17 Temmuz 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

17 Temmuz 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

di — efendilerle - H ergün I' fMı’ina'erı'ı?atımızın çoklu- Yöundan — dercedilemer's- * (a — ZKCCCSSCtScn e Cc0ı SEN A — 4 a Hü -- Üy a k Y Ko -. a0E Ter a KA K— S ranrrm DEy , — Resimli Makale - -— - W Karşılıklı Vazifeler B " Türk Dili Birinci Kurultayın Zabıtları Neşredildi / Ankara, 16 (A. A.) — T. D. Pi T. C. umumi kâtipliğinden: KA Birinci Türk Dili Kurultayının zabıtları kitap hâlinde çıkmıştır. — Birinci Türk Dili Kurultayına azâ W sıfatiyle iştirak etmiş bulunanlara Ö birer nüsha takdim edilecektir. Kurultay azâsından mebus bey- Üniversite — mensup- İarına, lise, muallim mektebi ve ortamektep türkçe, edebiyat, ta- tih, felsefe muallimlerine ve sta- jiyerlerine ve Maarif Vekâleti müfettişleriyle diğer maarif men suplarına ait nushalar Maarif Vekâletince kendilerine - gönde- rilmiştir. Bu zatların haricinde — kalan urultay azâsından — Ankarada ulunanların cemiyet merkezine, İstanbulda — olanların — İstanbul maarif idaresi altındaki devlet matbaası satış yefine müracaatla son adreslerini — kaydettirerek lçitaplarım almaları ve başka yer- lerde bulunanların da bir mek- tupla hüviyet ve açık adreslerini bildirmek ve kitabın taahhütlü posta Üücreti olan 33 kuruş_luk Posta pulunu göndermek suretiyle İstanbulda devlet matbaası müî dürlüğüne — müracaat — etmeleri lâzımdır. Rüşvet Maznun- İarı Mahkâm Bd - Oldular Ankara, 17 (Hususi) — Rüş- | vet teklif etmekten suçlu Metr Salem ve Leon Faraci efendiler hakkındaki mahkeme kararı dün tefhim edilmiştir. Karara nazaran Metr Salem Efendi 250 lira, Leon Faraci Efendi de 300 lira ağır para cezası - vereceklerdir. Mevkuf kaldıkları müddet bu cezadan tenzil edilecektir. Rüşvet olarak verilen 500 lira da müsa- dere olunacaktır. Ceza tecil edil- miyecektir. Bir Efsane! Bir Bulgar Gazetesine Göre Trakya Ne İmiş ? Bazı Bulgar gazetelerinin son zemanlarda Türkiyeden bahseder- ken başka bir dil kullandıkları görülüyor. Geçende bir Bulgar gazetesi Trakya ve Çanakkale havalisinde tahkimat yaptığımız şeklinde ve tabit hayal mahsulü yazılar yaz- mıştı. ğ Şimdide Novo Vreme isimli Bulgar gazetesi Trakyadan bah- seden bir yazısında şöyle bir Cümle kullanıyor: : “Trakya bugün Türklerin esa- reti altında inleyen bir Bulgar vilâyetidir.,, Tuhaf ve efsanevi bir cümle, değil mi? Limanda Vapurlara Kömür Veril- mesi İçin Büyük Tesisat Yapılacak İstanbul limanının kömür işle- rinin tanzimi için bir proje hazır- lanmıştır. İktisat Vekili Celâl Bey bu işle bizzat meşgul olmaktadır. ; Projeye nazaran kömür tevzii işi Liman Şirketi tarafından ya- pılacak, — Boğazlardaki kömğr depoları — kaldırılacak, — kömür vapurlara bir elden ve tek fiatla | Vverilecek, —bu husustaki te_sisnt için 8 milyon liralık bir istikraz yapılacaktır. oe g SA ÇĞ 110 geee Ha çAdki” n -Ti LA F a ,ı—— AY - .p..--_rrr' ö ToAR AA çe T e P e . >e # Bir fertlerle | .SON TELGRAF HABERLERİ Ege Kıyımızda Bir Hadise cemiyetin idarecilerin — danışıklı hayatı (fertlerin refahı ler, refah âmillerini tahakkuk yet mensuplarının bilgili, muntazam ve programlı çalış- malarını istemek vaziyetindedir. İçtimat lüzumu başaran şefler, cemiyet için daima hayırlı iş göregelmişlerdir. Ve böyle şeflere sahip olan topluluklar için, en buhranlı gün- lerde bile sarsıntıya uğramak korkusu yoktur. w iyi yürümesinde —en esaslı — gart, çalışmasıdır. Cemiyet Cemiyeti idare