu sene mekteplere kayıt için müracaat edenlerin adedi geçen seneye nisbetle çok fazladır. Sındırgıda Bir İçme Suyu Sındırgı (Hususi) — Şimdiye kadar şehre açıktan gelmekte olan ve Bsıhhi mahzurları -bulunan içme suyunun demir borulara alınması takarrür etmiş, belediye reisi Mustafa B. Balıkesir bele- diye başmühendisi Kemal Beye su yollarının krokisini yaptırmıştır. Kasabada bir de umumi halâ yaptırılacaktır. Ântepte Muallim Maaşları Verildi Gaziantep ( Hususi ) — Son çıkan 2562 numaralı kanun mu- cibince, hususi idarenin memur ve muallimler etediye edemediği yirmi altı bin lira Maliyece gön- derildiğinden maaşat tevzi edil- miştir. l - * 1 — Bu sene Nazillide şayamı dikkat bir ucuzluk vardır. S0 patlıcan beş kuruşa, elma bir kuruşa, üzüm yüzparaya, blr araba karpuz $0 kuruşa verilmektedir. Re- simde görülen kağnılar Nazilliye karpuz getirmiş olan arabalardır. 2 — Babaoskide İdman Yurdu gençleri Çoban pi- yesini temsil etmişler ve çok muvaffak Memleket aberleri slmde temsile iştirak eden gençler görülmektedir. 3 — Coyhan nehri kaynağı üzerinde kurulmuş Elbüstan caki bir Türk kasabası olması itibarile pek mlııı ve zarif Türk asarına tesadüf edilir. Bu meyanda ak mimarisinin pek nella bir nümunesi olan Ulu ca- olmuşlardır. Re- mi de vardır. Bu enmi tamamen taşla imal edilmiİştir. Minaresl de taştır ve bâlâ metanetini muhafaza etmektedir. miştir. Müstahsiller| bizim h .i:tdldıı taze fig-| Günde elli — dirhem afyon veya tığın kilosunu on- aksülümen yediği halde tam yüz deni)satmaktadır- Ahmet Efendi, yeniden yapılan askeri mahfelin | 125 sene kadar evvel bu dün- yadan — göçüp gitmiş — olan bir afyon tiryakisinin mezar taşını, Son Postada — gördüm. otuz dört yıl yaşıyan Seyit Hacı zehir yutmakta kırdığı rekoru gelecek nesillere de meyvaların bollu-| bildirmek için mezar taşına ma- cerasını yazdırmış, Ben bu garip vesikayı okure Gençlik |ken ne düşündüm, bilir misiniz?, O adamın — S0 sene daha — evvel doğmuş olması — halinde başına gelecek — belâyıl.. Evet — afyon şampiyonu Seyit Ahmet Efendi, doğduğu tarihten elli yıl evvel dünyaya gelseydi rahat joıeğindo can veremiyecekti. Çünkü dör- düncü Sultan Muratla karşılaşa: caktı. Böyle bir karşılaşmanın afyon müptelâsı bir adamı ne gibi fe- lâkete düşüreceğini merak edi- yorsanız — size bir — tarihi fıkra anlatayım, © meraktan kurtulunuz: Dördüncü Sultan Muradın Emir Çelebi adlı bir hekimbaşısı vardı, afyon yutardı. Hünkâr ise afyon ve tütün kullanmayı yasak etmişti. Emir Çelebi, üstüste giydiği ikl entarinin altındakine gizli bir cep yaptırmıştı, büyük — bir kutuyu *afyonla dolu olduğu halde- orada saklardı. Emir Çelebiyi sevmiyenlerden biri hünkâra bunu haber verdi, o da çelebiyi yanına — çağırdı, ayakta — dolaşarak — konuşurken ansızın karşısına — dikildi, elini koynuna soktu, o gizli cebi, buldu, kutuyu çıkardı, sordu: — Bu nedir hekimbaşı? — Zehiri alınmış afyon! — Demek ki zararsız bir şey. - ân! sultanım. - ise bakalım! Emir 'gelebi =ir kutu afyonu yuttu, hünkâr ile şatranç oyna- mıya oturdu. —Üç beş dakika sonra yüzü — yemyeşil olmuştu, zebirlenme başlamıştı. Fakat dör- düncü Murat aldırmıyordu: — Ferzini sür, filini kaç! Diye oyuna devam ediyordu. Ölüm tamamile belirinceye kadar vaziyet böyle devam etti ve ancak Çelebinin canı ağzına — gelince hünkâr insaf gösterdi: — Haydi git, dedi, rahat et. Oyun oynarken afyonu hazmede- miyeceksin!... Eğer Seyit Hacı Mehmet Efendi, elli sene evvel doağsaydı bu afyon düşmanile karşılaşacaktı ve mutlaka — bir lenger — afyon yutmıya — zorlanarak — ölecekti. Dünyaya yarım asır sonra gelmek ona yüz otuz dört sene yaşamal ve afyon şampiyonu olmak saa- detini kazandırdı. Bazan bir lahzalık teahhus bile tarihi değiştirir. Nerede kak di ki elli yıl?.. — M. T Bitliste Hararetli Bir İnşaat Faaliyeti Var Bitlis (Hususi) — Burada İm” şaat faaliyeti ilerlemekte her güü yeni bir bina — yükselmektedir" Belediye asari — ve muazzam mezbaha yapmakta, çarşının Ve caddelerin kaldırımları tamir edik” mektedir. Bir de gayet büyük bir un fabrikası ylpığnıktld'" Bu fabrikanın uzunluğu 40, irtk far da <0 metre olacaktır. 5: kat üzerine yapılmakta olan muazzam binanın inşaatı iki ayâ kadar ikmal edilecektir.