eden- ettirebilmek için cemi- içindir. “Dur!,, Emrini Dinlemiyen Bir İngiliz Sandalına Ateş Edildi Londra 16 (A.A) — Royter bildiriyor: Bahriye Nezaretinden bildirildiğine göre, 14 temmuzda Devonshire gemisine mensup olup içinde üç zabit bulunan bir yel- kenli kayık, Yunanlılara ait Sisam adası karşısındaki Türk nöbetçi- lerinin —şiddetli ateşine maruz kalmıştır. Malüm olduğu üzere, Devons- hire gemisi Sisam adasını ziyaret etmektedir. Cerrah mülâzım J. W. Robin- son bir kurşunla vurularak san- daldan denize düşmüş ve cesedi bulunamamıştır. Mülazim Maun- selli kolundan yaralnmiştır. Bu hâdisenin ne gibi ahval ve şearit tahtında vukua geldiğini tesbit için mutat diplomatik yollarla tefehhusatta bulunulmaktadır. Ankara.16 (A. A.) — 14 tıîm- wuz günü Kuşadasının 30 kilo- metre cenubunda Dipburnu önle- rine yelkenli bir sandal yanaşarak içinde hüviyeti meçhul li_ç ada- mın çıplak olarak ııhili.mııe ya- naştığını — gören sahil muha- ça gapm n e tT e. & & 6 Bep ememtnndü Bir Deniz Kazası Antalya vapuru kamaraotların- dan Ziya efendi dün ık!ı_m ar- kadaşlarile deniz gezintisi ya- parken sandal devrilmiş, denize düşmüş ve boğulmuştur. fızlarımız. muhafaza - ve gümrük kanunları mucibince bunları tevkif etmek istemiş ve verdikleri “dur,, Boluyu Şeref- lendirecekler TİREKARĞÜR, 16 (AŞ Z BU sabâh Ankaradan hareket buyuran Reisicümhur Hz. refakatlerinde Da- hiliye Vekili Şükrü Kaya, Gaziantep meb'usu Kılıç Ali, Nuri, Rize Meb'u- su Hasan Carvit, Bilecik meb'usu Salih ve Bolu meb'usu İsmail Hakkı Beylerle Ordu müfettişi Fahrettin Kızılcahamamı teşrif buyurdular. Mıntakanın bütün köylüleri yol boyunca toplanarak — Reisicümhur Hz. ni büyük sevinç ve tezahürlerlö karşılamışlardır. Reisicümhur Hz. geceyi burada çamlıkta hazırlanmış olan çadırlarda geçirecekler ve yarin Gerede üze- rinden Boluya hareköt — buyura- caklardır. Boluda İntizar Bolu 16 ( Hususi ) — Ulu Relsinin teşrifini duyan Bolu iki göndenberi ölçüsüz — bir sevinç deryasındadır. Yarın öğleden sonra Gerede yolu il6 Boluyu teşrif edecek olan Gazi Hr. için emsalsiz bir istikbal prog- ramı hazırlanmıştır. Herkes sabırsız bir intizar içindedir. — Vehap Gazi Hz. BııgünN Paşa ve maiyetleri olduğu halde | emrine itaat etmiyerek kaçmıya | teşebbüs eden bu meçhul şahıs- lara karşı havaya silah — atmak- la ihtarda — bulunduktan s0n- ra Üzerlerine — ateş açmıya mecbur olmuşlardır. Buna ragmen sandal durmamış ve ortadan kaybolmuştur. Bilâhara bir mo- törün bir ceset aramıya geldiği haber alınarak buna bizim muha- faza motörü tarafından da işti- rak edilmiş ve gelen motör böylece kaçanların içinden birinin kaybolduğunu ve bunların Sisam- da bulunduğu öğrenilen bir İngi- liz harp gemisine mensup olduk- larını ifade etmiştir, Hükümet keyfiyeti Londra büyük elçimize bildirerek İngiliz hükümetine malümat verilmesinin ve muhafızlarımızın hareketi tema- men kanuni olmasına rağmen bir insanın kaybolması ve bir diğe- rinin yaralanmasının çok teessürlü mucip olduğunun ilâveten derme- yan edilmesinin (yazıldığı öğre- nilmiştir. Kaybolan cesedin 'aran- masına devam edilmektedir. —— — —e —T Yeni Otokarlar Ankara, 17 (Hususi) — An- kara - Çanktrı ve Kayseri - Ulu» kışla hatlarında işletilmek üzere Devlet demiryolları tarafından 6 otokar getirtilmiştir. ” İSTER İ Terkos musluklarında su yokl.. Yazıcı arkadaş, yana yakıla şu satirları yazıyor: u Zavallı İstanbulun nesibi susuzluktan açıldı.. kos zamanında öyle idi; o zaman kıyametler kopırıyot_du: Terkos Şirketi İstanbulu yakıyor, kı:'uruyor, yine Nihayet su meselesi Tî??*#dı, İe'h"A ğ%ri Ter- meyanına ithal edildi, fakat yine şu susuzluk belâsın- dan kurtulamadık. ğ Neden? Bunun hikmetini bir türlü anlıyamıyoruz, Halbuki İstanbul gibi, su içinde bulunan medeni bir şehir için su möselesi. en sudan mesele olmalı Bunu kimse ağzına bile almamalı idi. , ISTER INANMA! î idi. AAA ua W Sözün Kısası Mesele e çL Bilmekte Değil, Bilgiyi Satmakta ! A. E Yahudinin biri Cemaatin ileri gelenlerin& müracaat etmiş, iş İstemiş. O sırada havranın bekçiliği münhalmiş, münasip gör- müşler, adam sormuğş! — Vazifem ne olacak? — Her Cumartesi günü kapıda duracaksın, eline bir cilt makbuz ve- receğiz. İçeri girene bir yaprak kopa- rarak imzalattıktan sonra 5 kuruş mukabilinde — vereceksin, — toplanan parayı da akşamları götürerek cema- atin yardım sandığına yatıracaksın ! Yahudi bu teklifi ceffelkalem red« detmiş: — Yapamam, — Sebep? — Okuyup yâzmak bilmem, imza âatamam da ondan! Ve cemaatin ileri gelenlerinden ayrılarak pazar yerine çıkmış ve ora- da bakmış ki bir adam, elinde bir bilet; bağırıp duruyor: — Bedava veriyorum. Santiyagyoya gitmek isteyen var mı ? Meğer bu zat biletini almış, fakat sonra bir manli çıktığı için kullana- mamış. Satmıya çalışmış, o da olma- mış. Bakmış ki yanacak, isteyene he- diye etmeye karar vermiş. Yahudi de bu hikâyeyi öğrenir öğrenmez bileti kaptığı gibi soluğu vapurda almış! Hikâyöyi uzatmıyayım: Bu Yahudi gittiği memlekette bir müddet sonra milyoner olmuş, şöhret sahibi olmuş. O zaman şehrin Belediyesi Altın kitabında bu meşhur vatandaşın İm« zası bulunmasını şeref ielâkki ederek hususi bir heyet göndermiş, fakat Yahudi: — Mümkün değil, yamam! — Sebep? — İmzalamasını bilmem de ondan! Ve heyet arasında bir fısıltıdır başlamış: — Bu efendi okumak yazmak bil- mediği halde milyoner olmuş, ya bil- seydi ne olacaktı? Yahudi mütalâayı işitmiş ve he- men cevap vermiş: — Merak etmeyiniz söyliyelim: Şa- yet okumak yazmak bilseydim Hav- raya kapıcı olacaktım. * Dün bir gazetede okudum: Her zaman dilimize doladığımız bir mesa- leğin saliklerinden yalnız şehrimizde (1200) kişi vardır. Bu (1200) kişinin arasında (50) si ayda (1000) liradan fazla kazanır. Mütebaki (1150) kişiden (550) sinin kazancı da iyidir. Fakat geriye kalan (600) ü geçinmekten âciz. Görülüyor ki mesele fenni elde etmekte değil, satmanın yolunu bil- mektedir. ve maalesef bunu öğreten mektep te yoktur. Bursadaki Yeni Fabrika Dün Açıldı Bursa, 16 (A.A.) — Süt tozu fabrikaları ve soğukhava mahzen- leri bugün saat 16 da İktısat “Vekili Celâl Bey tarafından me- rasimle açılmıştır. Küşat merasi- minde hazır bulunan muhtelif çikolata fabrikaları mümessilleri Vekil Bey ile görüşürlerken, ser- mayesi ve kakaodan maada bü- tün malzemesi yerli olan ve Türk işçileri tarafından vücude getirilen çikolataların tamamen milli mal sayılması yolunda te- dabir alınmasını rica etmişlerdir. Vekil Bey de çikolatacılara İzmir panayırına İştirak etmelerini tav- siye etmiştir. Mümessiller çikolata farikala- rının panayıra iştirak edeceklerini ve yer alacaklarını bildirmişlerdir. Halkevi Futbol Takımı - Rusya Seyahatine Çıkıyor Halkevi futbol takımı bu ay sonunda Sovyet Rusyaya bir seyahate çıkacaktır. Evin takımı, şehrimizin muhtelif kulüplerine demiş İmzalı- mensup futbolcülerden mürekkeptir Bugün de şehrimize W. A. C. ismindeki meşhur Viyana takımı gelecektir. ——— —— parasız kalmış.

Bu sayıdan diğer sayfalar: